İstanbul, 1 hafta çöl tozunun etkisinde kalacak

0

BEÄžENDÄ°M

ABONE OL

News

0

Toros, bahar aylarının gelmesiyle Sahra Çölü, Kuzey Afrika ve zaman zaman Arap Yarımadası’nda atmosfere karışan tozların hava akımlarıyla baÅŸka yerlere taşındığını söyledi.

Bu durumun normal bir doÄŸa olayı olduÄŸunu belirten Toros, özellikle ısınan çöl bölgelerinden havalanan tozların, rüzgar akımlarıyla Avrupa ve Türkiye’ye kadar ulaÅŸabildiÄŸini ifade etti.

Toros, yüksek basınç sistemleri ve rüzgar akımlarıyla taşınan bu tozların, hava kalitesinde değişikliklere yol açarken, atmosferin renginde de belirgin bir değişime neden olabileceğini dile getirdi.

Ä°stanbul’un bugünden itibaren Kuzey Afrika’dan gelen çöl tozunun etkisi altına gireceÄŸini vurgulayan Toros, “Sayısal hava tahmin modellerine göre, Ä°stanbul’da bir hafta boyunca çöl tozunun etkisi devam edecek. Çöl tozlarını araçların üzerinde ve yüzeylerde görebiliriz. Çöl tozu olayları, bölgesel yağış gibi sadece küçük alanlarla sınırlı kalmaz. Åžu anda çöl tozları Güney Avrupa ve DoÄŸu Avrupa’yı kaplamış durumda. Aynı ÅŸekilde, Türkiye’nin büyük bir kısmında da etkili olacak.” dedi.

Prof. Dr. Toros, çöl tozunun atmosferde farklı seviyelerde bulunabileceÄŸini aktararak, “Bazen yer seviyesinde daha az hissedilirken bazen de özellikle güneÅŸin doÄŸumu ve batışı sırasında havanın sarımtırak, turuncu ve kırmızı tonlarında görülmesine neden olabilir. Gökyüzünün daha puslu ve kızılımsı görünmesi çöl tozunun etkili olduÄŸunu gösterir. Bazı günlerde bu etki daha belirgin hale gelebilir.” diye konuÅŸtu.

FotoÄŸraf: Hikmet Faruk BaÅŸer/AA

“Açık havada yapılacak aktivitelerin azaltılmasında fayda var”

Çöl tozlarının insan sağlığı üzerindeki etkilerine de dikkati çeken Toros, bu tozların içeriğinde ince kum, kil ve mineral parçacıkları bulunduğunu kaydetti.

Toros, parçacıkların atmosfere karışarak hava kalitesini düşürdüğünü, bu nedenle özellikle solunum yolu hastalıkları olan bireylerin dikkatli olması gerektiğini ifade ederek, şöyle devam etti:

“Çevre, Åžehircilik ve Ä°klim DeÄŸiÅŸikliÄŸi Bakanlığının hava kalitesi izleme istasyonlarının verilerine göre, PM10 ve PM 2.5 seviyelerinde artış gözlemleniyor. Çöl tozları, özellikle astım ve bronÅŸit gibi solunum yolu hastalıkları olan bireylerde olumsuz etkilere neden olabilir. YaÅŸlılar ve kronik rahatsızlığı bulunan kiÅŸilerin, dışarıda uzun süre vakit geçirmemeleri ve gerekli önlemleri almaları gerekiyor. YoÄŸun çöl tozu dönemlerinde açık havada yapılacak aktivitelerin azaltılmasında fayda var. Özellikle spor yapanlar ve dış mekanda çalışanlar, bu süreçte hava kalitesine dikkat etmeli. Çöl tozunun yoÄŸun olduÄŸu günlerde dış ortamda uzun süre kalınması, göz ve cilt tahriÅŸine, solunum sıkıntılarına yol açabilir.”

Doğal gübre görevi görüyor

Prof. Dr. Toros, çöl tozlarının olumsuz etkilerinin yanı sıra doğaya faydalı bazı yönleri de olduğunu belirterek, bu tozların özellikle bahar aylarında tarımsal ekosistemler için önemli bir besin kaynağı olduğunu söyledi.

Sahra Çölü’nden gelen tozların fosfor ve demir gibi mineraller açısından oldukça zengin olduÄŸunu anlatan Toros, bahar aylarında bitkilerin en çok ihtiyaç duyduÄŸu dönemde bu tozların bir nevi doÄŸal gübre görevi gördüğünü, toprak üzerine çöken bu mineral yüklü tozların bitkilerin besin ihtiyacını karşılamalarına yardımcı olduÄŸunu kaydetti.