Felaketin üzerinden çeyrek asır geçti

0

BEÄžENDÄ°M

ABONE OL

News

0

Merkez üssü Gölcük olan depremde yaÅŸamını yitirenler için Kocaeli’nin Kavaklı sahilinde düzenlenen törende konuÅŸan İçiÅŸleri Bakan Yardımcısı Münir KaraloÄŸlu, deprem ve diÄŸer afetlerde hayatını kaybedenlere Allah’tan rahmet diledi.

17 AÄŸustos 1999 Marmara Depremi’nden çıkarılan derslerle toplum olarak afete karşı daha bilinçli ve dirençli, devlet olarak da daha koordine hale geldiklerini ifade eden KaraloÄŸlu, bütüncül afet anlayışıyla Afet ve Acil Durum Yönetimi BaÅŸkanlığının (AFAD) oluÅŸturulduÄŸunu kaydetti.

KaraloÄŸlu, Marmara Depremi yaÅŸandığında ülkede deprem yönetmeliÄŸinin bulunmadığını dile getirerek, “Bu çok acıdır. 17 AÄŸustos Depremi’nden sonra deprem yönetmelikleri yayınlandı. Yenilenerek geldi. Åžu anda biz yeterli görmüyoruz. Deprem yönetmeliÄŸinde yeni ilaveler yapmak üzere çalışmaları tamamladık. Ä°nÅŸallah yakın zamanda Sayın CumhurbaÅŸkanımıza arz ederek kamuoyuyla paylaşılacak, yayınlanacak ve yeni kriterler getireceÄŸiz. Yaptığımız binaları, konutları, iÅŸ yerlerini depreme daha dayanıklı hale getirebilmek için yeni kriterler koyacağız. Bunu 6 Åžubat depreminden çıkardığımız ders olarak yeni yönetmeliÄŸe ilave edeceÄŸimiz, yeni uygulamalar olacak.” diye konuÅŸtu.

Fotoğraf: Kerim Yavuz/AA

AFAD BaÅŸkanı Okay MemiÅŸ de kurumların imkanları ölçüsünde Marmara Depremi’ne etkin müdahale etmeye çalıştığını belirterek, milletin otomatik bir refleksle kenetlenerek yardımlar gönderdiÄŸini söyledi.

Bu depremden çıkarılan derslerle AFAD’ın kurulduÄŸunu anlatan MemiÅŸ, “Anadolu’da her 10 yılda bir 7 büyüklüğünün üzerinde bir depremle sarsılıyoruz. Her 5 yılda bir 6,5 büyüklüğünde bir depremle sarsılıyoruz. Her 3 yılda bir de 6 büyüklüğünde bir depremle sarsılıyoruz. Bu depremlerin hepsi çok yıkıcı depremler. Bizim farkındalıkla ilgili de eÄŸitimle ilgili birimlerimiz var. Aslında bu sarsıntılar bile farkındalığın üst düzeyde olması gerektiÄŸini hatırlatıyor. CoÄŸrafyamız bize depremin ne kadar önemli, gerçek, etkili olduÄŸunu hatırlatıyor. Bu noktadan hareketle çalışmalarımızı yürütmemiz gerekiyor.” ifadelerini kullandı.

Memiş, depremden çıkarılan dersler sonucu Türk Silahlı Kuvvetleri, jandarma, polis, itfaiyeci, madenciler ve sivil toplum kuruluşu (STK) temsilcilerini eğitmeye başladıklarını dile getirerek, şöyle konuştu:

“Nüfusumuzla orantılandığında dünyada en fazla arama kurtarma ekibine sahip ülke olacağız çok yakın bir sürede ama asıl yapmamız gereken, saÄŸlam zemine saÄŸlam binaları yapmak zorundayız. Ä°yileÅŸtirme çalışmaları olarak da dünyanın en büyük afet sonrası iyileÅŸtirme operasyonu yapan Türkiye Cumhuriyeti Devleti ve Türk milleti var. 1 yıl içerisinde yaklaşık 80 bin kalıcı konut, saÄŸlam zemine, saÄŸlam binalar yapılarak teslim edilmiÅŸ durumda. Yıl sonunda 200 bin konutun teslimini de yapacağız. Bu operasyon baÅŸlı başına dünyanın en büyük afet sonrası iyileÅŸtirme operasyonu. Marifet mi? Evet, marifet ama asıl marifet bu depremlerde büyüklüğü ne kadar olursa olsun saÄŸlam zemine yıkılmayan binaları yapabilmek. Ä°nÅŸallah onu da hep beraber devletimizle, milletimizle, merkezi idareyle, yerel yönetimlerle, STK’lerle, 85 milyonla beraber dostlarımızla iÅŸte Japonya ve diÄŸer ülke dostlarımızla bilimin ışığında en iyisini yapmamız lazım. Bu yönde 7 gün 24 saat çalışıyoruz.”

Konuşmaların ardından kursu başarıyla tamamlayan Gölcük Arama Kurtarma Derneği (GESOTİM) kursiyerlerine sertifikaları protokol üyelerince verildi.

Marmara Depremi’nde hayatını kaybedenler için Kur’an-ı Kerim okundu ve dua edildi.

Sakarya

Sakarya BüyükÅŸehir Belediyesince Demokrasi Meydanı’nda düzenlenen etkinlikte, Kur’an-ı Kerim tilavetinin ardından ilahi ve kasideler okundu.

Fotoğraf: Onur Orhan/AA

Marmara Depremi’nde yaÅŸananların izletildiÄŸi programda, Türk Kızılay tarafından katılımcılara çeÅŸitli ikramlarda bulunuldu.

Programda konuÅŸan Sakarya Valisi YaÅŸar Karadeniz, Türkiye’de yaÅŸanan depremler nedeniyle binlerce insanın hayatını kaybedip yaralandığını söyledi.

AFAD tarafından 81 ilde uygulanan risk azaltma eylem planları çerçevesinde çalışmalar yapıldığını aktaran Karadeniz, yerel yönetimlerin de bu konuda çok önemli adımlar attığını dile getirdi.

Depremin Sakarya’ya çok ÅŸey kazandırdığını, kentte yatay yapılaÅŸma sayesinde gökyüzünü görebildiklerini vurgulayan Karadeniz, “Bu konuda gerçekten disiplinli ÅŸekilde bu uygulanmış. Demek ki istersek biz o disiplini saÄŸlayabiliyoruz. Yeter ki vatandaşımız buna rıza göstersin. Yeter ki yerel yönetimlerimiz üzerine düşsün, yeter ki genel yönetim kuruluÅŸları bu konunun üzerinde dursun. Ve bunu saÄŸladığınız sürece de biz yaÅŸanan afetlerin felakete dönüşmesini de önlemiÅŸ oluruz.” dedi.

Yalova

Kurumlar tarafından kurulan stantların gezilmesiyle baÅŸlayan programda, 15 Temmuz Demokrasi ve Cumhuriyet Meydanı’nda toplanan kalabalık sahildeki Deprem Anıtı’na kadar “sessiz yürüyüş” gerçekleÅŸtirdi.

Vali Hülya Kaya ve il protokolünün katıldığı yürüyüş sonrası depremde çekilen fotoğrafların yer aldığı sergi gezildi, ardından programa katılanlar hayatını kaybedenlerin isimleri yazılı mermer blokların bulunduğu anıta karanfil bıraktı.

Anı defterini imzaladıktan sonra gazetecilere açıklamada bulunan Vali Kaya, depremde hayatını kaybedilenlerin acılarını ilk günkü gibi hissettiklerini ifade etti.

Fotoğraf: Sıtkı Yıldız/AA

Anma günlerinin deprem gerçeğini hayatın bir parçası haline getirmek için önemli günler olarak gördüklerini aktaran Kaya, şöyle konuştu:

“Atacağımız her bir adımda, yapacağımız her bir planda artık deprem gerçeÄŸini unutmadan hayatımızı planlamak, alacağımız kararları, yapacağımız iÅŸleri ona göre deÄŸerlendirmek durumundayız. Yalova’nın da bir deprem gerçeÄŸi var. Dolayısıyla biz hem valilik, belediye, tüm kamu kurum ve kuruluÅŸları olarak her türlü tedbiri almak, riski azaltmak zorundayız. Dolayısıyla bugün yapmış olduÄŸumuz yürüyüş, panel, anma programında bu kadar insanı bir araya getirmemizin de nedeni bu aslında. Sadece bu kamunun yapacağı yatırımlarla, alacağı tedbirlerle de halledebileceÄŸimiz ÅŸeyler deÄŸil. Dolayısıyla ben Yalovalı hemÅŸerilerimize de sesleniyorum, deprem gerçeÄŸini bir ÅŸekilde eÄŸer riski azaltacaksak beraber azaltabiliriz.”

Saygı duruÅŸunda bunulması, Ä°stiklal Marşı’nın okunmasının ardından depremde yapılan arama kurtarma çalışmalarının yer aldığı sinevizyon gösterisi izlendi.

Kur’an-ı Kerim tilavetiyle devam eden program, deprem saati olan 03.02’de duaların edilmesi ve karanfillerin bırakılmasıyla son buldu.

Önceki yıllarda anıt içerisinde deprem sonrası fotoğrafların sergilendiği 03.02 ve 45 saniye adı verilen salonların, içerisinde oluşan çatlak nedeniyle tedbir amaçlı ziyarete kapatıldığı ve serginin bu nedenle dışarıda kurulduğu belirtildi.

AA