23 Kasım 2024 itibariyle Covid-19 ile mücadelede aşılanan sayısı kişiye ulaştı.

1xbetbetpasmariobet
a
en iyi rulet siteleri

“UEFA’nın Merih’e verdiÄŸi ceza siyasi bir karardır”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, UEFA'nın Merih'e verdiği 2 maç men ceza ile ilgili, "Bunun izahı mümkün değil, tamamen siyasi bir karar. Bu karar vicdanları karartmıştır ama millilerimizin moral ve motivasyonunu hamdolsun etkilememiştir." dedi.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Türkiye ile Hollanda arasında oynanan 2024 Avrupa Şampiyonası çeyrek final maçını izlediği Almanya ziyaretinin ardından yurda dönerken uçakta gazetecilere açıklamalarda bulundu, soruları yanıtladı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye Futbol Federasyonu Başkanlığını, teknik kadroyu, şampiyonanın organizasyonunda emeği geçen herkesi tebrik etti.

Türkiye-Hollanda maçının, UEFA’nın Merih Demiral hakkında alelacele aldığı haksız kararın gölgesinde oynandığını ifade eden ErdoÄŸan, sözlerini şöyle sürdürdü:

“UEFA’nın Merih’e verdiÄŸi 2 maç men cezası, açık söylemek gerekirse ÅŸampiyonaya ciddi manada gölge düşürdü. Bunun izahı mümkün deÄŸil, tamamen siyasi bir karar. Bu karar vicdanları karartmıştır, ama millilerimizin moral ve motivasyonunu hamdolsun etkilememiÅŸtir. Tüm bu olumsuzluklara raÄŸmen A Milli Futbol Takımımız Hollanda gibi bir futbol ekolüne adeta kök söktürdü. Heyecan verici, kıran kırana geçen bir müsabaka izledik. Ä°lk golü çok erken attık, uzun süre maçın kontrolünü elimizde tuttuk. Maçın özellikle son on dakikasında birkaç önemli gol fırsatından da istifade edemedik. Hatta ben bir hakem deÄŸilim ama adeta futbol topunu kucaklayıcı bir tavır içerisinde olan Hollandalı futbolcu karşısında, hakem pozisyonun yakınında olmasına raÄŸmen biz penaltı beklerken o penaltıyı da vermedi.”

Milli takımın bütün gayretine raÄŸmen yarı finale yükselen ilk dört takım arasına maalesef giremediklerini ifade eden ErdoÄŸan, “Ne diyelim, kısmet buraya kadarmış. Son saniyeye kadar ellerinden gelenin en iyisini yapan, bizlere büyük bir heyecan ve gurur yaÅŸatan millilerimizi gönülden tebrik ediyorum. Bütün bunların yanında da gerek gurbetçilerimiz gerek ülkemizden bu maçı izlemek için gelen vatandaÅŸlarımız, her ÅŸeyiyle buraya gönüllerini koydular ve bu üstün mücadelede onlar da katkılarını verdiler.” ifadelerini kullandı.

Erdoğan, Avusturya maçından sonra tribünlerdeki gurbetçi vatandaşların kendisini çok duygulandırdığını, o galibiyetin gurbetçilerin hayata bakışını değiştirdiğini dile getirdi.

Yaklaşık 80 bin kiÅŸilik Berlin Olimpiyat Stadını dolduran gurbetçilerin heyecana heyecan kattıklarını, onlar “Türkiye” dedikçe kendilerinin, gururlanıp, onurlandıklarını vurgulayan ErdoÄŸan, ÅŸu deÄŸerlendirmelerde bulundu:

“Bunu bir de galibiyetle süsleyebilseydik durum çok baÅŸka olurdu. Ama en az galip gelmiÅŸ kadar stattan başımız dik ayrıldık. Maçın sonunda da soyunma odasında gerek Teknik Direktörümüz Vincenzo Montella, gerek ekibi, gerekse bütün futbolcularımızla, Federasyon BaÅŸkanımızla görüşme fırsatımız oldu. Tek tek kendileriyle kucaklaÅŸtık. Artık, dünya ÅŸampiyonası ve bundan sonraki UEFA ÅŸampiyonasına hedef büyüterek yürüyeceÄŸiz dedik. Genç bir milli takıma sahibiz. Herhalde o zaman da yaÅŸ ortalaması 26-27’yi bulur. Çok daha yetiÅŸmiÅŸ, çok daha organize bir milli takımla bu döneme hazırlanırız. Bizim çocuklarla birlikte, aslanlarımızı turnuvaya en iyi ÅŸekilde hazırlayan teknik direktörümüz Sayın Montella ve ekibini, milli takımın tüm emekçilerini de kutluyorum.”

“Caddeleri dolduran vatandaÅŸlarımızla ayrıca gururlandık”

Erdoğan, milli takımı destekleyen taraftarları unutamayacaklarını, onlara özel bir parantez açmaları gerektiğini belirterek, Berlin caddelerinin Türk bayraklarıyla donatıldığına, coşkulu tezahüratlarla yankılandığına dikkati çekti. Erdoğan, şöyle konuştu:

“Bu caddeleri dolduran vatandaÅŸlarımızla da ayrıca gururlandık. Göğsümüzü kabartan, gözlerimizi yaÅŸartan bir kardeÅŸlik iklimine ÅŸahit olduk. Türkiye’nin, Almanya’nın ve Avrupa’nın birçok farklı yerinden gelip, önce Berlin’i sonra maçın oynandığı Olimpiyat Stadı’nı bayram yerine çeviren, burada olmasa da dualarıyla ekranları başında takımımıza destek olan tüm kardeÅŸlerime, CumhurbaÅŸkanı olarak çok çok teÅŸekkür ediyorum. Milli takımımız kendilerine yapılan haksızlığa cevaplarını sahada oynadıkları muhteÅŸem futbolla verdiler. Sadece takımımız deÄŸil millilerimizi destekleyen taraftarımız da taÅŸkınlığa prim vermeden Türkiye’nin ne kadar vakur bir ülke olduÄŸunu, Türk milletinin de ne denli ÅŸerefli bir millet olduÄŸunu tüm dünyaya bir kez daha gösterdiler. Rabb’im hepsinden razı olsun. Bu vesileyle Hollanda Milli Takımı’nı da baÅŸarıları için ayrıca tebrik ediyorum. Güzel ve heyecan seviyesi yüksek bir atmosferde oynanan maç öncesinde ve sırasında Hollandalı taraftarlar da centilmence davrandılar. Kendilerini burada özellikle kutluyorum, teÅŸekkür ediyorum.”

“Artık 2026’da Dünya Kupası, 2028’de Avrupa Åžampiyonası var”

CumhurbaÅŸkanı ErdoÄŸan, “Merih Demiral hakkındaki karar, tam olarak neyi cezalandırmaya yönelikti? Çifte standart dediÄŸimiz ÅŸey tekrar niye karşımıza çıkıyor burada?” sorusu üzerine, Batı’nın bugüne kadar zihniyet itibarıyla Türkiye’ye yaklaşımının hiçbir zaman deÄŸiÅŸmediÄŸini aktardı.

Batı’nın aynı zihniyetiyle devam ettiÄŸini, Merih Demiral’a verdikleri cezanın adeta ilk andan itibaren kararı verilmiÅŸ bir ceza olduÄŸunu vurgulayan ErdoÄŸan, ÅŸunları söyledi:

“Kazakistan’dan dönüşte uçak söyleÅŸimizde de ifade etmiÅŸtim. EÄŸer olay bozkurt iÅŸaretini cezalandırmaksa Almanlar’da kartal var, kartalı cezalandırıyor musunuz? Yok. Fransızlarda horoz var. ‘Niye horozlanıyorsun’ diyerek kalkıp da Fransızları cezalandırıyor musunuz? Yok. Fakat Türkiye’de o golün ve arka arkaya atılan gollerin heyecanı içerisinde bizim efsanelerimizde yer alan bozkurt iÅŸaretini yapan Merih’e verilen bu ceza, Merih’in ÅŸahsına deÄŸildir. Aslında Türkiye’nin millet olarak yapısına dönük verilmiÅŸ olan bir cezadır. Bunun en güzel karşılığı da aslında bu maçtan bizim galip olarak çıkmamız olacaktı. Ben zaten inanıyorum ki bütün futbolcu arkadaÅŸlarımız, kardeÅŸlerimiz de bu aÅŸkla, bu heyecanla sahaya çıktılar. Onlara sahada güzel bir ders vereceklerdi ama ne yazık ki bu son 3-5 dakika içerisinde yakalanan pozisyonlar gole döndürülmüş olsaydı, oradan aÄŸlayarak dönen onlar olacaktı. Maalesef olmadı. Sorunuzda yatan o ruh maalesef bizim de beklentimizdi olmadı. Artık ÅŸimdi 2026’da Dünya Kupası, 2028’de Avrupa Åžampiyonası var. Åžimdi bizim bunlara en güzel ÅŸekilde hazırlanarak, Montella’nın da dediÄŸi gibi inÅŸallah bunların rövanşını orada alma ÅŸansımız var. Böyle de bir ekip inÅŸallah hazırlandı.”

“BaÅŸarıyı yakalayanlar hep o kalıcı kadrolarla yakaladılar”

ErdoÄŸan, “Bu jenerasyonu nasıl görüyorsunuz? Önümüzdeki turnuvalarda daha iyi olabilmek adına, bu sürekliliÄŸi yakalamak adına nelere dikkat edilmesi gerekiyor?” sorusunu şöyle yanıtladı:

“Önemli olan iki husus var. Bir tepeden tırnaÄŸa federasyonun yapısı, iki teknik kadroların kalıcılığı. Dikkat edin Batı’ya veya dünyadaki iÅŸleyiÅŸe… Çorap söküğü gibi bir taraftan ör bir taraftan sökülsün, böyle bir ÅŸey yok. Yani oturtacaksan bir yapıyı, kalıcılığı, çok önemli. Åžimdi bu kalıcılığı yakalayabilmek için de ÅŸu anda güzel bir tırmanış, genç bir ekip var. Bu genç ekiple, diÄŸer taraftan da yönetim kadrolarını kalıcı kılmak suretiyle atılacak adımlardan ben netice alınabileceÄŸine inanıyorum. Yoksa durmadan deÄŸiÅŸtir, tekrar getir. Bugüne kadar öyle olmadı mı? Hep deÄŸiÅŸti. Teknik kadrolar öyle deÄŸiÅŸti. Federasyon da aynı ÅŸeyleri yaÅŸadı. Öyle olmaz. Yani, Batı’da veya dünyada baÅŸarıyı yakalayanlar hep o kalıcı kadrolarla yakaladılar. Onunla neticeye ulaÅŸtılar.”

Eski futbolcu Mesut Özil ile maçta beraber olduklarını anımsatan ErdoÄŸan, “Mesut Alman Milli Takımı’nda oynarken kaç yaşındaydı? Bizi 3-1 yendikleri maçı ben Merkel ile seyretmiÅŸtim. O zaman 22 yaşındaydı. Bir tane de bize gol atmıştı. Türkiye’de ÅŸimdi futbol okulu, akademisi kuruyor. Almanya’daki ve Real Madrid’deki yapıyı bizde oluÅŸturmak istiyor. Böyle bir adım hakikaten atılırsa o yapı aynen bize geçerse o zaman bırak sen 22 yaşı, 10-12 yaÅŸlarındaki yavruların futbol sahasında yetiÅŸtiÄŸini görürüz. Bunlar topa vurmaktan önce saygıyı, sevgiyi bu akademide görecekler.” dedi.

“Arda müthiÅŸti”

Milli futbolcular Arda Güler ile ilgili düşünceleri ve milli kaleci Mert Günok’un Avusturya maçında yaptığı kurtarışa iliÅŸkin deÄŸerlendirmesi sorulan ErdoÄŸan, Günok’un 35 yaşında olduÄŸunu anımsattı.

Mert Günok’un bu yaÅŸta böyle bir refleks ortaya koymasının muhteÅŸem olduÄŸuna dikkati çeken ErdoÄŸan, ÅŸunları kaydetti:

“35 yaşında bir kalecinin böyle bir refleks ortaya koyması anlatılır bir ÅŸey deÄŸil. Yani adeta yaylandı ve topu oradan çıkardı. Bir önceki maçta maalesef hakemlerin vurdumduymazlığı ortaya çıktı. Kalktılar sayılmaması gereken golü saydılar. Bir kalecinin biliyorsunuz altı pas, on sekiz içerisinde hatalı hareketi olmaz. Ona faulü yapan ortada zaten. Arda Güler’e gelince… Arda tabii ÅŸu anda 19 yaşında ama Arda 10 yaşın altında top oynamaya baÅŸladı. Allah gerçekten kendisine çok farklı kabiliyetler de verdi. Biraz sabretmek ve Arda’ya fırsat vermek gerekiyor. Mesela bugün ÅŸimdi 90 dakika oynadı. Top dağıtımları filan iyiydi. Hele hele duran toplarda, geriye attığı kornerlerde Arda müthiÅŸti. Kendisine telefon konuÅŸmamda al da at diyorsun ve top adrese gidiyor dedim. Bugün de aynısı oldu. Herkes bu kadar kabiliyetli deÄŸil. Åžu anda eksiÄŸi hava topları… Uzun toplarda Arda ayrı bir kabiliyet. Şımarmadan, kararlı ve istikrarlı bir ÅŸekilde yola devam ederse Arda’dan Türkiye çok istifade eder. Åžu anda bulunduÄŸu Real Madrid takımı da çok istifade eder.

“Futbolcularımızın hepsi de gerçekten ortaya kabiliyetlerini döktüler”

“Almanya’daki turnuva öncesinde beklentiniz neydi? Takımın gösterdiÄŸi performans sizi ne kadar tatmin etti? Turnuvada en beÄŸendiÄŸiniz oyuncularımız kimlerdi? EURO 2032’ye ev sahipliÄŸi yapacağız. Bu turnuvadan hangi deneyimleri oraya taşıyacağız?” sorusuna karşılık ErdoÄŸan, “Åžunu çok açık, net söylemem lazım. Ben bu maçlarda görev alan futbolcularımızın hiçbirini birbirinden ayırt edemem. Hepsi de gerçekten ortaya kabiliyetlerini döktüler. Kalecimizden tut, saÄŸ bek de sol bek de orta saha da.” ÅŸeklinde konuÅŸtu.

Ferdi KadıoÄŸlu’nun hırslı bir futbolcu olduÄŸunu belirten ErdoÄŸan, ÅŸunları kaydetti:

“Biz, futbol oynadığımız zaman hocamız bize derdi ki, ‘oÄŸlum topu yiyeceksiniz.’ Top yenir mi? ‘Yiyeceksiniz.’ Yani bu ne demek? Hırsını ortaya tam manasıyla koyacaksın. Åžimdi mesela Ferdi’de bu var. O boyuyla Ferdi çok hırslı. Topu aldığı zaman, söktüğü zaman geriden forvete katılması çok çok saÄŸlam. Åžimdi onunla ilgili bazı rakamlar konuÅŸuluyor. Fenerbahçe Teknik Direktörü Jose Mourinho, ‘gidemez’ dedi. Ferdi’nin de istikbaliyle oynamamak lazım. MaÅŸallah Barış Alper de gayet iyi. Arda’yı zaten konuÅŸtuk. Ondan sonra geride Abdülkerim stoper olarak oynadığı zaman iyiydi. Libero olarak oynadığı zaman yine iyiydi.

Åžimdi mesela Portekiz’de özellikle libero olarak BeÅŸiktaÅŸlı Pepe. Åžu anda 41 yaşında. Yani 41 yaşında bir adam geri dörtlüden orayı nasıl koordine ediyorsun? 50 metre, 60 metre, 70 metre, topları dağıtması olayı rastgele olay deÄŸil. Ronaldo 38 oldu o da aynı. Mesela Ronaldo’nun en çok dikkatimi çeken özelliÄŸi, hava toplarındaki hakimiyeti. Gol olarak zaten penaltıdan iki golü var. Bir uzatmada attı, bir de bir önceki penaltıdan attı, bir de kaçırdı. Özetle bizim milli takımımızda ‘ÅŸu daha iyidir, bu deÄŸildir’ diyeceÄŸim hiçbir futbolcumuz yok. Hepsi de sahada iÅŸin hakkını verdi. Hepsinin de gözlerinden öpüyorum.”

CumhurbaÅŸkanı ErdoÄŸan, bu deneyimlerin 2032’ye yansıtılacağını belirterek, “Orada da Ä°talyanlarla dayanışmamız çok çok önemli. Zaten Ä°talyanlarla beraber bu iÅŸi üstlenmek biraz altyapı sebebiyle, tesisler sebebiyle oldu. O zaman Montella Ä°talyan olarak yine görevinin başında olursa iÅŸimiz herhalde daha kolay olur.” ifadelerini kullandı.

“Montella kendini ispatlamış bir isim”

“Vincenzo Montella için ne düşünüyorsunuz, teknik direktörlüğünü beÄŸeniyor musunuz?” sorusuna ErdoÄŸan, ÅŸu yanıtı verdi:

“Her teknik direktörün savunulan yanı olur. Hatasız insan olmayacağı gibi hatasız teknik direktör de olmaz. Basketbolda, voleybolda da koçlar var onlarda da durum aynı. Montella bir defa kendini zaten ispatlamış bir insan. Åžimdi bugün hemen saldırmaya baÅŸlamışlar. NeymiÅŸ? ‘DeÄŸiÅŸiklikleri zamanında yapmamış.’ Yok artık, bırak da yani onu da o yapsın. Yok ’60’ıncı dakikada olması lazım iÅŸte, niye 60’ıncı dakikada olmamış?’ Yani ben iÅŸin bu yanında deÄŸilim. O kendini zaten ispatlamış bir isim. Dolayısıyla da elinden geleni ortaya koymaya çalışıyor, yapıyor. Galip geldiÄŸi zaman takım, Montella iyi, maÄŸlubiyet olduÄŸu zaman kötü. Bunlar şık ÅŸeyler deÄŸil. Hele hele bir CumhurbaÅŸkanı olarak bana hiç yakışmaz. Biz sadece ‘Elinden geleni yaptı’ dedik. Åžimdi bundan sonra ne konuÅŸuluyor? Türkiye ilk beÅŸte deniliyorsa, demek ki bir yere varmış.”

“Yerli futbolcularımızın önünü açmak lazım”

CumhurbaÅŸkanı ErdoÄŸan, “Önümüzdeki sezon yabancı kontenjanı kalkıyor ve ilk 11’de 11 yabancı oynayacak. Åžampiyonada elde edilen baÅŸarıdan sonra futbolcularımız dünyaca ünlü kulüplerin radarına girdi. Yerli futbolculara kulüplerimizin daha çok yer vermeleri konuÅŸuluyor. Siz bu konuda nasıl bir tavsiyede bulunursunuz?” sorusuna karşılık ÅŸunları söyledi:

“Bence yerli futbolcularımızın önünü açmak lazım. Ben çok fazla yabancının olmasını milli futbolumuz için doÄŸru bulmuyorum. Yoksa futbolcu nasıl yetiÅŸecek? Yoksa kulüplerimizin altyapılarından, BaÅŸakÅŸehir Akademi gibi, Mesut Özil’in kuracağı akademi gibi yerlerden yetiÅŸecek olan 10 yaşın üstü çocuklarımız için bu kapı açık olmaz. Buna fırsat vermemek lazım. Yani belli bir sayı özellikle piyasa oluÅŸturma bakımından isabetli olabilir. Çok sayı da piyasayı öldürür. Buna fırsat vermeden kapıyı açmakta fayda var.”

“Ä°srail’e yönelik baskıların artırılması ÅŸarttır”

CumhurbaÅŸkanı ErdoÄŸan, “Gazze’de ateÅŸkes için umutlu musunuz? Türkiye’nin bu süreçte rolü ile ilgili neler söylemek istersiniz? Ä°srail-Hizbullah gerginliÄŸi tedirgin edici, yeni bir savaÅŸ söz konusu olabilir mi? Böyle bir geliÅŸme karşısında Türkiye’nin bölge ülkeleriyle diplomatik inisiyatif anlamında neler yapabileceÄŸiyle ilgili görüşleriniz nedir?” sorusu üzerine, “Gazze konusunda iki üç gündür ciddi manada olumlu bazı geliÅŸmeler var. MOSSAD’ın başındaki ÅŸahsın Doha’da Hamas yetkilileriyle yaptığı görüşmeler söz konusu. Görüşmelerde daimi ateÅŸkesi öngören bazı olumlu adımlar atıldı. Artık ateÅŸkes için ‘anbean’ diyorlar. Yani anbean oradan isabetli bir haber gelebilir. Ama bütün mesele Netanyahu’nun tavırları.” dedi.

Ä°srail’in bu caniliÄŸi, vahÅŸeti daha fazla sürdürememesi gerektiÄŸinin altını çizen ErdoÄŸan, ÅŸunları kaydetti:

“Ä°srail, bu katliamları devam ettirmek noktasında ayak diremeyi artık bırakmalı ve bu insanlık dışı saldırıları sonlandırmalıdır. Bu konuda uluslararası toplumun ve özellikle Batılı ülkelerin Ä°srail’e yönelik baskılarını artırması ÅŸarttır. Bugüne kadar saldırıda direten, katliamları sürdüren Ä°srail’dir. Ä°nsan haklarını ve uluslararası hukuku ayaklar altına alan Ä°srail’dir. Åžimdi kalkmış çatışmaları bölgeye yaymak, kendilerini rahatlatmak için Lübnan’ı tehdit ediyorlar. Ä°srail çatışmaları bölgeye yayma niyetinden vazgeçmelidir. Amerika BirleÅŸik Devletleri baÅŸta olmak üzere Batılı ülkeler, bu noktada Ä°srail’e verdikleri destekten vazgeçmelidir. Türkiye, ilk andan itibaren barıştan yana olmuÅŸtur. Türkiye bu çatışmaların sona ermesi gerektiÄŸini, 1967 sınırlarında iki devletli çözümün kalıcı barışı saÄŸlayacağını en yüksek sesle dile getiren ülkedir.”

“Türkiye-Ä°ran iliÅŸkileri daha iyi olacaktır”

“Ä°ran’da yapılan CumhurbaÅŸkanı seçimini kazanan Mesud PezeÅŸkiyan Türk kökenli bir isim. Türkiye-Ä°ran iliÅŸkilerinde bu durumun bir etkisi olacağını düşünüyor musunuz?” sorusuna karşılık ErdoÄŸan, PezeÅŸkiyan’ın Azeri kökenli bir Türk olduÄŸunu anımsattı.

PezeÅŸkiyan’ın, Tebriz’de Türkçe, Kürt bölgelerine gittiÄŸi zaman ise Kürtçe konuÅŸabildiÄŸini, Farsçaya da hakim olduÄŸunu belirten ErdoÄŸan, “Ben, döndüğümüzde kendisiyle irtibat kurup tebrik edeceÄŸim. Bundan sonraki süreçte Türkiye-Ä°ran iliÅŸkileri inÅŸallah daha iyi olacaktır. Kaldı ki Ä°ran’la bölgede münasebetleri en iyi olan ülke Türkiye.” diye konuÅŸtu.

ErdoÄŸan, Ä°ran’ın, Türkiye ile tarihi ve kültürel baÄŸları bulunan önemli bir komÅŸu olduÄŸunun altını çizerek, yeni dönemde Türkiye-Ä°ran ikili iliÅŸkilerinin artan bir tempoda, olumlu istikamette geliÅŸmesini beklediÄŸini dile getirdi.

“Ä°ngiltere ile iliÅŸkilerimizi geliÅŸtirmeye devam edeceÄŸiz”

“Ä°ngiltere’deki seçimde iktidardaki Muhafazakar Parti büyük bir hezimet yaÅŸadı. Rishi Sunak katı göçmen politikasına raÄŸmen büyük bir yenilgi aldı. Bu yeni dönemde Ä°ngiltere ile iliÅŸkilerimiz nasıl olur? Sunak’ın kaybetmesini nasıl deÄŸerlendiriyorsunuz?” sorusu üzerine ErdoÄŸan, “Åžu ana kadar uyguladıkları politikalar ve Ä°ngiltere’nin ekonomik alanda yaÅŸadığı sıkıntılar Rishi Sunak’ın bana göre en önemli kayıp sebebi olmuÅŸtur.” deÄŸerlendirmesini yaptı.

ErdoÄŸan, Ä°ngiltere’de 14 yıldır bir netice alamayan İşçi Partisinin bu seçimde 411 milletvekili kazandığına dikkati çekerek, bugüne kadar İşçi Partisinin Tony Blair zamanında dahi böyle bir sayıya ulaÅŸamadığını anımsattı.

Åžimdi ise bu milletvekili sayısını yakalayarak Ä°ngiltere’de ikinci defa İşçi Partisinin böyle bir güce eriÅŸtiÄŸini belirten ErdoÄŸan, şöyle devam etti:

“İşçi Partisi lideri Keir Starmer’ı da henüz tebrik için arayamadım. Åžimdi döner dönmez ilk yapacağımız iÅŸlerden bir tanesi onu da aramak olacak. Avrupa BirliÄŸi’nden ayrılmış bir ülke olarak tekrar katılmayı düşünmediÄŸini söylüyor. Yapacağımız görüşmede, ‘bundan sonra Türkiye-Ä°ngiltere iliÅŸkilerini nereye vardırırız?’ bunları da konuÅŸacağız. Türkiye ile Ä°ngiltere ikili iliÅŸkileri son derece köklüdür. Biz, iktidarımız döneminde gerek İşçi Partili gerek Muhafazakar Partili baÅŸbakanlarla çalıştık. Önemli olan iki ülkenin ortak çıkarları doÄŸrultusunda çalışmalar ortaya koymaktır. Yeni dönemde de müttefikimiz Ä°ngiltere ile iliÅŸkilerimizi her alanda geliÅŸtirmeye devam edeceÄŸiz. Önümüzde önemli gündem baÅŸlıkları var. Bunları ele alarak iliÅŸkilerimizdeki olumlu seyri ilerletmek niyetindeyiz.”

“Muhalefet kışkırtıcılık yapmaya devam ediyor”

CumhurbaÅŸkanı ErdoÄŸan, Kayseri’deki olayların hatırlatılması üzerine de “Muhakkak ortada bir mikser var. Yani bu tür olaylarda bir siyasi mikserin olmaması mümkün deÄŸil. Onlar ne kadar bu iÅŸi karıştırmaya gayret ederlerse etsinler, zaten biz güçlü bir devlet olarak bunlara gereken tokadı anında attık. Bundan sonra da atmaya devam ederiz.” ifadelerini kullandı.

Türkiye’nin, PKK’yı, PYD’yi, KCK’yı, FETÖ’yü nasıl çökerttiyse, bunları da çökerteceÄŸini vurgulayan ErdoÄŸan, “Ama yeter ki bizim içimizdeki siyasetçiler bu noktada akıllı hareket etsin. Artık biliyorsunuz ana muhalefet diye bir ÅŸey kalmadı. Bu muhalefet sürekli kışkırtıcılık yapmaya devam ediyor, rahat durmuyor. Hala kalkıyor, mültecilerle uÄŸraşıyor.” diye konuÅŸtu.

CumhurbaÅŸkanı ErdoÄŸan, ÅŸu anda Suriye’den 3 milyonu aÅŸan mültecinin Türkiye’de olduÄŸunu hatırlatarak, ÅŸunları kaydetti:

“Åžimdi öyle bir noktaya geldik ki BeÅŸÅŸar Esed ÅŸu anda Türkiye ile iliÅŸkileri düzeltme noktasında bir adım attığı anda biz de ona karşı o yaklaşımı gösteririz. Çünkü biz dün Suriye ile düşman deÄŸildik ki biz Esed ile ailece görüşüyorduk. Biz, davetimizi yapacağız. Ä°nÅŸallah bu davetle birlikte de Türkiye-Suriye iliÅŸkilerini geçmiÅŸte olduÄŸu gibi aynı noktaya getirelim istiyoruz. Davetimiz her an olabilir. Türkiye’de görüşme olması konusunda ise Sayın Putin’in yaklaşımları var. Irak BaÅŸbakanı’nın bu konuda yaklaşımları var. Biz her yerde arabuluculuktan bahsediyoruz da sınırımızdakiyle, komÅŸumuzla niye olmasın?”

deneme bonusu veren siteler

AA

YORUMLAR

s

En az 10 karakter gerekli

Sıradaki haber:

Ehliyet alacaklar dikkat! Yeni düzenleme yolda

HIZLI YORUM YAP