26 Aralık 2024 itibariyle Covid-19 ile mücadelede aşılanan sayısı kişiye ulaştı.
Türkiye CumhurbaÅŸkanı Recep Tayyip ErdoÄŸan, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’ne (KKTC) gerçekleÅŸtirdiÄŸi ziyaret kapsamında, KKTC Cumhuriyet Meclisi Özel Oturumu’na katılarak, milletvekillerine hitap etti.
KonuÅŸmasına, “Sizleri Türkiye’deki kardeÅŸleriniz adına en kalbi duygularımla, hasretle, muhabbetle, selamlıyorum” ifadesiyle baÅŸlayan ErdoÄŸan, bugünün kendileri için çok anlamlı olduÄŸunu söyledi.
“Kıbrıs Barış Harekatı‘nın 47’nci yıl dönümünde Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti‘nde bulunmanın, Kıbrıs Türk halkının milli iradesinin temsilcisi Cumhuriyet Meclisi’nin çatısı altında sizlerle bir araya gelmenin bahtiyarlığı içindeyim. Bizlere bu imkanı saÄŸlayan Sayın Meclis BaÅŸkanı’nın ÅŸahsında Cumhuriyet Meclisi’nin deÄŸerli üyelerine teÅŸekkür ediyorum.” diyen ErdoÄŸan, “Bugün burada sadece ortak bir heyecanı, milletimizin ortak bir gururunu paylaÅŸmıyoruz, bugün aynı zamanda Türkiye ile Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti arasındaki, gücünü ÅŸehitlerimizin mübarek kanlarından alan ebedi ve ezeli kardeÅŸliÄŸimizi tüm dünyaya isteseler de istemeseler de bir kez daha ilan ediyoruz.” ifadesini kullandı.
CumhurbaÅŸkanı ErdoÄŸan, bugün ve yarın gerçekleÅŸtirecekleri programlarla Kıbrıs Türk halkının bayram sevincine ortak olacaklarını, Barış ve Özgürlük Bayramı’nın 47’nci yıl dönümü gururunu birlikte yaÅŸayacaklarını, KKTC’ye kazandırılan eserlerin toplu açılışını yapacaklarını söyledi.
Ziyaret vesilesiyle iki ülke için son derece önemli bazı müjdeleri kamuoyu ve dünya ile paylaşma fırsatı bulacaklarını dile getiren Erdoğan, bu eser, yatırım ve müjdelerin hayırlı olmasını diledi.
Cumhuriyet Meclisi’nin Kıbrıs Türkü’nün azmini, iradesini ve hürriyet tutkusunu ifade eden bir kurum olduÄŸunu belirten ErdoÄŸan, şöyle devam etti:
“Bu Meclis ÅŸimdiye kadar sergilediÄŸi dayanışmayla Kıbrıs Türk halkına cesaret vermiÅŸ, umut aşılmıştır. Kıbrıs Türkü karşılaÅŸtığı onca zorluÄŸa raÄŸmen Türkiye’nin güçlü desteÄŸi, Meclis üyelerinin de gayretiyle haklı davasına inancını asla kaybetmemiÅŸtir. Cumhuriyet Meclisi, Kıbrıs Türk halkının hak ve özgürlük mücadelesinin sözcülüğünü üstlenerek Kıbrıs davasına güç katmıştır. KuruluÅŸundan bugüne Kıbrıs davasını savunan, Kıbrıs Türkü’nün hakkına, hukukuna sahip çıkan, Kıbrıslı kardeÅŸlerimizin emanetini heba etmeyen tüm Meclis üyelerine buradan bir kez daha şükranlarımı ifade ediyorum. Cumhuriyet Meclisi’nde Kıbrıs Türk halkının temsilcisi olarak görev yapmış ancak ÅŸimdi aramızda olmayan milletvekillerine Allah’tan rahmet niyaz ediyorum.”
CumhurbaÅŸkanı ErdoÄŸan, “milletten aldığı emanetin hakkını veren tüm milletvekillerine” baÅŸarılar dileyerek, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Kıbrıs davası nasıl bugünlere sizlerin omuzlarında gelmiÅŸse, gelecekte de sizlerin omuzlarında yükselmeye devam edecektir. Merhum Necip Fazıl’dan ilhamla söyleyecek olursak; bu dava hor, bu dava öksüz deÄŸildir. Bu dava garip, bu dava sahipsiz deÄŸildir. Kıbrıs davası büyük bir davadır, bu dava tarihiyle büyük, vicdanıyla büyük, mücadelesiyle büyük, 1974’te yazdığı kahramanlık destanıyla büyük bir milletin davasıdır. Kıbrıs davasının sahibi yavru vatanıyla, anavatanıyla büyük Türk milletinin tamamıdır. Bu davanın sahibi ÅŸehitlerimizdir, gazilerimizdir, vatanları için ölümü öldüren yiÄŸit mücahitlerdir. Bu davanın sahibi, daha ömürlerinin baharında bu toprakları kanlarıyla sulayan kınalı kuzulardır.
Bu dava için sadece 1974 Barış Harekatı’nda ülkemizin dört bir köşesinden subayı, astsubayı, eriyle tam 498 Mehmetimizi ÅŸehit verdik. Kıbrıs Türk halkı 70’i mücahit toplam 270 evladını kara toprağın baÄŸrına yolcu etti. Bu mücadelede kimi sivil, kimi asker, kimi çocuk, kadın, genç, ihtiyar tam 1672 Kıbrıs Türkü kardeÅŸimiz bizden kopartıldı. Türkiye nasıl dünyanın en büyük ÅŸehitliÄŸi ise, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti de özellikle söylüyorum her karışında bir kahraman yatan ÅŸehitler yurdudur. Åžayet bugün bizler burada özgürce nefes alabiliyor, evlatlarımızı güvenle büyütebiliyor, geleceÄŸe umutla bakabiliyorsak bunda en büyük pay bu toprakları bir ÅŸehitler yurdu yapan iÅŸte bu kahramanlara aittir.”
Türkiye ve Kıbrıs Türkleri olarak bugünlere birilerinin ihsanıyla, lütfuyla değil, bedel ödeyerek, gencecik evlatların fedakarlıklarıyla gelindiğine dikkati çeken Erdoğan, şunları kaydetti:
“Bu topraklarda elde ettiÄŸimiz her baÅŸarıyı çetin mücadelelerin sonucunda adeta söke söke kazandık. Son yarım asırda maruz bırakıldığımız onca ihanete, çifte standarda, saldırıya raÄŸmen mücadele azmimizi bir an olsun kaybetmedik. Haksızlık karşısında sessiz kalanlardan olmadık, zulüm karşısında boyun bükenlerden olmadık, hukuksuzluklara eyvallah edenlerden olmadık. Hakk’a inandık, halka yaslandık, baÅŸkalarına deÄŸil, kendi bileÄŸimizin gücüne güvendik. Sırtlarını dayadıkları güçlere güvenerek Kıbrıs Türkü’nü yok edeceklerini sananlar karşılarında Kıbrıs Türk halkının çelikten iradesini buldular. Kıbrıslı kardeÅŸlerimizi kolay bir lokma olarak görenler MehmetçiÄŸin ve mücahitlerimizin destansı mücadeleleri karşısında hezimete uÄŸradılar.”
Ada’ya 1974 yılında huzur ve barış getiren Mehmetçik ve mücahitleri rahmetle, saygıyla, minnetle yad eden ErdoÄŸan, “Kıbrıs Türkü’nün hürriyet mücadelesinin lideri Doktor Fazıl Küçük ve kurucu CumhurbaÅŸkanı merhum Rauf DenktaÅŸ baÅŸta olmak üzere Kıbrıs Türk halkının kıyamına katkı sunan herkese Allah’tan rahmet diliyorum. Bugüne kadar nasıl onların uÄŸruna ömürlerini ve canlarını atadıkları kutlu deÄŸerlere sahip çıkmışsak inÅŸallah bundan sonra da emanetlerini namusumuz bilip koruyacak, yücelteceÄŸiz.” ifadelerini kullandı.
Geçmişi unutmadan bugünler için verilen zorlu mücadeleleri, dökülen şehit kanlarını akıldan çıkarmadan hep birlikte istikbale yürüyeceklerini belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, bunun için öncelikle Kıbrıs davasının sancaktarlığını yapan tüm kurumların insicamını ve dayanışmasını güçlü tutmasının çok önemli olduğunu vurguladı.
Ä°stiklal ÅŸairi Mehmet Akif’in, bu gerçeÄŸe bir asır önce dikkati çektiÄŸini bildiren ErdoÄŸan, şöyle devam etti:
“Merhum Mehmet Akif, ‘Ä°ttihat yaÅŸatır, yükseltir, tefrika yakar, öldürür.’ diyor. Bir baÅŸka ÅŸiirinde ise Akif, bu hakikati dizelere şöyle dökmüştür, ‘Girmeden tefrika bir millete düşman giremez, toplu vurdukça yürekler onu top sindiremez.’ Evet, toplu vuran yüreklerin, tankla, uçakla, bombayla, silahla sinmeyeceÄŸinin son dönemdeki en büyük ÅŸahidi Kıbrıs Türk halkıdır. Aynı ÅŸekilde Kıbrıs davasını içeriden çökertmek için yapılan hamleler de yine Kıbrıs Türkü’nün basireti, feraseti, dayanışmasıyla boÅŸa çıkmıştır.
BaÅŸarımızın anahtarı dün olduÄŸu gibi bugünde vahdettir, muhabbettir, saflarımızı daha da sıklaÅŸtırmaktır. Birlik ve beraberliÄŸimizi hedef alan belli çevrelerin kardeÅŸlik gölümüze fitne mayası çalmasına müsaade etmeyeceÄŸiz. Bir olacağız, iri olacağız, kardeÅŸ olacağız, hep beraber Kıbrıs’ın geleceÄŸi için beraber yürüyeceÄŸiz. Kimi gafillerin zehirli ayrılık oklarını Kıbrıs Türk halkının kalbine saplamasına fırsat vermeyeceÄŸiz.”
Meclis çatısı altında halkın iradesini temsil eden tüm siyasetçilerin sorumluluk duygusuyla hareket etmesiyle bu oyunun bozulması gerektiÄŸini belirten CumhurbaÅŸkanı ErdoÄŸan, “Yoksa ne ÅŸehitlerimizin ne de evlatlarımızın yüzüne bakabiliriz. Farklı siyasi görüşler, farklı yaklaşımlar olabilir, bu demokrasinin zenginliÄŸini yansıtır ancak Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin varlığı ve birliÄŸi her türlü siyasi mülahazanın üzerindedir.” dedi.
ErdoÄŸan, Cumhuriyet Meclisi’nin bu anlayış temelinde hızlı ve etkili bir yasama faaliyeti ile ekonomiyi canlandırmaya, mali yapıyı güçlendirmeye ve hayata geçirilmesi gereken reformları bir an önce sonuçlandırmaya yönelik adımları kararlılıkla atacağına inandığını vurguladı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Yaptığınız her çalışmada yanınızda olacağımızdan hiç şüpheniz olmasın. Her ne kadar bizlerin burada sergilediÄŸi birlik, beraberlik, kardeÅŸlik iklimi Amerika’da birilerini rahatsız etmiÅŸ olsa da biz bu yolda kararlılıkla yürüyeceÄŸiz. Artık sıkıntı olmayacak, artık çok daha iyi günler var önümüzde derken öbür tarafta Amerika’da birileriyle ortak mahfiller oluÅŸturmak suretiyle yeniden ortalığı karıştırmaya çalışanları yakından takip ediyoruz ve bunların kimler olduÄŸunu da gayet iyi biliyoruz. Yarınki konuÅŸmamda bunlara da deÄŸineceÄŸim.
Kıbrıs meselesine yıllardır sadece belli bir lobinin zaviyesinden bakanları, Ada’daki hakikatleri görmeye, hakka ve hakkaniyete uygun tavır almaya davet ediyoruz. Ada’da kimin iÅŸgalci olduÄŸunu, kimin iÅŸgalci zihniyeti temsil ettiÄŸini gayet iyi biliyoruz. EOKA terör örgütü eliyle komÅŸusu Türklerin ırzına, canına, malına kast etmekten çekinmeyen Rumlar, Kıbrıs Türklerini hiçbir zaman eÅŸit ortakları olarak görmemiÅŸtir.”
Rumların zulmü karşısında anavatan ve garantör Türkiye’nin Kıbrıs Türklerini yalnız bırakmadığını vurgulayan ErdoÄŸan, “47 yıl önce bugün kahraman Türk Silahlı Kuvvetleri tarafından gerçekleÅŸtirilen Barış Harekatı, Kıbrıs Türkü’nün varlığını ve güvenliÄŸini teminat altına almıştır. Bu harekat Kıbrıs’taki kardeÅŸlerimizin yalnız olmadığını, tarih sahnesinden silinemeyeceÄŸini, meÅŸru haklarından vazgeçmeyeceÄŸini tüm dünyaya ilan etmiÅŸtir.” dedi.
Girne kıyılarında yakılan meÅŸalenin o günden itibaren Kıbrıs Türk halkının yolunu aydınlattığını, yarınlara huzur-u kalple bakmasını saÄŸladığını ifade eden CumhurbaÅŸkanı ErdoÄŸan, Türkiye Cumhuriyeti’nin bu tarihten beri Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti ile iÅŸ birliÄŸi içinde çözüm eksenli bir siyaset yürüttüğünü söyledi.
ErdoÄŸan, “Peki karşımızdaki böyle bir ÅŸey düşünüyor veya böyle bir adım atıyor mu? Böyle bir ifade onlardan sadır oluyor mu? Türk tarafının tüm iyi niyetli ve yapıcı gayretlerine raÄŸmen 50 yılı aÅŸkın süredir devam eden müzakereler Rum tarafının iktidarı ve refahı Ada’nın eÅŸit sahipleri Kıbrıs Türkleri ile paylaÅŸmayı reddetmesi nedeniyle bir sonuca ulaÅŸamadı.” ifadelerini kullandı.
Bu müzakerelerde konuşulmadık hiçbir konunun kalmadığını belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları kaydetti:
“Rum tarafının kendisini Ada’nın tek sahibi Kıbrıs Türklerini ise azınlık olarak görmeye devam eden boÅŸ hayalleri çözümsüzlüğü getirdi. 1963’te Kıbrıs Cumhuriyeti’ni yıkan, 2004’te Annan Planı’nı reddeden, 2017’de Crans-Montana’da masadan kalkan zihniyet hiç deÄŸiÅŸmedi, aynı zihniyet. Tarih ve bu süreçte acı ÅŸekilde edindiÄŸimiz tecrübeler Rum tarafının ortaklık devleti kurmak gibi bir niyetinin olmadığını açık ve net biçimde herkese öğretmiÅŸtir.
Bürgenstock’ta kimin ne olduÄŸunu gördük ve orada Annan Planı’nın uygulanma adımları atıldığı zaman iÅŸte Verheugen, Avrupa BirliÄŸi adına oradaydı. O da orada olmasına raÄŸmen yaptığımız görüşmelerde Avrupa BirliÄŸi yine dürüst davranmadı, yine doÄŸru hareket etmedi ve verilen söze raÄŸmen Güney Kıbrıs’ta yapılan referandumda ne çıktığını biliyorsunuz. Kuzeyde ne çıktığını da biliyorsunuz. Kuzey sözünde durdu. Öyle bir sözünde durdu ki referandumda Kuzey yüzde 65 ‘evet’ dedi, onlar tam aksine ‘hayır’ dedi. Türk sözünde durur ama Rum sözünde durmaz. O zaman da durmadı ve Annan, onlarla bu mücadeleyi de sürdüremedi. Bu zihniyet ÅŸimdi de aslında özünde kendilerinin de kabul etmediÄŸi BirleÅŸmiÅŸ Milletler parametrelerinin ardına saklanmaktadır. Yıllardır reddettikleri federasyon modelini savunuyor görüntüsü vermeye çalışarak samimiyetsiz tutumlarını sürdürüyorlar. Artık bizim bunlara inanmamız bir 50 yılda kaybetmemiz mümkün deÄŸil.”
Adil, kalıcı, sürdürülebilir bir çözümün ancak Ada’nın gerçeklerini esas alan bir yaklaşımla mümkün olabileceÄŸinie iÅŸaret eden ErdoÄŸan, “Ada’da iki ayrı devlet iki ayrı halk vardır. Uluslararası toplum da bu gerçeÄŸi er ya da geç kabul edecektir. Bu anlayışla öncelikle Kıbrıs Türk halkının egemen eÅŸitliÄŸinin ve eÅŸit uluslararası statüsünün tescil edilmesine, ardından da Ada’daki iki devletin çözüm müzakereleri yürütmesine yönelik CumhurbaÅŸkanı Sayın Ersin Tatar tarafından Cenevre’de sunulan öneriye desteÄŸimiz tamdır, taviz vermeyiz, veremeyiz. Bu, Kıbrıs Türkü’nün beka, istiklal ve istikbal mücadelesidir.” ifadelerini kullandı.
Cumhuriyet Meclisi’nin de eylem ve söylem birliÄŸiyle haklı Kıbrıs davasını uluslararası topluma izah etme gayreti içerisinde olacağına güvendiÄŸini bildiren CumhurbaÅŸkanı ErdoÄŸan, “Ä°nÅŸallah Kıbrıs Türkü’nün önünde kurulmaya çalışılan tuzakları hep birlikte bozacağız, aydınlık geleceÄŸimizi de birlikte inÅŸa edeceÄŸiz.” dedi.
ErdoÄŸan, Rum tarafının DoÄŸu Akdeniz’de de Kıbrıs Türk halkının müktesep haklarını yok sayma çabasını ısrarla sürdürdüğünü, hidrokarbon kaynaklarının idaresi ve hakkaniyetle paylaşımı konusunda KKTC’nin tüm önerilerini ellerinin tersiyle ittiÄŸini belirtti.
DoÄŸu Akdeniz’deki iÅŸ birliÄŸi alanlarını ele almak üzere Avrupa BirliÄŸine tüm tarafların katılabileceÄŸi bölgesel konferans düzenlenmesini önerdiklerini, bu yapıcı tekliflerine henüz cevap alamadıklarını ifade eden ErdoÄŸan, bunun bile kimin diyalogdan yana olduÄŸunu gösterdiÄŸini söyledi.
Erdoğan, şöyle devam etti:
“DoÄŸu Akdeniz’de kendi hak ve çıkarlarımızı koruduÄŸumuz gibi Kıbrıs Türk halkının müktesep haklarını da korumaya devam edeceÄŸiz. Åžunu bir kez daha tüm dünyaya ilan etmek istiyorum, bizim kimsenin toprağında, hakkında gözümüz yoktur. Niyetimiz gerginlik deÄŸil, suni ÅŸekilde meydana getirilen bu sorunları hakla, hukukla, hakkaniyetli paylaşımla çözüme kavuÅŸturmaktır. Rum tarafının Kıbrıs Türkü’nün haklarını yok sayarak atacağı her adımın karşısında olduÄŸumuzun ve olacağımızın da altını çizmek istiyorum. Sizlerin de desteÄŸiyle tam bir dayanışma ve eÅŸgüdüm halinde hak ve hukukumuzu kararlılıkla sürdürmeye devam edeceÄŸiz.”
Birkaç gündür gündemde olan müjdeyi vereceğini belirten Erdoğan, şunları kaydetti:
“Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti CumhurbaÅŸkanlığının ne doÄŸru dürüst bir CumhurbaÅŸkanlığı binası veya külliyesi var veyahut da ne doÄŸru dürüst bir parlamento binası var. Ä°ÅŸte parlamento binamız burası. Biz bunu Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’ne yakıştırmıyoruz. Aynı ÅŸekilde CumhurbaÅŸkanlığı Külliyesi’ndeki bina, malum Ä°ngilizlere ait bir gecekondu, onu da yakıştıramıyoruz.
CumhurbaÅŸkanlığının bu külliyesiyle ilgili adımın proje çalışmaları bitti ve inÅŸasına da inÅŸallah yakında baÅŸlıyoruz. Nerede baÅŸlıyoruz? Belki onu merak ediyorsunuzdur. Metehan bölgesinde. Silahlı kuvvetlerimizle de görüşerek orada bir 500 dönüm araziyi bu iÅŸ için tahsis ettik ve bu 500 dönüm arazi içinde hem bu külliyeleri yapacağız bütün bunlarla beraber, gerçekten şöyle muhteÅŸem bir millet bahçesini de orada yapalım, gerçekleÅŸtirelim. Tabii bunu söylerken özellikle gönlümden, yüreÄŸimden de ÅŸu geçiyor. Devlet olmanın iÅŸte ifadesi budur. Bunu inÅŸallah bu projeyi hayata geçirmek suretiyle nasıl bir Kuzey Kıbrıs Türklerine ait bir devlet varmış, bunu birilerinin görmesi lazım.”
Mimarın güzel bir çalışmayla projeyi ortaya çıkardığını, üç ayrı projenin hayata geçirdiğini dile getiren Erdoğan, projeyi kendisinin de takip ettiğini, bu projeyle beraber işin inşaatına girileceğini söyledi.
ErdoÄŸan, “Fazla zamanımız yok. Bir an önce ÅŸuralardan kurtulalım diyorum. CumhurbaÅŸkanlığı makamının olduÄŸu yerden de kurtulalım diyorum. Her ÅŸeyiyle muhteÅŸem, ihtiÅŸamlı bir parlamento binamız olsun. Parlamento binasında milletvekillerimizin kendilerine özgü çalışma mekanları olsun. Bütün bunlarla beraber konferans salonu vesaire… Bütün bunlarla dünyaya bu noktada kendisini görkemli ÅŸekilde gösterdiÄŸi bir külliyeye kavuÅŸalım. KKTC’nin ilan edildiÄŸi bu tarihi binanın da müze haline getirilerek yeni nesillere bırakılmasının isabetli olacağını düşünüyorum.” diye konuÅŸtu.
20 Temmuz Barış ve Özgürlük Bayramı’nı ve Kurban Bayramı’nı tebrik eden ErdoÄŸan, milli dava uÄŸruna canlarını veren ÅŸehitleri rahmetle, gazileri saygıyla yad etti.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, KKTC Meclisine gelişinde KKTC Meclis Başkanı Önder Sennaroğlu ve TBMM Başkanı Mustafa Şentop tarafından karşılandı.
Meclis önünde toplanan vatandaÅŸlar ErdoÄŸan’a sevgi gösterisinde bulunarak, Türkiye, KKTC ve Azerbaycan bayrakları ile ErdoÄŸan’ın fotoÄŸraflarını taşıdı.
Alanda CumhurbaÅŸkanı ErdoÄŸan ve MHP Genel BaÅŸkanı Devlet Bahçeli’nin fotoÄŸrafları ile Türkiye, Azerbaycan ve KKTC bayraklarının yer aldığı “Üç devlet, tek millet. KardeÅŸlik ruhu ile buradayız” yazılı pankart açıldı.
Meclis giriÅŸindeki duvarlara “Dünya Lideri Recep Tayyip ErdoÄŸan, HoÅŸ geldiniz” pankartı asıldı.
CumhurbaÅŸkanı ErdoÄŸan’ın bulunduÄŸu otobüsten KKTC Meclisi’ne geliÅŸte “Bir gece ansızın gelebilirim” ÅŸarkısı çalındı.
CumhurbaÅŸkanı ErdoÄŸan’a eÅŸi Emine ErdoÄŸan, TBMM BaÅŸkanı Mustafa Åžentop, MHP Genel BaÅŸkanı Devlet Bahçeli, Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Derya Yanık, DışiÅŸleri Bakanı Mevlüt ÇavuÅŸoÄŸlu, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Fatih Dönmez, Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar ile Ä°letiÅŸim BaÅŸkanı Fahrettin Altun, BBP Genel BaÅŸkanı Mustafa Destici, DSP Genel BaÅŸkanı Önder Aksakal ve Saadet Partisi Yüksek Ä°stiÅŸare Kurulu BaÅŸkanı OÄŸuzhan Asiltürk ile kalabalık bir heyet de eÅŸlik etti.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, KKTC Cumhurbaşkanı Ersin Tatar tarafından onuruna verilen yemeğe katıldı.
KKTC CumhurbaÅŸkanlığı’ndaki yemek basına kapalı gerçekleÅŸti.
AA
Şehitliklerde hüzünlü bayramlaşma
BTP Genel Başkanı Hüseyin Baş hakkında soruşturma
Kazakistan’da yolcu uçağı düştü
TIR’la öğrenci servisi çarpıştı: 8’i ağır 26 yaralı
Bankadan para çekmeye belge zorunluluğu geliyor
Yeni asgari ücrete siyasilerden peş peşe tepki
TÃœRK-Ä°Åž’ten asgari ücrete tepki
Alkollü içkilerde ÖTV tutarı artırıldı
2025 asgari ücreti belli oldu
BUSİADLILAR yıl sonu toplantısında
Teğmenler için karar günü belli oldu
BTP Genel Başkanı Hüseyin Baş hakkında soruşturma
Kazakistan’da yolcu uçağı düştü
TIR’la öğrenci servisi çarpıştı: 8’i ağır 26 yaralı
Bankadan para çekmeye belge zorunluluğu geliyor
Yeni asgari ücrete siyasilerden peş peşe tepki
TÃœRK-Ä°Åž’ten asgari ücrete tepki
Alkollü içkilerde ÖTV tutarı artırıldı
2025 asgari ücreti belli oldu
BUSİADLILAR yıl sonu toplantısında
Teğmenler için karar günü belli oldu