27 Aralık 2024 itibariyle Covid-19 ile mücadelede aşılanan sayısı kişiye ulaştı.

1xbetbetpasmariobet
escort konya
a
en iyi rulet siteleri

Merkez Bankası PPK toplantı özeti yayımlandı

Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) Para Politikası Kurulu (PPK) toplantı özetinde son dönemde edinilen verilerin iktisadi faaliyetteki ılımlı toparlanma eğiliminin devam ettiğini gösterdiği belirtildi.

Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) Para Politikası Kurulu (PPK) toplantı özetinde son dönemde edinilen verilerin iktisadi faaliyetteki ılımlı toparlanma eÄŸiliminin devam ettiÄŸini gösterdiÄŸi belirtildi:

Kurulun 24 Ekim toplantısına iliÅŸkin yayımlanan özette, tüketici fiyatlarının eylül ayında yüzde 0,99 artarken yıllık enflasyonun 5,75 puan azalarak yüzde 9,26’ya gerilediÄŸi bildirildi. Bu dönemde tüketici enflasyonun güçlü baz etkisiyle de birlikte özellikle temel mal ve gıda gruplarının katkısıyla belirgin bir düÅŸüÅŸ sergilediÄŸi aktarılan özette, Türk lirasındaki istikrarlı seyrin yanı sıra enflasyon beklentilerindeki iyileÅŸme ve ılımlı iç talep koÅŸullarının çekirdek enflasyon göstergelerinin yıllık enflasyonundaki düÅŸüÅŸte belirleyici olduÄŸu dile getirildi.

Özette, bu çerçevede, B ve C göstergelerinin eÄŸilimindeki ılımlı seyrin korunduÄŸu kaydedildi.

Gıda ve alkolsüz içeceklerde yıllık enflasyonun eylül ayında 7,70 puan azalarak yüzde 9,52’ye gerilediÄŸi vurgulanan özette, “Bu düÅŸüÅŸte, güçlü baz etkisinin yanı sıra, iÅŸlenmiÅŸ ve iÅŸlenmemiÅŸ gıda fiyatlarındaki olumlu seyir etkili olmuÅŸtur. Ä°ÅŸlenmemiÅŸ gıda grubunda, taze meyve-sebze yıllık enflasyonundaki düÅŸüÅŸ ön plana çıkmıştır. Ä°ÅŸlenmiÅŸ gıda fiyatları ise, çay fiyatları dışında, alt gruplar geneline yayılan ılımlı bir artış göstermiÅŸtir.” ifadelerine yer verildi.

Özette, enerji grubu fiyatlarının eylül ayında yüzde 3,17 artarken, enerji yıllık enflasyonunun baz etkisiyle yüzde 4,86’ya gerilediÄŸi belirtildi. Bu dönemde, doÄŸal gaz fiyatlarında yapılan ayarlamanın etkisi gözlenirken, döviz kuru ve petrol fiyatlarındaki geliÅŸmelere baÄŸlı olarak akaryakıt fiyatlarının da yükseldiÄŸi bildirilen özette, diÄŸer taraftan eÅŸel mobil sisteminin akaryakıt fiyatlarında daha olumsuz bir görünümü engellediÄŸi aktarıldı.

Özette, enerji grubunun ekim ayındaki seyrinde elektrik fiyatlarındaki ayarlamanın etkisinin hissedileceÄŸi dile getirildi.

Eylül ayında temel mal grubu yıllık enflasyonunun, büyük ölçüde baz etkisine baÄŸlı olarak 10,04 puan düÅŸüÅŸle yüzde 2,98’e gerilediÄŸi kaydedilen özette, yıllık enflasyonun dayanıklı ve diÄŸer temel mal gruplarında daha belirgin olmak üzere tüm alt gruplarda gerilediÄŸi vurgulandı.

Özette, dayanıklı mal grubu fiyatlarının beyaz eÅŸya fiyatlarındaki artışa karşın, otomobil fiyatlarına baÄŸlı olarak bir önceki aya göre sınırlı bir oranda azaldığı aktarıldı.

DiÄŸer temel mal grubu fiyatlarında ise aÄŸustos ayındaki düÅŸüÅŸün ardından bu dönemde yeniden artış kaydedildiÄŸi belirtilen özette, ÅŸu deÄŸerlendirmelere yer verildi:

“Bu dönemde temel mal grubu enflasyonunun seyrinde, güçlü baz etkisinin yanı sıra, Türk lirasının görünümü ve iç talep koÅŸullarındaki ılımlı seyir de etkili olmuÅŸtur. Hizmet grubu fiyatları eylül ayında yüzde 1,47 artmış, grup yıllık enflasyonu ise 1,65 puanlık düÅŸüÅŸle yüzde 12,54’e gerilemiÅŸtir. Bu dönemde, yıllık enflasyon ulaÅŸtırma grubunda yükselirken, baz etkisiyle lokanta-otel ve diÄŸer hizmetler gruplarında düÅŸmüÅŸ, haberleÅŸme hizmetleri ve kirada ise belirgin bir deÄŸiÅŸiklik göstermemiÅŸtir. UlaÅŸtırma hizmetlerinde özellikle ÅŸehir içi yolcu taşımacılığı hizmetlerindeki (belediye otobüsü, taksi, tren vb.) yüksek fiyat artışlarının etkileri hissedilmiÅŸtir. Son dönemde, iç talep koÅŸullarının hizmet enflasyonunu düÅŸürücü etkisinin, reel birim iÅŸ gücü maliyetleri, bazı kalemlerdeki birikimli maliyet artışları ve geçmiÅŸ enflasyona endeksleme eÄŸilimine baÄŸlı olarak sınırlandığı deÄŸerlendirilmektedir.”

“Sanayi üretimi, ana eÄŸilim itibarıyla ılımlı artışını korumaktadır”

Özette, son dönemde edinilen verilerin, iktisadi faaliyetteki ılımlı toparlanma eÄŸiliminin devam ettiÄŸini gösterdiÄŸi belirtildi. Sanayi üretiminin son aylarda resmi tatillerle iliÅŸkili çalışma günü etkilerine baÄŸlı olarak yüksek bir oynaklık sergilemekle birlikte ana eÄŸilim itibarıyla ılımlı artışını koruduÄŸu aktarılan özette, “Mevsim ve takvim etkilerinden arındırılmış sanayi üretimi aÄŸustos ayında bir önceki aya göre yüzde 2,8 azalmıştır. Kurban bayramı sonrasının hafta sonu ile birleÅŸtirilmesiyle oluÅŸan fiili çalışma günü kayıplarının ve genel olarak oynak bir yapı sergileyen diÄŸer ulaşım araçları sektöründeki düzeltme hareketinin aÄŸustos ayında sanayi üretimini önemli ölçüde sınırladığı deÄŸerlendirilmektedir. AÄŸustos ayına has söz konusu etkilerin ortadan kalkmasının saÄŸlayacağı teknik toparlanma ve öncü göstergelerdeki olumlu görünüm ışığında eylül ayı sanayi üretiminde aylık bazda yeniden artış beklenmektedir.” deÄŸerlendirmelerine yer verildi.

Özette, öncü göstergelerin iktisadi faaliyetin sektörel yayılımındaki iyileÅŸmenin devam ettiÄŸine iÅŸaret ettiÄŸi vurgulandı. Üçüncü çeyrekte iÅŸ gücü piyasasındaki zayıf görünüm ve vergi indirimlerinin sona ermesinin özel tüketimi sınırlarken, kamu harcamaları ve finansal koÅŸullarda iyileÅŸmenin devam etmesinin yurt içi talebi desteklediÄŸi belirtilen özette, TCMB Ä°ktisadi Yönelim Anketi, PMI ve sektörel güven endeksleri gibi göstergeler ışığında imalat sanayi ve hizmet faaliyetlerindeki iyileÅŸmenin sürdüÄŸünün görüldüÄŸü vurgulandı.

Özette, bu dönemde firmalarla yapılan görüÅŸmelerden edinilen bilgilerin de iktisadi faaliyete dair benzer sinyaller verdiÄŸi aktarıldı.

Yatırımların ise üçüncü çeyrekten baÅŸlayarak bir miktar toparlanma iÅŸareti içermekle birlikte zayıf seyrini sürdürdüÄŸü belirtilen özette, ÅŸunlar kaydedildi:

“Son dönemde baÅŸta Avrupa BirliÄŸi ülkeleri olmak üzere küresel büyüme görünümündeki yavaÅŸlama belirginleÅŸmiÅŸtir. Rekabet gücündeki geliÅŸmelerin olumlu etkisi sürerken küresel büyüme görünümündeki zayıflama dış talebi kısmen yavaÅŸlatmaktadır. Üçüncü çeyrekte pazar çeÅŸitliliÄŸi ve turizmdeki güçlü seyirle birlikte mal ve hizmet ihracatının büyümeye katkısı devam ederken, yurt içi talepteki toparlanmanın ithalata yansımaları da izlenmiÅŸtir. Önümüzdeki dönemde net ihracatın büyümeye katkısının azalarak da olsa süreceÄŸi, enflasyondaki düÅŸüÅŸ eÄŸilimi ve finansal koÅŸullardaki iyileÅŸmeyle birlikte ekonomideki kademeli toparlanmanın devam edeceÄŸi öngörülmektedir. Bu çerçevede, son dönemde büyüme kompozisyonunun etkisiyle belirgin bir iyileÅŸme kaydeden cari iÅŸlemler dengesinin önümüzdeki dönemde ılımlı bir seyir izlemesi beklenmektedir. Ä°ÅŸ gücü piyasası verileri nispeten zayıf seyretmektedir. 2019 yılının Temmuz dönemi verilerine göre Haziran dönemine kıyasla tarım dışı istihdam azalmış, tarım dışı iÅŸsizlik oranı yükseliÅŸini sürdürmüÅŸtür. Ä°stihdamın sektörel kompozisyonu incelendiÄŸinde, bir önceki döneme kıyasla, sanayi ve hizmet sektörlerinde yataya yakın bir seyir hâkim olurken, inÅŸaat istihdamındaki düÅŸüÅŸ eÄŸilimi devam etmiÅŸtir.”  

Küresel enflasyon oranlarının da yatay bir görünüm sergiledi

Özette, küresel iktisadi faaliyetin zayıf seyrinin emtia fiyatlarını baskıladığı ve jeopolitik geliÅŸmelere baÄŸlı olarak meydana gelen arz yönlü sorunlara karşın ham petrol fiyatlarının ılımlı seyrettiÄŸi, bu baÄŸlamda, küresel enflasyon oranlarının da yatay bir görünüm sergilediÄŸi belirtildi. 

Yakın dönemde küresel iktisadi faaliyetteki seyrin zayıf, enflasyona dair aÅŸağı yönlü risklerin belirgin ve geliÅŸmiÅŸ ülke merkez bankaları para politikalarının geniÅŸleyici olduÄŸu kaydedilen özette, küresel finansal koÅŸullar açısından daha olumlu bir görünüm ortaya koyan geliÅŸmekte olan ülkelerin finansal varlıklarına yönelik talep ve risk iÅŸtahını desteklediÄŸi ifade edildi. Özette, korumacılık önlemleri ve küresel ekonomi politikalarına dair diÄŸer belirsizliklerin ise geliÅŸmekte olan ülkelere yönelen sermaye akımlarını sınırladığı ve önümüzdeki döneme iliÅŸkin aÅŸağı yönlü riskleri güçlendirdiÄŸi belirtildi. 

Türkiye’nin ülke risk priminin, para politikasındaki temkinli duruÅŸ ve makroekonomik göstergelerdeki iyileÅŸmenin yanı sıra, geliÅŸmiÅŸ ülkelerde geniÅŸleyici yönde ÅŸekillenmeye baÅŸlayan para politikası görünümüne baÄŸlı olarak eylülde gerilediÄŸi kaydedilen özette, takip eden dönemde ise jeopolitik geliÅŸmeler nedeniyle yükseldiÄŸi ve dalgalı bir seyir izlediÄŸi vurgulandı. 

Özette, küresel ve jeopolitik belirsizliklerin hâkim olduÄŸu bu dönemde ülke risk primi ve kur oynaklığının yüksek seviyelerini korumasının, orta vadeli enflasyon görünümü üzerindeki yukarı yönlü riskleri canlı tuttuÄŸu ifade edildi. 

“Kredi koÅŸullarındaki normalleÅŸmenin hızı, kapsamı ve sürdürülebilirliÄŸi iktisadi faaliyet görünümü açısından önemli olacak”

Temmuz ve eylülde yapılan güçlü faiz indirimi ve takip eden döneme iliÅŸkin indirim beklentileri neticesinde kredi ve mevduat faizlerinin gerilemeye devam ettiÄŸi belirtilen özette, ÅŸu deÄŸerlendirmelere yer verildi:

“TL ticari ve tüketici kredi faizleri belirgin ölçüde gerilemiÅŸ, finansman koÅŸullarındaki iyileÅŸme ve iç talepteki toparlanmaya baÄŸlı olarak, tüketici kredilerinde daha ağırlıklı olmak üzere, toplam kredilerde bir ivme artışı gözlenmiÅŸtir. Tüketici kredileri aÄŸustos ayı başından itibaren önemli bir ivme kazanırken, ticari kredilerde de daha ılımlı bir artış gözlenmeye baÅŸlamıştır. Söz konusu geliÅŸmede genel ekonomik görünüme iliÅŸkin beklentilerin yol açtığı arz yönlü etkilere ilave olarak, ertelenmiÅŸ kredi talebinin de etkili olduÄŸu deÄŸerlendirilmektedir. Ayrıca, zorunlu karşılıkların finansal istikrarı destekleyecek ÅŸekilde makro ihtiyati bir araç olarak daha esnek ve etkin kullanılması kapsamında 19 AÄŸustos 2019 tarihinde TL cinsi kredi büyüme oranı yüzde 10-20 aralığında bulunan bankalar için TL zorunlu karşılık oranlarının düÅŸürülmesi ve TL zorunlu karşılık faiz oranının yükseltilmesi de kredilerdeki canlanmaya katkıda bulunmuÅŸtur.

Gelecek dönemde, bankacılık sektörü likidite ve sermaye yeterlilik oranlarındaki iyileÅŸmenin ve faizlerdeki düÅŸüÅŸün kredi büyümesini destekleyeceÄŸi öngörülmektedir. Buna ilaveten, tahsili gecikmiÅŸ alacakların ve yakın izlemedeki kredi tutarlarının, kısa vadede bankacılık sektörü kredi arzı üzerindeki olası etkileri yakından takip edilmektedir. Son dönemde faizlerdeki düÅŸüÅŸe baÄŸlı olarak kredi talebinde gözlenen canlanmanın sürmesi açısından istihdam ve gelir tarafındaki geliÅŸmeler belirleyici olacaktır. Kredi koÅŸullarındaki normalleÅŸmenin hızı, kapsamı ve sürdürülebilirliÄŸi iktisadi faaliyet görünümü açısından önemli olacaktır.”

Özette, iç talep koÅŸullarının enflasyonu sınırlayıcı etkisine karşın, enflasyon beklentilerinin bulunduÄŸu seviyelerin orta vadeli enflasyon görünümü üzerinde yukarı yönlü risk oluÅŸturmaya devam ettiÄŸine dikkati çekilerek, “Enflasyon beklentilerinin çıpalanması, para politikası etkinliÄŸinin desteklenmesi ve enflasyon-büyüme ödünleÅŸiminin sınırlanması açısından kritik önem taşımaktadır.” deÄŸerlendirmelerine yer verildi.

“Eldeki bütün araçlar kullanılmaya devam edilecek”

Enflasyon görünümündeki iyileÅŸmenin devam ettiÄŸi ve iç talep geliÅŸmelerinin ve parasal sıkılık düzeyi enflasyondaki düÅŸüÅŸü desteklediÄŸi kaydedilen özette, “Enflasyonun ana eÄŸilimine dair göstergeler, arz yönlü faktörler ve ithalat fiyatları enflasyon görünümünü olumlu etkilemektedir. Bu geliÅŸmelere baÄŸlı olarak, güncel tahminler yılsonu itibarıyla enflasyonun Temmuz Enflasyon Raporu’nda verilen öngörülerin belirgin olarak altında kalabileceÄŸine iÅŸaret etmektedir. Bu çerçevede Kurul, enflasyon görünümünü etkileyen tüm unsurları dikkate alarak, politika faizinin 250 baz puan indirilmesine karar vermiÅŸtir. Gelinen noktada, mevcut para politikası duruÅŸunun hedeflenen dezenflasyon patikasıyla büyük ölçüde uyumlu olduÄŸu deÄŸerlendirilmektedir.” ifadeleri kullanıldı. 

Kurulun, enflasyondaki düÅŸüÅŸ sürecinin devamlılığının, ülke risk priminin gerilemesinin ve uzun vadeli faizlerin aÅŸağı gelmesinin ekonomideki toparlanmanın güç kazanması açısından büyük önem taşıdığına vurgu yapılan deÄŸerlendirmede ÅŸunlar kaydedildi: 

“Enflasyondaki düÅŸüÅŸün hedeflenen patika ile uyumlu ÅŸekilde gerçekleÅŸmesi için para politikasındaki temkinli duruÅŸ sürmeli. Parasal sıkılığın düzeyinin ana eÄŸilime dair göstergeler dikkate alınarak enflasyondaki düÅŸüÅŸün sürekliliÄŸi saÄŸlanacak ÅŸekilde belirlenirken merkez bankasının fiyat istikrarı ve finansal istikrar amaçları doÄŸrultusunda eldeki bütün araçları kullanmaya devam edilecektir.”

Özette, para politikası duruÅŸu oluÅŸturulurken, maliye politikasına dair esas alınan görünümün, fiyat istikrarı ve makroekonomik dengelenmeye odaklı, para politikasıyla eÅŸgüdüm arz eden bir politika duruÅŸu içerdiÄŸine dikkati çekildi.

Bu doÄŸrultuda, yönetilen ve yönlendirilen fiyat ve vergi ayarlamalarının geçmiÅŸ enflasyona endeksleme davranışının azaltılmasına yardımcı olacak ÅŸekilde belirleneceÄŸinin varsayıldığı belirtilen özette, maliye politikasının söz konusu çerçeveden belirgin olarak sapması ve bu durumun orta vadeli enflasyon görünümünü olumsuz etkilemesi halinde para politikası duruÅŸunun da güncellenmesinin söz konusu olacağı ifade edildi. 

Para ve maliye politikası arasında kuvvetlendirilen eÅŸgüdümün sürekli ve sistematik bir yapıya dönüÅŸtürülmesi yönünde yürütülmekte olan ortak çabaların fiyat istikrarını saÄŸlamaya katkıda bulunması beklendiÄŸinin altı çizilen özette, ÅŸu deÄŸerlendirmelere yer verildi:

“Bunun yanı sıra, enflasyondaki katılık ve oynaklıkları azaltacak yapısal adımlara devam edilmesi fiyat istikrarına ve dolayısıyla toplumsal refaha olumlu katkıda bulunacaktır. Açıklanacak her türlü yeni verinin ve haberin Kurul’un geleceÄŸe yönelik politika duruÅŸunu deÄŸiÅŸtirmesine neden olabileceÄŸi önemle vurgulanmalıdır.”

AA

YORUMLAR

s

En az 10 karakter gerekli

Sıradaki haber:

Lüks oteller Sivas’ın oniks mermerini tercih ediyor

HIZLI YORUM YAP