Bakan Bilgin’den kritik EYT açıklaması

0

BEÄžENDÄ°M

ABONE OL

News

0

Bilgin, Habertürk canlı yayınında soruları yanıtladı, gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu.

Asgari ücretin çalışanların beklentilerinin altında kaldığı eleÅŸtirileri ile Türk-Ä°ÅŸ Genel BaÅŸkanı Ergün Atalay’ın “9 bin liranın altında olmaması gerektiÄŸi” yönündeki açıklamasının anımsatılması üzerine Bilgin, “Sendikaların, ‘Çok iyi oldu, çok mutluyuz.’ demelerini, zaman zaman söyleyebilirler ama beklemek çok kolay deÄŸil.” diye konuÅŸtu.

Türk-Ä°ÅŸ’in daha önce 7 bin 785 lira açlık sınırı açıkladığını belirten Bilgin, ÅŸunları kaydetti:

“Böyle bir açlık sınırını kendileri tespit ediyorlar, söylüyorlar. Rahmetli Kemal Tahir’in ‘yürür gezer yalanlar’ diye bir tabiri var. Birisi bir ÅŸey söylüyor, ondan sonra da o tekrar edile edile doÄŸruymuÅŸ gibi algılanıyor. Sendikaların bu tür ÅŸeyleri, kendi taleplerini güçlendirmek için yaptıkları çalışmalar olarak kabul edilebilir ama bunu bir gerçeklik olarak takdim etmeye baÅŸladıkları zaman gerçeklik algısını tahrip eder. Böyle bir açlık sınırı onların tamamen keyfi olarak yapılan, bilimsel olmayan tespitleri üzerine yapılmış bir çalışma. Kendi yüzlerine de söylediÄŸim için rahatlıkla söylüyorum. Yoksulluk sınırı belirlemiÅŸler 25 bin lira. ‘Genel baÅŸkanlarınızın dışında sendikalarınızda çalışan kaç kiÅŸi var? 25 bin lirayı kaç kiÅŸi alıyor?’, soruyorum bunu. Bende rakamları var, primleri bildirdikleri için biliyorum. Koca konfederasyonda bir kiÅŸi yok. Sadece Türk-Ä°ÅŸ’in deÄŸil, birçok kurumun yaptığı bu tür çalışmaları bilimsel bulmuyorum. Bu, gerçekliÄŸi tahrip ediyor.”

“Siz, açlık sınırıyla ilgili bir çalışma yürüttünüz mü? Size göre Türkiye’de açlık sınırı nedir? TÜİK neden yapmıyor?” ÅŸeklindeki soruları Bilgin, ÅŸu ÅŸekilde yanıtladı:

“TÜİK’in rakamlarına büyüme, enflasyon baÅŸta olmak üzere itiraz ediyorlar. ‘TÜİK, neden yoksulluk sınırı araÅŸtırması yapmıyor?’ Bu, saçma bir soru, kendi içinde sorunlu bir soru. Onu bir tarafa bırakalım. Onu TÜİK’e sormak lazım. Her kurum yapabilir bunu, yaptırabilir.

Yıllarca yoksulluk ve gelir dağılımı araÅŸtırmaları yaptık. Bu arkadaÅŸlarımızın bunu bilmediÄŸini de bilen birisiyim. ArkadaÅŸlarımız ÅŸimdi size baÄŸlansınlar, ‘Konfederasyonumuzda, sendikamızda bizim açıkladığımız yoksulluk sınırının üstünde ÅŸu kadar adama ücret veriyoruz.’, söylesinler. Genel baÅŸkanları, sendika baÅŸkanları hariç kaç kiÅŸiye veriyorlarmış? Rakamlar bende var.”

“Asgari ücretin kamuoyunun beklentisini karşıladığını düşünüyor musunuz?” sorusu üzerine Bilgin, konuyla ilgili çalışma, araÅŸtırma yaptırdığını belirterek, araÅŸtırmanın içeriÄŸine iliÅŸkin bilgi verdi.

Sokaktaki insanın beklentisi ile işçilerin meseleye bakışının farklılaÅŸtığını ifade eden Bilgin, işçilerin Ankara, Ä°stanbul ve Ä°zmir’de 8 binin üzerinde bir rakam istediklerini söyledi. Bilgin, “Türkiye ortalaması ise daha düşüktü. Anadolu’nun muhtelif illerinde 7 bin 600 küsur istediler.” dedi.

“‘8 binin çok üzerine çıkmayın’ dediler”

Sendikalarla görüştüklerini, sendika baÅŸkanlarının taleplerini aldıklarını belirten Bilgin, “Bana gelen en önemli ÅŸey, bakın bu Türkiye’deki sendikacılığın toplu sözleÅŸme düzeninin bu konuda bir anlamda kendisini eleÅŸtirel ÅŸekilde deÄŸerlendirmesi gerektiÄŸini vurgulayan bir sonuçtan bahsedeceÄŸim. O da ÅŸu: ‘Siz, 8 bin liranın ne kadar üzerinde asgari ücret verirseniz biz o kadar zor durumda kalırız.’ İşçi sendikaları. Neden? ‘Çünkü bizim toplu sözleÅŸmelerde aldığımız ücreti aÅŸmanızı istemiyoruz, o zaman sendikalar fonksiyonsuz hale gelirler.’ Bunu, Türkiye’de ilk defa söylüyorum.” diye konuÅŸtu.

Bilgin, “Sendikalar, ‘8 bin liranın üzerine çıkmayın’ mı dediler?” sorusu üzerine “Rakamı söylemeyeyim ama ‘8 binin çok üzerine çıkmayın.’ dediler.” ifadesini yineledi.

Sendikaların bu konuda daha pazarlıkçı, aktif, netice alıcı, daha realist bir söyleme sahip olmaları gerektiğini ifade etmek için bunu söylediğini aktaran Bilgin, konuşmasını şöyle sürdürdü:

“Bazı konfederasyonlarımız 10 bin, 15 bin, 13 bin gibi rakamlar açıkladılar. Aynı konfederasyonlara da sesleniyorum: Türkiye’de en yüksek toplu sözleÅŸme yaptıkları yerde 10 bin liranın üzerinde kaç iÅŸ yerinde toplu sözleÅŸme yaptılar? En yüksek rakamı söyleyen konfederasyonumuzun baÅŸkanı baÄŸlansın, söylesin. Lütfen sendika baÅŸkanlarına sorun, siz bu ücreti talep ediyorsunuz ama toplu sözleÅŸmenizde bahsettiÄŸiniz ücretler bir tane yerde var mı? Mesele ÅŸu, talep ettikleri asgari ücretle yaptıkları toplu sözleÅŸme ücretleri arasında böyle bir fark olmaz. Yani gerçeÄŸe çağırıyorum onları. Asgari ücret asgari ücrettir, toplu sözleÅŸme ücreti asgari ücret deÄŸildir, onun içinde refah payı vardır, geçim payı vardır, sosyal yardımlar var, her ÅŸey vardır. Bu talepte bulunan arkadaÅŸlarımız, sendikacılarımız çok kıymetli iÅŸ yapıyorlar. Asgari ücret talep ederken kendilerinin yaptıkları toplu sözleÅŸme, asgari ücret sözleÅŸmesi deÄŸil.”

“Bu, bugünkü ÅŸartlarda verilebilecek asgari ücrettir”

Türkiye’deki “açlık” ve “yoksulluk sınırı” gibi tartışmaların büyük çoÄŸunluÄŸunun bilim dışı olduÄŸunu belirten Bilgin, ÅŸu ifadeleri kullandı:

“İçlerinde ciddi olanlar var ama kamuoyunu belirleyen düzeyde ortaya çıkanlar bilim dışıdırlar. Bilimsel hiçbir araÅŸtırmanın mantığına dayanmamaktadır. Ankara’da 15 marketten alınan fiyatla, Türkiye’nin açlık sınırı algısını yönetmek nasıl bir sorumsuzluktur? Bunu ÅŸiddetle reddediyorum. Bizim belirlediÄŸimiz asgari ücret, işçilerimiz, işçi sınıfının büyük çoÄŸunluÄŸu tarafından makul bulunmuÅŸ, deÄŸerli bulunmuÅŸtur. Bu, çok yüksek bir ücret midir? DeÄŸildir ama bu bugünkü ÅŸartlarda verilebilecek asgari ücrettir.”

“Sınırlı derecede etkiler”

“Geçen senenin ilk 6 ayındaki gibi cebe giren parayı eritecek bir enflasyon tedirginliÄŸi yaşıyor musunuz?” sorusuna karşılık Bilgin, “Ben doÄŸrusu o tedirginliÄŸi yaÅŸamıyorum. Åžimdi kur sabitlenmiÅŸ vaziyette, aÅŸağı yukarı 6 aydır aynı düzeyini koruyor. Enerji fiyatlarında yükseliÅŸ yok hatta bir miktar düşme eÄŸilimi var. Asgari ücretin deÄŸiÅŸmesinin genel fiyatları deÄŸiÅŸtireceÄŸini, bütün fiyatlara yansıyacağını söylemek sektörden sektöre deÄŸiÅŸebilir ama bunu, bu ortalamaları dikkate aldığımız zaman doÄŸru bir tespit deÄŸildir.” yanıtını verdi.

“Bu artış enflasyonu sınırlı derecede mi etkiler?” sorusunu ise Bilgin, “Sınırlı derecede etkiler, evet.” ÅŸeklinde yanıtladı.

Konuyla ilgili sosyal medyadaki ifadelerin anımsatılması üzerine Bilgin, “Sosyal medya bu konuları çok yaygın kullanıyor, abartıyor da olabilir. Sosyal medyaya bakmamak lazım, genel fiyat eÄŸilimlerine bakmak lazım.” dedi.

“Öyle bir tuzak yok”

“Asgari ücretin giderek ortalama ücrete dönüştüğüne” iliÅŸkin ifadelerin anımsatılarak, “Türkiye, bu asgari ücret tuzağından nasıl çıkacak?” sorusunun yöneltilmesi üzerine Bilgin, ÅŸunları söyledi:

“Öyle bir tuzak yok. Rakamları izliyorum. Gerçek olmayan nedir? Bazı ücretler asgari ücret düzeyinden vergilendirilmek, prim yatırmak için oraya sıkıştırılmıştır. Asgari ücret yüksek belirlendikçe reel olarak yukarıdaki ücretler de yüzde 100 artmıyor ama yüzde 60, yüzde 70, yüzde 80 artıyor. AÅŸağıdan yukarıya artıyor. Nitelikli emekte bu artış daha yüksek. Daha düşük usta, işçi asgari ücretin bir kademe üzerinde yer alıyor.

Türkiye’de enflasyon dizginlenirse, asgari ücret politikası da bu kadar reel artışlara tekabül edecek ÅŸekilde sürdürülürse tam tersine ücretlilerin milli gelirden aldığı payı yukarıya doÄŸru tırmandırır ama enflasyon burada düşmanımızdır. Åžimdi kontrol altına alındı. Enflasyonun önümüzdeki yıl sonunda yüzde 20’lere düşeceÄŸini hesap ediyoruz. Mayıs, haziran itibarıyla yüzde 30 ile yüzde 40 arasında. Tahminim yüzde 35-36 olacak. Düşecek, mayıs ve haziranda yüzde 35, yüzde 40’a düşmesini bekliyoruz. Åžimdi bu düşüş devam ederse asgari ücretin bu etkisinin daha fazla ön plana çıkacağını düşünüyorum.”

“OlaÄŸan dışı ÅŸeyler olursa devreye girer”

Bakan Bilgin, “Asgari ücrete ikinci bir zam gelebilir mi?” sorusunu da ÅŸu ÅŸekilde yanıtladı:

“Bu süreçte Sayın CumhurbaÅŸkanı’mızın desteÄŸi var. Sayın CumhurbaÅŸkanı’mız, ‘Tedirgin olmayın, endiÅŸe etmeyin, önümüzdeki yıl sonu itibarıyla yüzde 20’leri göreceÄŸiz enflasyonda.’ ama bütün ÅŸartlar farklılaÅŸtı, olaÄŸan dışı ÅŸeyler oldu. Bir yıl önce savaÅŸ, iki yıl önce pandemi olacağını biliyor muyduk? OlaÄŸan dışı ÅŸeyler olursa bu ÅŸartlarda devreye girer. Yoksa enflasyonun üstünde, bizi yıl sonuna kadar götürecek bir asgari ücret belirledik ama o açık, Sayın CumhurbaÅŸkanı’mızın da ifade ettiÄŸi gibi o açık. Geçen sene nasıl temmuzda müdahale ettik, aynı ÅŸekilde.”

Bazı sektörler için asgari ücretin yüksek olduğu ve işçi çıkarmalarına neden olabileceği endişelerini yarattığına ilişkin soru üzerine, asgari ücreti daha yukarıda belirleme arzularının önündeki temel engelin bu olduğunu söyledi.

Küçük ve orta büyüklükteki işletmelerde çalışan işçilerin ve işverenlerin bu yönde bir endişelerinin olduğunu belirten Bilgin, asgari ücret artışlarının ardından büyük işletmelerde daha az, orta ve küçük işletmelerde daha fazla oranlarda istihdamı durdurma, küçük işletmelerde çok az da işten çıkarmanın olduğunu ancak bir süre sonra üretimde artış yaşandığını ifade etti.

Bilgin, “Memur maaÅŸları ne kadar artacak?” sorusu üzerine memur ve emekli maaÅŸlarıyla ilgili Kamu Toplu SözleÅŸmesinde altına imza attıkları maddeler olduÄŸunu anımsatarak bu kiÅŸilerin maaÅŸlarına enflasyonun üzerinde artış yapılacağını belirtti.

Enflasyonun aralık ayında da düşmeye devam edeceÄŸini kaydeden Bilgin, memur ve emekli maaÅŸlarına yapılacak zamma iliÅŸkin “Bu konuyu çalışıyoruz. Biliyorsunuz, enflasyon rakamlarıyla fiyat artışları arasında bir iliÅŸki var ama enflasyon eÅŸittir fiyat artışı demek deÄŸil. Enflasyon bir eÄŸilimi, fiyat artış hızını ifade ediyor. Tüm bunları deÄŸerlendirerek alım gücünü destekleyecek oranda karar vereceÄŸiz.” ifadelerini kullandı.

Vergi dilimleriyle ilgili düzenleme

Tüm ücretlilerin, asgari ücret kadar olan gelirlerini vergi dışı bıraktıklarını hatırlatan Bilgin, “Åžimdi bir baÅŸka ÅŸey daha yapılıyor. Hazine ve Maliye Bakanımızla talepleri birlikte deÄŸerlendirdik. Hazine ve Maliye Bakanlığı, vergi dilimlerinde düzenlemeyle ilgili bir çalışma yapıyor. Hazine ve Maliye Bakanımız açıkladığı zaman bunun da çok olumlu etkisi olacaktır. Çalışanları çok rahatlatacak. Yani ‘Ocak ayında aldığımız maaşı niye temmuzda, aÄŸustosta alamıyoruz’ eleÅŸtirisini cevaplayacak bir düzenleme çalışması yapılıyor.” diye konuÅŸtu.

En düşük tutarda maaÅŸ alan emeklilerle ilgili konuÅŸan Bilgin, sayıları 500 bin civarında olan bu kiÅŸilerin, prim gün sayısını tamamlamayan, çoÄŸunluÄŸu BaÄŸ-Kur’lu ve devletin “Gelirsiz insan bırakmayalım” düşüncesiyle hareket ederek borçlandırma yoluyla emekli ettiÄŸi kiÅŸiler olduÄŸu bilgisini verdi.

“En düşük emekli maaÅŸlarını yeniden ele alacağız”

Bilgin, “Nasıl ki sosyal devlet, ‘Gelirsiz kimseyi bırakmayalım’ diye bir düzenleme yaptıysa aynı ÅŸekilde bunların gelirlerini yeniden ele alarak düzelteceÄŸiz.” dedi.

“En düşük emekli maaşı ne olabilir?” sorusuna Bilgin, “En düşük emekli maaşı, bütün oranlar belirlendikten sonra ortaya çıkacak.” yanıtını verdi.

Emeklilik sistemlerinin, en az 3 çalışanın bir kiÅŸiyi emekli edebileceÄŸi modele dayandığını ancak Türkiye’de bunun koptuÄŸunu belirten Bilgin, “Emeklilikte yaÅŸa takılanlar (EYT) dediÄŸimiz hadise de onunla ilgili. 1999’daki bu o kadar kopmuÅŸ ki hiç olmazsa bunu rasyonel temele dayandıralım demiÅŸler. Neredeyse bir kiÅŸinin çalıştığı ve bir kiÅŸinin emekli maaşını ödediÄŸi duruma gelinmiÅŸ. Åžu anda 2,1. EYT uygulamasıyla muhtemelen 1,9’a falan düşer.” diye konuÅŸtu.

Bilgin, “Emekli maaÅŸlarında izlenecek yöntem ne olacak?” sorusuna “Yöntemimiz ÅŸuydu, en alttakilere seyyanen bir zam yapmak. Muhtemelen bu defa da benzer bir ÅŸey yapılır. Yukarıdakilere de enflasyon farkını dikkate alan bir düzenleme yapılır. Hangi oranda refah payı verilebilir diye hesaplar yapıp ona göre bir rakam belirleyeceÄŸiz.” cevabını verdi.

“EYT, 8 Eylül 1999 öncesi iÅŸe baÅŸlamayı zorunlu kılıyor”

“EYT çalışması ne zaman bitecek, yürürlüğe girecek ve açıklanacak?” sorusu üzerine Bilgin, ÅŸu ifadeleri kullandı:

“Önümüzdeki çalışma, teknik çalışmaları tamamlanmamış bir çalışma. En çok sorulan soru, ‘Prim gün sayım ÅŸu kadar eksik, bunu borçlanabilir miyim? 8 Eylül 1999’dan önce iÅŸe girmemiÅŸsen ne kadar borçlanırsan borçlan olmaz. Mevcut yasamızda olan haklar devam edecek. Bir baÅŸka konu, yurt dışında çalışanların durumu. Yurt dışında kurumlarımıza olaÄŸanüstü müracaat edenler var, kuyruklar oluÅŸmuÅŸ. Orada da benzer kafa karışıklıkları var. Onlar da ‘Hemen gidip prim gün sayılarımızı tamamlayalım, emekli olalım’ diye kuyruklar oluÅŸturuyor. Onlarda da aynı ÅŸeyler geçerli. EYT, 8 Eylül 1999 öncesi iÅŸe baÅŸlamayı zorunlu kılıyor. Dünyanın neresinde olursanız olun.”

“EYT’de yaÅŸ sınırı olacak mı?” sorusuna Bilgin, “Bu, ‘Evet’ ya da ‘Hayır’ diye yanıt verilecek bir konu deÄŸil. Bu aya kadar yaklaşık sayı, 1 milyon 900 bin kiÅŸi. Ocak ayında 2 milyon civarında veya biraz geçer. Prim günü sayısı ve hizmet yılı süresi ÅŸartlarına uyanların sayısı bu. EÄŸer hiçbir yaÅŸ sınırı olmazsa bunlar kapsama giriyor.” yanıtını verdi.

EYT düzenlemesi çıktıktan sonra süreç içinde faydalanabilecek toplam kiÅŸi sayısının ise 5 milyon 700 bin civarında olduÄŸu bilgisini paylaÅŸan Bilgin, bu kiÅŸilerin kaç yılda emekli olabileceÄŸine iliÅŸkin soru üzerine “Åžu anda onları belirlemeye çalışıyoruz. KiÅŸi müracaat ediyor, ‘Ben daha önce de BaÄŸ-Kur’lu, SSK’lı olarak çalışmıştım, yurt dışında çalışmıştım’ diyor. Onlar müracaat etmeden biz keyfi olarak dosyaları birleÅŸtiremiyoruz. Müracaat sonucu bu dosyalar birleÅŸtiriliyor. O çalışmayı yapıyoruz ve bu hummalı bir çalışma.” deÄŸerlendirmesinde bulundu.

“EYT’de yaÅŸ sınırı olacak mı?” sorusuna Bilgin, “Bütün bu çalışma bittikten sonra, toplam tabloyu gördükten sonra onu deÄŸerlendireceÄŸiz. YaÅŸ sınırı konusunda henüz karar verilmedi.” yanıtını verdi.

EYT düzenlemesinde bazı yaÅŸ sınırlarının konulacağına dair iddiaları deÄŸerlendiren Bilgin, “Bunların hiçbirini konuÅŸmadık.” dedi.

“EYT’lilerin yaÅŸ ortalaması 49,9”

Bilgin, “YaÅŸ sınırı yok’ deme ihtimaliniz hala var deÄŸil mi? sorusu üzerine “Bu siyasi bir karardır, hükümetimiz bu kararı verecektir, CumhurbaÅŸkanımızla birlikte bu meseleyi…” cevabını verdi.

EYT çalışmasındaki son duruma iliÅŸkin Bilgin, “Tabloyu tam olarak tespit etmeye çalışıyoruz. Hizmetler birleÅŸtirildiÄŸi zaman hangi yaÅŸta kaç kiÅŸi bulunuyor, yaÅŸ aralığı nereden nereye geliyor… Åžu anda elimizdeki verilerden ÅŸunu biliyoruz, emeklilikte yaÅŸa takılanların yaÅŸ ortalaması 49,9. Bu hafta çalışmayı bitirmeye çalışıyoruz. Büyük bir kitleyi heyecanlandırdığımı biliyorum. Birçok müracaat var. Müracaat edenlerin dosyalarını birleÅŸtireceÄŸiz. Tahmin ediyorum, bu ay sonuna kadar Meclis’e götürürüz. Bitirebilirsek bu ay içinde, bitiremezsek ocakta. Sayın CumhurbaÅŸkanımıza 26 Aralık’ta son durumu arz edeceÄŸim.” bilgilerini paylaÅŸtı.

Düzenlemenin yürürlüğe ne zaman gireceÄŸi ve ilk aylıkların ne zaman ödeneceÄŸine dair görüşleri sorulan Bilgin, “Bu Meclis’in iradesine baÄŸlı. En geç ocak ayında Meclis’e intikal ettirdiÄŸimiz zaman Meclis’in kararlaÅŸtırma sürecine baÄŸlı olarak tamamlanır.” dedi.

Bilgin, EYT’nin maliyet hesabı konusunda Hazine ve Maliye Bakanı Nureddin Nebati ile aralarında sorun yaÅŸandığı iddialarına iliÅŸkin soru üzerine ÅŸunları söyledi:

“Bu haberlerin doÄŸruluk payı sıfır. Buradan Sayın Nureddin Nebati Bey’e, kıymetli bakan arkadaşımıza teÅŸekkür ediyorum. Maliyet artışının nereye ulaÅŸabileceÄŸini gördüğü halde bu problemin çözülmesi konusunda enflasyona, ekonominin bütün ağır yüküne raÄŸmen çok fedakarca davrandı. Kıdem tazminatı konusunda da inisiyatif aldı.”

“EYT’liler 8 Eylül 1999’deki ÅŸartlara göre mi emekli olacaklar?” sorusuna Bilgin, “Biz oraya asla müdahale etmiyoruz. O günkü ÅŸartlar neyse ona göre emekli olacaklar. Prim günü ve hizmet süreleri deÄŸiÅŸmiyor.” yanıtını verdi.

Bilgin, kısmi emeklilik kapsamındaki kişilerin EYT kapsamında olmadığını, onların koşullarında herhangi değişiklik olmayacağını ifade etti.

“Kıdem tazminatı doÄŸrudan işçinin hesabına yatacak”

EYT’lilerin kıdem tazminatı için uygun ÅŸartlarda kredi desteÄŸi verileceÄŸini anımsatan Bilgin, “Bu tazminat doÄŸrudan doÄŸruya işçinin hesabına yatırılacak.” dedi.

EYT’lilerin aylık baÄŸlanma oranlarında bir deÄŸiÅŸiklik yapılıp yapılmayacağı sorusu hakkında Bilgin, “Bu oranlarda bir deÄŸiÅŸiklik yapmayı düşünmüyoruz.” cevabını verdi.

Bilgin, EYT düzenlemesine ayrılacak bütçeyle ilgili “Türkiye, Avrupa’nın en iyi bütçe dengelerine sahip ülkelerinden biri. Türkiye’nin bütçe gelirlerindeki artış, tahminlerin üzerinde olmuÅŸtur. Bütün bunlar hesaba dayalıdır. ‘Seçim ekonomisi uyguluyorlar’ diyorlar. Biz seçim ekonomisi uygulamıyoruz, gerçekçi ekonomi uyguluyoruz. Bütçe dengelerini gözeterek bütün bunları yapıyoruz. Popülizm yapmayan, gerçekçi, yurttaşımızı enflasyon sarmalına sokmayacak, denge politikasıyla bunları sürdürecek yaklaşıma sahibiz.” deÄŸerlendirmesinde bulundu.

EYT’nin maliyet hesabına iliÅŸkin soruya “Milli gelirin binde biri veya onun birkaç puan üzerinde. Burada yaptığımız hesaplar, önümüzdeki dönem memur ve emeklilerin ücret farkı artışları, EYT ile ilgili gelecek mali yüklerin her biri bizim bütçe geliri dengesini gözeten uygulamalar olarak ortaya çıkacak. Ondan hiç endiÅŸeniz olmasın.” yanıtını verdi.

Bu süreçte yoÄŸun çalışan Sosyal Güvenlik Kurumu çalışanlarına yönelik ilave ödeme yapılıp yapılmayacağına iliÅŸkin soruya Bilgin, “Onların yoÄŸun çalışmalarını ödüllendirmeyi düşünüyoruz.” yanıtını verdi.

Bilgin, sayıları 500 bin civarında olan kamudaki sözleÅŸmelilerin kadroya geçirilmesiyle ilgili düzenlemeyi önümüzdeki hafta, tatile girmeden Meclis’e intikal ettireceklerini söyledi.

Taşeron işçilerle ilgili bir çalışmaları şu an için olmadığını belirten Bilgin, önlerindeki dosyanın geçici işlerle ilgili olduğunu dile getirdi.

Bilgin, 3600 ek gösterge konusuyla ilgili “Yeni talepler var. Onları deÄŸerlendireceÄŸiz. Onunla ilgili acelemiz yok. Ne zaman tamamlanırsa Meclis ne zaman uygun görürse… Biz teknik çalışmalar yapıyoruz, siyasi karardır bu. Süreç iÅŸliyor.” ifadelerini kullandı.

AA