HSK yeniden inceleme başlattı

0

BEÄžENDÄ°M

ABONE OL

News

0

Ziyaretlerde bulunmak üzere Zonguldak’a gelen Bakan Tunç, gazetecilerin gündeme iliÅŸkin sorularını yanıtladı.

Tunç, Danıştayın FETÖ’den ihraç edilen yargı mensuplarıyla ilgili kararına iliÅŸkin soru üzerine, Hakimler ve Savcılar Kurulu (HSK) tarafından olaÄŸanüstü hal çerçevesinde 2016 yılından itibaren peyderpey toplamda 4 bin 6 hakim ve savcının meslekten ihraç edildiÄŸini hatırlattı.

Danıştayın, bunlardan dava açanlardan 387’sinin mesleÄŸe iadesine karar verdiÄŸini aktaran Tunç, şöyle devam etti:

“Bu karar gereÄŸince de mesleklerine geri dönmüş oldular. Tabii burada özellikle temyiz süreci Danıştay Ä°dari Dava Dairelerinde devam eden dosyalar da söz konusu. Ä°lk derece olarak Danıştayda devam eden, ilgili dairede devam eden de 64 dosya var. 1286’sının da temyizi devam ediyor. Dava açılan dosyalarla alakalı olarak Hakimler ve Savcılar Kurulu özellikle iadesine karar verilmiÅŸ olan 387 davayla ilgili olarak da itirazları o zaman içerisinde yapılmıştı, temyiz süreçleri saÄŸlanmıştı. Temyizde devam eden, kesinleÅŸmeyen dosyalar da söz konusu. Bu 387 iade kararı sonrasında da yaklaşık 2021, 2022, 2023 yıllarını, muhtelif tarihleri kapsayan dönemlerde bu kararlar verilmiÅŸti. Bu karar neticesinde mesleklerine geri dönen 387 isimle alakalı Hakimler ve Savcılar Kurulu olarak yeniden bir inceleme baÅŸlattık. Bunun neticesinde yeniden bu dosyalar incelenecek. Bir hatalı karar olmamasına özen gösteriliyor.”

Tunç, özellikle FETÖ ile mücadeledeki kararlılıklarından hiçbir zaman taviz vermeyeceklerini vurgulayarak, “Çünkü bu bizim kırmızı çizgimiz. Tüm terör örgütleriyle mücadelemizi sürdürdüğümüz gibi özellikle FETÖ’nün devlet kurumlarından, özellikle yargı gibi, emniyet gibi bu noktalarda özellikle bu hassasiyetin korunmasını istiyoruz. Sayın CumhurbaÅŸkanı’mız da sorular üzerine Danıştay kararıyla ilgili gerekli açıklamaları yapmıştı. Hakimler ve Savcılar Kurulumuz da bu dosyalarla ilgili yeniden inceleme baÅŸlattı. Bu inceleme neticesinde bir soruÅŸturmaya dönüşecek dosyalar varsa yine bunun kararını verecek olan tabii ki Hakimler ve Savcılar Kurulu TeftiÅŸ Kuruludur ve ilgili dairesidir. TeftiÅŸ Kurulunun incelemeleri neticesinde süreci hep beraber takip ediyoruz.” ifadelerini kullandı.

“Yargımız soruÅŸturmayı titizlikle takip ediyor”

Ziyaretlerde bulunmak üzere Zonguldak’a gelen Bakan Tunç, gazetecilerin gündeme iliÅŸkin sorularını yanıtladı.

Tunç, Erzincan’da maden ocağındaki toprak kaymasına iliÅŸkin soru üzerine olayın herkesi derinden sarstığını söyledi.

Bölgede 9 kişiyi toprak altından kurtarma çalışmalarının devletin ilgili kurum ve kuruluşlarınca sürdürüldüğünü belirten Tunç, temennilerinin bir an önce onlara ulaşmak olduğunu kaydetti.

Tunç, olayda kusuru olan kişilerin bulunması ve nedenlerinin ortaya çıkarılması için hemen adli soruşturma başlattıklarını hatırlatarak, Çalışma ve Sosyal Güvenlik ile Enerji ve Tabii Kaynaklar bakanlıklarının idari soruşturmalarını başlattığını, Erzincan Cumhuriyet Başsavcılığının koordinasyonunda İliç Cumhuriyet Başsavcılığınca görevlendirilen 4 savcının adli soruşturmayı başlattığını anlattı.

SoruÅŸturma kapsamında 8 bilirkiÅŸinin görevlendirildiÄŸini dile getiren Tunç, “Jeoloji mühendisliÄŸi, inÅŸaat, kimya, iÅŸ güvenliÄŸi uzmanı ve diÄŸer alanlarda 8 uzman bilirkiÅŸi bölgede incelemelerine devam ediyor. Bir ön rapor verdiler. Bu ön rapor neticesinde de 8 gözaltı yapılmıştı. Yabancı firmanın baÅŸkan yardımcısı olarak görev yapan ÅŸahsın da aralarında bulunduÄŸu, saha sorumlusu ve oradaki operasyonlardan görevli, iÅŸ güvenliÄŸinden sorumlu firma yetkilileriyle ilgili 8 gözaltı vardı.” diye konuÅŸtu.

Tunç, şüphelilerden 6’sı hakkında tutuklama, 2’si hakkında da adli kontrol kararı verildiÄŸini aktararak, süreci hep beraber takip ettiklerini vurguladı.

Bu tür kazaların bir daha meydana gelmemesi için gerekli tedbirlerin alınması noktasında Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde Meclis AraÅŸtırma Komisyonu da kurulduÄŸuna iÅŸaret eden Tunç, “Türkiye Büyük Millet Meclisi yasama olarak bir taraftan onlar araÅŸtıracak, diÄŸer taraftan yargımız soruÅŸturmayı titizlikle takip ediyor. BilirkiÅŸiler de uzman bilirkiÅŸiler de incelemelerine devam ediyor. Süreç içerisinde kimlerin sorumluluÄŸu varsa bu faciaya kim sebep olmuÅŸsa tabii ki yargı huzurunda hesap vereceklerdir. Temennimiz 9 canımızın bir an önce toprak altından çıkarılması, bütün dileÄŸimiz onlara kavuÅŸmak.” ifadelerini kullandı.

“Önemli düzenlemeler var”

Bakan Tunç, dün TBMM BaÅŸkanlığına sunulan 8. Yargı Paketi’nin getireceÄŸi yeniliklere yönelik soru üzerine, bakanlık olarak yargının hızlandırılması, vatandaÅŸların yargı hizmetlerinden daha etkin yararlanabilmesi anlamında gerek uygulamayla gerekse de mevzuatla ilgili iyileÅŸtirmeleri yapmaya devam ettiklerini söyledi.

Daha önce Yargı Reformu Strateji Belgesi kapsamında 7 yargı paketinin önceki yasama döneminde hayata geçirildiÄŸini belirten Tunç, 8. Yargı Paketi’nin de bunun devamı olarak TBMM BaÅŸkanlığına sunulduÄŸunu kaydetti.

Tunç, gelecek günlerde TBMM’de görüşmelere baÅŸlanacağını aktararak, “Burada yargıyı hızlandıracak, yargı hizmetlerinin etkinliÄŸini artıracak, hak arama hürriyetini daha da güçlendirecek, kiÅŸisel verilerin ve özel hayatın korunmasına yönelik önemli düzenlemeler var. Yaklaşık 70 maddeden oluÅŸan bir paketti. Meclisin çalışma takvimi, seçimin de yaklaÅŸmış olması nedeniyle özellikle süreli olan, aciliyeti olan bazı hususlar öne alınarak milletvekillerimiz 41 madde, emekli maaÅŸları, emekli ikramiyesi de ilave edilerek 42 madde olarak Meclise sevk edildi. İçerisinde önemli hususlar var.” ÅŸeklinde konuÅŸtu.

Kanun yollarında belli süreler olduğuna, her davada sürenin farklı olduğuna dikkati çeken Tunç, şöyle devam etti:

“Bazı davalarda 8 gündür temyiz süresi. Bazı davalarda 7 gündür, bazılarında 15 gündür, bazılarında bir haftadır. Dolayısıyla bu da bir karışıklığa neden oluyor. Yani özellikle hem avukatların takibi açısından hem vatandaÅŸlarımızın takibi açısından temyiz sürelerini, itiraz sürelerini kaçırmaları, ‘Acaba o davada kaç gündü?’ tartışmalarını, o karışıklıkları sona erdirecek bir madde düzenlememiz var. Yani bazı davalarda tefhimden itibaren, kararın yüze karşı okunmasından itibaren süre baÅŸlar. Bazısında tebliÄŸden baÅŸlar. Bu da karışıklığa neden oluyordu. Tüm bunları artık ortadan kaldırıyoruz. Bütün davalarda temyiz, itiraz ve istinaf süreçlerinde kararın tebliÄŸinden itibaren 2 hafta içerisinde itiraz ya da temyiz yoluna baÅŸvurulabilecek. Bu ortadaki karışıklığın, hak kayıplarının önüne geçilecek bir düzenleme.”

Tunç, bunun yanı sıra kiÅŸisel verilerin, özel hayatın korunmasıyla ilgili bir düzenleme de olduÄŸuna deÄŸinerek, “Küresel ÅŸirketler artık müşterilerinin kimlik bilgilerini alarak iÅŸlemler yapıyorlar. Bunlar yurt dışı kaynaklı ÅŸirketler de olabiliyor. Burada vatandaÅŸlarımızın, özellikle kiÅŸisel verilerinin korunması anlamında birtakım güvencelere ihtiyaç duyuluyordu. Bu güvenceleri ortaya koyan, özel nitelikteki kiÅŸisel verilerin korunmasını daha etkin saÄŸlayabilecek madde düzenlemeleri var.” ÅŸeklinde konuÅŸtu.

“Hedefimiz uzun yargılamaları ortadan kaldırmak”

Anayasa Mahkemesinin, terör örgütü üyesi olmamakla birlikte terör örgütü adına suç iÅŸleyen kiÅŸilerin cezalandırılmasına yönelik maddeyi kanunilik ilkesi açısından iptal ettiÄŸini belirten Tunç, “Terörle mücadeledeki kararlılığımızdan taviz vermemiz mümkün deÄŸil. Hem Anayasa Mahkemesi kararının gerekçelerini dikkate alarak hem de terör örgütü üyesi olmamakla beraber terör örgütü adına suç iÅŸleyen kiÅŸilerin cezasız kalmaması anlamında, onların özellikle ceza kanununda belli bir ceza, terör örgütü üyeliÄŸinin cezasını saÄŸlayacak ÅŸekilde bir düzenleme yapıyoruz. Bu da terörle mücadeledeki kararlılığımızı ortaya koyan önemli bir düzenleme.” ifadelerini kullandı.

Tunç, uzun yargılamalar nedeniyle Anayasa Mahkemesinin önüne giden çok sayıda dosya olduğunu dile getirerek, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Hedefimiz uzun yargılamaları ortadan kaldırmak. Özellikle vatandaÅŸlarımızın adil yargılanma hakkı bakımından yargıyı daha da hızlandıracak, etkinliÄŸini daha da artıracak düzenlemeleri de hayata geçiriyoruz. Gerek hakim, savcı yardımcılığı sistemi gerek hukuk mesleklerine giriÅŸ sınavı, kürsüdeki hakim ve savcılarımızın adalet akademisindeki eÄŸitimlerine varıncaya kadar özellikle yargıyı hızlandıracak, yeni mahkemelerin kurulması, istinaf dairelerinin artırılmasıyla ilgili çalışmalarımız sürerken diÄŸer yandan da vatandaÅŸlarımızın uzun yargılamalardan dolayı Anayasa Mahkemesine baÅŸvurması nedeniyle Anayasa Mahkemesine baÅŸvurmadan önce bir ara mekanizma dediÄŸimiz Adalet Bakanlığı bünyesinde tazminat komisyonuna baÅŸvurup hakkını orada öncelikle arayabilmesi, alabilmesi anlamında… Tabii o karara karşı da tatmin olmuyorsa Anayasa Mahkemesi yolu yine açık.”

Bakan Tunç, özellikle soruÅŸturmadaki koruma tedbirleri bakımından hak ihlalinde bulunduÄŸunu iddia edenlerin maddi manevi tazminat için ağır ceza mahkemesine baÅŸvurduÄŸunu anlatarak, “Burada da yine Adalet Bakanlığı Tazminat Komisyonuna baÅŸvurma imkanını getiriyoruz. Hükmün açıklanmasının geri bırakılması diye bir müessese var ceza hukukumuzda. Anayasa Mahkemesi hükmün açıklanmasının geri bırakılmasıyla ilgili bir itiraz yolunun olmaması, bir kanun yolunun olmaması nedeniyle bir iptal kararı vermiÅŸtir. Bununla ilgili de hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararlarının istinaf yolunu, istinaf kanun yolunu açarak burada da hak arama yolunu geniÅŸletme noktasındaki düzenlemeler içeriyor bu paket.” ÅŸeklinde konuÅŸtu.

Özellikle toplumda “cezasızlık algısını” ortadan kaldırmaya yönelik birtakım çalışmalarının da olduÄŸunu vurgulayan Tunç, “Milletvekillerimizle belirli bir aÅŸamaya getirmiÅŸtik. Özellikle denetimli serbestliÄŸin maktu 1 yıl yerine bir oran getirerek, kısa süreli hapis cezasına mahkum olanların da cezasını çekmesi anlamında ve bunun dışında ceza mevzuatıyla ilgili bazı düzenlemeler de Meclisin çalışma takvimi açısından o konular bölünerek ikinci pakete, yani Meclis seçimden sonraki çalışmalara aktarılmış oldu.” diye konuÅŸtu.

AA