21 Kasım 2024 itibariyle Covid-19 ile mücadelede aşılanan sayısı kişiye ulaştı.

1xbetbetpasmariobet
a
en iyi rulet siteleri

Erdal Ä°nönü’nün vefatının üzerinden 17 yıl geçti

Siyasete 1983'te SODEP'in kurucu genel başkanlığıyla adım atan, SHP Genel Başkanlığı, başbakan yardımcılığı, devlet ve dışişleri bakanlığı görevlerinde bulunan "siyasetin güler yüzü" Erdal İnönü'nün vefatının üzerinden 17 yıl geçti.

BaÅŸarılı bilim insanı ve özgün siyasi kimliÄŸiyle hafızalarda iz bırakan Türkiye’nin 2. CumhurbaÅŸkanı Ä°smet Ä°nönü’nün oÄŸlu Erdal Ä°nönü, 6 Haziran 1926’da Ankara’da dünyaya geldi.

Ä°lk, orta ve lise öğrenimini Ankara’da tamamlayan Ä°nönü, 1947’de Ankara Ãœniversitesi Fen Fakültesi Fizik-Matematik Bölümünden lisans diploması aldıktan sonra ABD’ye giderek, California Teknoloji Enstitüsünde lisans üstü öğrenim gördü.

Yüksek lisans ve doktora derecelerini alan İnönü, teorik fizik alanında araştırmalar yaptı, yurda döndükten sonra Ankara Üniversitesinde fizik asistanı olarak göreve başladı.

Askerlik görevini yerine getirmesinin ardından üniversite doçentlik sınavını veren Ä°nönü, 1957-1960 yıllarında ABD’de “Atom Enerjisinden Yararlanma” programı içinde çeÅŸitli üniversite ve enstitülerde araÅŸtırmalarda bulundu.

Erdal Ä°nönü, 1964-1974 yıllarında Orta DoÄŸu Teknik Ãœniversitesinde (ODTÃœ) fizik profesörü olarak çalıştı, ODTÃœ’deki öğretim üyeliÄŸi görevinin yanı sıra araÅŸtırma ve yönetim görevleri yaptı, ayrıca Teorik Fizik Bölümü BaÅŸkanlığı, Fen Edebiyat Fakültesi Dekanlığı, Ãœniversite Rektörlüğü görevlerinde bulundu.

ODTÃœ’den 1974’te Ä°stanbul BoÄŸaziçi Ãœniversitesine geçen Erdal Ä°nönü, 1974-1983 yılları arasında fizik profesörlüğünün yanı sıra 6 yıl kadar da Temel Bilimler Fakültesi Dekanı olarak görev yaptı.

Türkiye Bilimsel ve Teknik Araştırma Kurumunun (TÜBİTAK) kuruluşuna katkıda bulunan İnönü, TÜBİTAK Temel Araştırmalar Enstitüsünde de kurucu müdürlük yaptı. İnönü, aynı zamanda NATO Fen Komitesinde çalıştı ve UNESCO Yürütme Kurulunda görev aldı.

Fizik alanında Nobel’den sonraki en önemli ödül sayılan Wigner Madalyası’nı 2004’te almaya hak kazanan Ä°nönü, bu ödülü Feza Gürsey’den sonra alan ikinci Türk bilim insanı oldu.

SODEP’i kurdu

Erdal İnönü, 1983 yılında siyasete Sosyal Demokrasi Partisinin (SODEP) kurucu genel başkanlığıyla adım attı.

SODEP ile Halkçı Partinin birleÅŸmesiyle kurulan Sosyaldemokrat Halkçı Partinin (SHP) ilk olaÄŸanüstü kurultayında SHP Genel BaÅŸkanı seçilen Ä°nönü, Bu görevini 1993’e kadar sürdürdü.

Ä°nönü liderliÄŸindeki SHP, Anavatan Partisinin (ANAP) iktidarda bulunduÄŸu 1989 yerel seçimlerinde oyların yüzde 28,7’sini alarak birinci parti konumuna yükseldi. SHP, baÅŸta Ä°stanbul, Ankara ve Ä°zmir olmak üzere 67 il merkezindeki belediye baÅŸkanlıklarının 39’unu elde etti.

Türkiye’de Ekim 1991’de yapılan erken genel seçimlerde oyların yüzde 20’sini alan SHP, üçüncü parti oldu. Parti içi muhalefetin bu baÅŸarısızlığın sorumluluÄŸunu Ä°nönü yönetimine yüklemesine raÄŸmen DoÄŸru Yol Partisinin (DYP) SHP ile koalisyon hükümeti kurması, hükümette baÅŸbakan yardımcılığı ve devlet bakanlığı görevlerini üstlenen Ä°nönü’nün parti içindeki durumunu güçlendirdi.

Demirel’e verdiÄŸi destek nedeniyle eleÅŸtirildi

SHP’nin 1992’deki 7. OlaÄŸanüstü Kurultayı’nda, Ä°nönü’nün karşısına çıkan Deniz Baykal ve muhalefet grubu baÅŸarılı olamadı. Ä°nönü’nün yeniden genel baÅŸkan seçildiÄŸi kurultay sonrası Baykal ve ekibi, SHP’den ayrılarak 12 Eylül 1980 darbesinin ardından kapatılan CHP’yi yeniden açtı.

Dönemin CumhurbaÅŸkanı Turgut Özal’ın 17 Nisan 1993’teki ölümü ve ardından Süleyman Demirel’in cumhurbaÅŸkanlığına seçilmesinden sonra yaklaşık 1,5 ay baÅŸbakanlık görevine vekalet eden Ä°nönü, Demirel’in cumhurbaÅŸkanı adaylığına verdiÄŸi destek nedeniyle eleÅŸtiriye uÄŸradı.

SHP ile CHP’nin birleÅŸtiÄŸi 1995’teki kurultayda, CHP’nin “Onursal Genel BaÅŸkanı” seçilen Ä°nönü, 7 aylık süreyle DYP-CHP koalisyon hükümetinin baÅŸbakan yardımcısı ve dışiÅŸleri bakanı oldu.

Ä°nönü, 2001’de de CHP Genel BaÅŸkanı Deniz Baykal’ın bazı uygulamalarına tepki göstererek partiden istifa etti, sonrasında aktif siyaseti bırakarak, siyasi kariyerini noktaladı. 31 Ekim 2007’de hayatını kaybeden Erdal Ä°nönü, 25 yıla yakın süren siyasi yaÅŸamında, “siyasetin gülen yüzü” olarak anıldı.

Özden Toker, aÄŸabeyi Erdal Ä°nönü’yü anlattı

AÄŸabeyi Erdal Ä°nönü’yü AA muhabirine anlatan 2. CumhurbaÅŸkanı Ä°smet Ä°nönü’nün kızı ve Ä°nönü Vakfı BaÅŸkanı Özden Toker, aÄŸabeyinin duygularını, düşüncelerini açıkça ifade etmekten, kendi doÄŸrularını söylemekten vazgeçmeyen biri olduÄŸunu söyledi.

Erdal Ä°nönü’nün 1926’da Pembe Köşk’te doÄŸduÄŸunu anlatan Toker, 3 kardeÅŸ burada büyüdüklerini, aÄŸabeyinin baÅŸarılı bir eÄŸitim hayatının ardından istemeden atıldığı politikayı severek ve baÅŸarıyla yaptığını belirtti.

Ağabeyinin son derece naif biri olduğunu, mütevazı yaşadığını ve her zaman kendi kararlarını verdiğini dile getiren Toker, şunları söyledi:

“KardeÅŸler arasında en sakin olan, en az konuÅŸan oydu. FotoÄŸrafının çekilmesini hiç istemezdi. Küçükken de öyleydi. Ama sonra öyle ÅŸartlar oldu ki en çok onun resmi çekildi. Atatürk cumhurbaÅŸkanı, babam baÅŸbakan. AÄŸabeyim baÅŸbakan oÄŸlu olarak doÄŸmuÅŸ ve ondan sonra biz öyle yaÅŸadık, öyle bilindik. Ä°ÅŸte aÄŸabeyim en çok bundan rahatsız olurdu. ‘Bizim ne farkımız var?’ derdi. ‘BaÅŸbakan çocuÄŸu yahut herhangi bir vatandaşın çocuÄŸu olmuÅŸ, aramızda ne fark var? Biz çocuÄŸuz.’ derdi.

Politikaya girdikten sonra çok severek yaptı bunu. BaÅŸarılı da oldu. Fikirlerini açıkça söyleyebildi. Tamamıyla tarafsız bir politikacı oldu. DiÄŸer parti baÅŸkanlarıyla, büyükleriyle son derece saygılı, iyi bir iliÅŸkisi oldu. Hiçbir zaman kendine aykırı bir iÅŸ yapmadı. Hep kendi gibi kaldı, politikasını da kendi gibi, severek yaptı. ‘Artık yeter.’ dediÄŸi zaman da politikadan güzel güzel ayrıldı.”

“Matematik ve fizik okumayı tercih etti”

Erdal Ä°nönü’nün sorumluluk sahibi bir insan olduÄŸunu, okuma ve çalışmayı sevdiÄŸini aktaran Toker, “ÇocukluÄŸumuzda diÄŸer çocuklar oynarlarken o çıkıp odasında kitap okumayı, ders çalışmayı yeÄŸlerdi. Onun için önemli olan oydu. Önemli olan ona verilen vazifeyi yapmaktı. Ona bir vazife, bir ödev, bir iÅŸ verilmiÅŸse onu elinden geldiÄŸi kadar yapmaya çalışırdı.” ifadelerini kullandı.

GençliÄŸinde dil öğrenmeye yatkınlığından dolayı aile büyüklerinin, aÄŸabeyinin diplomat olmasını ve hariciyeye katılmasını istediklerini belirten Toker, Erdal Ä°nönü’nün matematik ve fizik okumayı tercih ettiÄŸini ve fizik alanında Nobel’den sonraki en önemli ödül sayılan Wigner Madalyası’nı kazandığını anlattı.

YORUMLAR

s

En az 10 karakter gerekli

Sıradaki haber:

Özgür Özel’den Ahmet Özer açıklaması

HIZLI YORUM YAP