Mobilya sektöründe “yetiÅŸmiÅŸ ve ara eleman sıkıntısı” alarmı

0

BEÄžENDÄ°M

ABONE OL

News

0

Meslek liselerinin daha çok teşvik edilmesi ve imalat sanayisinde çalışanlara bazı vergisel avantajlar sunulması gerektiğini belirten sektör temsilcileri, eleman sıkıntısının sürmesi halinde üretimde problemler yaşanabileceğini bildirdi.

Mobilya Dernekleri Federasyonu (MOSFED) Başkanı Ahmet Güleç, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Türk mobilya sektörünün son 20 yılda dünya ticaretinde, üretimde, katma değerde ve tasarımda adından başarıyla söz ettirdiğini söyledi.

Bu süre zarfında Türkiye’nin dünya mobilya ihracatında 7’nciliÄŸe yükseldiÄŸini, üretimde ilk 12 ülke arasına girdiÄŸini, tasarımda üst sıralara yerleÅŸtiÄŸini dile getiren Güleç, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Son 20 yıldaki baÅŸarımızın altına yatan neden üretim. Mobilyada 46 bin üretici firmamız var. Ä°malatçı firmaların yüzde 10’u, imalat sanayisinde çalışanların da yüzde 5’i mobilyacı. Firmalarımız, hem istihdam ve ihracat kaynağı hem de katma deÄŸer saÄŸlıyor. 10 yıl önce dünya mobilya ticaretinden yüzde 0,7 pay alırken bugün yüzde 2 pay alıyoruz. Türkiye’nin ihracatındaki payımız da yüzde 0,8 iken yüzde 2’yi aÅŸmış durumda.”

“Mobilyada baÅŸarı hikayemiz var, tüm dünya ürünlerimizi tercih ediyor”

Ahmet Güleç, bahsettiÄŸi verilerin Türkiye’nin mobilyada bir baÅŸarı hikayesi yakaladığını gösterdiÄŸini belirterek, Türk mobilyasının dünyanın her yerinden tercih edildiÄŸini vurguladı.

Türkiye’nin 20 yıl önce dış ticaret açığı verdiÄŸi mobilyada halihazırda yıllık 5 milyar dolarlık ihracat baÅŸarısı yakaladığını, sadece 500 milyon dolarlık ithalat yaptığını, net 4,5 milyar dolar dış ticaret fazlası verdiÄŸini anlatan Güleç, yüzde 80 yerli olan sektörün daha çok büyümeye ihtiyacı olduÄŸunu söyledi.

Güleç, 2028’de dünyanın ilk 5 mobilya ihracatçısı ve üreticisi olmak istediklerini, 12 milyar dolarlık ihracat hedeflerinin bulunduÄŸunu kaydederek, ÅŸu ifadeleri kullandı:

“Burada önümüzdeki konu üretim. Ãœretim için ne lazım? Ä°stihdam, meslek sahibi olan insanlarımızın bulunması. Ancak bugün baktığımızda en büyük sorun imalatta çalışacak insan bulamamak. Yıllık 12 milyar dolarlık mobilya üretiyoruz. Direkt mobilya imalatında 260 bin kiÅŸi çalışıyor. MaÄŸazalarımızla birlikte toplam 500 bin kiÅŸi istihdam ediyoruz. Mobilya sektörümüz dünya ile yarışırken istihdamının da avantajını kullanmıştır. Bu baÅŸarı giriÅŸimcilerimizle birlikte çalışanlarımızın da baÅŸarısı.”

“Tehlike çanları çalıyor”

MOSFED Başkanı Güleç, imalatta çalışacak personel bulamadıklarını, insanların bu alanda çalışmak istemediğini belirterek, şu değerlendirmelerde bulundu:

“Bu bizim için ciddi anlamda tehlike çanları demektir. Mobilyada yaklaşık 30 tane mesleÄŸimiz var. Yeni teknolojilerle birlikte belki 35 meslek var. Bunları yetiÅŸtirmemiz lazım ancak çalışacak eleman bulamıyoruz. Endüstri meslek liselerini özendirmemiz gerekiyor. Ä°nsanlar bu iÅŸi neden tercih etmiyor? Hem sivil toplum hem üretici hem de kamu olarak bu iÅŸi ciddiye almamız gerekiyor. Ä°nsanlarımız mobilyada ya da imalatta çalışmayı tercih etmiyorsa oturup düşünmeliyiz.”

Güleç, sektörde hangi meslek dalında en çok eleman ihtiyacı olduÄŸuna iliÅŸkin, “Ä°ster oymacı ister döşemeci deyin, ister kaplama dikiÅŸ ustası ister CNC operatörü deyin, isterseniz düz işçi deyin hepsine ihtiyacımız var.” diye konuÅŸtu.

Gerek ekonominin genelinde gerekse mobilya sektöründeki birçok sorunun zamanla aşılabileceÄŸini dile getiren Güleç, “Ancak çalışacak insan bulamazsak pazarlarımızı kaybederiz. 200 ülkeye ihracat yapıyoruz ve Türk mobilyası olarak dünyanın her yerindeyiz. EÄŸer imalat yapamaz, imalatta çalışan bulamazsak hiçbir sorunu çözemeyiz.” dedi.

“Meslek lisesi” ve “vergisel avantaj” çaÄŸrısı

Güleç, sektördeki istihdam sorununun çözümü için anne babalara büyük görev düştüğünü ifade ederek, “Mobilya sektöründe çok iÅŸ var. Çocuklarını mobilya sektörüne, endüstri meslek liselerine, çıraklık okullarına yönlendirsinler. Burada mutlu olabilecekleri ve geleceÄŸi olan bir meslek var. Mobilya, geleceÄŸi olan bir meslek.” çaÄŸrısında bulundu.

Sektördeki maaÅŸlara ve kazançlara deÄŸinen Güleç, iyi meslek sahibi olanların ücret noktasında çok baÅŸarılı olduÄŸunu, katma deÄŸerli üretim yapan firmaların, “meslek sahibi insanlar gelsin maaÅŸ problemi yok” dediÄŸini anlattı.

Güleç, “Her ÅŸeyden önce imalat sektöründe çalışanları maliye politikasıyla ödüllendirmemiz gerekiyor. Ä°malat sanayisi için ‘tehlikeli iÅŸ yeri’ diyoruz. Buralarda çalışan insanlar neden aynı vergiyi versin? Bu insanlar vergi politikalarıyla desteklenmeli. Kıdem noktasında, emeklilik primi anlamında neden daha fazla desteklemiyoruz?” diye konuÅŸtu.

Ä°malat sanayisinde çalışanlara sosyal prestij kazandırmaları gerektiÄŸini vurgulayan Güleç, “Bir ülke üretmiyorsa dış ticaret açığını kapatamaz. Katma deÄŸerli üretim sadece telefon veya bilgisayar yapmak deÄŸildir. Katma deÄŸer her yerde, mobilyada, tekstilde, metalde, imalattadır. Ä°malat da bizim geleceÄŸimizdir.” ifadelerini kullandı.

“Mobilya bölümünden mezun olan herkesi istihdam etmeye hazırız”

Ahmet Güleç, MOSFED olarak daha önce İstanbul İl Milli Eğitim Müdürlüğü ile protokol imzaladıklarını anımsatarak, meslek liselerinin mobilya bölümünden mezun olan herkesi istihdam etmeye hazır olduklarını söyledi.

Güleç, “Hangi bölgede, hangi meslek lisemiz varsa, kaç tane mezun verecekse hepsini istihdam etmeye hazırız. 15 mobilya derneÄŸimizle üzerimize düşeni yaparız. Ä°nsanlarımızın meslek liselerini tercih etmeleri için üzerimize düşen ne varsa sahada da çalışmaya hazırız. ‘Türkiye’nin geleceÄŸi ihracatta’ diyoruz ama ihracatın geleceÄŸi de imalatta.” ÅŸeklinde konuÅŸtu.

“En az personel sorunu yaÅŸayan firmada bile yüzde 30 mavi yaka sıkıntısı var”

Modoko Başkanı Koray Çalışkan da sektörde yaşanan yetişmiş ve ara eleman sıkıntısından bahsederek, sektörün iç pazardaki cirosunun ve ihracat rakamlarının geçen yılla aynı olmasına rağmen ciddi sıkıntılar yaşadıklarını söyledi.

Çalışkan, “Mobilya sektörü dolaylı olarak 500 bin kiÅŸinin çalıştığı bir sektör. BahsettiÄŸim gibi sektörümüz geçen yıla göre büyümemiÅŸ olmasına raÄŸmen personel bulmakta problem yaşıyor. Hangi firmaya giderseniz gidin en az personel sorunu yaÅŸayan firmada bile yüzde 30 mavi yaka sıkıntısı var.” dedi.

Bu soruna çözüm bulma çalışmaları kapsamında Türkiye’nin en çok mobilya üreticisinin bulunduÄŸu bölgelerden olan Ãœmraniye’de Ä°lçe Milli EÄŸitim Müdürlüğü ve Ãœmraniye Kaymakamlığı ile iÅŸbirliÄŸi yaptıklarını anlatan Çalışkan, “Ne kadar ilkokul varsa müdürlerini Sayın Kaymakamımızın öncülüğünde topladık. ‘Akademik baÅŸarısı çok olmayan çocuklarımız LGS’ye girerken meslek liselerini tercih etsin’ dedik.” diye konuÅŸtu.

Ä°malat sanayisinde çalışanların gelirlerinin her geçen gün arttığını vurgulayan Çalışkan, “Niye? Çünkü yapan yok. Avrupa’da görüyorsunuz bir usta bir yere giderken jiple gidiyor neredeyse. Bizde de yavaÅŸ yavaÅŸ olmaya baÅŸladı.” ifadelerini kullandı.

“Bir süre sonra kendi iÅŸlerini kurabiliyorlar”

Koray Çalışkan, mobilya üretiminde çalışanların sektöre çırak olarak katılmış olsa bile bir süre sonra kendi işini kurabildiğini, sektördeki şirketlerin sahiplerinin birçoğunun ustalıktan geldiğini söyledi.

Metalden döşemeciye, cila ustasından vasıfsız elemana kadar her türlü personele ihtiyaç bulunduÄŸunu dile getiren Çalışkan, doÄŸan çocuÄŸa lazım olan beÅŸikten ölen kiÅŸi için ihtiyaç duyulan tabuta kadar bir insanın tüm yaÅŸamında mobilyaya ihtiyaç duyduÄŸunu, Türkiye’nin avantajını koruyabilmesi için gençlerin mobilya üretimine özendirilmesi ve sektörün teÅŸvik edilmesi gerektiÄŸini anlattı.

İmalat sanayisindeki şirketlere de destekler verilmesi ve onlar için projeler üretilmesi gerektiğini vurgulayan Çalışkan, mobilyadaki eleman sıkıntısının devam etmesi durumunda ithalatın ve ürün fiyatlarının artacağını bildirdi.

Çalışkan, sektörde çalışmayı düşünen gençlere yönelik şu açıklamalarda bulundu:

“OÄŸlum 13 yaşında. Çok iyi yerlere gelebilsin okuyarak ama ‘kesinlikle sanayi içerisinde ol’ diyorum. Çünkü sanayide dışarıda yapacaklarından çok daha fazlasını yapıp, kendine fayda saÄŸladığı gibi ekonomiye, memlekete ve millete de katkı saÄŸlayabilir. Mobilya gibi avantajlı sektörler, giren herkesi bugüne kadar mutlu etmiÅŸ. Bundan sonrasında potansiyel daha fazla. Çünkü giren sayısı azalıyor. Girenlerin mutlu olduÄŸunu, kısa vadede gelir anlamında da ciddi gelir elde ettiklerini, genel itibarıyla avantaj saÄŸladıklarını görüyorum. Kime önerdiysek, kime bu fırsatları anlattıysak girenlerin mutluluÄŸunu görüyorum.”

AA