Ä°hracatçılar Ä°skenderun Limanı’ndaki yangın zararlarının karşılanmasını istiyor

0

BEÄžENDÄ°M

ABONE OL

News

0

6 Åžubat’taki depremler sonrası Ä°skenderun Limanı’ndaki yangında malları zarar gören bölge ihracatçıları, zararlarının karşılanmasını talep ediyor.

GüneydoÄŸu Anadolu Ä°hracatçı Birlikleri Koordinatör BaÅŸkanı Ahmet Fikret Kileci, ÅŸu anda üretim ve dış ticaret açısından en acil sorunlarının Ä°skenderun Limanı’nda deprem sonrasında çıkan yangında oluÅŸan zararları olduÄŸunu aktararak, mücbir sebep gerekçesiyle ihracatçının zararının tazmin edilmesiyle ilgili sıkıntı yaÅŸadıklarını söyledi.

Her türlü ürün limanın sorumluluğunda

Kileci, liman yangınında zarar gören ürünler arasında hem ithal edilmiş ham maddeler hem de ihracatı yapılacak ürünler olduğunu ifade ederek, şöyle konuştu:

“Ä°skenderun Limanı Batı Akdeniz’e, GüneydoÄŸu Anadolu’ya, DoÄŸu Anadolu’ya hizmet eden, çok geniÅŸ bir bölgenin dış ticaretine üs olmuÅŸ bir alandır. Hasar gören ürünlerimizin liman tarafından tanzim edilmesi gerekiyor. Oradaki ürünleri limana teslim ettikten sonra tamamen liman sorumluluÄŸundadır. O benim ihracatçımı çok fazla baÄŸlamaz. Sigorta öne sürülüyor. Sigorta, liman sahasına girene kadardır. Liman sahasındaki her türlü ürün limanın sorumluluÄŸundadır. Liman iÅŸletmeciliÄŸi bunu mücbir sebebe dayandırarak ödemiyor. Liman iÅŸletmecisinin bir an önce ihracatçının zararını karşılaması gerekiyor. Sonrasında da buradaki faaliyetlerin bir an önce eskiye dönmesini bekliyoruz.”

Limanda kimyasal ürünlerle diÄŸer ürünlerin bir arada olmaması gerektiÄŸine iÅŸaret eden Kileci “Biz hiçbir ÅŸekilde liman sahasına giremeyiz, orası özel bölgedir. Limanda bölgedeki üreticinin ihracat ve ithalat malı vardı. Bölgenin orada ham maddesinden mamul maddesine, halıdan makarnaya, petrokimya ham maddesine kadar pek çok ürünü bulunuyordu.” diye konuÅŸtu.

Kileci, liman sahasında çok fazla miktarda yükün tutulmasını da eleÅŸtirerek, “Limanlar operasyon merkezidir, depolama alanları deÄŸildir. Liman sahasında bu kadar yükün stoklanmaması gerekir. Siz liman sahasında ürün stoklarsanız böyle tehlikeler olur. Limanda bu kadar ürün depolanmasaydı ve kimyasallar ayrı yerde tutulsaydı bu kadar konteynere zarar vermezdi.” dedi.

Ä°skenderun Limanı’nda yaÅŸanan sorunlar nedeniyle bütün yük trafiÄŸinin Mersin Limanı’na bindiÄŸine dikkati çeken Kileci, Mersin Limanı’nın da bu kadar yükü kaldıramayacağını söyledi.

Ertelenen borçların tamamının ödenmesi daha zor

Kileci, üretici, ihracatçıların iş yapamamaları nedeniyle finansman başta olmak üzere önemli sorunlar yaşadıklarını aktararak, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Vergiler, krediler erteleniyor tamam ama bu sefer hepsi üst üste gelecek ve sonuçta bu paraların ödenmesi gerekecek. Bir akde baÄŸlanmış borçların finansman ve destek saÄŸlanarak ödenmesi lazım. Kamuya olan borçları birkaç ay erteleme deÄŸil de ödemenin tamamen ileriye atılması lazım. 2, 3 ay ertelemeden sonra bu paranın tamamının ödenmesi daha zor olacak.

Bu borçlar gelecek 8-10 aya yayılmalı. Åžu anda ihracatçının alacaklı olduÄŸu kamu alacaklarının bir an önce ödenmesi lazım, bunların başında KDV alacakları var. Ä°hracatçının KDV alacağı ödenirse, nefes aldırmış olur. Eximbank da bizi bu süreçte en azında kredilerimizi uzatarak destekleyebilir. Borçlarımızın faizsiz olarak 6 ay-1 yıl ertelenmesi gerekiyor.”

Kalifiye elemanlarımızı kaybetmek istemiyoruz

YaÅŸadıkları bir diÄŸer sıkıntının da kalifiye elemanlarının baÅŸka bölgelere gitmesi olduÄŸuna iÅŸaret eden Kileci, “Emek verdiÄŸimiz, iÅŸi bilen, kalifiye elemanımızı kaybetmek istemiyoruz. Bunları geri getirmek için buradaki yaÅŸam ÅŸartlarını düzeltmemiz lazım. Taşınabilir geçici yaÅŸam konteyneri sahaları oluÅŸturmalıyız.

Kalıcı konutları da deprem koÅŸullarına göre üretip ivedilikle teslim etmeliyiz ki en hayati ihtiyaç olan barınma sorunu giderilsin. Böylelikle buradaki üretim bir ÅŸekilde devam etsin. Depremin, müşteri kaybından üretim kaybına çok büyük zararı oldu. Müşteri sizi beklemez, bu müşteriyi baÅŸka ülkeye kaptırırsam, bunun telafisi çok zor olur. Finansman ve kalifiye eleman kaybı önemli problemlerimiz. Bunlar çözülmezse bir ÅŸekilde ihracat pazarlarımızı kaybedebiliriz, baÅŸkaları bizim yerimizi alacak.” deÄŸerlendirmesini yaptı.

Kileci, devletin tüm kademeleriyle ilk günden sahada koordineli biçimde süreci yürüttüğünü belirterek, “Bakanlıklarımızla, valiliklerimizle, yerel yönetimlerimizle tüm kamu kurum kuruluÅŸ ve STK’lerimizle umuyorum ki yaralarımızı saracağız. Ãœlkemiz, bölgemiz tarih boyunca birçok felaketle olumsuzluklarla karşılaÅŸmıştır. Hem yüzyılları aÅŸan devlet geleneÄŸimiz hem insanlarımızın çalışkanlığı ile bu badireleri bir ÅŸekilde atlatabilmiÅŸtir. Åžimdi bir kez daha tüm paydaÅŸlarımızla el ele vererek bu felaketin de üstesinden geleceÄŸimize inancım tam.” dedi.

Bu olay, liman sigortaları kapsamında yer almaz

Öte yandan İskenderun Liman İşletmesi yetkilisi de limanda deprem sonucu oluşan yangının, doğal afetler denen kapsama gireceğini belirterek, şu bilgileri verdi:

“Bu olay, limanın halihazırdaki sigortaları kapsamında yer almaz. DoÄŸal afetler kapsamında üçüncü ÅŸahıs sorumluluÄŸu içermez. Ancak ihracatçıların nakliye sırasında kendi sigortalarını yaptırmış olması gerekiyor. Burada yapılması gereken, mal sahibinin kendi sigortası olması. Limanın tazmin etmesi gibi bir beklenti, ticari ve hukuki olarak yanlış. Maalesef birçok malın da sigortasız olduÄŸu bilgisini de alıyoruz. Limanın, kendine ait olmayan malı bu ÅŸekilde sigortalama ihtimali yok. Liman bunu gemiden alırken suya düşürse limanın sorumluluÄŸudur.”