23 Kasım 2024 itibariyle Covid-19 ile mücadelede aşılanan sayısı kişiye ulaştı.

1xbetbetpasmariobet
a
en iyi rulet siteleri

Bahçeli’nin terör örgütü elebaşı Öcalan çaÄŸrısı sonrası CumhurbaÅŸkanı ErdoÄŸan’dan ilk açıklama

Cumhurbaşkanı Erdoğan, terör örgütü elebaşı Gülen'in ölümü için "Sonu tarihteki diğer insan kılıklı iblisler gibi onursuz bir ölüm olmuştur" dedi. MHP lideri Bahçeli'nin terörist başı Öcalan'a çağrısının ardından konuşan Erdoğan, "Açılan bu tarihi pencerenin hesaplara kurban edilmemesini istiyoruz. Hep beraber terörün olmadığı Türkiye'yi inşa edelim istiyoruz" ifadelerini kullandı.

CumhurbaÅŸkanı ve AK Parti Genel BaÅŸkanı Recep Tayyip ErdoÄŸan, partisinin genel merkezinde GeniÅŸletilmiÅŸ Ä°l BaÅŸkanları Toplantısı’nda konuÅŸtu.

Ä°ÅŸte ErdoÄŸan’ın açıklamalarından önemli satırbaÅŸları:

MİT krizi ile 17-25 Aralık ile operasyon çektiler hiçbirine teslim olmadık

AK Parti olarak biz şımaran, böbürlenen, milletin teveccühünü yanlış yorumlayan bir kadro asla deÄŸiliz. Åžunu herkes bilsin ki biz millete hizmet için yola koyulan ve millete hizmet ettikçe büyüyen bir siyasi partiyiz. Önümüzdeki ay Türkiye’yi yönetme görevini devralışımızın 22. yılını tamamlıyoruz.

Anadolu ihtilaliyle iktidara geldiÄŸimiz 3 Kasım 2002’den beri aÅŸkla koÅŸan yorulmaz düsturu ile durmadan, dinlenmeden gecemizi gündüzümüze katarak aÅŸkla koÅŸturuyoruz. Milletin namusumuza emanet ettiÄŸi iradesini ÅŸanla, ÅŸerefle, ona zerre miskal leke bulaÅŸtırmadan taşımanın hasbi mücadelesini veriyoruz. Hamdolsun bugüne kadar milletimize mahcup olacak hiçbir iÅŸ yapmadık. Gün oldu milli iradeye kast eden darbecilere meydan okuduk. Gün oldu eli kanlı terör örgütlerine karşı canımızı ortaya koyduk. Gün oldu kendini ülkenin sahibi gören elitlerin karşısına dikildik. Gün oldu bürokratik oligarÅŸi ile mücadele ettik. Gün oldu emperyalistlere ve taÅŸeronlarına bu ülkenin sahipsiz olmadığını gösterdik. Vesayete, mafyaya, çetelere, terör örgütlerine, haksızlığa, hukuksuzluÄŸa, statükonun bekçiliÄŸine soyunan antidemokratik güç odaklarına hiçbir zaman baÅŸ eÄŸmedik.

 

Gece yarıları millete karşı bildiri yayınladılar. BuruÅŸturduk ve çöpe attık. Gezi olaylarında sokak terörü ile darbe yapmaya kalktılar. Demokrasimize sıkı sıkıya sahip çıktık. 7 Åžubat MÄ°T kriziyle, ardından 17-25 Aralık giriÅŸimi ile seçilmiÅŸ hükümete operasyon çektiler, hiçbirine teslim olmadık. 15 Temmuz gecesi ölüm kusan silahlara, bomba yaÄŸdıran uçaklara sinsice korkakça, namussuzca millete kurÅŸun sıkan FETÖ’cü alçaklara aziz milletimizle sırt sırta vererek hadlerini bildirdik. Tankların arasından sıvışıp kaçan korkaklar, milletin direniÅŸini keyif kahvelerini yudumlayarak televizyon ekranlarında izlerken biz darbecilere meydanları dar ettik. “Her hesabın üstünde bir hesap vardır” dedik, “Allah tuzak kuranların en hayırlısıdır.” dedik, “Kaderin üstünde bir kader vardır.” dedik.

Darbecilerin, hainlerin gözünü kan ve nefret bürümüş haysiyet fukaralarını bozguna uğrattık

Darbecilerin, hainlerin gözünü kan ve nefret bürümüş haysiyet fukaralarının tekmilini birden bozguna uğrattık. Zaferlerimizle birlikte tevazuumuzu da büyüttük. Kibre kapılanlardan, halkla arasına mesafe koyanlardan asla ve asla olmadık. Milletimizin çizdiği rotadan, milletin belirlediği istikametten bir an olsun sapmadık, ayrılmadık.

Bu zorlu mücadele özellikle zorlu mücadele boyunca kendimiz bedel ödesek dahi millete ve memlekete bedel ödettirmedik. Teröristler tarafından daha ömrünün baharındayken kalleşçe ÅŸehit edilen gençlerimiz oldu. FETÖ’cü melunların kurÅŸunlarıyla topraÄŸa düşen dostlarımız, henüz 17 yaşında ÅŸehadet ÅŸerbeti içen gencecik evlatlarımız oldu. Trafik kazalarında, tabii afetlerde kaybettiÄŸimiz nice yol arkadaÅŸlarımız oldu. Her ölüm gibi bu arkadaÅŸlarımızın, bu kardeÅŸlerimizin vefatları da erkendi, zamansızdı. Yüreklerimize kor bir ateÅŸ saldı. Rabbim hepsine rahmet eylesin diyorum.

Burada özellikle geçtiÄŸimiz günlerde trafik kazasında hayatını kaybeden Ankara Ä°l Gençlik Kolları yönetim kurulu üyemiz kıymetli kızımız Betül ÖnderoÄŸlu’na Allah’tan rahmet niyaz ediyorum. Betül evladımızın ailesine, arkadaÅŸlarına, sevenlerine sabır ve baÅŸsaÄŸlığı diliyorum. Onların son nefeslerine kadar gururla taşıdıkları bayrağı yere deÄŸdirmeden inÅŸallah gelecek kuÅŸaklara en güzel ÅŸekilde teslim edeceÄŸiz. Bugüne kadar olduÄŸu gibi yine yüksek bir ÅŸuurla insanlara örnek olacak bir teslimiyet ve vakar içinde bizlere yakışan asil bir dava ahlakıyla Türkiye’ye hizmet yolculuÄŸumuzu sürdüreceÄŸiz. Her birinize mücadelemize verdiÄŸiniz samimi destek için şükranlarımı sunuyorum. Rabbime ÅŸahsıma sizler gibi yol ve dava arkadaÅŸları bahÅŸettiÄŸi için bir kez daha hamd ediyorum.

Sonu, tarihteki diğer insan kılıklı iblisler gibi onursuz bir ölüm olmuştur

Burada ÅŸunu da söylemek istiyorum. Milletin çocuklarını hizmet diyerek, himmet diyerek mankurtlaÅŸtıranların sonu, tarihteki diÄŸer insan kılıklı iblisler gibi onursuz bir ölüm olmuÅŸtur. Bu hainler tüm uÄŸraÅŸlarımıza raÄŸmen maalesef emrinde oldukları aÄŸababalarının eteÄŸine yapışarak Türk adaletinden kaçmayı baÅŸardılar. Bu dünyadan iÅŸledikleri suçların, hakkına girdikleri insanların, ifsat ettikleri körpe beyinlerin ve döktükleri ÅŸehit kanlarının hesabını vermeden gittiler. Ama ilahi adaletten kaçamayacaklardır. Biliyor ve inanıyoruz ki Allah’ın cezalandırması çetindir.

FETÖ’cü sırtlan sürüsünün ensesinde muhakkak olacağız

Rabbimiz bu ülkeye ve bu millete yaptığı kötülüklerin ve verdiÄŸi zararların hesabını bu hainlerden tek tek soracaktır. Biz de devlet olarak FETÖ tamamen tasfiye oluncaya kadar mücadelemizi kararlılıkla devam ettireceÄŸiz. Devletimizin tüm kurumlarının nefesi, ister yurt içinde ister dünyanın en ücra köşesinde olsun FETÖ’cü sırtlan sürüsünün ensesinde muhakkak olacağız. BaÅŸta dava ve yol arkadaşımız Erol Olçok ve kıymetli evladı Abdullah Tayyip olmak üzere 15 Temmuz gecesi istiklal ve istikbalimiz uÄŸrunda ÅŸehit olan bütün kahramanları rahmetle, şükranla, minnetle yad ediyor, ruhları ÅŸad olsun diyorum.

BaÅŸ hainin ölümüyle ÅŸehit ailelerimizin yüreÄŸi biraz olsun soÄŸumuÅŸ, gazilerimiz biraz olsun teselli bulmuÅŸ, Türkiye’ye ihanet edenlerin akıbetinin ne olacağı böylece görülmüştür.

259 ilçemizde kongrelerimizi başarıyla tamamladık

Biliyorsunuz 12 Ekim itibarıyla 8. Olağan Kongre sürecimizi başlatmış bulunuyoruz. Şu ana kadar 259 ilçemizde kongrelerimizi adeta bir bayram havasında, kardeşlik ve muhabbet ikliminde hamdolsun başarıyla tamamladık. Yeni seçilen ve görevlerine devam eden kardeşlerimi tebrik ediyor, Mevladan kendilerine üstün başarılar diliyorum. Görevi devreden arkadaşlarımıza da partimize olan hizmetleri ve fedakarlıkları dolayısıyla teşekkür ediyor, Allah hepsinden razı olsun diyorum. Kongre maratonumuzu hep ola geldiği üzere bir bayrak yarışı anlayışıyla sürdüreceğimize inanıyorum. Şunu sizlerle birlikte tüm teşkilatımıza hatırlatmak istiyorum. Biz sadece vizyon, gayret, ufuk ve hizmet bakımından değil, dava ahlakı ve dava arkadaşlığı bakımından da siyasi rakiplerimizden farklıyız, özel bir siyasi hareketiz.

AK Parti çatısı altında ‘ben’e ve bencilliÄŸe yer yok

AK Parti çatısı altında ‘ben’e ve bencilliÄŸe yer yoktur. Bu kadronun hamurunda biz vardır. Bu kadronun kalbinde koltuk, makam, rütbe hırsı deÄŸil millete hizmet etme aÅŸkı, Türkiye sevdası vardır. Vazife almak elbette önemlidir. Ama asıl olan görevli deÄŸil, gönüllü olmaktır. AK Parti bir gönül hareketi olarak doÄŸmuÅŸ. Bugünlere kendisine gönül verenlerin fedakarane gayretleriyle gelmiÅŸtir. Unutmayın, biz baÅŸkaları gibi ÅŸahsi ikbal kavgası deÄŸil, Türkiye ve Türk milleti için bir istikbal mücadelesi yürütüyoruz. Bizim için esas olan hakkın ve halkın rızasıdır. Bizim için esas olan aziz milletin hayır duasıdır. Bizim için esas olan Türkiye’nin aydınlık geleceÄŸidir. Bizim için esas olan davamızın sekteye uÄŸramamasıdır.

Biz AK kadrolar olarak millete hizmetkarlık uğrunda yola çıkmış dava arkadaşlarıyız. İlk günden beri nasıl hırsı, kibri, enaniyeti, sen ben kavgasını kapımıza yaklaştırmadıysak bundan sonra da benliğimizi, nefsimizi, enaniyetimizi gerekirse ayaklar altına alarak yolumuza devam edeceğiz.

Tüm umutlarını AK Parti’nin zayıflamasına baÄŸlayan siyaset tüccarlarının heveslerini yine kursaklarında bırakacağız

Fitne için, nifak için AK Parti’nin saÄŸlam, sarsılmaz ve yıkılmaz kalesinde gedik açmak için pusuda bekleyenleri kesinlikle sevindirmeyeceÄŸiz. Tüm umutlarını AK Parti’nin zayıflamasına baÄŸlayan siyaset tüccarlarının heveslerini yine kursaklarında bırakacağız. Tek bir arkadaşımızı dahi dışarda bırakmayacak, dışlamayacak, gönlünü kırmayacak, bir olacak, birlik olacak, saflarımızı daha da sıklaÅŸtıracağız.

Eski, yeni, genç, yaşlı demeden hep beraber bu ülke, bu vatan, bu bayrak için aşkla çalışmayı sürdüreceğiz. Dün Merkez Karar Yürütme Kurulu toplantımızda da söyledim. Partimiz ve ittifakımız ne kadar güçlüyse defalarca gördük ki Türkiye de güçlüdür, emniyettedir, emin ellerdedir. Ama biz zayıflarsak Türkiye de zayıflıyor, kan kaybediyor, güçten düşüyor demektir.

AK Parti’nin ve Cumhur Ä°ttifakı’nın sendelemesini dört gözle bekleyen ÅŸer odaklarının olduÄŸunu çok iyi biliyoruz. Allah’ın izniyle bunlara umdukları fırsatı vermeyeceÄŸiz. Sizlerden milletin emaneti ile birlikte yüzünü ülkemize çevirmiÅŸ milyonların da umudunu omuzladığınızı bir an olsun unutmamanızı rica ediyorum.

Parti ve ittifak olarak son bir yılda üst üste yaÅŸanan seçimler sebebiyle gerilen siyasi atmosferi dağıtmaya, buna yönelik hüsnüniyetli adımlar atıyoruz. Sandığın ufukta görünmediÄŸi önümüzdeki 3,5 yıllık süreyi ülkemiz ve milletimiz açısından bir icraat seferberliÄŸine dönüştürmenin çabasındayız. Bölgemiz son derece sancılı bir dönemden geçerken, bir asır önce olduÄŸu gibi haritalar yeniden kanla çizilmek istenirken, Ä°srail’in Gazze’de yaktığı, ÅŸimdi de Lübnan’a taşıdığı yangın günbegün sınırlarımıza yaklaşırken iç cephemizi kuvvetlendirmeye çalışıyoruz.

Hiçbir ayrım yapmadan 85 milyona gelin, bir olalım, iri olalım, diri olalım, gür olalım diyoruz. Hacı BektaÅŸ-ı Veli’nin “sSvgi, saygı üzerine kurulmuÅŸtur yapımız. Ta ezelden ebede açık durur kapımız” sözüne uygun ÅŸekilde karşılıklı saygı çerçevesinde müştereklerimizi artıralım. Türkiye ortak paydasında 85 milyon olarak bir araya gelelim, gelebilelim istiyoruz.

Temennimiz siyasette yeni ve temiz bir sayfanın açılmasıdır

Yıllardır meÅŸrep, köken ve ideoloji üzerinden milletimizin arasına nefret tohumları saçanların ÅŸaibeli bir kurultay süreciyle de olsa bir köşeye atılması Türkiye’nin birlik ve dirliÄŸi noktasında deÄŸerli bir kazanımdır. Temennimiz yıllar yılı muhalefeti esir alan çirkin dilin sahipleriyle birlikte artık terk edilmesi, siyasette yeni ve temiz bir sayfanın açılmasıdır. Milletimizin siyasi aktörlerinden beklentisi de bu yöndedir.

Gerilim ve sokak siyaseti tüm ülkeye ve millete kaybettirecektir

CoÄŸrafyamızın içinden geçtiÄŸi tehlikeli konjonktür, siyasetçiler olarak hepimizi daha sorumlu ve ağırbaÅŸlı davranmaya teÅŸvik etmektedir. Eski Türkiye’nin kifayetsiz, muhteris siyasetçilerinin bu eklimi zehirlemesine, baltalamasına müsaade etmemeliyiz. Tekrar altını çizerek söylüyorum. Gerilim ve sokak siyaseti sadece buna tevessül edenlere deÄŸil, tüm ülkeye ve millete kaybettirecektir.

Türkiye’ye kaybettirecek bir denklemin veya ÅŸahsi hesabın içerisine girenleri bu millet asla affetmez

Milli iradeyi temsil eden siyaset yapan, hiç kimsenin ülkemizin yükünü daha da ağırlaÅŸtırmaya hakkı olamaz. Türkiye’ye kaybettirecek bir denklemin veya ÅŸahsi hesabın içerisine girenleri bu millet asla affetmez. Bunun için iktidar muhalefet fark etmeksizin hepimizin ülkeye faydası dokunmayan tartışmalara, çekiÅŸmelere, kayıkçı kavgalarına prim vermemesi önemlidir. DoÄŸru bulmadığımız hususları elbette eleÅŸtireceÄŸiz. Bize güvenen insanların hak ve hukukunu elbette savunacağız. Partimize ve hükümetimize yönelik saldırıların elbette cevabını vereceÄŸiz. Ama bunları yaparken dengeyi mutlaka koruyacak, oyuna gelmeyecek, vakarımızı ve soÄŸukkanlılığımızı daima muhafaza edeceÄŸiz.

Burada ÅŸunun bilinmesini isterim. Biz merhum Mehmet Akif’in o veciz ifadesiyle yumuÅŸak baÅŸlı isek birilerinin zannettiÄŸi gibi uysal koyun da deÄŸiliz. Haksızlık, hukuksuzluk, küstahlık karşısında kesinlikle sessiz kalamayız. Mesela Ä°stiklal Marşımızla sorunu olanlara ve demokrasimizin altını oyanlara eyvallah demeyiz. Ä°ster baro olsun, ister avukat olsun, ister siyasetçi, ister gazeteci kılıklı terörist seviciler olsun, ÅŸiddeti övenlere, ÅŸiddeti bir hak arama yolu olarak görenlere, yedeÄŸine silahı, terörü alarak siyaset yapmaya kalkanlara müsamaha ile yaklaÅŸamayız.

Cumhur İttifakı tarafından açılan tarihi fırsat penceresinin kişisel hesaplara kurban edilmemesini ümit ediyoruz

Türkiye’nin geleceÄŸinde teröre ve terörün karanlık gölgesine yer olmadığını herkesin idrak etmesini bekliyoruz. Bu doÄŸrultuda Cumhur Ä°ttifakı tarafından açılan tarihi fırsat penceresinin kiÅŸisel hesaplara kurban edilmemesini ümit ediyoruz. Siyaset kurumu, meclis, sivil toplum, basın, akademi ve topyekûn millet olarak hep beraber terörün ve ÅŸiddetin olmadığı bir Türkiye’yi inÅŸa edelim istiyoruz.

Son 22 yılda bu alanda tam anlamıyla bir devrim gerçekleştirdik

Devlet millet için ve millete hizmet için vardır. Devletin görevi özellikle güvenlik, adalet, eÄŸitim ve saÄŸlık alanlarında vatandaşına imkanlar dahilinde en iyi hizmeti sunmaktır. Bakınız bu temel konularda zafiyeti olan bir devlet vazifesini hakkıyla yerine getiremiyor demektir. 2002 yılı sonunda ülkeyi yönetme mesuliyetini üstlendiÄŸimizde öncelikle hizmet alanlarımızı, saÄŸlık, eÄŸitim, adalet ve emniyet olarak belirledik. Bugüne kadar da bu hassasiyetimizden kesinlikle taviz vermedik. Bilhassa saÄŸlık alanında gerçekten kötü bir Türkiye tablosu devralmıştık. Hastane bulunsa doktor bulunmuyor. Doktor bulunsa ilaç bulunmuyordu. Hadi bir ÅŸekilde ilaç buldunuz. Bu sefer satın alacak para bulunmuyordu. Yaşı 40’ın üzerinde olan kardeÅŸlerim, eski Türkiye’nin saÄŸlık sisteminin nasıl bir sorunlar yumağı olduÄŸunu gayet net hatırlamaktadır. Son 22 yılda bu alanda tam anlamıyla bir devrim gerçekleÅŸtirdik.

SaÄŸlık sistemini vatandaÅŸ odaklı deÄŸiÅŸtirirken yeni hastaneler, yeni saÄŸlık ocakları inÅŸa ederek, mevcutları ıslah ederek alt yapıyı modernleÅŸtirdik. 2002’de hastane yatak sayımız 18 bini nitelikli olmak üzere, toplam 164 bin iken ÅŸu an 182 bini nitelikli toplam 270 bin yatağımız var.

Hepsi en modern cihazlarla donatılmış, otel konforunda odalarda 36 bin 508 yatak kapasitesine sahip 25 ÅŸehir hastanesini hizmete açtık. Hastanelerimizi fiziki olarak yenileme yanında, en modern aletlerle, cihazlarla, yeterli sayıda personelle teçhiz ettik. Tomografi, MR, diyaliz cihazı, ambulans gibi geniÅŸ bir alanda çok önemli baÅŸarılara imza attık. ÖrneÄŸin; ambulans sayısı 618’den 5 bin 746’ya, 112 istasyonlarının sayısı ise 481’den 2 bin 990’a ulaÅŸtı.

Türkiye’yi helikopter ve uçak ambulans hizmetleriyle ilk kez tanıştıran biz olduk. SaÄŸlık çalışanı sayımızı 378 binden aldık, 1 milyon 462 bine çıkardık. Uzman hekim sayımız ise 45 binden 108 bine yükseldi. Dünyanın en kapsayıcı sosyal güvenlik sistemini ülkemize kazandırdık. Memurun ayrı, işçinin ayrı, pek çok kurumda çalışanın ayrı hastanesinin olduÄŸu, bunların birbirine gidemediÄŸi parçalı yapıyı rafa kaldırdık. Bütün kamu hastanelerini ayrı veya aynı çatı altında birleÅŸtirerek saÄŸlık hizmetini eriÅŸilebilir hale getirdik. Böylece kamu-özel ayırmadan Türkiye’nin saÄŸlık imkanlarının tamamını tüm vatandaÅŸlarımızın istifadesine sunduk.

Özel sağlık kuruluşlarının kapılarının halkımıza açılmasıyla birlikte vatandaşımızın sağlık hizmetine erişimini daha da kolaylaştırdık. Yine bu süreçte özel sağlık kuruluşlarının acil haller ve özellikle bazı hizmetlerden fark ücreti almadan hizmet vermesini temin ettik. Yoğun bakımdan yanık tedavisine, kanser tedavisinden yeni doğana verilen sağlık hizmetlerine, organ, doku ve kök hücre nakillerinden doğumsal anomaliler için yapılan cerrahi işlemlere, hemodiyaliz tedavilerinden kalp damar cerrahisi ile ilgili işlemlere, yani pek çok başlıkta ilave ücret ödemeden özel sağlık kuruluşlarında vatandaşımızın hizmet almasının önünü açtık.

Gayemiz ister devlet hastanesi ister özel hastane olsun milletimize en iyi sağlık hizmetinin sağlanmasıydı

Tekrar söylüyorum, tüm bu süreç boyunca gayemiz ister devlet hastanesi ister özel hastane olsun milletimize en iyi sağlık hizmetinin sağlanmasıydı. İlk defa bizim uygulamaya aldığımız evde sağlık hizmetleriyle bugün 2,6 milyon vatandaşımızın ayağına sağlık hizmeti götürüyoruz. Daha birçok alanda, zengin fakir demeden tüm kardeşlerimizin birinci sınıf sağlık hizmeti almasını temin ediyoruz.

Tüm dünyayı kasıp kavuran koronavirüs salgını döneminde özellikle şehir hastanelerimizin nasıl büyük bir yük omuzladığını milletimiz çok iyi biliyor. Türkiye son asrın en büyük sağlık krizini güçlü sağlık altyapısı sayesinde en rahat atlatan ülkelerden biri olmuştur. Sağlık alanında hayata geçirdiğimiz reformlar, açık söylüyorum, dünyaya örnek olacak düzeydedir.

Öyle bir noktaya geldik ki, sadece kendi insanımıza değil dünyanın birçok ülkesinden milyonlarca turiste de sağlık hizmeti veriyoruz. 2023 yılında yaklaşık 1,6 milyon kişi şifasını ülkemizde aradı, sağlığını Türk hekimlerine ve hastanelerine emanet etti. Sağlık turizminden ülkemiz 3 milyar doların üzerinde gelir elde etti. Hasılı, nereden bakarsanız bakın büyük bir başarı hikayesi görüyoruz. Bunun da en yakın şahidi vatandaşlarımızın bizzat kendisidir. Vatandaşa hizmet yarışında esamesi okunmayanların konu, iftira atmaya, karalamaya, çarpıtmaya, hakaret etmeye gelince ön safta yer almalarını aziz milletimizin basiret ve ferasetine havale ediyorum.

Bu ülkede saÄŸlık hizmetleri ile ilgili konuÅŸacak en son kiÅŸi CHP’nin devirlik genel baÅŸkanı KılıçdaroÄŸlu’dur

Bürokratik kariyerinde SSK’yı batırmak dışında hiçbir baÅŸarısı olmayan bir çapsızın sosyal medyadan savurduÄŸu hakaretleri ise buradan kendisine aynen iade ediyorum. Bu ülkede saÄŸlık hizmetleri ile ilgili konuÅŸacak en son kiÅŸi CHP’nin devirlik genel baÅŸkanı KılıçdaroÄŸlu’dur. CHP’nin sadece eski genel baÅŸkanı deÄŸil, yeni lideri de bu konuda bize laf söyleyemez. Hele hele eleÅŸtiride bulunamaz.

Millet, koronavirüs salgınıyla boÄŸuÅŸurken, BaÅŸakÅŸehir Çam ve Sakura Åžehir Hastanesi’nin baÄŸlantı yollarını dahi yapmaktan aciz olan zihniyete ÅŸayet biraz utanma duyguları varsa, bu süreçte susmak düşer.

Yenidoğan çetesi operasyonu

Şunu özellikle söylemek istiyorum; son günlerde hepimizi derinden sarsan, üzen, müteessir eden, insan olan herkesin vicdanını kanatan bir çete operasyonu gündemde. Her ne kadar bu çete operasyonu ülke gündemine yeni gelmiş olsa da soruşturmanın başlama tarihi 1,5 sene öncesine uzanıyor.

Åžikayet üzerine SaÄŸlık Bakanlığımız ve Ä°stanbul Ä°l SaÄŸlık Müdürlüğümüz hemen harekete geçiyor. SaÄŸlık, emniyet, yargı birimlerimizin çok yakın iÅŸbirliÄŸi ile, çete teknik ve fiziki takibi alınıyor. Sorumluların üzerine kararlılıkla gidiliyor. Yürütülen titiz soruÅŸturma neticesinde, çete üyelerine operasyon yapılarak, elebaÅŸları tutuklanıyor. Dosya kapsamındaki 47 şüpheliden 22’si ÅŸu an cezaevinde. SoruÅŸturmanın adli boyutunda bunlar yaÅŸanırken, SaÄŸlık Bakanlığımız TekirdaÄŸ’da bir hastaneyi kapatıyor. Ä°stanbul’daki 9 hastanenin de ruhsatı iptal ediliyor. Yani 12 masum sabinin hayatını kaybetmesine yol açan kim varsa, hangi saÄŸlık kuruluÅŸu varsa, hepsiyle ilgili adli ve idari iÅŸlemler gecikmeksizin yapılıyor.

Hal böyleyken muhalefetin ve muhalif medyanın Türk ordusuna kimyasal silah kullandı iftirası atan Tabipler Odası’yla el ele verip utanmadan bizi, bakanlıklarımızı, saÄŸlık sistemimizi, hatta topyekûn saÄŸlık çalışanlarımızı hedef alması, ülkemiz siyaseti ve basını adına büyük bir ÅŸuursuzluktur.

Masum bebeklerin cenazesi ve ailelerinin acısı üzerinden siyaset yapmak, vicdan tutulmasından başka bir şey değil

Masum bebeklerin cenazesi ve ailelerinin acısı üzerinden siyaset yapmak, vicdan tutulmasından başka bir şey değildir. Bir avuç haysiyetsiz sebebiyle doktoru, hemşiresi, ebesi, hastabakıcısı, teknikeri, asistanı, hocasıyla yaklaşık 1,5 milyon insanımızın çalıştığı sağlık ordumuzu kimse töhmet altında bırakamaz.

Birkaç çürük elma yüzünden sağlık camiamızın hırpalanmasına da göz yummayız

Salgın döneminde sağlık personelimizin kendi canlarını riske atma, ailelerinden haftalarca uzakta kalma pahasına nasıl gayret gösterdiklerini muhalefet unutmuş olabilir. Ama biz hiçbir zaman unutmadık, unutmayacağız. Birkaç çürük elma yüzünden sağlık camiamızın hırpalanmasına da göz yummayız. Tekrar ediyorum, ortada para hırsıyla 12 evladımızın canına kasteden insanlık müsveddesi bir çete vardır. Bölücü terör örgütü sempatizanlarının da içinde olduğu bu çete devletimizin vatandaşlarımıza daha kaliteli ve erişilebilir sağlık hizmeti sunmak amacıyla sağladığı imkanları istismar ederek böyle alçakça bir vahşeti gerçekleştirmiştir.

Böyle bir barbarlığı yapanlardan işledikleri suçların hesabı en ağır biçimde hukuk önünde sorulacak

Devletimiz de ilk andan itibaren harekete geçmiş, gereken her türlü adımı atmıştır. Şunu da söylemek isterim ki, böyle bir barbarlığı yapanlardan işledikleri suçların hesabı en ağır biçimde hukuk önünde sorulacaktır.

Maddi menfaat temin etmek gayesiyle, masum bebeklerin hayatıyla oynayan bu canilerin bir daha gün yüzü görmemesi için Cumhurbaşkanı olarak ben de konunun bizzat takipçisi olmaya devam edeceğim. Sağlık ve Adalet bakanlarımızla yaptığım görüşmede, kendilerine gerekli talimatları çok net biçimde verdim. Bir kez daha evlatlarını kaybeden ailelerimize başsağlığı diliyorum.

YORUMLAR

s

En az 10 karakter gerekli

Sıradaki haber:

Bahçeli terörist başı Öcalan’a seslendi

HIZLI YORUM YAP