Bedelli askerlik ücreti belli oldu

0

BEÄžENDÄ°M

ABONE OL

News

0

Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar, basın yayın kuruluşlarının Ankara temsilcileri ile bakanlıkta bir araya geldiği toplantıda, gündeme ilişkin açıklamalarda bulundu, soruları yanıtladı.

Savunma ve güvenlik konularının günlük siyasetin dışında tutulması gerektiÄŸini ve polemik konusu yapılmaması gerektiÄŸine vurgu yapan Akar, “Savunma güvenlik konusu 84 milyonun konusu. Bütün alanların, kesimlerin meselesi” dedi.

Güvenlik ortamının ve güç dengelerinin yeniden şekillendiğini belirten Akar, milletin hak ve menfaatini korumak için her türlü önlemi aldıklarını söyledi.

Akar, “Bir taraftan bazı doktrinler var bunları uygulayarak pratiÄŸi götürüyoruz, diÄŸer taraftan da pratikte edindiÄŸimiz izlenimleri vesaire doktrine dönüştürüyoruz” diye konuÅŸtu.
Türkiye‘nin konumu nedeniyle etrafta, uzakta yakında olan her ÅŸeyin kendilerini ilgilendirdiÄŸini aktaran Akar, Türkiye‘nin bu bölge halkıyla kültürel ve tarihi baÄŸları olduÄŸuna dikkat çekti.

Akar, şöyle devam etti:

“Türkiye, Sayın CumhurbaÅŸkanımızın liderliÄŸinde içinde bulunduÄŸumuz dönemde, bu ortamda, uluslararası iliÅŸkilerde artık özne haline gelmiÅŸ bulunuyor. Hem etki alanı hem ilgi alanı geniÅŸlemiÅŸ oluyor. Etki alanı 3 kıta, ilgi alanı da bütün dünya. Nerde ne olursa, ÅŸu veya bu ÅŸekilde bizi ilgilendiriyor. Bunun sonucunda da devletimizin ve tabii devletin parçası silahlı kuvvetlerin, Savunma Bakanlığımızın da sorumlulukları, görevleri artmış bulunuyor. Bu manada görevlerimizi yerine getirebilmenin gayreti içindeyiz ve ÅŸu anda gerçekten silahlı kuvvetlerimiz Cumhuriyet tarihinin en yoÄŸun günlerini yaşıyor. AÅŸağı yukarı bütün unsurlarımız ÅŸu veya bu ÅŸekilde angaje olmuÅŸ durumda. Yurt içinde ve sınır ötesinde ve bunun yoÄŸunluÄŸunu yaşıyoruz hep beraber. Bu yoÄŸunluÄŸu olabildiÄŸince kırmadan, dökmeden bizim vazifemiz neyse, hukuk çerçevesinde, ÅŸeffaf bir ÅŸekilde onu yerine getirmek için gayret gösteriyoruz.”

BEDELLÄ° ASKERLÄ°K

26 Haziran 2019’da baÅŸlayan yeni askerlik sistemi konusunda da deÄŸerlendirme yapan Akar, bu sistemde erlerin de general olabildiÄŸini anımsattı.
Yeni askerlik sisteminin, 1927’den itibaren 2019’a kadar deÄŸiÅŸen ve geliÅŸen ÅŸartlar, ihtiyaçlar çerçevesinde düzenlemeler yapılarak geldiÄŸini ve sistematiÄŸinin bozulduÄŸunu anlatan Akar, yeni sistemin yoÄŸun çalışmaların ardından belli olduÄŸunu ve bir sistem haline geldiÄŸini kaydetti.
Akar, modern ordularda da uygulanan bu sistem kapsamında er olarak girenlerden 6’sının subay, 41’inin astsubay, 480’inin uzman erbaÅŸ ve 1845’inin sözleÅŸmeli er olduÄŸunu açıkladı.
Bedelli askerlik ücretinin nasıl belirlendiğini anlatan Akar, 6 asteğmen maaşının kıstas alındığını, bu maaş yükseldiğinde bedelli askerlik ücretinin de yükseleceğini ifade etti.
Söz konusu sistemle, hem silahlı kuvvetlerin hem de gençlerin ihtiyacının karşılandığını belirten Akar, yoklama kaçağı konusunda da ciddi azalmaların olduğunu söyledi.
Akar, “Bedelli askerliÄŸin sürekli hale gelmesi, belirsizliÄŸin ortadan kalkmasında gerçekten çok önemli. Bedelli askerlik baÅŸvurularında 2021 yılında yüzde 57 artış oldu. Bedelli askerlik ücreti de son belirlemelere göre 55 bin 194 lira. Niye? AsteÄŸmen maaşı yükseldi” dedi.
Bakan Akar, 6 aylık askerlik hizmetini tamamladıktan sonra bu hizmetini 12 ay olarak gerçekleÅŸtirmek isteyen Mehmetçik’in maaşının 4250 lira, yedek astsubayın maaşının 8 bin 500 lira, astsubayın maaşının da 9 bin lira olduÄŸunu kaydetti.

TERÖRLE MÜCADELE

Terörle mücadelede, yeni bir güvenlik konseptinden bahsedilebileceÄŸini dile getiren Akar, “Bu da teröristlerin ülkemize gelip herhangi bir ÅŸekilde eylemde bulunmaları deÄŸil. Onların gelmesini engelleyecek ÅŸekilde, teröristleri kaynağında etkisiz hale getirmek, amacımız bu” deÄŸerlendirmesini yaptı.
Tek amaçlarının teröristler olduğunu tekrarlayan Akar, şöyle devam etti:
“Teröristler neredeyse hedefimiz orası. Bu konudaki amacımız da taarruzi bir anlayışla bunu yaparken, sınırlarımızı ve vatandaÅŸlarımızın güvenliÄŸini saÄŸlamak. Bunun dışında hiçbir amacımız yok. Bu yaptıklarımızın hepsi meÅŸru müdafaa kapsamında ilgili arkadaÅŸlarımızla karşılıklı görüşerek yapılan icraatlardır. KomÅŸularımızın özellikle Suriye ve Irak baÅŸta olmak üzere, hiçbir komÅŸumuzun, sınırında, toprağında, hakkında hiçbir egemenliÄŸinde gözümüzün olmadığını böyle bir niyetimizin olmadığını da herkesin bilmesi lazım. Biz, komÅŸularımızın toprak bütünlüğüne son derece saygılı davranıyoruz. Çok istismar edilen bir konu da bizim gerçekten din, dil, ırk, mezhep ayrımı yapmamız asla söz konusu deÄŸil. Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nde böyle bir ÅŸey yok. Bizim asker olarak yaptığımız bu operasyonlarda da tek hedefimiz teröristler bunun altını tekrar tekrar çiziyorum. Bunun dışında bizim hiçbir ÅŸekilde baÅŸka bir tarafa yönelmemiz söz konusu deÄŸil, böyle bir icraat asla söz konusu deÄŸil.
Türkler, Kürtler, Araplar bizim kendi nüfusumuzda 84 milyon kardeÅŸtir ve bunun da en somut örneÄŸi ÅŸehitliklerdir. Åžehitlikleri inceleyin orada bütün coÄŸrafyadan Türk, Kürt, Arap karışık bir ÅŸekilde kardeÅŸler yan yanı yatıyorlar. Bu da kardeÅŸliÄŸimizin en açık göstergesidir.”
Akar, TSK’nın yurt dışındaki operasyonları sırasında sivil hedefler baÅŸta olmak üzere, tarihi ve kültürel yerler konusunda aşırı hassas davrandığına deÄŸindi. Hulusi Akar, Türk Silahlı Kuvvetleri’nin envanterinde kimyasal silah olmadığını da tekrar vurguladı.
TSK’nın baÅŸta FETÖ olmak üzere, PKK-PYD, DAEÅž’e karşı mücadelesini sürdürdüğünü belirtirken, en son teröristin etkisiz hale getirilinceye kadar mücadelenin devam edeceÄŸini bildirdi.
MehmetçiÄŸin yüksek bir moralle kar kış demeden bu faaliyetlerini sürdürdüğüne deÄŸinen Akar, “Suriye’nin kuzeyi dahil, 24 Temmuz 2015’ten bugüne kadar 33 bin 275 terörist bugün itibariyle etkisiz hale getirilmiÅŸ bulunuyor. 1 Ocak 2021’den itibaren de bir yılda ise 2 bin 795 terörist etkisiz hale getirildi” bilgisini paylaÅŸtı.
84 büyük operasyon yapıldığını aktaran Akar, şöyle konuştu:
“Büyük operasyon demek, 3 tabur ve fazlası, büyük operasyon oluyor. Ortak çaplı operasyonlar da bir tabur iki tabur ÅŸeklinde yapılanlar onlar da 286. Bu manada toplam 370 operasyon, bu operasyonlar sırasında 1455 maÄŸara/sığınak imha edilerek kullanılamaz hale getirilmiÅŸtir. İçindeki teröristlerle beraber. Burada dikkati çekmek istediÄŸim konu, son zamanlarda bu terörist elebaÅŸları özellikle uluslararası basına konuÅŸmaya baÅŸladılar. Çok deÄŸiÅŸik ÅŸeyler söylüyorlar. Yakın zamanda sözde elebaÅŸlardan birinin söylediÄŸi ÅŸey ÅŸu; TSK’nın etkisini itiraf ediyor; ‘TSK çok yönlü saldırıyor’ diyor. ‘Açıkça söylüyorlar tek bir kiÅŸi bırakmayacağız diyorlar. Saldırılar gerçekten çok ağır.’ diyor. DiÄŸer bir elebaşı da ‘PKK, YPG’ye dış destek devam ediyor.’ diyor. Bunların PKK’nın YPG’den gittiÄŸini açık açık söylüyorlar. Bir baÅŸka elebaşı da ‘Avrupa ateÅŸkes ilan etmeyeceksiniz, savaşı sürdüreceksiniz diyor.’ Bunları da bir tarafa koymak lazım. Sonuçta kim ne derse desin ne yaparsa yapsın 40 yıldan beri milletimizin başına bela olan bu terörü bitirmekte asil milletimizi kurtarmakta kararlıyız.”
Akar, “Åžu anda 395 üs bölgesinde, bazı üs bölgelerimizde eksi 30 derece, 3 metre kar var. Çığ tehlikesi dahil, karla mücadele dahil tüm zorlu arazi ve iklim ÅŸartlarına raÄŸmen Mehmetçik fedakarca görev yapıyor” dedi.
DiÄŸer önemli bir konunun ise çok konuÅŸulan hudutlar meseli olduÄŸuna deÄŸinen Akar, hudutların güvenliÄŸinin bir “namus meselesi” olduÄŸunu söyledi.
Akar, “‘Hudut namustur’ diyoruz. Hudutlarımız ÅŸu anda en yoÄŸun ÅŸekilde hem fiziki anlamda yapılan tesisle tesisatla hem de ilave gönderdiÄŸimiz birliklerle olabildiÄŸince yani gerçekten Cumhuriyet tarihimizin en yoÄŸun günlerini yaşıyoruz. Hudutlarımız en etkili tedbirlerle korunmaktadır” diye konuÅŸtu.
Hudutlarda alınan duvar, tel örgü, hendekler gibi güvenlik tedbirlerinden bahseden Hulusi Akar, “Çok ciddi bir mücadele var, çok yoÄŸun teknoloji kullanılıyor, onun getirdiÄŸi bir baÅŸarı var. Bu rakamlarda da açıkça görülüyor. 1 Ocak’tan itibaren geçmiÅŸ veya geçerken toplam 99 bin 602 kiÅŸi yakalandı. 314 bin 586 kiÅŸi de engellendi. Yakalananların içinde 495’i terörist. Bunların da 248’i FETÖ/PDY, 92’si PKK, 4’ü DHKP-C, 3’ü MLKP, 68’i DEAÅž ve 36’sı da HTÅž mensubu” dedi.
Akar, bu kişilerle beraber çok miktarda kaçak sigara, uyuşturucu madde ve 1 milyon uyuşturucu hap ele geçirildiğini de bildirdi.
Suriye’nin kuzeyinde 2016’da baÅŸlayan ve baÅŸarı ile icra edilen Zeytin Dalı (2018), Barış Pınarı (2019) ve Bahar Kalkanı (2020) operasyonlarıyla terör koridorunun parçalandığına iÅŸaret eden Akar, “Oradaki kazdıkları kuyulara teröristler gömüldü” vurgusunu yaptı.
Operasyonların ardından yaklaşık 1 milyon Suriyeli’nin kendi istekleriyle o bölgelere döndüklerini belirten Akar, bunların 470 bininin de Ä°dlib bölgesine gittiÄŸini söyledi.
Hulusi Akar, o bölgelerde gerçekleştirilen altyapı ve üstyapı çalışmalarından da bahsetti.
Zaman zaman orada Rusların yaptığı saldırılar olduğunu belirten Hulusi Akar, şöyle konuştu:
“Geçenlerde bir su deposunu vurdular. Orada Ä°dlib’teki halkın hayatını son derece zorlaÅŸtırdılar. Zaten zordu, daha da zorlaÅŸtırdı. Bunun dışında çeÅŸitli havadan bomba attıkları oluyor. Bunlarla alakalı arkadaÅŸlarımız kendi muhataplarıyla Türk-Rus görüşme konuÅŸma suretiyle bu konuda dikte veriliyor. Ä°kaz ediyoruz, diÄŸer taraftan da 30 Eylül’de Sayın CumhurbaÅŸkanımızın Sayın Putin’le yaptığı görüşmenin ardından ateÅŸkes ihlallerinin ciddi ÅŸekilde azaldığını görüyoruz. Bizim temennimiz herkes yerinde dursun, ne zamana kadar anayasa yapılıncaya kadar. Seçimler yapılıncaya kadar. Hem ABD ve hem Rusların daha önce yapılan mutabakatlara uymalarını bekliyoruz. Mutabakatın sürmesine, ateÅŸkesin sürmesine istikrarın devamına katkı için çalışıyoruz.”
Çeşitli bölgelerden tacizler olduğuna dikkat çeken Bakan Hulusi Akar, bunlara karşı taviz verilmediğini misliyle mukabelede bulunulduğunu söyledi. Türkiye olarak kendilerinin istikrardan yana olduklarını vurgulayan Akar, ateşkesin de kalıcı hale dönüşmesini istediklerini bildirdi.

Yunanistan’ın göçmenlere yönelik uygulamalarını anlatan Akar, “Ä°nanılmaz ÅŸeyler var. Denizin ortasında yapılanlar… Göçmenlere ateÅŸ ediyorlar, botu zıpkınla deliyorlar. Hangi medeniyet, hangi insanlık, anlaması çok güç. Bu yapılanlar gerçekten canilik. Uluslararası anlaÅŸmalar, insan hakları, hukuk hiçe sayılıyor” diye konuÅŸtu.

Yunanistan’ın Avrupa BirliÄŸi (AB) üyesi olmayı bir araç olarak kullandığını dile getiren Akar, AB ülkelerinin de AB dayanışmasından dolayı mesele Yunanistan olduÄŸu zaman hakkı, hukuku bir kenara bıraktığını belirtti.
Akar, AB’nin, insan hakları ve uluslararası hukuk konusunda çifte standartlığı bırakması gerektiÄŸini söyledi.
Batı Trakya’da Türk kimliÄŸinin inkar edildiÄŸini dile getiren Akar, bu bölgedeki mantığın Kıbrıs için de geçerli olduÄŸunu ifade etti.
Akar, “Kıbrıs’taki çözümsüzlüğün temel sebebi, oradaki Rumların, kendilerini efendi, Türkleri yok sayması. Bunu da AB, görmezlikten geliyor” diye konuÅŸtu.
Bütün bu uygulamalara rağmen Türkiye ile Yunanistan arasındaki diyalog kanallarının açık olmasını arzuladıklarını vurgulayan Akar, olaylara siyasal ve barışçıl yol ve yöntemlerle çözümler bulmayı istediklerini kaydetti.
Akar, Türkiye’nin, bölgesinde barış ve istikrarın teminatı olmaya devam edeceÄŸini belirterek, ÅŸunları söyledi:
“Biz Türkiye olarak kimseye tehdit deÄŸiliz. Kimsenin toprağında, hakkında, hukukunda gözümüz yok. Türkiye, dostları için güvenilir, güçlü ve etkin bir müttefiktir. Karalamalarla bir yere varılamaz. Bütün bu iyi niyetimizi ortaya koyduktan sonra da yanlış anlaşılmasın diyoruz. Biz bu kadar iyi niyetliyiz ama aynı zamanda ülkemizin, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’ndeki kardeÅŸlerimizin hak, alaka ve menfaatlerini korumakta azimliyiz, kararlıyız ve muktediriz.”
Akar, Kıbrıs’ta barışın ve huzurun hakim olmasını istediklerini dile getirerek, “Türkiye, garantördür. Garantörlük hakkımızı bugüne kadar yerine getirdik, getirmeye devam edeceÄŸiz” dedi.
F-16 BLOCK VÄ°PER ALIMI VE MODERNÄ°ZASYONU

F-16 Block Viper alımı ve modernizasyonu konusunda bir sürecin işlediğini ve bunu takip ettiklerini belirten Akar, aynı zamanda ABD ile F-35 konusunda da bir görüşmenin sürdüğünü kaydetti.
Akar, F-35 konusunda, gelecek günlerde ABD’de bir toplantı yapılacağını ve bunun hazırlıklarının devam ettiÄŸini söyledi.
Türkiye’ye karşı, bazı dost ve müttefik bilinen ülkelerden yedek parça, sistem, malzeme, silah, mühimmat alışveriÅŸinde açık-kapalı gecikmenin bulunduÄŸuna dikkati çeken Akar, ÅŸu ifadelere yer verdi:
“Adına ambargo denilmiyor fakat gecikmeler var. Biz bunu muhataplarımıza hatırlatıyoruz. Åžunu söylüyoruz: TSK’nın bu ÅŸekilde zafiyeti, zayıflatılması, isteklerini alamamasından dolayı aynı zamanda NATO’nun zayıflatılması demek. 2021 yılında hazır kuvvet olarak NATO’nun nöbetini tuttuk. Herhangi bir kriz olsaydı birliklerimiz gidecekti. Bu tür örtülü-kapalı ambargolardan dolayı, herhangi bir ÅŸekilde istenilen malzemeyi temin edemiyorsak bu, zafiyet doÄŸuracak. Bunu anlatmaya çalışıyoruz. NATO’ya karşı 70 yıldan beri sorumluluklarımızı eksiksiz yerine getirmiÅŸ bir orduyuz, ülkeyiz. Hal böyleyken siz ÅŸimdi ‘NATO’da müttefikiz.’ diyorsunuz fakat diÄŸer yandan da ihtiyaçlarımızı parası mukabilinde vermiyorsunuz.”
“S-400 KONUSU BÄ°R TERCÄ°H DEĞİL, ZORUNLULUK”

S-400 konusunun bir tercih deÄŸil, zorunluluk olarak ortaya çıkan bir tedarik çalışması olduÄŸunu ifade eden Akar, “Herhangi bir saldırı, tehdit olmazsa kimseye zararı olmayan bir sistem bu. ÖnceliÄŸimiz ülkemizin, 84 milyonun güvenliÄŸi. Müttefiklerimizin vermediÄŸini Rusya’dan temin ettiÄŸimiz bir sistem.” ÅŸeklinde konuÅŸtu.
Akar, S-400 konusunda makul ve mantıklı çözümler bulunabileceÄŸini, Türkiye’nin bu konuda haklı olduÄŸunu ifade etti.
“ABD’LÄ° MÃœTTEFÄ°KLERÄ°MÄ°ZÄ°N BÄ°R AN ÖNCE DOÄžRU KARAR VERMELERÄ°NÄ° BEKLÄ°YORUZ”

Türkiye’nin ABD ile en önemli probleminin YPG/PKK olduÄŸunu dile getiren Akar, “Bu, artık açık ve net, PKK’nın sözde elebaşıları tarafından da ifade edilmiÅŸtir ki YPG’nin PKK’dan farkı yoktur; YPG, PKK’nın Suriye’deki teröristleridir. Hal böyleyken ABD gibi bir müttefikimizin bunları desteklemesi, müttefiklik ruhuna son derece aykırı. Bu konuda ABD’li müttefiklerimizin bir an önce doÄŸru karar vermelerini bekliyoruz” dedi.
“15 TEMMUZ’DAN BUGÃœNE KADAR 24 BÄ°N 230 KİŞİ Ä°HRAÇ EDÄ°LMÄ°ÅžTÄ°R”

FETÖ ile mücadele konusunda da değerlendirmede bulunan Akar, şöyle konuştu:
“Bütüncül bir yaklaşımla, yasalar ve mevzuat çerçevesinde yeni bilgi, belge geldikçe istihbarat kurumlarımızla, savcılıklarımızla, komutan arkadaÅŸlarımızın kendi komutanlık bilgileriyle yakından takip edilmekte, yerinde ve zamanında gerekli iÅŸlemler yapılmaktadır. 15 Temmuz’dan bugüne kadar 24 bin 230 kiÅŸi ihraç edilmiÅŸtir.”

AA