26 Nisan 2024 itibariyle Covid-19 ile mücadelede aşılanan sayısı kişiye ulaştı.

1xbetbetpasmariobet
a
en iyi rulet siteleri

Hareketsiz yaÅŸam uyku apnesini tetikliyor

Uzmanlara göre, hareketsiz yaşam tarzı horlama ve uyku apnesini tetikleyerek, önemli sağlık sorunlarına sebep oluyor.

Kulak Burun BoÄŸaz Hastalıkları ve BaÅŸ Boyun Cerrahisi Uzmanı Doç. Dr. Esin Yalçınkaya, AA muhabirine yaptığı açıklamada, tedavi edilmeyen uyku apnesi ve horlamanın ölüm riskini artırdığına dikkati çekerek, özellikle horlamanın ciddiye alınması gerektiÄŸi uyarısında bulundu. 

Doç. Dr. Yalçınkaya, pandemi dönemiyle birlikte fiziksel hareketsizlik ve kilo alma baÅŸta olmak üzere yaÅŸam tarzında olumsuz deÄŸiÅŸikliklerin arttığını en önemli sorunlardan birinin de uyku apnesi olduÄŸunu söyledi. 

Uykuda nefessiz kalma olarak bilinen uyku apnesinin Türkiye’de görülme sıklığının yüzde 5 ile 10 arasında olduÄŸunu bildiren Yalçınkaya, özellikle 45 yaşın üzerindeki bireylerin yüksek risk altında olduÄŸunu anlattı. 

Yalçınkaya, uyku apnesinin erkeklerde görülme oranının daha fazla olduÄŸunu ve genetik yatkınlığın da hastalık riskini artırdığını belirterek, “Pandemi süreciyle baÅŸlayan hareketsiz yaÅŸam ve düzensiz beslenme, uyku apnesi ÅŸikayetiyle gelenlerin sayısında artışa yol açmaktadır.” dedi. 

“Her horlama, uyku apnesi belirtisi olmayabilir” 

Hastalığın en önemli belirtilerinden birinin yüksek tonda horlama ve kesintili uyku olduÄŸunu ifade eden Doç. Dr. Esin Yalçınkaya, “Her horlama uyku apnesi belirtisi olmayabilir. Rutin bir horlama periyodu varsa normal karşılanıp ihmal edilmemeli ve kiÅŸi bir kulak burun boÄŸaz uzmanı tarafından deÄŸerlendirilmelidir. Rahat bir uyku uyumama durumu, hormonal dengemizi bozarak pek çok önemli hastalığa neden olabilir. Rutin horlama periyodu dışındaki nefes kesilmeleri ve horlamalar hayatı tehdit eden uyku apnesinin semptomu olabilir.” dedi. 

Yalçınkaya, uyku anında nefessiz kalma süreci baÅŸladığında oksijen miktarının yüzde 50’lere kadar inebildiÄŸine ve kiÅŸinin yaÅŸamla ölüm arasında gidip geldiÄŸine dikkati çekerek, “Vücuttaki karbondioksitin solunum merkezini uyarmasıyla yeniden solunum baÅŸlamakta ancak kiÅŸi ne horladığının ne solunumunun durduÄŸunun ne de yeniden baÅŸladığının farkına varamamaktadır. Bunu ancak yanındaki fark etmektedir. Solunum durması bir gecede onlarca kez olabilir.” ifadelerini kullandı. 

“Kesintili uyku, gündüz uyuma ihtiyacı varsa hekime baÅŸvurulmalı”

Yalçınkaya, bağışıklık sistemini zayıflatan, beden ve ruh saÄŸlığını tehdit eden uyku apnesinin, tedavi edilmediÄŸi takdirde kalp damar, diyabet ve karaciÄŸer gibi ölümcül hastalıklara davetiye çıkardığını söyledi.

Apnenin tetiklediÄŸi kalp ritmi ve tansiyondaki deÄŸiÅŸikliklerin yaÅŸamı tehdit ettiÄŸini vurgulayan Yalçınkaya, ÅŸunları kaydetti:

“Horlama ve uyku apnesi ciddiye alınmalı, ÅŸüphe durumunda hasta dikkatli takip edilmelidir. Bu konuda özellikle evdeki diÄŸer bireylere görev düÅŸmektedir. Yüksek periyodda horlama, solunum kesilmesi, kesintili uyku, gündüz uyuma ihtiyacı varsa mutlaka uzman bir hekime baÅŸvurulmalıdır. Uyku apnesi tanısında hastaların burun ve boÄŸaz bölgelerinde bu probleme neden olabilecek anatomik bir problem olup olmadığı kameralı sistemlerle ayrıntılı olarak deÄŸerlendirilir. Ayrıca hastaların 1 gece hastanede yatırılarak uyku esnasındaki fonksiyonlarının kayıt altına alınması gerekebilir. TeÅŸhisin konulmasından sonra ise tedaviler arasında ilaç, kilo verme, cerrahi veya solunum cihazlarının kullanımı yer almaktadır.”

AA

YORUMLAR

s

En az 10 karakter gerekli

Sıradaki haber:

Almanya’da sanayi üretimi nisanda yüzde 17,9 düştü

HIZLI YORUM YAP



Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.