26 Aralık 2024 itibariyle Covid-19 ile mücadelede aşılanan sayısı kişiye ulaştı.

1xbetbetpasmariobet
escort konya
a
en iyi rulet siteleri

Piyasaların gözü ABD’nin büyüme verisinde

Küresel piyasalarda, İsrail ile İran arasındaki gerilimin daha da artabileceği endişesi ve Fed'in gelecek dönem politikalarına ilişkin belirsizliklerle bu hafta karışık bir seyir izlenirken, gözler gelecek hafta ABD'de açıklanacak veriye odaklandı.

Enflasyonla mücadele kapsamında Fed’in izleyeceÄŸi yol haritasına iliÅŸkin soru iÅŸaretleri halihazırda varlık fiyatlamalarını zorlaÅŸtırırken, Orta DoÄŸu’da tansiyonun düşmemesi risk algısının önemli derecede yükselmesine neden oluyor.

Fed BaÅŸkanı Jerome Powell’ın ÅŸahin tonlu sözle yönlendirmelerinin ardından bankanın faiz indirimlerine yakın zamanda baÅŸlamayacağına iliÅŸkin endiÅŸeler arttı.

Powell, açıklamalarında son verilerin politika faizinin öngörülenden daha uzun süre yüksek kalabileceği sinyalini verdi. Son verilerin aradıkları güvene ulaşmanın muhtemelen beklenenden daha uzun süreceğini gösterdiğini dile getiren Powell, yüksek enflasyon devam ederse mevcut kısıtlama seviyesini gerektiği kadar koruyabileceklerine dikkati çekti.

Analistler, hem ABD’de açıklanan veriler hem de Powell’ın ÅŸahin sözle yönlendirmelerinin ardından yatırımcıların temkinli davrandığını belirterek, Orta DoÄŸu’da yüksek seyreden gerilimin de risk iÅŸtahını törpüleyen baÅŸka bir etken olmaya devam ettiÄŸini ifade etti.

Para piyasalarında Powell sonrası, Fed’in faiz indirimine baÅŸlama ihtimali haziranda yüzde 16, temmuzda yüzde 41, eylülde ise yüzde 65 ile fiyatlanıyor.

Öte yandan, Fed’in yayımladığı Bej Kitap raporunda ülkedeki genel ekonomik faaliyetin, ÅŸubat sonundan bu yana “hafif” artış kaydettiÄŸi bildirildi. Ekonomik görünümün ihtiyatlı bir ÅŸekilde iyimser olduÄŸu belirtilen raporda, birkaç bölgede hem girdi hem de çıktı fiyatlarında kısa vadeli enflasyona yönelik yukarı yönlü riskler algılandığı aktarıldı.

Analistler, ABD’de iÅŸ gücü piyasasının dirençli kaldığını belirterek, Fed yetkililerinin temkinli tutumunun devam ettiÄŸini bildirdi.

Buna göre, New York Fed Başkanı John Williams, faiz indirimi konusunda acil ihtiyaç olduğunu düşünmediğini, faiz indirimlerinin ekonomik aktiviteye göre belirleneceğini dile getirdi.

Atlanta Fed Başkanı Raphael Bostic de enflasyonun hedefe beklediğinden daha yavaş döneceğini belirterek, faiz indirimleri konusunda acele etmediklerini bildirdi.

Ayrıca, Uluslararası Para Fonu (IMF), yakın vadeli finansal istikrar risklerinin gerilediÄŸini ve gelecek yıl küresel büyüme üzerinde daha az aÅŸağı yönlü risk olduÄŸunu bildirerek, “Ancak enflasyondaki düşüş sürecinin son aÅŸaması, kısa vadede göze çarpan birkaç finansal kırılganlık nedeniyle karmaşık hale gelebilir.” uyarısında bulundu.

Öte yandan Amerikan medyasının ABD’li yetkililere dayandırarak geçtiÄŸi haberlerde, Ä°srail’in Ä°ran topraklarına yönelik bir saldırı düzenlediÄŸi hatırlatıldı. Ä°ran basını da, Ä°ran Hava Kuvvetleri Ãœssüne ev sahipliÄŸi yapan Ä°sfahan eyaletinin kuzeydoÄŸusunda patlama seslerinin geldiÄŸini duyurdu.
Söz konusu gelişmeler İsrail ile İran arasındaki gerilimin daha da tırmanabileceği endişesini beraberinde getirirken, konuya ilişkin haber akışı yatırımcıların odağında bulunuyor.

ABD’de açıklanmaya devam eden makroekonomik veriler Fed’in atacağı adımlara yönelik öngörüleri gittikçe daha geniÅŸ bir zaman aralığına yaymayı sürdürürken, Orta DoÄŸu’daki gerilimin özellikle emtia fiyatları üzerindeki olası etkileri belirsizlikleri beslemeye devam ediyor.

Dünya genelinde halihazırda enflasyonla mücadelede önemli bir mesafe kat edilmesi gerekirken, Orta DoÄŸu’daki tansiyonun emtia fiyatlarındaki oynaklığı artırarak enflasyonist baskıyı desteklemesinden korkuluyor. Bununla birlikte, Ä°srail ile Ä°ran arasındaki tansiyonun daha da yükselmesinin merkez bankalarının atacağı adımları etkileyebileceÄŸi endiÅŸeleri de fiyatlamaları zorlaÅŸtıran bir baÅŸka unsur olarak görülüyor.

Bu geliÅŸmelerle ABD’nin 10 yıllık tahvil faizi haftayı 10 baz puan artışla yüzde 4,6260’dan tamamladı.

Dolar endeksi de bu haftayı geçen haftanı hemen üstünde 106,1 seviyesinden tamamladı.

Dünya genelinde ekonomik aktivitenin güçlü kalmaya devam edeceğine yönelik beklentiler bakır fiyatlarını desteklemeye devam ederken, 4,51 dolarla 2 yılın en yüksek seviyesini gören bakırın libresi haftayı yüzde 4,6 artışla 4,48 dolardan tamamladı.

Orta DoÄŸu’da tansiyonun düşmesi ve ABD’nin petrol stoklarının beklentilerin üzerinde gelmesinin ardından Brent petrolün varil fiyatı yüzde 3,4 azalışla 86,6 dolara geriledi.

Altının ons fiyatı da Orta DoÄŸu’daki gerilimin güvenli liman arayışlarını desteklemesiyle haftalık bazda yüzde 2 artışla 2 bin 392 dolara çıktı.

New York borsasında satış sağırlık bir seyir izlendi

New York borsasında açıklanan makroekonomik verilerle birlikte piyasalarda Fed’in temkinli tutumuna devam edeceÄŸine iliÅŸkin beklentilerin güçlenmesiyle bu hafta satış ağırlıklı bir seyir izlendi.

ABD’de sanayi üretimi, martta aylık bazda yüzde 0,4 ile piyasa beklentilerine paralel artış kaydetti. Ãœlkede kapasite kullanım oranı ise aynı dönemde 0,2 puan artışla yüzde 78,4’e yükselirken uzun dönem ortalamasının 1,2 puan altında kaldı.
ABD’de yapımına baÅŸlanan yeni konut sayısı, martta yüzde 1 milyon 321 bin, verilen inÅŸaat izni sayısı 1 milyon 458 bin ile piyasa öngörülerin altında gerçekleÅŸirken, ülkede konut baÅŸlangıçları 7 ayın, inÅŸaat izinleri ise 8 ayın en düşük seviyelerini kaydetti.

ABD’de Philadelphia Fed Ä°malat Endeksi nisanda 15,5’e çıkarken, Nisan 2022’den bu yana en yüksek deÄŸerini aldı.

Piyasa beklentilerinin üzerinde gelen endeks, art arda üçüncü ay da pozitif değer alarak sektörde genişlemenin devam ettiğine işaret etti. Ülkede ikinci el konut satışları ise martta yüzde 4,3 azalışla beklentilerin altına düştü.

Kurumsal tarafta, bilançosunu yayımlayan Goldman Sachs, ilk çeyrekte gelirinin yüzde 16 ve net karının yüzde 28 arttığını bildirdi. Bankanın hisseleri, piyasa beklentilerini de aşan finansal sonuçları sonrasında bu hafta yüzde 3,7 değer kazandı.

ABD’li elektrikli araç üreticisi Tesla’nın hisseleri ise çalışanlarının yüzde 10’undan fazlasını iÅŸten çıkaracağına dair haberler sonrasında bu hafta yüzde 14 düşüş gösterdi.
Küresel bazda akıllı telefon satışlarında Samsung yüzde 20,8’lik pazar payı ile Apple’ı geçerken, Apple hisseleri yüzde 6,5 düştü.

Bununla birlikte ABD’deki bilanço sezonunda takvim yoÄŸunlaÅŸmaya devam ederken, bilançosunu yayımlayan Morgan Stanley’nin hisseleri yüzde 5,2, Bank of America’nın hisseleri yüzde 3,3, Johnson & Johnson’ın hisseleri yüzde 0,3 deÄŸer kazandı.

Söz konusu gelişmelerle New York borsasında Nasdaq endeksi yüzde 5,52, S&P 500 endeksi yüzde 3,06 değer kaybedetti, Dow Jones endeksi yüzde 0,01 artış kaydetti.

Gelecek hafta salı imalat sanayi Satınalma Yöneticileri Endeksi (PMI), yeni konut satışları Richmond Fed sanayi endeksi, çarşamba dayanıklı mal siparişleri, perşembe büyüme, toptan stoklar, haftalık işsizlik maaşı başvuruları, cuma kişisel gelir ve harcamalar, Michigan Üniversitesi tüketici güven endeksi takip edilecek.

Avrupa borsaları karışık seyretti

Bu hafta Avrupa borsalarında karışık bir seyir izlendi.

Avrupa’da bu hafta merkez bankası yetkililerinin açıklamaları öne çıktı.

Avrupa Merkez Bankası (ECB) BaÅŸkanı Christine Lagarde, Uluslararası Para Fonu (IMF) ve Dünya Bankası’nın Bahar Toplantıları kapsamında verdiÄŸi bir röportajda, daha ılımlı bir sıkı para politikasına doÄŸru ilerlediklerini belirtti.
Lagarde, “Beklentilerimize göre ilerleyen bir dezenflasyon süreci olduÄŸunu gözlemliyoruz. Bu dezenflasyon sürecine iliÅŸkin biraz daha güven oluÅŸturmamız gerekiyor ancak beklentilerimize göre hareket ederse ve büyük bir ÅŸok yaÅŸamazsak, daha ılımlı bir sıkı para politikası noktasına doÄŸru ilerliyoruz.” ifadelerini kullandı.
Lagarde ayrıca bankanın enflasyon hedefini gözden geçirmek için henüz erken olduğunu ifade etti.

ECB üyesi Bostjan Vasle, her ÅŸeyin planlandığı gibi gitmesi durumunda, yıl sonunda faizlerin yüzde 3’e yakın bir seviyede olabileceÄŸini söylerken, diÄŸer bir banka üyesi Mario Centeno da ECB’nin faiz oranlarını iki kez düşürdükten sonra bile ekonomi üzerinde bir baskı oluÅŸturacağını, ancak borçlanma maliyetlerini düşürmek için acele edilmemesi gerektiÄŸini söyledi.

ECB BaÅŸekonomisti Philip Lane uygun sıkılaÅŸma seviyesi ile süresini belirlemek için verilere baÄŸlı ve toplantıdan toplantıya bir yaklaşım izlemeye devam edeceklerini ifade ederek, “Belirli bir faiz patikasına önceden taahhütte bulunmuyoruz.” dedi.

Öte yandan, avro/dolar paritesi, haftayı yüzde 0,2 artışla 1,0660’tan tamamladı.

Ä°ngiltere Merkez Bankası (BoE) BaÅŸkanı Andrew Bailey de Uluslararası Para Fonu (IMF) ve Dünya Bankasının Bahar Toplantıları kapsamında yaptığı açıklamada, ülkede enflasyonun gelecek ay BoE’nin hedefi olan yüzde 2 seviyesine yaklaÅŸmasını beklediÄŸini dile getirdi.

Avro Bölgesi’nde Tüketici Fiyat Endeksi (TÃœFE), martta yıllık bazda yüzde 2,4 artışla beklentilere paralel gerçekleÅŸirken, Ä°ngiltere’de ise aynı dönemde enflasyon yüzde 3,2 ile tahminlerin üzerinde geldi.

Avro Bölgesi’nde açıklanan enflasyon verilerinin piyasa beklentileri ile uyumlu gerçekleÅŸmesi Avrupa’da risk iÅŸtahını artıran önemli unsurlar arasında yer aldı.

Bu geliÅŸmelerle, bu hafta Almanya’da DAX endeksi yüzde 1,08, Ä°ngiltere’de FTSE 100 endeksi yüzde 1,25 deÄŸer kaybederken, Ä°talya’da MIB 30 endeksi yüzde 0,46, Fransa’da CAC 40 endeksi yüzde 0,14 deÄŸer kazandı.

Gelecek hafta pazartesi Avro Bölgesinde tüketici güven endeksi, salı Avro Bölgesinde ve Almanya’da imalat sanayi PMI, çarÅŸamba Almanya’da Ifo iÅŸ dünyası güven endeksi izlenecek.

Asya borsaları Çin hariç geriledi

Asya pay piyasalarında Ä°srail ile Ä°ran’a yönelik haber akışıyla birlikte satış baskısı derinleÅŸti.

Söz konusu düşüşe teknoloji ÅŸirketleri öncülük ederken, azalan risk iÅŸtahında dün Tayvan merkezli yarı iletken ÅŸirketi TSMC’nin beklentilerin üzerinde gelir ve kar açıklamasına karşın gelecek dönem beklentilerini aÅŸağı yönlü revize etmesi etkili oldu.

ABD Hazine Bakanı Janet Yellen’in Japonya ve Güney Kore maliye bakanlarıyla birlikte gerçekleÅŸtirdiÄŸi toplantıda, söz konusu iki Asya ülkesinin para birimlerinde yaÅŸanan deÄŸer kayıpları ön planda tutuldu. Bu geliÅŸmelerle haftayı dolar/yen paritesi yüzde 1 artışla 154,64, dolar/Güney Kore Wonu paritesi yüzde 0,5 azalışla 1.374,23 seviyesinden tamamladı.

Çin tarafına bakıldığında ise ülke ekonomisi yılın ilk çeyreğinde yüzde 5,3 ile beklentilerin üzerinde büyürken, martta sanayi üretimi yıllık yüzde 4,5 ve perakende satışlar yüzde 3,1 artışla tahminlerin altında kaldı.

Ülkede beklentilerin altında kalan veriler, ekonomik aktivitede yavaşlamanın sürdüğüne işaret etti, piyasalarda hükümetten ekonomik canlılığı artıracak yeni destek adımları atacağına yönelik beklentiler güçlendi.

Çin hükümetinin hisse senedi listeleme kriterlerini sıkılaştırma, yasa dışı hisse satışlarına son verme ve temettü ödemeleri üzerindeki denetimi güçlendirme sözü vermesiyle ülke pay piyasaları pozitif ayrıştı.

Öte yandan, Japonya’da açıklanan verilere göre, martta TÃœFE beklentilere paralel yüzde 2,7 arttı.

Söz konusu geliÅŸmelerle haftalık bazda Japonya’da Nikkei 225 endeksi yüzde 6,21, Güney Kore’de Kospi endeksi yüzde 3,34 Hong Kong’da Hang Seng endeksi yüzde 2,98 deÄŸer kaybedetti, Çin’de Åžanghay bileÅŸik endeksi yüzde 1,52 deÄŸer kazandı.

Gelecek hafta cuma Japonya’da Tokyo TÃœFE takip edilecek.

Yurt içinde gözler Merkez Bankasının faiz kararına çevrildi

Yurt içinde ise Borsa Ä°stanbul’da BIST 100 endeksi haftayı yüzde 1,23 azalışla 9.693,46 puandan kapattı. Dolar/TL, haftayı bir önceki kapanışın yüzde 0,19 üstünde 32,4205’ten tamamladı.

Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet ÅžimÅŸek, Uluslararası Finans Enstitüsü (IIF) tarafından düzenlenen Küresel Görünüm Forumu’nda Türkiye ekonomisine iliÅŸkin deÄŸerlendirmelerde bulundu.

ÅžimÅŸek, piyasaların ve yatırımcıların genel olarak enflasyonun düşeceÄŸi ve Orta Vadeli Program’ın (OVP) sonuç vereceÄŸine inanmaya baÅŸladığını ifade ederek, ÅŸunları kaydetti:

“Yatırımcıların Türkiye’ye bakış açısı geçen seneye göre deÄŸiÅŸti. Geçen yıl yatırımcıların ortodoks politikalardan geri adım atılması, programın uygulanmaması ihtimali konusunda şüpheleri vardı. Bu yıl bu konuda neredeyse hiç soru gelmedi. Yani artık programın sürekliliÄŸine dair soru gelmiyor, sorular daha çok programın detaylarına iliÅŸkin oluyor.”

Peterson Uluslararası Ekonomi Enstitüsü (PIIE) ve Dış Ä°liÅŸkiler Konseyi (CFR) tarafından düzenlenen “GeliÅŸmekte Olan Piyasalarda Merkez Bankası Yönetimi” baÅŸlıklı etkinlikte konuÅŸan Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) BaÅŸkanı Fatih Karahan da “Ne gerekiyorsa yapacağımızın sinyalini her zaman verdik. Piyasaların beklediÄŸinden çok daha fazla miktarda sıkılaÅŸtırma yaptık ve dezenflasyon konusunda ne kadar ciddi olduÄŸumuzu gösterdik” dedi.

Öte yandan, Dünya Bankası, Türkiye için hazırlanan Ülke İşbirliği Çerçevesi (CPF) kapsamında yeni sunulan 18 milyar dolarlık paketin yaklaşık 12 milyar dolarının özel sektöre, finansmanın geri kalanının ise geçen yıl meydana gelen depremlerin yaralarının sarılması, enerji güvenliğinin artırılması ve iklim değişikliğiyle ilgili sorunların ele alınmasına yönelik olacağını bildirdi.

Uluslararası Para Fonu (IMF) Avrupa Departmanı Direktörü Alfred Kammer, Türkiye’deki reform programını desteklediklerini ifade ederek, “Türkiye’yi desteklemeye yönelik herhangi bir IMF programına iliÅŸkin görüşme yok.” dedi.

Gelecek hafta pazartesi tüketici güven endeksi, çarÅŸamba konut fiyat endeksi, reel kesim güven endeksi ve kapasite kullanım oranı, perÅŸembe Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası’nın (TCMB) faiz kararı takip edilecek.

AA Finans’ın beklenti anketine katılan ekonomistler, Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankasının (TCMB) politika faizini yüzde 50’de sabit bırakmasını bekliyor.

Ekonomistlerin yıl sonu politika faizi beklentilerinin medyanı ise yüzde 45 oldu.

Analistler, teknik açıdan BIST 100 endeksinde 9.700 ve 9.800 seviyelerinin direnç, 9.400 ve 9.300 puanın destek konumunda olduğunu kaydetti.

AA

YORUMLAR

s

En az 10 karakter gerekli

Sıradaki haber:

Lagarde: “Dezenflasyon sürecinin devam etmesi bekleniyor”

HIZLI YORUM YAP