19 Nisan 2024 itibariyle Covid-19 ile mücadelede aşılanan sayısı kişiye ulaştı.

1xbetbetpasmariobet
a
en iyi rulet siteleri

BAÅžKOMUTAN KOCATEPE YOLUNDA

30 Ağustos 1922 büyük zaferine giden yolda neler yaşandı? Atatürk Kocatepe'ye giderken neler düşünüyordu? Tarihçi Hayrettin Şahin'in kaleminden okuyalım...

19 Mayıs 1919 -26 Ağustos 1922

Emperyalizme karşı “BAÄžIMSIZLIK” Hanedana karşı “ULUSAL EGEMENLÄ°K” Savaşı’nın çeÅŸitli biçimlerde gerçekleÅŸen bir hazırlık dönemidir. Bu dönem; kongrelerle örgütlenme, TBMM’nin açılışıyla düÅŸünsel kurumsallaÅŸma, cephe savaÅŸları ile geçen bir süreç yaÅŸanmıştır. Bu süreç olaÄŸanüstü bir zekanın tasarlayıp eyleme dönüÅŸtürdüÄŸü dönemdir. Bizler ÅŸuna alıştırıldık; baÅŸarıyı öv, kahramanlarına minnet duy yeter. Bu duyularımızda yer edindi; ama akıllarda birÅŸey kalmadı. Muhakeme ve mukayeseden yoksun kaldık. Oysa yeni olaylara karşı bize yol gösterecek olan bu deÄŸerlerdir. 26 AÄŸustos öncesi geliÅŸmeler iyi anlaşılmassa günümüze ışık tutması eksik kalır. Çok kısa olarak üç geliÅŸme üzerinde duracağım.

1—BaÅŸkomutanlık Olayı,

 Gazi Mustafa Kemal, 6 AÄŸustos 1921 tarihinde TBMM’nce 3 ay süreyle TBMM’nin yetkileriyle

donatılmış olarak BaÅŸkomutan seçildi. Bu her üç ayda bir uzatıldı. Ancak süresi 5 Mayıs 1922’de dolacak BaÅŸkomutanlık Yasasının ele alındığı 4 Mayıs günkü oturumda bu süre uzatılmadı. TBMM’de çok ağır eleÅŸtiriler yöneltildi. Gazi hasta ve mecliste deÄŸildi. 6

Mayıs günkü oturumunda yapılan eleÅŸtirileri yanıtladı. KonuÅŸmasını ÅŸöyle tamamladı. ” KonuÅŸmasını ÅŸöyle tamamladı. ” …Bundan sonra düÅŸünüp karar verme Meclise düÅŸer. Yalnız bir gerçeÄŸi göz önüne sermek zorundayım… BaÅŸkomutanlık ‘2’ gündür ne olacağı belirsiz durumda askıda bulunuyor. Bu dakikada ordu komutansızdır. EÄŸer ben orduya komuta etmeyi sürdürüyorsam, yasaya aykırı olarak komuta ediyorum. Mecliste beliren oylara göre hemenkomutadan el çekmek isterdim; BaÅŸkomutanlığımın sona erdiÄŸini hükümete bildirirdim. Ama

önlenemeyecek bir kötülüÄŸe yol aç mamak zorunluluÄŸu karşısında kaldım. DüÅŸman karşısında ordumuz baÅŸsız bırakılamazdı. Ben bunun için bırakmadım, bırakamam ve bırakmayacağım!” (Prof.Dr. Åžerafettin Turan)

 Yasanın süresi 11 olumsuz ve 15 çekimserlere karşı 177 oyla yeniden uzatıldı. 20 Temmuz 1922’de süresiz uzatıldı. Görülüyor ki, Gazi, tüm görevleri hazır bulmamıştır. Aklıyla, mantığıyla ve bilgisiyle seçilmiÅŸtir. “DAHÄ°” lik mertebesi bahÅŸedilmez; tarih yazarsan ve büyük çığırlar açarsan alırsın. Kuramın ve eylemin yaratıcısı da , uygulayıcısı da “O” olduÄŸu için “DAHÄ°” olmuÅŸtur.

 2– Barış GiriÅŸimleri

 TBMM, Büyük Taarruz, öncesi iki defa Ä°tilaf Devletleri nezdinde barış giriÅŸiminde bulunur. Hariciye Vekili Yusuf Kemal( TengirÅŸek) Bey ve Ali Fethi

(Okyar)Bey tarafından bu görevler gerçekleÅŸtirilecektir.Sonuç almak için deÄŸil(alınamayacağını biliyorlardı). Batı Kamuoyunu aydınlatma amaçlanmıştır. 7 Åžubat 1922’de Ankara’dan ayrılan Y. Kemal Bey, Ä°stanbul’da Sadrazam Tevfik Bey ve Hariciye Vekili Ahmet Ä°zzet PaÅŸa ile buluÅŸtuÄŸunda onlardan; Vekili Ahmet Ä°zzet PaÅŸa ile buluÅŸtuÄŸunda onlardan; Ä°stanbul Hükümeti’nin,TBMM Hükümeti’nin görüÅŸ ve isteklerine katıldığını belirten bir açıklama yapıp

yapamayacaklarını sorar ‘evet’ yanıtını alır. Ancak PaÅŸalar kendisine padiÅŸahla görüÅŸmesini önerirler. Bu görüÅŸme, PadiÅŸah Vahidettin, Tevfik Bey, Ahmet

Ä°zzet PaÅŸa ve Y. Kemal Bey’in katılımıyla Dolmabahçe Sarayı’nda gerçekleÅŸir. Söz Y. Kemal Bey’de;

— “Üçümüz beraber Vahidettin’in bulunduÄŸu odaya girdik. Bir koltukta oturuyordu. Ä°ÅŸareti üzerine ben de karşısındaki koltuÄŸa oturdum. PaÅŸalar ayakta duruyorlardı. PadiÅŸahın gözleri kapalı idi. Bir ÅŸey söylemiyordu. Ben, — Bakanlar kurulundan aldığım talimata uyarak, TBMM

Hükümeti, sizin tarafınızdan BMM’nin tanınmasını istiyor, dedim. Vahidettin gözlerini açmadı ve hiçbir cevap vermedi. Biraz bekledikten sonra kalktım, müsade istedim, paÅŸalarla beraber dışarı çıktık.” Ankara ve Ä°stanbul yönetimleri, daha doÄŸrusu TBMM ile Saray arasında birleÅŸme giriÅŸimi olan bu çaÄŸrı, böylece yankı bulmamıştı. PadiÅŸah, TBMM hükümetinin temsilcisine yalnız duyu organı kulaklarını tıkamamış, onu huzurunda görmemek için gözlerini ve aÄŸzını da açmamıştı. Ä°stanbul yöneticileri bununla da kalmamışlardı. TBMM’nin görüÅŸüne katılmadıklarını kanıtlamak için Hariciye Vekili Ahmet Ä°zzet PaÅŸa’yı, Y. Kemal Bey’den önce Paris ve Londra’ya yollamışlardı. Sakarya Muharebesi; Eylül 1921 ve Åžubat 1922 PadiÅŸah hâlâ kurtuluÅŸa inanmıyor. Hâlâ himayecilik peÅŸinde. TBMM aleyhine Hariciye Vekilini Ä°tilaf Devletleri’ne gönderiyor. Ä°tilaf Devletleri’ne gönderiyor.

Tüm bunlar, Türk’ün, ölüm kalım savaşı öncesi oluyor.

 3– Åžuhut’tan KOCATEPE’YE,

 25 AÄŸustos BaÅŸkomutan 26 AÄŸustos saat 4.30’da baÅŸlayacak Büyük Taarruzu yönetmek için Kocatepe yolundadır. Büyük an gelmiÅŸtir. Yaptıkları, söyledikleri ile ulusunun güvenini kazanmıştır. Samsun’a, ordu müfettiÅŸi bir paÅŸa olarak çıktı. Erzurum’da istifa etti. Sivil bir zat oldu. Sivas ‘ta Heyeti Temsiliye Reisi oldu. Ankara’da TBMM’ni açtı ve baÅŸkanı oldu. PadiÅŸah Ä°dam fermanını yayınladı. Åžeyh’ülislam idam fetvasını yayınladı. Suikastlara maruz kaldı.

 * Teali Ä°slam Cemiyeti,

*Sulh ve Selameti Osmaniye Fırkası

 Adı altında dini de alet eden yerli iÅŸbirlikçiler, “O”nu, en çok uÄŸraÅŸtıranlar arasındaydı. Ankara’ya geldiÄŸinde bir muhafız mangası bile yoktu. Åžimdi siperlerde elleri tetikte “O” nun emrini bekleyen 200 bin kiÅŸiden oluÅŸan bir ordu vardı. O orduki, erleri 1911 den beri savaÅŸlar içindeydi. Onun içindir ki, siperlerde baba- oÄŸul, amca- yeÄŸen yan yanaydı.

25 AÄŸustos akÅŸamını ve 26 AÄŸustos 4.30 arasını hiç düÅŸündünüz mü?

Bu büyük ulusun evlatları ve bu büyük ulusun büyük evladının BaÅŸkomutanlığında Bağımsızlık için ölmeye hazır.

Eller tetikte. Gelin bu manzarayı yine bu büyük ulusun bir baÅŸka büyük evladından okuyalım;

Dağlarda tek tek ateşler yanıyordu.

Ve yıldızlar öyle ışıltılı, öyle ferahtılar ki

şafak kalpaklı adam

nasıl ve ne zaman geleceğini bilmeden

güzel ve rahat günlere inanıyordu

Ve gülen bıyıklarıyla duruyordu ki mavzerinin yanında,

birdenbire beÅŸ adım sağında onu gördü.

Paşalar onun arkasındaydılar.

O, saati sordu.

PaÅŸalar: “Üç,” dediler.

Sarışın bir kurda benziyordu.

Ve mavi gözleri çakmak çakmaktı.

Yürüdü uçurumun başına kadar,

eÄŸildi, durdu.

Bıraksalar

ince, uzun bacakları üstünde yaylanarak

ve karanlıkta akan bir yıldız gibi kayarak

Kocatepe’ den Afyon ovasına atlayacaktı.

Saat 3.30

NAZIM HÄ°KMET RAN

 Ve “O”, mavi gözleri çakmak çakmak olan sarışın kurt Afyon Ovası’na atladı. Sonrası 30 AÄŸustos. EVET; 30 AÄžUSTOS 1922, TÜM BAYRAMLARIN ANASI, ÇÜNKÜ ORDULARIMIZ VATANIMIZI DÜÅžMANDAN ARINDIRDI. BAÄžIMSIZLIÄžIN YOLUNU AÇTI.

 Tarihçi Hayrettin ÅžAHÄ°N

YORUMLAR

s

En az 10 karakter gerekli

Sıradaki haber:

Büyük Zafer’in 98. yılı Bursa’da kutlandı

HIZLI YORUM YAP



Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.