NATO Genel Sekreteri Jens Stoltenberg, KahramanmaraÅŸ merkezli depremlerle ilgili, “Bu aslında bizim ittifakımızın topraklarında NATO’nun kurulmasından bu yana en ölümcül, en korkunç felakettir” nitelemesinde bulundu. Stoltenberg, DışiÅŸleri Bakanı Mevlüt ÇavuÅŸoÄŸlu ile yaptığı görüşmenin ardından ortak basın toplantısı düzenledi.
Stoltenberg sıcak karşılama için ÇavuÅŸoÄŸlu’na teÅŸekkür ederek “Ä°ttifakımıza göstermiÅŸ olduÄŸunuz güçlü ÅŸahsi taahhütten dolayı da teÅŸekkür etmek istiyorum.” dedi.
Deprem felaketi sonrasında Türkiye’ye ve Suriye’ye dayanışma mesajları vermek için Ankara’da bulunduÄŸunu belirten Stoltenberg, “Bu aslında bizim ittifakımızın topraklarında NATO’nun kurulmasından bu yana en ölümcül, en korkunç felakettir. NATO adına en derin, en içten baÅŸsaÄŸlığı dileklerimi Türk halkına ve bu felakette hayatlarını kaybetmiÅŸ olan kiÅŸilerin ailelerine ve sevdiklerine iletmek istiyorum” diye konuÅŸtu.
NATO, Türkiye ile birliktedir
Stoltenberg, Türkiye’deki ilk acil durum faaliyetlerini gerçekleÅŸtiren kiÅŸilerin cesaretlerini de alkışladığını dile getirerek “NATO bu anlamda Türkiye ile dayanışma içinde bulunduÄŸunu göstermek için burada bulunuyor. Bu hafta Bakanlar Komitesi toplantımızda bir saygı duruÅŸunda bulunduk. Ä°htiyacınız olduÄŸu anda NATO Türkiye ile birlikte bulunmaktadır” mesajını verdi.
Depremin ertesi günü NATO Acil Durum Koordinasyon Merkezi’nin bütün NATO müttefiklerine Türkiye’nin bu konudaki taleplerini ilettiÄŸini hatırlatan Stoltenberg, bu aÅŸamadan itibaren binlerce yardım ve acil arama kurtarma ekibinin farklı ülkelerce Türkiye’ye gönderildiÄŸini ifade etti.
Stoltenberg, Türkiye’ye gelen arama kurtarma ekipleri içerisinde itfaiyeciler, tıbbi uzmanların da bulunduÄŸuna iÅŸaret ederek ÅŸunları kaydetti:
“NATO müttefikleri desteklerini vermeye devam ediyor. Hollanda’dan, Norveç’ten, BirleÅŸik Krallık’tan ve ABD’den saÄŸlanan askeri uçaklar gece gündüz buradaki alana uluslararası yardımları iletmek için çalışıyor. Tabii ki tıbbi anlamda arama çalışmalarına oradan aktarılması gereken yaralılara yardımcı oluyorlar. Yine Arnavutluk, Kanada, Almanya birçok farklı finansal ve farklı yardım yöntemlerini kullanarak destek vermeye devam ediyor. Tabii ki NATO’nun bütün ülkelerinde vatandaÅŸlarımız milyonlarca euroyu Türkiye’ye aktarmak için bağış kampanyaları düzenliyor. Bütün bunlar dayanışmamızın bir sembolü.”
Stoltenberg, günün ilerleyen saatlerinde bu çalışmalara destek veren bazı kişileri alanda ziyaret edeceğini bildirerek onlara gösterdikleri profesyonellik ve adanmışlıkları için teşekkür etmek istediğinin altını çizdi.
ÇavuÅŸoÄŸlu’na kendisini ağırladığı için teÅŸekkür eden Stoltenberg, “Zaman, müttefiklerin yan yana durma zamanı, müttefiklerin Türkiye’yi güçlü bir ÅŸekilde dayanışmayla destekleme zamanı.” dedi.
Ä°sveç ve Finlandiya’nın baÅŸvurusunun onaylanma zamanı geldi
Stoltenberg, Finlandiya ve Ä°sveç’in NATO üyeliÄŸi hakkındaki soru üzerine, kendi pozisyonunun iki ülkenin de baÅŸvurusunun onaylanma zamanının geldiÄŸi ÅŸeklinde olduÄŸunu söyledi.
Her iki ülkenin de Madrid Zirvesi’nde imzalanan Üçlü Muhtıra’dan bu yana son derece önemli adımlar attığına dikkati çeken Stoltenberg, şöyle devam etti:
“Silah ihracatıyla ilgili kısıtlamaları kaldırdılar. Terörizmle ilgili iÅŸbirliÄŸi konusunda daha fazla adım attılar. Bu konudaki taahhütlerini gösterdiler. Ä°sveç, aynı zamanda anayasasını deÄŸiÅŸtiriyor ve Türkiye’yle ilgili yaptığı çalışmalarda bir daimi mekanizmayı kurup Türkiye’yle terörizmle mücadele konusunda bu daimi mekanizmanın çalışacağını ifade ediyor.”
Stoltenberg, bu anlamda hem Ä°sveç’in hem Finlandiya’nın baÅŸvurusuyla ilgili onaylama zamanının geldiÄŸini düşündüğünü vurguladı.
Türkiye’nin de son derece meÅŸru güvenlik endiÅŸeleri olduÄŸunu bildiÄŸine iÅŸaret eden Stoltenberg, hiçbir müttefikin de bu ihtiyaçları göz ardı ettiÄŸini düşünmediÄŸini belirtti.
Stoltenberg, bu nedenle 3’lü mutabakat zaptının önemli bir boyutunun terörizmle ilgili olduÄŸunu belirterek ÅŸu ifadeleri kullandı:
“Bu anlamda NATO için terörizmle mücadele en önemli konulardan bir tanesi. Bir taraftan Vilnius Zirvesi’ne hazırlanıyoruz. Bununla ilgili NATO gündeminde terörizm, önemli maddelerden birini oluÅŸturacak. Aynı zamanda ittifakın içerisine Ä°sveç ve Finlandiya’nın da dahil olması durumunda uluslararası terörizmle mücadele etme kapasitemizin artacağına inanıyorum.”
Bir kutsal kitabın yakılması utanç verici bir fiil
Ä°sveç ve Finlandiya’nın üyelik baÅŸvurusunun birlikte mi yoksa ayrı ayrı mı onaylanması konusunda da Stoltenberg, her ikisinin de ÅŸu aÅŸamada onaylanabileceÄŸini düşündüğünü dile getirdi.
Stoltenberg, iki ülkenin üyelik baÅŸvurusunda temel konunun birlikte onaylanıp onaylanmamaları deÄŸil mümkün olduÄŸunca kısa sürede Ä°sveç ve Finlandiya’nın üye olması olduÄŸunu belirtti.
Ä°sveç’te Kur’an-ı Kerim’in yakılmasına iliÅŸkin Stoltenberg, bu olayın Türkiye’de çok büyük ve güçlü reaksiyonlar ortaya çıkardığını ve bu acıyı anlayıp paylaÅŸtığını ifade etti.
Stoltenberg, “Bir kutsal kitabın yakılmasının utanç verici bir fiil olduÄŸunu düşünüyorum. Bu çerçevede Türkiye ve dünyadaki Müslümanların duygularını anlıyorum. Bu nedenle de çok güçlü bir biçimde, ÅŸiddetle bu fiili kınadım.” diye konuÅŸtu.
Ä°sveç’in buna benzer fiilleri engellemesinin de önemli olduÄŸunu belirten Stoltenberg, Ä°sveç hükümeti ve Ä°sveç BaÅŸbakanı Ulf Kristersson’ın da bu fiilleri net biçimde kınamasının olumlu olduÄŸunu söyledi.
Stoltenberg, utanç verici, gayriahlaki ve provokatif olabilen bütün fiillerin gayrihukuki olmadığını belirterek şöyle devam etti:
“Ancak net biçimde burada konum ortaya koymak, Ä°sveç hükümetinin de gördüğümüz ÅŸekilde atmış olduÄŸu adımların pozisyonunu netleÅŸtirdiÄŸine inanıyorum. Bu nedenle Ä°sveç ve Finlandiya’nın politikalarının, Türkiye’nin endiÅŸelerini anlayan ve aynı zamanda bunları tanıyan adımlar olduÄŸunu düşünüyorum. Bu açıdan da bu iki ülkenin adaylık baÅŸvurusunun onaylanmasının zamanının geldiÄŸini düşünüyorum.”
Ä°sveç ve Finlandiya’nın adaylık baÅŸvurusunun Türkiye’nin kararı olacağını vurgulayan Stoltenberg, “Türk hükümeti ve parlamentosu, bu onay konusuna karar verecektir. Bu, kendi içerisinde Türkiye’nin kararıdır çünkü bu aÅŸamada Türkiye, bu katılım belgelerinin onaylanıp onaylanmayacağına kendisi karar verecektir.” dedi.