KRİZ YÖNETİMİ

0

BEÄžENDÄ°M

ABONE OL

News

0

Krizler her zaman gerek özel gerekse iÅŸ hayatımızda bulunan bir gerçeklikler olmuÅŸtur. Başımıza gelen olası kriz durumlarına bazen hazırlıklı oluruz bazense hiç beklemediÄŸimiz anda hiç beklemediÄŸimiz durumlar yaÅŸayabiliriz. Henüz cümleyi okurken muhtemelen herkesin aklına aynı ÅŸey gelmiÅŸtir. Malum hayatımızın merkezine oturmuÅŸ bulunan bir pandemi sürecinden geçmekteyiz.

BaÅŸa gelen bu krizleri yönetebilmek gün geçtikçe daha büyük önem kazanıyor. GeçmiÅŸte belki bu kadar önemsenmeyen bu durum artık bir yetkinlik haline bürünmüÅŸ desek abartmış olmayız sanırım. Bunun adına düzenlenen etkinlikler, sertifika programları var ve çoÄŸumuz bunların örneklerine rastlıyoruz. Kriz yönetimi TDK’nin sözlüÄŸünde yer alan basit tanımıyla, ‘’Bir ülkenin karşılaÅŸtığı ulusal, uluslararası herhangi bir sorun veya doÄŸal afet durumlarında sorunun en az zararla atlatılabilmesi için konunun uzmanlarından oluÅŸturulan kurul’’ veya ‘’Ä°ÅŸletmelerde hatalı üretim, ham madde sıkıntısı, kalite düÅŸüklüÄŸü, pazarlama vb. sebeplerle ortaya çıkan sorunlu dönemde iÅŸbaşına getirilen yöneticilerin yönetme biçimi.’’ olarak geçiyor. Elbette ki iki anlam da bize konu hakkında bilgi veriyor fakat ikinci anlam ekonomik ve sektörel anlamda bizi daha çok ilgilendiriyor diyebiliriz.

Kriz yönetiminin baÅŸlıca sorunlarından biri bilinçsiz yönetimsizlik. Kriz ve sorun birbirine karıştırılıyor, nerede nasıl hareket edileceÄŸine doÄŸru zamanda karar verilemiyor ve bunlar birikerek bir domino taşı etkisiyle gözümüzün önünden kayıp gidiyor. Zamanında yapılamayan yönetim artık ipin ucu kaçtığından daha da zorlaşıyor ve izlemekten baÅŸka hiçbir ÅŸey yapılamıyor. Åžimdi akıllarda ÅŸöyle bir soru belirebilir: Kriz ve sorun neden farklı? Aslında kriz ve sorun her ne kadar aynı görünseler de birbirlerinden bir o kadar da bağımsızdır. EÄŸer bir durum günlük hayatı, rutininizi ya da iÅŸleyiÅŸinizi aksatmıyor sadece hedef ve iÅŸleyiÅŸi etkileyen bir durum ise bu sorundur. Ancak yanlış deÄŸerlendirmeler, müdahaleler ve yönlendirmeler ile bir sorun kriz haline dönüÅŸebilir. Bu açıklama herhalde yukarıda belirttiÄŸimiz durumu daha net açıklıyordur.

Peki bu krizleri yönetmek açısından doÄŸru süreç nasıl olmalıdır? Kendimizce bu önemli soruya yanıt aramak gerekirse öncelikle bu tür süreçler için hazırlanmış genel bir taslak strateji mutlaka olmalıdır. Hazırlanmış diyorum çünkü neyin ne zaman baÅŸa geleceÄŸi belli olmuyor. BaÅŸlangıçta verdiÄŸimiz örnek üzerinden düÅŸünün, 2019 yılının son çeyreÄŸine yaklaşırken kim pandemi olacağını kestirebilirdi? Ama geldiÄŸimiz noktada bahsettiÄŸimiz tarihten çok deÄŸil tam 1 yıl sonrasında her ÅŸey bambaÅŸka geliÅŸti. Yılların emeÄŸi üzerinde olan iÅŸletmeler battı, insanların kiÅŸisel olarak hayatlarında bunalımlar oluÅŸtu. Daha önceki yazılarımızda bu konulara deÄŸindiÄŸimiz için detaya girmeye gerek yok fakat uzun lafın kısası ‘’Düzen deÄŸiÅŸti ve tahmin edilemeyecek düzeyde deÄŸiÅŸmeye devam edecek.’’ Evet gördüÄŸümüz gibi beklenmedik ÅŸeyler olabiliyor demek ki. Stratejinin önemi daha çok iÅŸleyiÅŸte ortaya çıkacaktır fakat biz yine de kısaca deÄŸinelim.

Öncelikle bir iÅŸletme açısından düÅŸünecek olursak bu tür durumlar adına hazırlıklı bulunan doÄŸru bir ekibimiz olmalı. Sonuçta iÅŸini özveriyle yapan saÄŸlam bir ekip her dönemde gerekli, kriz anlarında sorunlarımızı çözmek adına da doÄŸru insanlar her ÅŸeyi daha kolay kılacaktır. Krizi kabullenmemiz gerektiÄŸini de unutmayalım. Genelde olumsuz bir durumla karşılaÅŸtığımızda ilk yapılan inkar etmek oluyor. Durumdan kaçmaya ve sırtımıza yük almamaya çalışıyoruz fakat inkar asla kar getirmez. Burdan da sonucu doÄŸru ekiple özdeÅŸleÅŸtirebiliriz. DoÄŸru bir ekip sorumluluk almaktan korkmaz.

Sonrasında yapılması gereken ÅŸey, çözüm odaklı ve pratik davranmaktır. Olanı kabullenmekardından çözümlere odaklanmak. ÖrneÄŸin geçmiÅŸe yönelik hızlı bir kontrol yapılmalı ve zihnimizde gerek ÅŸahsi gerek evrensel anlamda örnek teÅŸkil edebilecek olayları süzgeçten geçirip iÅŸimize yarayabilecek ÅŸeyler var mı göz atmalıyız. Belki de çözüm avuçlarımızın arasındadır.

Kriz dönemi duygusallığına kapılmadan olası deÄŸiÅŸikliklere hazırlıklı olmalı ve ayağımızı yere saÄŸlam basmalıyız. Asıl en önemlisi de hatta her durumda en önemli sayılabilecek durumda kendimize güveniyor

olmamızdır. Unutmamalıyız ki sorunlar öldürmüyorsa ÅŸüphesiz güçlendirecektir. Durumu lehimize çevirmek ellerimizin arasında. KiÅŸi kendine kalpten inanmalı ve güvenmelidir. Bu tür ÅŸeylerin yalnızca birer süreç olduÄŸunu ve bir ÅŸekilde atlatılacağını benimseyerek aÅŸabilirsiniz.