23 Kasım 2024 itibariyle Covid-19 ile mücadelede aşılanan sayısı kişiye ulaştı.

1xbetbetpasmariobet
a
en iyi rulet siteleri

Ons altın ve gümüşte durum ne?

Mart’a kadar güçlü duruşunu koruyacağını ama çok sert yükseliş olabileceğini şimdilik beklemiyorum. En ilginç fiyatlama kıymetli madenlerde oldu

ABD Ocak ayı enflasyonu oldukça güçlü ve beklentilerin de bir hayli üzerinde geldi. Aylık %0.6 yıllık ise %7.5’luk artış var.

Bu rakamlar Mart ayında FED’in aksiyomlarını nasıl değiştirir?

Aslında asıl merak edilen konu da bu. En son 26 Ocak’ta yapılan FED FOMC toplantısında piyasalar 2022 yılı içinde FED kaç kere ve hangi oranda faiz artışı yapar konusunda uzlaşıya varamamıştı. Hele ki FED’in Mart ayında 25 baz puan mı yoksa 50 baz puanlık bir artış yapacağı en çok merak edileniydi. Enflasyon verisi açıklanmadan önce piyasada hakim fiyatlama FED’in 5 faiz artırımı yapacağı ve her bir faiz artırımının da 25’er baz puan şeklinde olacağı yönündeydi. Fakat enflasyon açıklandıktan sonra bu olasılıklar değişti. Şunu söylemek de çok yanlış olmayacaktır, enflasyon sonrası konuşan FED üyesi Bullard enflasyondan daha fazla piyasaları bozdu diyebilirim. Bullard FED’in Temmuz ayındaki 3 toplantıda 100 baz puanlık artış beklediğini ve yılın ikinci çeyreğinden itibaren bilanço küçültümüne başlanması gerektiğini söyledi. Hem enflasyon verisi hem de Bullard’ın oldukça şahin sözlü yönlendirmesinden sonra piyasalar artık 2022’de FED’den 5 değil 7 faiz artırımı beklemeye başladı. Ayrıca enflasyon öncesinde Mart ayında 25 baz puan faiz artırımı gelme olasılığı %73.1 ve 50 baz puan gelme olasılığı %26.9 iken Bullard sonrası şimdilik 25 baz puan için bu olasılık %10.1’e gerilerken Mart’ta 50 baz puan gelme olasılığı ise %89.9’a yükselmiş görünüyor. Yani anlayacağınız enflasyon verisi sonrası piyasa Mart ayında 50 baz puanlık bir artış bekliyor.

ABD uzun ve kısa vadeli tahvil faizleri birbirine oldukça yaklaştı.

Enflasyon verisi sonrasında en dikkat çekici gelişmelerden biri de ABD 2 yıllık, 5 yıllık ve 10 yıllık tahvil faizleri arasındaki farkın oldukça azalması oldu. Bullard’ın da sözlü yönlendirmesinin de etkisiyle birlikte ABD tahvillerinde sert bir yükseliş görüldü. ABD 10 yıllık tahvil faizlerinde %5, ABD 5 yıllık tahvil faizlerinde %17.7 ve 5 yıllıklarda %7.9’luk bir artış gerçekleşti. Bu gelişmeyle yazının kaleme alındığı sırada ABD 10 yıllıları %2, 5 yıllıkları %1.91 ve 2 yıllıkları ise %1.56 seviyesine ulaştı. Böylelikle 2 yıllıklar ile 10 yıllıklar arasındaki fark ve 5 yıllık tahvil faizleri arasındaki fark oldukça azaldı. Peki bu ne anlama geliyor? İlk olarak bu farkın azalması getiri eğrisinin yataylaştığı anlamına geliyor. Yani tahvil faizi fiyatlamasına göre bu kısa vadede enflasyonun artmaya devam edeceği demek. Ayrıca bu fiyatlamaya göre uzun vadede büyümede de bir yavaşlama olma ihtimali bir hayli yüksek. Tabi bitmedi. Tahvil faizleri arasındaki farkın azalması ABD’li ünlü analist El-Erian’a göre FED’in enflasyonu geçici görmesi ve sonrasında da sıkılaşmada geç kalma konusunda yaptığı politika hatasından kaynaklanıyor. Bu politika hatasının farkında olan piyasaların tedirginliğinin de en büyük göstergesi bu fiyatlama. Öte yandan değerli ekonomist Şant Manukyan’da tahvil faizleri arasındaki farkın bu denli azalmasının FED’in faiz artışlarına çok, bilanço küçültümüne ise daha az önem vermesinden kaynaklanıyor.

Bundan sonra piyasa fiyatlamaları nasıl devam eder?

Enflasyon açıklandıktan sonra başta Nasdaq olmak üzere ABD endeksleri kırmızıya döndü. Bana göre 16 Mart’ta FED ilk faiz artırımını yapana kadar endeksler üzerinde ara ara baskı olsa da FED kaynaklı çok sert düşüler olacağını düşünmüyorum. Dolar endeksinde veri sonrası zaten çok güçlü bir yükseliş beklemiyordum. Yine Mart’a  kadar güçlü duruşunu koruyacağını ama çok sert yükseliş olabileceğini şimdilik beklemiyorum. En ilginç fiyatlama kıymetli madenlerde oldu. Ons altın ve gümüş veri sonrası sert yükseldi, sebebi enflasyon endişesi. Fakat sonrasında FED’den 7 faiz artışı gelebileceği beklentisi kıymetli madenleri biraz baskıladı. Ama buna rağmen yine de oldukça güçlü duruyorlar. Bu noktada son günlerde jeopolitik risklerden beslenen kıymetli madenlerde enflasyondan korunma kaynaklı olarak kısa vadede güçlü bir yükseliş başlayabileceğini düşünüyorum.

YORUMLAR

s

En az 10 karakter gerekli

Sıradaki haber:

Bu anlaÅŸma ne getirecek?

HIZLI YORUM YAP