MEB Bakanı Tekin: “CumhurbaÅŸkanımızın vatandaÅŸtan oy almasını saÄŸlayacak olan bir ideali hayata geçirmek için çaba sarf edeceÄŸim”

0

BEÄžENDÄ°M

ABONE OL

News

0

Milli EÄŸitim Bakanı Yusuf Tekin, yeni müfredatla ilgili gelen 67 bin görüş ve önerinin 10 bin 756’sından doÄŸrudan faydalanıldığını belirterek, “En başından itibaren çok katılımcı ve demokratik bir mantıkla süreci yürütmeye çalıştık. Bu konudaki eleÅŸtirilerin tamamını reddediyorum.” dedi.

Tekin, katıldığı NTV canlı yayınında, eğitim gündemine ilişkin soruları yanıtladı.

Müfredat değişikliği konusunda her kesime, birçok kez katkı verme konusunda çağrıda bulunduklarını, o dönemde az sayıda geri dönüş aldıklarını ifade eden Tekin, bunların üzerine nisan ayının sonunda metni kamuoyuyla paylaştıklarını aktardı.

Milli EÄŸitim Bakanı Tekin, yeni müfredat metni hazırlanmadan önce yaptığı çaÄŸrılara dönüşün az olduÄŸunu kaydederek, “(Buyurun gelin yapalım) diyorum, hiçbiriniz gelmiyorsunuz sonra hazırlanan metni eleÅŸtiriyorsunuz. Kullandıkları üslup ‘yok ÅŸunlarla hazırladılar’ alakası yok, ‘Burada bilim adamı yok’, yalan söylüyorlar. Türkiye’nin en saygın üniversitelerinden akademisyen arkadaÅŸlarımız var. Åžimdi bu eleÅŸtirileri yaparken o isimlere yönelik saygısızlıklarını da ortaya koyuyorlar.” diye konuÅŸtu.

Tekin, yeni müfredat taslağı için 67 bin civarında görüş ve öneri geldiÄŸini aktararak, tüm bunların sisteme yüklendiÄŸi an ilgililere iletildiÄŸini, Talim ve Terbiye Kurulu BaÅŸkanı’nın son incelemesinin ardından kendisinin müfredatı onayladığını anlattı.

“67 bin görüşün ne kadarı metne yansıtıldı?” sorusuna Tekin, “67 bin görüş ve önerinin 10 bin 756’sından doÄŸrudan faydalanıldığını söylüyor arkadaÅŸlarımız. Oran olarak da toplam görüşlerin yüzde 16’sı. Ama tekrar söylüyorum, en başından itibaren çok katılımcı ve demokratik bir mantıkla süreci yürütmeye çalıştık. Bu konudaki eleÅŸtirilerin tamamını reddediyorum.” yanıtını verdi.

Bakan Tekin, müfredata ilişkin eleştirileri nasıl değerlendirdiğinin sorulması üzerine, demokrasi, laiklik ve Cumhuriyet üzerine yapılan eleştirilerin hiçbirisini kabul etmediğini söyledi.

Müfredattaki, “Türkiye Yüzyılı” ibaresi nedeniyle AK Parti propagandası yapmakla eleÅŸtirildiklerini anımsatan Tekin, CumhurbaÅŸkanı Recep Tayyip ErdoÄŸan’ın 14-28 Mayıs seçimlerinden önce “Önümüzdeki yüzyılı Türkiye Yüzyılı yapmak istiyorum” ifadesini kullandığını hatırlattı.

Milli Eğitim Bakanı Tekin, sözlerini şöyle sürdürdü:

“CumhurbaÅŸkanımız seçildi ve ben CumhurbaÅŸkanımızın atadığı bir Bakanım, Sayın CumhurbaÅŸkanımızın vatandaÅŸa taahhüt ettiÄŸi ve vatandaÅŸtan da oy almasını saÄŸlayacak olan bir ideali hayata geçirmek için çaba sarf edeceÄŸim.

CumhurbaÅŸkanlığı Hükümet Programı’nda yer alan bir kavramdan bahsediyoruz. Zaten Sayın CumhurbaÅŸkanımız bunu deklare etmiÅŸ. Tekrar söylüyorum yani bir siyasi partinin seçim propagandası olmaktan çıktı konumuz artık. Önümüzdeki yüzyılı Türkiye Yüzyılı yapmak istiyoruz. Bunu nasıl yapabiliriz? Çocuklarımızı dünyadaki muadilleriyle en iyi ÅŸekilde rekabet edebilecek, çağın ihtiyaç duyduÄŸu insan profiline en iyi ÅŸekilde kendilerinin yetiÅŸmesini saÄŸlayabilecek bir program ortaya koyarak bunu yapmaya çalışıyoruz.”

Tekin, eÄŸitim öğretimin baÅŸlamasıyla yeni müfredatta küçük dokunuÅŸlar olabileceÄŸini dile getirerek, “Sahadaki öğretmen arkadaÅŸlarımızın fark ettiÄŸi veyahut içinde yaÅŸadığımız konjonktür gereÄŸi çok hızlı geliÅŸen bir dünyada yaşıyoruz, bir yenilik ortaya çıkabilir, bir doÄŸal afet, baÅŸka tür konular ortaya çıkabilir. Onlar mutlaka müfredatın içerisine yeniden dercedilir.” deÄŸerlendirmesinde bulundu.

Müfredatta Osmanlı dönemi

“Müfredatta, Osmanlı’nın duraklama döneminin ‘dönüşüm’, çöküş döneminin ‘savaÅŸlar sarmalında Osmanlı’ olarak yer almasıyla ilgili eleÅŸtiriler var. Nasıl deÄŸerlendirirsiniz?” sorusuna karşılık Tekin, “Osmanlı kötü, Cumhuriyet iyi” veya “Cumhuriyete karşıyız, Osmanlı’yı seviyoruz.” ÅŸeklindeki ikilemlere karşı olduÄŸunu vurguladı.

Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin, şöyle devam etti:

“Programlarımıza yaptığımız ÅŸey ÅŸu, eski Türk devletlerinden, Türkistan devletlerinden, Osmanlı’dan Cumhuriyet’e bir devamlılık. Bir kopuÅŸ deÄŸil. Bu devamlılığın çocuklarımız tarafından içselleÅŸtirilmesini istiyoruz. Ä°ntegral dışındaki konuların odağında burası var. Çocuklarımız bu kopuÅŸu, sanki Cumhuriyet öncesi dönemi baÅŸka bir ülkenin tarihiymiÅŸ gibi algılasınlar istemiyorum. Bu devamlılığı algılasınlar ki bu ülkenin, bu devletin, bu milletin birliÄŸini, beraberliÄŸini, bütünlüğünü ve gelecek kuÅŸaklara aynı kararlılıkla sahip çıkılması anlamında eÄŸitim verelim istiyoruz.”

Öğretmenlik Meslek Kanunu çalışmaları

Tekin, Öğretmenlik Meslek Kanunu’na iliÅŸkin soru üzerine de Anayasa Mahkemesinin iptal kararının ardından hem bu karar doÄŸrultusunda düzenleme yapmayı hem de öğretmenlerin, sendikaların ve ilgili akademik camianın beklediÄŸi bir meslek kanunu hazırlamayı amaçladıklarını aktardı.

Bu konuda da kamuoyuna çaÄŸrıda bulunduklarını ve önemli geri dönüşler aldıklarını anlatan Tekin, taslak metnin ortaya çıktığını, Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde komisyonlara havale edilmesini beklediklerini belirtti.

Yusuf Tekin, bir başka soru üzerine de velilerinden izni almadan öğrencilerini sosyal medyada paylaşan öğretmenlere açılan davalarla ilgili konuştu. Tekin, öğretmenleri bu tür yargılama süreçlerinden kurtarmak için konuyu bir disiplin mekanizmasına dönüştürdüklerini ifade etti.

“Dünyada artık bu modele doÄŸru geçiliyor”

Öğretmen yetiştirme programlarına ilişkin soru üzerine Tekin, geçmiş dönemlerde sürekli farklı mekanizmalarla öğretmen ihtiyacının giderilmeye çalışıldığını anımsattı.

1993’teki 14. Åžura’dan itibaren 2021’deki 20. Åžura’ya kadar her ÅŸurada bir Milli EÄŸitim Akademisi kurulmasının tartışıldığını hatırlatan Tekin, “Åžu anda yaptığımız ÅŸey lisans programlarının dışında, Milli EÄŸitim Bakanlığı kendi ihtiyaç duyduÄŸu öğretmeni, kendi ihtiyaç duyduÄŸu profile göre, okul türü, öğrenci türü açısından, pedagojik açıdan veya bakanlıkla iletiÅŸim açısından ihtiyaç duyduÄŸu ÅŸekilde yetiÅŸtirmek üzere bir akademik yapı oluÅŸturacak.” dedi.

Milli EÄŸitim Bakanı Tekin, Kariyer Basamak Sınavlarıyla ilgili soruyu ise “Başından beri söylüyorum, öğretmen arkadaÅŸlarımıza bir test sınavla kariyer unvanı verilmesini ben içime sindiremiyorum ve bunu da doÄŸru bulmadığımı söylemiÅŸtim. Ama dediÄŸim gibi bu Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde tartışılacak, oradan çıkan yasal düzenlemeye saygı duyacağız.” diye yanıtladı.

Heybeliada Ruhban Okulu

Tekin, Heybeliada Ruhban Okulu’nun yeniden açılıp açılmaması konusundaki soru üzerine de ÅŸunları kaydetti:

“Olayın iki boyutu var, bir tanesi siyasal boyutu. O boyutu da Sayın CumhurbaÅŸkanımız ve dış politikamızı yöneten Bakanımız birlikte belirlerler. Onların verecekleri kararları biz hayata geçirmiÅŸ olacağız. KiÅŸisel olarak ben Heybeliada Ruhban Okulu’nun hem Türkiye’nin sahip olduÄŸu demokratik birikimi yansıtması açısından hem laiklik uygulamasıyla ilgili olarak bakış açımız açısından okulun açık olmasını kiÅŸisel olarak bunu arzu ederim. Sayın CumhurbaÅŸkanımızın bizden istediÄŸi ÅŸey, bu konudaki kararımızı verdiÄŸimizde hangi yöntemlerle çalışabiliriz veya nasıl bir usul izleyebiliriz, onun araÅŸtırmasını yapmamızı bizden istemiÅŸti. Dolayısıyla bu rezervi koyarak ben cümlelerimi söylemek isterim. Nihayetinde açılıp açılmayacağına karar verecek kiÅŸi Milli EÄŸitim Bakanı olarak ben deÄŸilim. CumhurbaÅŸkanımız, DışiÅŸleri Bakanımız ve ilgili kurullar bunun kararını verecekler. Biz de hayata geçirmekle mükellefiz.”

“Mezuniyet balolarını yasaklamadık”

Yusuf Tekin, “Mezuniyet baloları yasaklandı mı?” sorusu üzerine, çocukların ve velilerin üzerindeki yükü minimize edecek adımlar attıklarını dile getirdi.

Mezuniyet balolarını yasaklamadıklarını, sadece velilerin ÅŸikayetleri üzerine, onlara maddi bir külfet olmadan yapılmasını istediklerini aktaran Tekin, “Bu tür etkinlikler okul idaremizin kontrolünde, okullarımızın uygun salonlarında, okulumuzun yoksa yanındaki ya da Milli EÄŸitim Bakanlığının ildeki, ilçedeki baÅŸka bir alanında bu rahatlıkla organize edilebilir. Bizim yasakladığımız ÅŸey bu anlamdaki çocuklarımızın üstüne ilave yükler getirebilecek konular. Sanki her ÅŸeyi yasaklamışız gibi algılıyor ama öyle bir ÅŸey yok.” ifadesini kullandı.

AA