Depremlerde can kaybı 45 bin 968 oldu

0

BEÄžENDÄ°M

ABONE OL

News

0

İçiÅŸleri Bakanı Süleyman Soylu, “(KahramanmaraÅŸ merkezli depremler) Büyük acılar ve büyük zaferler milletleri birleÅŸtirir. Milletimiz bu büyük acı karşısında büyük bir birliktelik gerçekleÅŸtirdi.” dedi.

Bakan Soylu, Hatay AFAD İl Koordinasyon Merkezindeki koordinasyon toplantısı sonrası yaptığı açıklamada, toplantıda gelinen noktayı değerlendirdiklerini ifade etti.

Yıkılmış, acil yıkılacak, ağır hasarlı, orta hasarlı ve az hasarlı binaların belirlenmesinin ardından baÅŸsavcılıkla yapılan ortak çalışmalar çerçevesinde enkazların ve acil yıkılacak binaların iÅŸaretlenmesi ve deÄŸerlendirmesi, bina sahiplerine haber verilmesi süreci tamamlanınca da enkaz çalışmalarının hemen hemen tüm illerde olduÄŸu gibi Hatay’da da baÅŸladığını hatırlatan Soylu, tüm kurum ve kuruluÅŸların bir çalışma ortaya koyduÄŸunu anlattı.

Hatay’da, KahramanmaraÅŸ merkezli depremlerden sonra 6,4’lük bir deprem daha meydana geldiÄŸini anımsatan Soylu, “O depremin akabinde hasar tespit çalışmalarında bir yenilenme zaruri olarak oluÅŸtu. Bunun yanı sıra hem Hatay’dan baÅŸka illere giden vatandaÅŸlarımız, Hatay’dan YayladaÄŸ gibi Altınözü gibi bazen Arsuz gibi Reyhanlı gibi ilçelere giden vatandaÅŸlarımız ve onların oluÅŸturduÄŸu yoÄŸunluklar ve onların talepleri bütün arkadaÅŸlarımız tarafından takip edilmektedir.” diye konuÅŸtu.

Esnafla ilgili yeni süreç

Deprem bölgesindeki küçük esnafa ait binalarda da ciddi tahribat söz konusu olduğunu dile getiren Soylu, şöyle devam etti:

“Dükkanları yıkıldı, malları gitti. Buna yönelik gerek esnaf teÅŸkilatlarımızla, Ticaret Bakanımızla da bu konuyu deÄŸerlendirerek yine bağış usulü yani birçok ille valiliklerimiz bağışçılarla onları birleÅŸtirerek, onları bir araya getirerek illerde küçük esnaf dükkanları yaparak ÅŸu anda onların da ticari hayatlarına baÅŸlaması, ÅŸehirlerin biraz daha hareketlenmesi konusunda adım da atılmaktadır. Köyün tarım hayatı, süt meselesinden tutun da tüm süreçlere kadar, bu masanın etrafındaki bütün arkadaÅŸlarımız tarafından takip edilmekte. Özellikle Tarım ve Orman Bakanlığı ve yetkilileri tarafından takip edilmektedir. Yine sokak hayvanları meselesi aynıdır. Sokak hayvanları meselesinde de bir taraftan belediyeler, bir taraftan Veterinerler BirliÄŸi bir taraftan Milli Parklar Genel Müdürlüğü bütün bunlar özellikle tüm illerde bu süreçle ilgili anı anına hem meseleyi takip edebilmek hem karşılaşılan sorunları giderebilmek için çaba sarf etmektedirler.”

Deprem bölgesinde 426 belediyenin görevlendirildiÄŸini ifade eden Soylu, bunların her biriyle çalışıldığını, sadece Hatay’da 127 belediyenin bulunduÄŸunu kaydetti.

Deprem bölgesinde 41 valinin de görev yaptığını belirten Soylu, “Yani aslında ne kadar büyük bir operasyon yürüdüğünü ve nasıl bir koordinasyon içerisinde olunduÄŸunu, herkesin görevini nasıl sahiplendiÄŸini ve nasıl bir süreç yönetildiÄŸini ifade etmek için bunu örneklendirerek anlatıyorum. Valilerimizden 15’i Hatay’da 11’i KahramanmaraÅŸ’ta, 5’i Adıyaman’da, 4’ü Malatya’da, Gaziantep’te, Osmaniye’de ve diÄŸer noktalarda görev yapıyor. Kaymakamları, bakanlıklarımızın görevlendirdiÄŸi tüm genel müdürleri, genel müdür yardımcılarına, daire baÅŸkanlarını bunları saymıyorum ve bunların her birinin bir görevi var. ” dedi.

“Seferberlik ülkemizin her noktasında devam ediyor”

Sadece Hatay’da 233 sivil toplum kuruluÅŸunun görev yaptığını aktaran Soylu, bunun 23’ünün uluslararası sivil toplum kuruluÅŸu olduÄŸunu söyledi.

Yardım kuruluşlarının koordinasyon süreci, her birinin yönetilmesini, ilgili taleplerinin karşılanması ve bulundukları yerlerde hizmetlerini aksamadan yürütülmesinin de başka bir anlayışı ortaya koyduğunu anlatan Soylu, şunları kaydetti:

“Yerküre’nin en büyük depremlerinden ve 400 kilometrelik bir yırtıktan bahsediyoruz. Elbette ki bu bizim açımızdan önemli bir sonuç doÄŸurdu. Büyük acılar ve büyük zaferler milletleri birleÅŸtirir. Milletimiz bu büyük acı karşısında büyük bir birliktelik gerçekleÅŸtirdi. Allah razı olsun. Bu acının onarılması için herkes seferber oldu ve bu seferberlik ülkemizin her noktasında devam ediyor. Åžu ana kadar toplam 13 bin 72

Bakan Soylu, konteyner kentlerde, çadır kentlerde vatandaşın giysi, ayakkabı ve diğer ihtiyaçlarının karşılanmasına yönelik çalışmaların yapıldığını söyledi.

Deprem bölgesine binlerce yardım tırının geldiÄŸini hatırlatan Soylu, “KahramanmaraÅŸ’ta 4 binin üstüne çıktı tuvalet, hemen hemen bir noktaya gelmiÅŸ durumda. Ama Hatay’da var olan sayısının 2 katına çıkmamız lazım. DuÅŸun da aynı ÅŸekilde, çamaşır makinelerinde aynı ÅŸekilde. Bunun için sevkiyatlar da geliyor. Ama burada bir ihtiyaç var. İç çamaşırı ihtiyacı buranın en temel ihtiyaçları olarak deÄŸerlendirilebilir.” diye konuÅŸtu.

Geçici iş yerlerine yönelik çalışmaların da gerçekleştirildiğini dile getiren Soylu, bazı örnek çarşıların da hizmete açıldığını aktardı.

Esnaf teÅŸkilatlarıyla konuÅŸarak iÅŸ yeri hazırlıklarının yapıldığını vurgulayan Soylu, “Yerlerini onlar gösteriyorlar. Åžu an 5 bin 400 geçici iÅŸ yeri planlandı. Sahiplendirildi de… Yani bağışçısı sahiplendirildi. Ticaret Bakanlığımızla bu konuda birlikte bir çalışma ortaya konuluyor, 262 iÅŸ yerinin yapımı tamamlandı. Hatay’da da 2 bin geçici iÅŸ yeri planlandı.” diye konuÅŸtu.

Depremzede kamu çalışanları

Bölgede çalışan gönüllülere, sivil toplum kuruluşlarına, depremzede kamu çalışanlarına teşekkür eden Soylu, şöyle devam etti:

“Depremzede olup bu illerde yaÅŸayan kamu çalışanlarına ayrıca teÅŸekkür etmek istiyorum. Yani ikisini bir arada yürütebilmek kolay bir iÅŸ deÄŸil. O günden beri burada çalışanlar var. Yani bizatihi torununu, hanımını enkazdan kurtarıp en son kendisi enkazdan çıkıp ÅŸu anda çalışan insanlar var ve bir gün dinlenmeden çalışan insanlar var. BaÅŸka bölgelerden gelen kamu çalışanları var. Bugün bir polisimiz ÅŸehit oldu. Rüzgardan aÄŸaç yıkıldı ve maalesef üzerine düştü ve 1 polisimiz ÅŸehit oldu. Allah rahmet eylesin. Her birine ayrı ayrı burada şükranlarımızı bir kez daha yaptıkları fedakarlıklar çerçevesinde ifade etmek istiyoruz.”

Soylu, depremzede çocukların eğitimden kopmaması için konteynerlere televizyon yerleştirildiğini dile getirdi.

Bölgede psikososyal destek çalışmalarının da sürdüğünü ifade eden Soylu, “Bugüne kadar Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığının koordinasyonunda üniversiteler, diÄŸer birimler, gönüllülerle beraber 1 milyon 220 bin kiÅŸiye kadar tüm deprem bölgesinde ulaşılmıştır, 169 bin kiÅŸiye de Hatay’da ulaşıldı. Nakdi yardımlar da aynı ÅŸekilde devam ediyor. 1 milyon 61 bin 271 aileye aile başı 10 bin lira ödeme yapıldı. 259 bin 459 kiÅŸi de ÅŸu ana kadar taşınma yardımına baÅŸvurdu. Onlara da ödemeler baÅŸladı. Ve yine de Hatay’da 194 bin 820 aileye aile başı 10 bin lira ödemeler yapıldı. Burada da 79 bin 491 aileye baÅŸvurusunu gerçekleÅŸtirmiÅŸ olduk.” diye konuÅŸtu.

Depremde hayatını kaybedenlerin sayısı

Bakan Soylu, depremde hayatını kaybedenlerin sayısına ilişkin şu açıklamada bulundu:

“Bugüne kadar enkazlarda, hastanelerde hayatını kaybeden vatandaşımızın, depremzedelerimizin sayısı 45 bin 968. Bunların içerisinde 4 bin 267 Suriyeli kardeÅŸimiz var. Bunların 44 bin 235’i ÅŸu anda tescil edildi. Bunların 4 bin 267’si Göç’e tescil edildi. Yani Suriyeli kardeÅŸlerimizin tescilini Göç yapıyor, diÄŸerlerinin de Nüfus yapıyor. Savcılıklarla beraber kimliklendirme tespit teyit edildiÄŸi kadarıyla da Nüfus bu tescili yapmaktadır. Burada vatandaÅŸlarımıza bir ifadede de bulunmak isterim. Muhakkak ki depremin büyüklüğü ölçüsünde birçok deÄŸerlendirme ve rakamlar kamuoyunda söylenebilir. Ortaya konulabilir. Ama depremde hayatını kaybeden her bir vatandaşımızın tek tek defin dahil, kimliklendirmesi dahil, aynı zamanda savcılık raporları veya eÄŸer kırsalda hayatını kaybetmiÅŸ ve o ilk gün gömülmüşse muhtarlık, jandarma ve kaymakamlık tutanakları ve nüfusa tescil eden belgeleri dahil olmak üzere hepsi gerçekleÅŸtirilmektedir. Ne rakam varsa burada milletimizle paylaşıyoruz. Çünkü bazı gerek sosyal medyalarda gerek bazı yazar çizerlerde ‘Ä°ÅŸte ölüm sayısı ÅŸu kadar ama bunlar ÅŸu kadarını söylüyorlar.’ Bunu niçin eksik söyleyelim, az söyleyelim? Çünkü burada her biri kendisi her bir başına bir hukukun parçasıdır. Kimisi miras hukukunun parçasıdır.”

“Toplam 13 bin 72 artçı sarsıntının meydana geldi”

Soylu, bugüne kadar toplam 13 bin 72 artçı sarsıntının meydana geldiğini kaydetti.

Bunun, çok olaÄŸan bir durum olmadığını ifade eden Soylu, “Bu da aslında depremin art arda gelmesi kadar olaÄŸan dışı bir süreç. Bunu da beraber yaşıyoruz.” dedi.

Toplam 26 bin 32 enkazda arama kurtarma yapıldığını kaydeden Soylu, şöyle devam etti:

“Bunun yanı sıra özellikle 28 bin 300 enkaz var, toplam alanda, Hatay’da ise toplam 12 bin 218 enkaz var, 6 bin 832 de acil yıkılacak bina var. Toplam 19 bin 42 ağır hasarlı binanın dışında bina var. Ortalama da vermek isterim; yüzde 25’i yıkık ve acil yıkılacak, yüzde 75’i de ağır hasarlı. Bir de önümüzde yıkılacak ve acil yıkılacaktan sonra 1 aylık itiraz süreçleri sonrası bir ‘ağır yıkılacaklar’ tablosu da söz konusu. Åžu anda hem acil yıkılacak binalar yıkılıyor hem de enkaz kaldırma iÅŸlemleri yapılıyor. Åžu ana kadar acil yıkılacak ve enkaz kaldırma iÅŸlemlerinde oran yüzde 15. Yani tüm bölgede hem toplam enkaz hem de acil yıkılacak binalarda yüzde 15’e kadar geldik.”

Yıkım işleminde hem özel sektör hem de kamu araçlarının kullanıldığını, kiracı ve mülk sahiplerini de yıkım işlemi sırasında kıymetli eşyaları bulunabileceği için çağırdıklarını belirten Soylu, sürecin itinalı yürütüldüğünü vurguladı.

Tüm deprem bölgesinde 332, Hatay’da 80 çadır kent alanı oluÅŸturulduÄŸunu, 370 bin 482 çadırın kendileri tarafından kurulduÄŸunu ifade eden Soylu, “Sahadan aldığımız bilgi bunun 400 binin üzerinde olduÄŸudur. 101 bin 168 çadırda sadece, bunun neredeyse dörtte 1’inden biraz daha fazlası Hatay’da kuruldu. Toplam 1,5 milyon afetzede çadırda konaklamaktadır. Bunun 405 bini ise Hatay’da konaklamaktadır.” diye konuÅŸtu.

Konteyner kent

Depremden etkilenen 10 ilde 62’si Hatay’da olmak üzere 209 konteyner alanı oluÅŸturulduÄŸunu belirten Soylu, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Toplam Hatay’da 21 bin 895 konteyner kurulumu planlandı. Åžu ana kadar da – en son Katar konteynerlerinin bir bölümü daha geldi, onlar da yerleÅŸtirildi- toplam 3 bin konteyner Hatay’da kurulmuÅŸ oldu. Bugün ailelerin yerleÅŸen bir kısmını da 902 konteynerlik bir konteyner kentimizde ziyaret ettik. Oradaki sıralamayı da birincisi, bu afette hayatını kaybeden ailelerin yakınları, – artı -ondan sonra ÅŸehit yakınları, sonra engelliler, yatalak hastalar, yani incinebilir gruplar ve en nihayetinde de Sosyal YardımlaÅŸma ve Dayanışma Vakfından yardım alan vatandaÅŸlarımız olmak üzere ev sahibi ve kiracı olarak onları oraya yerleÅŸtiriyoruz ve yerleÅŸtirmeye de devam ediyoruz. Tabii buradan sonra da orta hasarlı, ağır hasarlı, evi yıkık veya acil yıkılacak olan hem ev sahipleri hem de kiracılar da bu söylediÄŸim öncelikler, ardından da diÄŸerlerinin tamamı yerleÅŸebilecek.”

Tüm deprem bölgesinden toplam 860 bin 375 kişinin tahliye edildiğini aktaran Soylu, diğer illere giderek bildirimde bulunan depremzede sayısının 1 milyon 281 bin 599, tespit edilebilen tahliye sayısının ise toplam 2 milyon 141 bin olduğunu paylaştı.

Su ihtiyacı olduğu iddiaları

Hatay’da ÅŸebeke sularının günlük ihtiyaçlarda kullanıldığını belirten Soylu, ÅŸunları kaydetti:

“İçme suyu ihtiyacı ise bölgeye sevk edilen ambalajlı sularla ÅŸu ana kadar saÄŸlanmıştır, saÄŸlanmaya da devam edilmektedir. Sadece bugün Hatay’a verilen ambalajlı içme suyu adedi, 1 milyon 200 bin adet. Åžimdi dün akÅŸamdan itibaren böyle, ‘Hatay’ın suya ihtiyacı var’ diye bir ÅŸey çıktı. Ãœzülüyoruz da biz bu masanın etrafında hepimiz çalışıyoruz. Åžimdi olmayan bir ÅŸeyi, yani ufak tefek eksiklik bir yerde olabilir, bir kiÅŸinin kendi adına talebi olabilir ama bu Ä°stanbul’da da baÅŸka bir yerde de olabilir. Burada sabahtan akÅŸama kadar depremzedelerimize ulaÅŸmak, onların bütün eksikliklerini karşılayabilmek için canhıraÅŸ bir mücadele var. Öyle bir sosyal medya dalgası yayılıyor ki bu hakikaten hepimizi hem üzüyor hem de bazen çalışmaktan da alıkoyuyor. Bazen bununla birlikte planlarımızı da altüst ediyor. Yani sadece birtakım siyasi saiklerle veya burada görev yapan arkadaÅŸlarımızın moralini bozabilmek için bir çaba ortaya konulduÄŸu apaçık ortadadır.”

“Afete, yalanlar üzerinden baÅŸka afetler ekliyorlar”

Dağıtılan su miktarının ihtiyaçları karşılayabilecek ölçüde olduğunu kaydeden Soylu, şöyle konuştu:

“Eksik olmaz mı, eksiksiz Cenabı Allah’tır, hepimiz eksiÄŸiz. Eksik var ama suyla ilgili bir talebe öyle ya da böyle bir yerde rastlamamız lazım. Muhtarlarımız, kaymakamlarımız, belediyelerimiz arandı, ‘BildiÄŸiniz bilmediÄŸiniz bir yer var mı söyleyin’ diye. Birileri buradaki vatandaÅŸlarımızın bir vesileyle eksikliÄŸini giderebilmek için elinden gelen gayreti gösterirken buradaki süreçler içinde herkes ama öteki tarafta meseleyi manipüle etmek, yanlış ve yalan üzerinden beyanda bulunmak ne kadar doÄŸrudur onu bilmiyorum. ‘Ä°ÅŸte 22 mahalleye verilemiyor.’ Nasıl verilsin? 22 mahalle yıkık. Biz hangisini düzeltelim ve neyi düzeltelim? Burada sadece 16 belediye Hatay’ın büyükÅŸehir ve ilçe belediyeleriyle birlikte buranın suyunun vatandaÅŸlara ulaÅŸtırılabilmesi için hep birlikte çaba sarf ediyorlar, gövdelerini taşın altına koymuÅŸlar ve mücadele ediyorlar. Bunu bu ÅŸekilde deÄŸerlendirmek insafla da ahlakla da baÄŸdaÅŸmıyor. Buradaki insanların karşı karşıya kaldığı afete yalanlar üzerinden baÅŸka afetler ekliyorlar. Bunun doÄŸru olmadığını söylüyorum. Bu, yalan. Bunu da bir ÅŸekilde anlatmak durumundayız.”

Dezenformasyonla mücadele

Su meselesinde olduÄŸu gibi birçok konuda sosyal medyada yanlış bilgilerin yayıldığını ifade eden Soylu, “Çok dezenformasyonla karşı karşıya kalıyoruz, 1090 hesap yöneticisini Siber Suçlar Daire BaÅŸkanlığı tespit etmiÅŸ, bunu savcılıklarımızla paylaÅŸmış, 613 sosyal medyada hesap yöneticisi hakkında iÅŸlem gerçekleÅŸtirilmiÅŸ ve Cumhuriyet baÅŸsavcılıklarından alınan talimat doÄŸrultusunda da 151 ÅŸahıs gözaltına alınmış, 29’u da tutuklanmıştır. Sosyal medyada vatandaÅŸlarımızı istismar etmek, dezenformasyonla tahrik etmek üzere yapılan bütün organizasyonlarda bizatihi devletin tüm kurumları tarafından takip edilmektedir. ” ifadelerini kullandı.

Bakan Soylu, deprem bölgesinde çocukların kaçırıldığını iddia eden ya da gayriahlaki iftiralar ortaya atanların da bulunduğuna dikkati çekerek şöyle devam etti:

“Bu dönemleri istismar etmeye çalışan zihniyetler de yok deÄŸil, varlar ama onların da peÅŸinden gidiyoruz. Ä°ÅŸte ‘Çocuklar kaçırıldı, çocuklar alıkonuldu.’ Buradan vatandaÅŸlarımıza bir kez daha söylemek istiyorum. Jandarma ve emniyet bölgesinde bugüne kadar tarafımıza bir tek kaçırılma ve alıkonulma vakası bildirilmemiÅŸtir. Bizim de herhangi bir tespitimiz söz konusu deÄŸildir. Hele organ mafyası gibi dönem dönem ÅŸehir efsanesi olarak nitelendirilen iÅŸlerin bir tanesi söz konusu deÄŸildir. Onun için burada elbette ki bunların her birisi ürkütücü, topluma yanlış bilgiler, mesajlar verici süreçlerdir. Allah bizi de milletimizi de bu dezenformasyondan, bu yalanlardan korusun, muhafaza etsin.”

Deprem sonrası en çok tartışılan konulardan birinin de “Yanlış yapan gözaltına alınacak mı?” sorusunun olduÄŸunu kaydeden Soylu, “Adalet Bakanlığımız, emniyetimiz, jandarmamız, bütün birimler aktif halde çalışılmıştır. Yurt dışı yasağı hemen konulmak suretiyle bunların yurt dışına kaçması konusundaki engeller de ortaya konulmuÅŸ. Åžu ana kadar benim elimdeki rakam 791 şüpheli, bunun 249’u ÅŸu ana kadar tutuklanmış, 251’i de adli kontrolle serbest bırakılmıştır ama süreçler de aynı ÅŸekilde devam etmektedir. ” diye konuÅŸtu.

Bakan Soylu, Antakya’nın büyük bir tarihi miras olduÄŸunu ve bu mirası yeniden ayaÄŸa kaldırmayı hedeflediklerini ifade ederek “Antakya’nın kendi köyleriyle beraber yüzde 58 yıkılmış, acil yıkılacak, ağır hasarlı ve orta hasarlı binalar, daha doÄŸrusu bağımsız bölüm var. Bu, büyük bir tahribattır ve eÄŸer biz bunun Antakya’nın kendi merkezine getirsek rakam yüzde 70’lerin üzerine çıkacaktır. Karşı karşıya kaldığımız bu sürecin her bir anı kıymetli CumhurbaÅŸkanımız Sayın Recep Tayyip ErdoÄŸan riyasetinde tüm arkadaÅŸlar herkes, her ildeki arkadaÅŸlar, her görevi olan arkadaÅŸlar tarafından yönetilmektedir.” dedi.

AA