Arabuluculukta ilk günden 438 başvuru

0

BEÄžENDÄ°M

ABONE OL

News

0

Tunç, TRT Haber canlı yayınında gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu, soruları yanıtladı.

Bugün açılışı yapılan adli yılın hatırlatılması üzerine Bakan Tunç, törende önemli mesajların verildiğini belirterek, yeni adli yılın hayırlı olmasını diledi.

Yargı alanında bugüne kadar önemli mevzuat düzenlemelerinin hayata geçirildiÄŸini söyleyen Tunç, “21 yıl önce yargı sistemimiz neydi, bugün nereye geldik diye karşılaÅŸtırdığımızda gerçekten çok büyük bir ilerlemenin olduÄŸunu görüyoruz.” dedi.

Yeni anayasaya iliÅŸkin soru üzerine Tunç, daha önce yeni anayasayla ilgili uzlaÅŸma komisyonlarının kurulduÄŸunu ve herhangi bir sonuca ulaşılmadığını hatırlattı. Tunç, “Demokratik, sivil, vatandaşın haklarını, devletin görevlerini tam anlamıyla ortaya koyan, toplumsal sözleÅŸme diyebileceÄŸimiz yeni, sivil bir anayasaya milletimizi kavuÅŸturmak istiyoruz.” diye konuÅŸtu.

Meclis’te grubu bulunan ve bulunmayan bütün partilerin yeni bir anayasa konusunda mutabık olduÄŸunu belirten Tunç, “Burada önemli olan bir uzlaÅŸmanın saÄŸlanması. Bu uzlaÅŸmayı saÄŸlamak zorundayız. Tüm siyasi partilerin bu millete olan borcudur bu. Biz burada öncülük yapmak istiyoruz.” ifadelerini kullandı.

Anayasada hem yargı hem CumhurbaÅŸkanlığı Hükümet Sistemi hem de temel haklar açısından reform sayılabilecek düzenlemelerin yapıldığını dile getiren Tunç, “Bu deÄŸiÅŸiklikler anayasanın topyekun vesayetçi ruhunu ortadan kaldırmaya yetmedi. Yeni bir anayasa ihtiyacı sadece darbecilerin o anayasayı yapması bakımından bile yeterli gerekçedir. Ä°nÅŸallah Türkiye Yüzyılı’nın baÅŸlangıcında, cumhuriyetin ikinci yüzyılında yapmak nasip olur.” açıklamasını yaptı.

Tunç, başörtüsüne anayasal güvence ve aile yapısının korunmasına iliÅŸkin soruya, “Başörtüsünü yasaklayan bir mevzuat hükmü yok. Yıllarca keyfi bir uygulamayla maalesef kadınlarımıza zulmedildi. Okuyamadılar, mesleklerini yapamadılar, çok büyük maÄŸduriyetler yaÅŸandı. 2013’ten itibaren hem kamuda hem de eÄŸitim kurumlarında bir özgürlük oluÅŸtu. Yani başörtüsü problem olmaktan çıktı.” deÄŸerlendirmesinde bulundu.

CHP ve ortaklarının daha önce başörtüsüne anayasal güvence ve aile yapısının korunması maddelerine karşı çıktığını söyleyen Tunç, konuya dair anayasa komisyonunda yeterli çoğunluğun sağlandığını ancak deprem felaketi nedeniyle bir uzlaşma sağlanamadığını söyledi.

Parlamentonun 1 Ekim’de yeni yasama yılına baÅŸlayacağını bildiren Tunç, “Bizim grubumuz da Cumhur Ä°ttifakı olarak da bu iki madde deÄŸiÅŸikliÄŸini meclisin gündemine getirerek, burada hem başörtüsüne anayasal güvence hem de ailenin korunmasıyla ilgili 41. madde deÄŸiÅŸikliÄŸini inÅŸallah hayata geçireceÄŸiz.” dedi.

“494 baÅŸvuru olmuÅŸ”

Kira, kat mülkiyeti, ortaklığın giderilmesi ve komÅŸuluk uyuÅŸmazlıklarında zorunlu arabuluculuk uygulamasının bugün baÅŸladığını anımsatan ve ilk gün yapılan baÅŸvurulara iliÅŸkin bilgi veren Tunç, “Bugün itibarıyla 494 baÅŸvuru olmuÅŸ. Kira uyuÅŸmazlıklarından kaynaklanan 438 baÅŸvuru arabuluculuÄŸa gitmiÅŸ. Ortaklığın giderilmesi ve uyuÅŸmazlıklardan kaynaklı 19 baÅŸvuru olmuÅŸ. Kat mülkiyeti uyuÅŸmazlıklarından kaynaklı 32 baÅŸvuru olmuÅŸ. KomÅŸuluk hukukundan doÄŸan uyuÅŸmazlık 4 baÅŸvuru olmuÅŸ. Tarımsal üretim uyuÅŸmazlıklarından kaynaklı 1 baÅŸvuru olmuÅŸ.” dedi.

BaÅŸvurular sonrası arabulucuların tarafları hızlı bir ÅŸekilde toplantıya davet edeceÄŸini ve uzlaÅŸtırmaya çalışacağını belirten Tunç, “Arabulucu zemini hazırlayacak, onlara bir çözüm önerisi sunmayacak. Onlar kendi çözümlerini kendileri bulacaklar. Kendileri birbirlerine ne istediklerini söyleyecekler ve üç haftada bunu bitirecekler, bir hafta ilave süre, 4 haftada.” diye konuÅŸtu. Tunç, arabuluculuk görüşmeleri sonucu anlaÅŸma saÄŸlanamazsa dava açılabileceÄŸini ifade etti.

Arabuluculuk sisteminin yargının iş yükünü azaltarak, devam eden davaların daha nitelikli görülmesine imkan sunduğunu aktaran Tunç, barışçıl, dostane ve az masrafla hızlı sonuç alınmasını sağlayan alternatif uyuşmazlık çözüm yöntemlerinin kapsamını yeni dönemde daha da genişletilebileceğini söyledi.

“BoÅŸanma davasının 5-10 yıl sürmesini kabul edemiyoruz”

Uzun süren boşanma davalarının tarafları mağdur ettiğini de dile getiren Tunç, bu davaların kısa sürede sonuçlanması gerektiğini ifade etti.

Tunç, “Bir boÅŸanma davasının 5 yıl, 10 yıl sürmesini kabul edemiyoruz. Tabii bu yargı mensuplarımızın karar verememesinden kaynaklanmıyor. Taraflar arasındaki mal ayrılığı, nafaka, tazminat problemleri, tüm bunlar tek dava içinde görüldüğünde boÅŸanma davası da bu süreç içinde gecikiyor.” diye konuÅŸtu.

Boşanma ve tazminat konularını ayrı ayrı değerlendirebileceklerini ancak bunun kesin bir karar olmadığını kaydeden Tunç, aile hukukuyla ilgili düzenleyecekleri sempozyum sonucunda, avukatların da görüşleriyle, bu sorunlara çözüm bulmak istediklerini anlattı.

Bakan Tunç, nafaka konusunda kadınları maÄŸdur etmeyecek, “diÄŸer taraf” açısından da yakınmaları giderecek bir çalışmayı gelecek günlerde gerçekleÅŸtireceklerini söyledi.

“Åžu anda 260 şüpheli tutuklu”

Deprem soruÅŸturmalarına iliÅŸkin de bilgi veren Tunç, “Åžu anda 260 şüpheli tutuklu. 778 kiÅŸi adli kontrolle serbest. 9 şüphelinin yurt dışında bulunduÄŸu anlaşıldı. 109 şüphelinin de depremde vefat ettiÄŸini tespit ettik. Bunların içinde müteahhitler, yapı sorumluları, yapı sahipleri, binada sonradan deÄŸiÅŸiklik yapanlar var.” ifadelerini kullandı.

AA