22 Aralık 2024 itibariyle Covid-19 ile mücadelede aşılanan sayısı kişiye ulaştı.
Son dönemde sosyal medyada ve gıda takviyelerinde adını sıkça duyduğumuz kolajen yalnızca bir gıda değil, vücudumuzda en fazla bulunan proteindir. Lif benzeri yapısı sayesinde, vücuttaki bağ dokuların üretiminde kullanılır. Lif benzeri yapısı ile kolajen bağ doku olarak kemik, cilt, kas, tendon ve kemik iliğinin önemli bir bileşenidir. Dokuların güçlü, dayanıklı ve esnemeye uygun olmasını sağlar.
Kolajen hangi besinlerde bulunur?
Bağ doku içeren hayvan etlerinde doğal olarak bulunur. Ancak bazı diğer hayvansal ve bitkisel besinlerde de vücudun kolajen üretebilmesi için gerekli yapı taşları bulunur. Bu besinleri tüketerek vücuttaki kolajen üretimi sağlanabilir.
Yaşlandıkça insan vücudundaki kolajen üretimi azalır. Aşırı güneş ışınlarına maruz kalmak, aşırı alkol tüketmek, sigara içmek, fiziksel aktivite azlığı ve yetersiz uyku kolajen üretimini olumsuz etkiler.
Yaşlanmayla birlikte, deri altı kolajeni düzenli lif ağı yapısından, düzensiz bir yapıya doğru değişir. Çevresel faktörler de kolajen liflerine zarar verir. Liflerin kalınlık ve dayanıklılığı azalır dolayısıyla ciltte kırışıklıklar artar.
Besin takviyesi olarak kolajen almanın faydalarına ilişkin bilimsel literatürde, insanlarla yapılan çok fazla çalışma olmadığını görüyoruz. Yapılmış bazı rastgele kontrollü çalışmalar, kolajen takviyesinin cildin elastikliğini arttırdığını işaret ediyor.
Diğer bazı çalışmalarda ise, kolajenin cildin nemli olmasına, osteoartrit ağrılarının hafiflemesine yardımcı olduğunu gösteriyor.
Kolajenin faydaları şu şekilde sıralanıyor.
Kolajen takviyelerinin zararı var mı?
Kolajen takviyeleri nadiren yan etkilere yol açar. Henüz bu durumdaki kişilerde kolajen takviyeleriyle ilgili çalışmalar yapılmadığından, hamile ve emziren anneler, kullanmaktan uzak durmalıdır.
Beslenme ile kolajen almak mümkün mü?
Kolajen takviyelerinin etkileri araştırılmaya ve tartışılmaya devam ediyor. Beslenme yoluyla da kolajen alabileceğinizi unutmayın.
Vücudunuz kolajen üretmek için glisin ve prolin adlı amino asitlerden faydalanır. Amino asitlerler, çinko, bakır ve C vitaminini bir araya getirir ve kolajen üretebilir. Tavuk, et, balık, yumurta, süt ürünleri ve kurubaklagil gibi glisin ve prolin içeren gıdaları tüketerek, vücudunuzun kolajen üretmesini desteklenebilir.
C vitamini, çinko ve bakır için kaynaklar çok ulaşılabilecek yerdedir. Domates, portakal, limon, mandalina, greyfurt, yeşil yapraklı sebzeler ve tam tahıl ürünleri bunlardandır.
Kolajen almak için bir diğer yöntem de bağ doku içeriği yüksek, kemik kullanılabilir. Çorba ve sulu yemeklerde kullanılan kemik suyu yüksek kolajen içerir. Bunun için eti sıyrılmış kemikler su ve az miktarda sirke ile uzun süre kaynatılır. Çözünen kolajen ve mineraller kaynama suyuna geçer. Kemiklerde bulunan kolajen, sıvılara kıvam veren jelatine dönüşür.
Yemeklere lezzet vermekte de iyi bir sos olabilir.
O ülkede haftada 4 gün çalışma düzenlemesi
E-ticaret’te stopaj oranı yüzde 1 olarak belirlendi
Suriyelilerin ülkelerine dönüşü için yeni adım
Asgari ücrette sona doğru
Gümrük Muhafaza ekipleri kaçakçılık operasyonlarını sürdürüyor
Muğla’da hastaneye çarpan helikopter düştü, 4 kişi yaşamını yitirdi
Özlem Gürses hakkında ev hapsi kararı
Kentsel dönüşümde kira desteği artırıldı
Erzurum’daki çığ ikizleri ayırdı
Piyasaların gözü TCMB’nin faiz kararında
“Yeni anayasa Türkiye için çok geç kalmış bir ihtiyaçtır”
E-ticaret’te stopaj oranı yüzde 1 olarak belirlendi
Suriyelilerin ülkelerine dönüşü için yeni adım
Asgari ücrette sona doğru
Gümrük Muhafaza ekipleri kaçakçılık operasyonlarını sürdürüyor
Muğla’da hastaneye çarpan helikopter düştü, 4 kişi yaşamını yitirdi
Özlem Gürses hakkında ev hapsi kararı
Kentsel dönüşümde kira desteği artırıldı
Erzurum’daki çığ ikizleri ayırdı
Piyasaların gözü TCMB’nin faiz kararında
“Yeni anayasa Türkiye için çok geç kalmış bir ihtiyaçtır”