“Suriye’ye dostluk elimizi daima uzattık ve uzatırız”

0

BEÄžENDÄ°M

ABONE OL

News

0

CumhurbaÅŸkanı Recep Tayyip ErdoÄŸan, “Bizim Sayın Putin ile BeÅŸÅŸar Esed’e bir davetimiz olabilir. Sayın Putin Türkiye’ye bir ziyaret gerçekleÅŸtirebilirse, bu yeni bir sürecin baÅŸlangıcı olabilir.” dedi.

CumhurbaÅŸkanı ErdoÄŸan, Åžanghay Ä°ÅŸbirliÄŸi Örgütü 24’üncü Devlet BaÅŸkanları Zirvesi’ne katılmak üzere gittiÄŸi Kazakistan ziyareti dönüşünde uçakta gazetecilere açıklamada bulundu, soruları yanıtladı.

Zirveye Kazakistan CumhurbaÅŸkanı Kasım Cömert Tokayev’in davetine icabetle ÅŸeref konuÄŸu olarak katıldıklarını belirten ErdoÄŸan, 2022’de Özbekistan’da yapılan Liderler Zirvesi’ne de özel misafir sıfatıyla katıldığını anımsattı.

Türkiye’nin 2012’den bu yana teÅŸkilatın diyalog ortağı olduÄŸunu, bu çerçevede iÅŸtirak ettikleri zirveye davetli diÄŸer ülkelerin de katılımıyla gerçekleÅŸtirilen oturumda bir hitabının bulunduÄŸunu aktaran ErdoÄŸan, “Sürdürülebilir barış ve kalkınma arayışında çok taraflı diyaloÄŸun güçlendirilmesi” teması altında düzenlenen oturumda cari küresel meydan okumalar baÄŸlamında görüş alışveriÅŸinde bulunduklarını bildirdi.

Hitabında Gazze baÅŸta olmak üzere bu coÄŸrafyayı tehdit eden sınamalara karşı çok taraflı diyaloÄŸa, iÅŸbirliÄŸine ve dayanışmaya duyulan ihtiyacın önemini vurguladığını ifade eden ErdoÄŸan, “Güçlünün haklı olduÄŸu deÄŸil, haklının güçlü olduÄŸu bir uluslararası sistemin inÅŸa edilmesi için çalıştığımızın altını çizdim.” diye konuÅŸtu.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, bu vesileyle ekonomi, enerji, bağlantısallık ve güvenlik konularında ikili ve çoklu işbirliği fırsatlarını gözden geçirdiklerini, terörizm, İslam ve yabancı düşmanlığı, düzensiz göç, iklim değişikliğine dair başlıklara dikkati çektiğini belirtti.

PKK/PYD/YPG, FETÖ ve DEAÅž gibi terör örgütleriyle mücadelede teÅŸkilat üyeleriyle iÅŸbirliÄŸini artırmakta fayda gördüklerini aktardığını dile getiren ErdoÄŸan, Gazze’deki yıkıma son verilmesi için Ä°srail’in durdurulması ve Ä°srail yönetimi üzerindeki uluslararası baskıların artırılmasına dair görüşlerini de paylaÅŸtığını söyledi.

ErdoÄŸan, zirvenin, Türkiye’nin teÅŸkilata saÄŸlayabileceÄŸi katkıları dile getirmek açısından da faydalı olduÄŸunu bildirdi.

Åžanghay Ä°ÅŸbirliÄŸi TeÅŸkilatı’nın yıllar içinde ekonomik ve ticari alanlarda iÅŸbirliÄŸini ön plana çıkartan bir hüviyete kavuÅŸtuÄŸunu belirten ErdoÄŸan, “3,8 milyar kiÅŸinin yaÅŸadığı bir coÄŸrafyayı kapsayan teÅŸkilat, üyeleriyle toplam 27 trilyon dolar büyüklükte bir ekonomik gücü temsil ediyor. Türkiye’nin Yeniden Asya giriÅŸimi kapsamında kıta ülkeleriyle iÅŸbirliÄŸini geliÅŸtirme iradesi malumunuzdur. Zirveye katılımımız bu bakımdan da verimli geçmiÅŸtir.” deÄŸerlendirmesinde bulundu.

Zirve boyunca bazı üye ve davetli ülke liderleriyle ikili görüşmeler yaptığını anımsatan Erdoğan, bu kapsamda Rusya Federasyonu Devlet Başkanı Vladimir Putin, Moğolistan Cumhurbaşkanı Ukhnaagiin Khurelsukh, Katar Emiri Şeyh Temim bin Hamed Al Sani, Çin Halk Cumhuriyeti Devlet Başkanı Şi Cinping, Belarus Devlet Başkanı Aleksandr Lukaşenko ile ikili görüşmeler yaptığını söyledi.

Ayrıca Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev ve Pakistan Başbakanı Şahbaz Şerif ile üçlü formatta toplantı gerçekleştirdiklerini belirten Erdoğan, diğer liderlerle de ayaküstü görüşmeler yaptığını kaydetti.

“Arabuluculuk konusunu ele aldık”

CumhurbaÅŸkanı ErdoÄŸan’a, NATO içinde Rusya Devlet BaÅŸkanı Putin ile açık ve olumlu iliÅŸki yürüten tek lider olduÄŸu, bu iliÅŸki sayesinde baÅŸta tahıl krizi olmak üzere birçok sorunda önemli adımlar atılabildiÄŸi belirtilerek, “Dolayısıyla dünyanın gözü Astana’da Putin ile yaptığınız görüşmedeydi. Görüşme sonrası Ukrayna konusunda ‘Adil bir barış mümkün’ dediniz. Sizce barış konusunda umut verici adımlar gelecek mi? Rusya ile iÅŸbirliÄŸine dair güçlü mesajlar verdiniz. Nasıl bir süreç bekliyorsunuz? Rusya’nın Türkiye’den beklentileri neler? Ukrayna konusunda Putin, tansiyonu yükseltmeyi mi yoksa düşürmeyi mi planlıyor? Nasıl bir izlenim edindiniz?” soruları yöneltildi.

Erdoğan, Rusya Devlet Başkanı Putin ve Ukrayna Devlet Başkanı Volodimir Zelenskiy ile çatışmaların başladığı ilk günden itibaren görüştüklerini belirtti.

Bu görüşmelerde “ArabuluculuÄŸumuz nereye varabilir, nereye kadar tesiri olabilir?” konularını ele alma imkanı bulduklarını aktaran ErdoÄŸan, şöyle devam etti:

“Nitekim, bugün de yine Rusya Devlet BaÅŸkanı Sayın Putin ile yaptığım görüşmede arabuluculuk konusunu ele aldık. Özellikle Karadeniz Tahıl Koridoru konusunda çok iyi bir baÅŸlangıç yaptık. Biliyorsunuz koridordan 30 milyon ton tahıl nakli gerçekleÅŸtirdik. Burada yeni bir süreci baÅŸlatmayı, kendilerinin ısrarla üzerinde durduÄŸu gibi Batı’ya tahıl sevkiyatını bir kenara bırakarak, Afrika ve diÄŸer gıda güvenliÄŸi bakımından hassas bölgelere Türkiye üzerinden bir koridor oluÅŸturma fikrine nasıl yaklaÅŸtıklarını sordum. Sayın Putin, ‘Ben, bu konuda Ä°stanbul Tahıl GiriÅŸimi hedefini aynen koruyorum’ yanıtını verdi. Bunu geliÅŸtirmemizde fayda var. Çünkü Putin’in Avrupa’ya karşı bir bakışı var. Bu süreçte Avrupa Rusya’yı hedefe koyduÄŸu için, Rusya da Avrupa’ya ve Batı’ya olumsuz bakıyor. ‘Benim imkanlarımdan orası istifade etmeyecek’ diyor. Afrika ile ilgili ise ‘Onlar yoksul oldukları için tüm imkanlarımla ben seferber olurum’ yaklaşımı içindeler. Türkiye’yi zaten bu konuda farklı bir yere koyuyorlar. Onun için biz bu çerçevede görüşmelerimizi devam ettireceÄŸiz. Åžimdilik koridorun Rusya ayağında ‘Nasıl bir mesafe alabiliriz, onların bize ne gibi desteÄŸi olur?’ bunu çalışacağız. Bu konuda da alacağımız neticeyle inÅŸallah Karadeniz Tahıl Koridoru’nu yeniden iÅŸler hale getireceÄŸimize inanıyorum.”

Savaşın ne Rusya’ya ne Ukrayna’ya kazandırdığını, savaşın tek kazananının “kan ve ölüm tüccarları” olduÄŸunu ifade eden ErdoÄŸan, “Ben artık tansiyonun düşürüleceÄŸine ve barış zemininin inÅŸa edilebileceÄŸine inanmak istiyorum. Biz o zemini oluÅŸturmak ve korumak noktasında, bugüne kadar olduÄŸu gibi üzerimize düşeni yapmaya hazırız.” dedi.

“Yeni bir sürecin baÅŸlangıcı olabilir”

“Türkiye-Rusya-Suriye ve Ä°ran dörtlü görüşmelerinin yeniden baÅŸlatılması sürecini sormak istiyorum. Bu baÄŸlamda ‘Suriye ile yeniden diplomatik iliÅŸkileri kurmamak için bir sebebimiz yok’ demiÅŸtiniz. Görünürde BeÅŸÅŸar Esed ile bir araya gelmeniz için hangi ÅŸartların yerine getirilmesi ya da ne tür geliÅŸmelerin yaÅŸanması gerekiyor?” sorusu üzerine ErdoÄŸan, “Suriye ile yeni bir süreci baÅŸlatabileceÄŸimizi cuma günü, cuma namazı çıkışında zaten söylemiÅŸtim. Bizim Sayın Putin ile BeÅŸÅŸar Esed’e bir davetimiz olabilir. Sayın Putin Türkiye’ye bir ziyaret gerçekleÅŸtirebilirse, bu yeni bir sürecin baÅŸlangıcı olabilir.” diye konuÅŸtu.

Suriye sahasında aradan geçen onca yılın herkese kalıcı çözüm mekanizmasının kurulması gerektiğini net bir şekilde gösterdiğini vurgulayan Erdoğan, şunları dile getirdi:

“Altyapısı yok olmuÅŸ, halkı darmadağın hale gelmiÅŸ Suriye’nin yeniden ayaÄŸa kalkması ve istikrarsızlığın son bulması elzemdir. Sahada son zamanlarda saÄŸlanan sükunet, akıllıca politikalar ve ön yargılardan uzak ve çözüm odaklı yaklaşımlarla barış kapısını aralayabilir. Bölgedeki istikrarsızlığın baÅŸta PKK/PYD/YPG olmak üzere terör örgütlerine hareket alanı saÄŸlaması, bir sorundur. El birliÄŸiyle ayrımsız bir biçimde bu terör yapılarının kökünün kazınması, Suriye’nin geleceÄŸinin inÅŸası için mühimdir. Suriye’nin demokratik altyapısının inÅŸası, kapsayıcı ve onurlu bir barışın saÄŸlanması ve tüm bunlara Suriye’nin toprak bütünlüğü temelinde yaklaşılması önemlidir. Suriye’de esecek barış rüzgarları ve bütün Suriye’de hayat bulacak barış iklimi, çeÅŸitli ülkelere dağılmış milyonlarca insanın ülkelerine geri dönmeleri açısından da gereklidir. Biz komÅŸumuz Suriye’ye dostluk elimizi daima uzattık ve uzatırız. Adil, onurlu ve kapsayıcı yeni bir toplum sözleÅŸmesi temelinde kucaklaÅŸan, müreffeh, bir ve bütün Suriye’nin her zaman yanında oluruz. Yeter ki Suriye, bu büyük kucaklaÅŸmayı baÅŸlatsın ve her alanda toparlansın.”

“Suriye’nin yeniden ayaÄŸa kalkmasını istemedikleri ortaya çıkıyor”

Kayseri’de ve Suriye’nin kuzeyinde eÅŸ zamanlı baÅŸlayan provokasyonlara ÅŸahit olunduÄŸu ifade edilerek, “Åžu an Suriye’nin kuzeyinde durum tamamen kontrol altında mı? Ankara ve Åžam arasında görüşme olabilir mi? Türkiye ve Suriye arasındaki normalleÅŸme bazı ülkeleri rahatsız mı ediyor? Türkiye’deki Suriyelilerin ülkelerine gönüllü ve istekli geri dönüşü konusunda nasıl bir mesafe alınabilir? Bunu da mı istemeyen ülkeler var?” sorularına karşılık ErdoÄŸan, “Ãœlkelerin deÄŸil, PKK/PYD/YPG, DEAÅž gibi örgütlerin rahatsızlığı söz konusu. Onların böyle bir buluÅŸmayı, Suriye’nin yeniden ayaÄŸa kalkmasını istemedikleri ortaya çıkıyor.” ifadesini kullandı.

Suriye’nin kuzeyinde birçok yapılanma bulunduÄŸunu, bunların içerisinde Türkiye ile münasebetlerini süratle iyileÅŸtirmek isteyenler de olduÄŸunu aktaran ErdoÄŸan, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Nitekim bu Suriye’nin kuzeyindeki olaylar baÅŸladıktan sonra Suriye Geçici Hükümeti BaÅŸbakanı Abdurrahman Mustafa Bey devreye girdi ve süratle bu olumsuz geliÅŸmeleri hemen olumluya çevirdiler. Türkiye içinde de Kayseri’deki hadisede güvenlik güçlerimizin süratli müdahalesiyle hava sakinleÅŸti ve bir an önce olumlu neticeyi her tarafta aldık. Ãœlkemizde kısa süreli bu tür durumlar ortaya çıksa bile bunların uzamasına zaten müsaade etmeyiz. Suriye tarafında da terör örgütlerinin karşısında olan yapılar böyle bir duruma izin vermez. Türkiye’de de ırkçı akımlar oluÅŸturup kardeÅŸlik iklimini bozmayı amaçlayanlar, karanlık odaklardan aldıkları talimatları yerine getirme gayretindeler. Fakat biz bu oyunları da nasıl bozacağımızı çok iyi biliriz. Alçakça bir hadise üzerinden kaos planlayanlara da istismarlara da müsaade etmeyiz. Kayseri’deki hadisede devletimiz üzerine düşeni yapmıştır, yapmaktadır. Bu ülkede kimsenin kendini devletin kolluk kuvvetlerinin, yargısının, hükümetinin yerine koymasına izin vermeyiz. Onlar kendi sinsi planlarının güçlü olduÄŸunu zannedebilir ancak bizim kardeÅŸliÄŸimiz, birliÄŸimiz ve beraberliÄŸimiz tüm oyunları bozmaya muktedirdir.”

“Bölgemizde bir teröristan kurdurmadık, asla kurdurmayacağız”

CumhurbaÅŸkanı ErdoÄŸan, “Terörle mücadele kapsamında yaz aylarında bir operasyon yapılacağına dair açıklamalarınız olmuÅŸtu. Halihazırda TSK ve MÄ°T çok baÅŸarılı nokta operasyonlar yapıyorlar. Bu kapsamda askeri harekat hala gündemde mi? Irak’ta yeni baÅŸlayan süreç kapsamında operasyona Irak’ın da destek verebileceÄŸi, ortak bir harekat olabileceÄŸi söylenmiÅŸti. Böyle bir ihtimal var mı?” sorularını ise şöyle yanıtladı:

“Åžu an itibarıyla bunu bölgedeki olayların akışı belirleyecek. GeliÅŸmeler olgunlaÅŸmadan, belli bir noktaya gelmeden ÅŸu anda ‘Böyle bir adımı atacağız’ demek yanlış olur. Fakat geliÅŸmeler ışığında eÄŸer böylesi bir adım atmak gerekiyorsa bu yapılır. Nitekim ÅŸu anda Suriye’nin kuzeyinde olduÄŸu gibi Irak’ın kuzeyinde de zaman zaman PKK’ya karşı darbeler vuruluyor. Daha yeni 12-13 PKK’lı etkisiz hale getirildi. DiÄŸer tarafta 15 PKK’lı etkisiz hale getirildi. Yani teröre aman vermeyiz. Çünkü oralarda da münasebetlerimiz iyi. Ä°liÅŸkilerimiz iyi olduÄŸu için gerek Irak’ta gerek Suriye’de bu adımları her an atarız. Güvenlik güçlerimizin eli tetiktedir. Tehdidin boyutuna göre de anlık kararları alıp uyguluyoruz. Terörün bölgedeki barışı, huzuru, istikrarı ve kalkınmayı engelleyen bir çıbanbaşı olduÄŸunu da muhataplarımıza anlatmaya devam ediyoruz. En son Irak seyahatimizde de bu yönde temaslarımız gerçekleÅŸti. ArkadaÅŸlarımız da muhatapları ile sürekli görüşme halindeler. Biz açık ve net bir ÅŸey söylüyoruz ve bundan da geri adım atmayacağız. Biz bölgemizde bir teröristan kurdurmadık, kurdurmuyoruz ve asla kurdurmayacağız.”

“Belki biraz zaman alır”

“Türkiye 12 yıldır Åžanghay Ä°ÅŸbirliÄŸi Örgütünde diyalog ortağı olarak bir süreç yürütüyor. Siz de zirvelere katılarak örgütün çalışma masasında her zaman yer aldınız. Türkiye’nin Åžanghay Ä°ÅŸbirliÄŸi Örgütüne üyelik perspektifi var mı? sürece dair ne söylersiniz?” sorusu üzerine de ErdoÄŸan, ÅŸunları söyledi:

“Åžanghay Ä°ÅŸbirliÄŸi TeÅŸkilatının yapısına bakıldığında Rusya’nın Türk devletleri ile iliÅŸkilerinin olduÄŸu çok açık net ortada. Åžanghay Ä°ÅŸbirliÄŸi TeÅŸkilatında ağırlıklı olarak zaten Türk devletleri bulunuyor. Bu Türk devletlerinin buradaki gücü daha da artacak. Biz de Åžanghay Ä°ÅŸbirliÄŸi Örgütünde Rusya ve Çin ile olan münasebetlerimizi daha da geliÅŸtirelim diyoruz. Bizi buraya diyalog ortaklığı ÅŸeklinde deÄŸil de diÄŸerleri gibi teÅŸkilata ortak olarak alsınlar diyoruz. Ä°ran en sonunda Åžanghay Ä°ÅŸbirliÄŸi Örgütüne girdi. Bunun yanında yine Pakistan orada üye. Åžu anda 9 daimi üye bulunuyor. Türkiye bu ülkeler arasında yer alamaz diye bir ÅŸey yok, bu belki biraz zaman alır.”

“Türkiye, yıllardır terörle ayrımsız mücadele etmektedir”

“NATO Genel Sekreteri deÄŸiÅŸti, Mark Rutte oldu. Ä°kili iliÅŸkilerinizin iyi olduÄŸu biliniyor. Bu iliÅŸki Türkiye’nin NATO içerisindeki sorunlarının aşılması noktasında katkı saÄŸlayacak mı? NATO’nun ikinci adamının bir Türk olacağı konuÅŸuluyordu, bu konuda bir geliÅŸme var mı? Böyle bir isim göreve gelecek mi, gelecekse de Türkiye’nin tercihi kimden yana olur?” sorusu üzerine ErdoÄŸan, Rutte ile bu konuları görüştüklerini söyledi.

“Rutte beni ziyarete geldiÄŸinde kendisine bu beklentimi söyledim. O da doÄŸrusu olumsuz bir yaklaşım içerisine girmedi. Türkiye’ye böyle bir ÅŸeyin yakışabileceÄŸi mealinde bir yaklaşımı oldu. Görevi tam manasıyla devralmadan önce de Türkiye’ye bir ziyaret yapacağını bana söyledi.” diyen ErdoÄŸan, Mark Rutte’ye memnuniyetini ilettiÄŸini bildirdi.

Eski Genel Sekreter Jens Stoltenberg ile BoÄŸaz seyahati yaptıklarını, Rutte’yi de BoÄŸaz seyahati için davet ettiklerini dile getiren ErdoÄŸan, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Türkiye’nin NATO’dan beklentilerini her fırsatta dile getiriyoruz. Ä°ttifakın birliÄŸinin, insicamının güçlendirilmesi, dayanışma ruhunun korunması ve zenginleÅŸtirilmesi önemlidir. Özellikle terör baÅŸta olmak üzere karşı karşıya kaldığımız küresel konularda NATO ülkelerinin güvenlik ve çıkarlarına hizmet eden bir anlayışla hareket edilmesi gerekir. Türkiye, yıllardır terörle ayrımsız mücadele etmektedir. Bu mücadelede müttefiklerimizin bizi, NATO’nun birliktelik ruhuna aykırı olarak yalnız bırakmaları, hatta terörist yapılanmalara cesaret veren tutum sergilemeleri üzücüdür. Sayın Rutte ile bu konulardaki görüşlerimizi paylaÅŸmaya devam edeceÄŸiz. Sadece Sayın Genel Sekreter ile deÄŸil, NATO Zirvesi baÅŸta olmak üzere tüm platformlarda müttefiklerimizle karşı karşıya olduÄŸumuz tüm sınamalarda ne düşündüğümüzü, neler önerdiÄŸimizi ve yaptığımızı bir bir anlatacağız.”

“Batı’da bu iÅŸi kaşıyan ülke ve kesimler var”

NATO ve Rusya’dan 3. Dünya Savaşı ile ilgili yapılan açıklamalardan sonra, DışiÅŸleri Bakanı Hakan Fidan ve Milli Savunma Bakanlığından da bu tehlikeye iliÅŸkin açıklamalar olduÄŸu hatırlatılarak, buna yönelik deÄŸerlendirmesi sorulan ErdoÄŸan, şöyle konuÅŸtu:

“Ne yazık ki Batıda bu iÅŸi kaşıyan ülke ve kesimler var. 3. Dünya Savaşı’na çanak tutan bir yaklaşım içindeler. Malum silah tüccarlarına pazar lazım. Silah tüccarlarının da pazarı Batı. Bu konuyla ilgili olarak da Sayın Putin, barıştan yana olduÄŸunu son açıklamalarında söyledi. Çünkü taraflarda bir yorgunluk olduÄŸu da açıkça ortada. Biz de kendilerine ‘Barışa ne zaman ereceÄŸiz?’ dedik. Onlar ‘Bu iÅŸin bir zamanı yok, bütün mesele burada sizler gibi arabulucuların ağırlığını koymasında’ noktasındalar. Biz ÅŸimdi ağırlığımızı koymaya gayret ediyoruz. Temennimiz odur ki Rusya-Ukrayna arasında bu savaÅŸ artık bir nihayete ersin. Devam ediyoruz, takip ediyoruz. DışiÅŸleri Bakanım Hakan Fidan, Milli Savunma Bakanım YaÅŸar Güler bu iÅŸin takipçisi durumundalar. Bir an önce temennim odur ki neticeye varalım. Yıllardır dillendirdiÄŸimiz ‘Dünya beÅŸten büyüktür’ ve ‘Daha adil bir dünya mümkün’ tezlerimiz bu olumsuz havayı dağıtmak, büyük savaÅŸ riskini ortadan kaldırmak için ortaya koyduÄŸumuz somut çözümlerdir.”

Bu çözümleri uygulamanın hala mümkün olduÄŸunu belirten ErdoÄŸan, “Yapmamız gereken küresel sistemi revize etmek, herkesin ayrımsız uluslararası hukuka uymasını saÄŸlamak, terörizmi topyekün bir anlayışla yok etmek, adaleti ve hakkaniyeti temel alan bir küresel paylaşım sistemini hayata geçirmektir.” diye konuÅŸtu.

“Temennimiz odur ki Ä°srail tarafından yapılan katliamlar son bulur”

“Ä°srail ve destekçisi ülkelerin, Kıbrıs Rum kesimini askeri ve lojistik üs olarak kullanması KKTC ve baÅŸta Akdeniz’deki haklarımız olmak üzere Türkiye için bir tehdide dönüşmüş müdür? Kıbrıs Barış Harekatı’nın 50. yıl dönümünde buna yönelik bir mesajınız olacak mı?” sorusuna karşılık ErdoÄŸan, Ä°srail’in Filistin’e saldırılarıyla baÅŸlayan süreçte yeni geliÅŸmeler yaÅŸandığını aktardı.

Hamas’ın, ateÅŸkes için ortaya konulan taslağı birkaç deÄŸiÅŸiklik talebiyle kabul ettiÄŸini hatırlatan CumhurbaÅŸkanı ErdoÄŸan, “MOSSAD BaÅŸkanı Doha’ya gidecek. ABD BaÅŸkanı Biden da konu ile ilgili Netanyahu’yu arayacak. Bu aÅŸamada Ä°srail’e Batı ülkelerinin hep birlikte baskısı ÅŸart. Bu baskılar neticesinde de inanıyorum ki artık bir kesin ateÅŸkese inÅŸallah ulaşılacaktır. Katar Emiri ile yaptığımız görüşmelerde de bu konuları ele aldık. Onlar da deÄŸiÅŸik kanallardan gerekli baskıyı yapıyorlar. Temennimiz odur ki inÅŸallah ÅŸu birkaç gün içerisinde ABD BaÅŸkanı Biden’ın da Ä°srail’i araması neticesinde kesin ateÅŸkese ulaşılır ve böylece son dönemde Ä°srail tarafından yapılan katliamlar da son bulur.” diye konuÅŸtu.

Ä°srail’in kendi topraklarında yaptığı yığınaklardan netice alamadığını, Kıbrıs Rum kesimine yaptığı yığınaklardan da sonuç alamayacağını belirten ErdoÄŸan, “Ne zaman baÅŸladı bu saldırılar? O günden bugüne Ä°srail hedeflediÄŸi neticeye varabildi mi? Varamadı. Bir hafta içerisinde, 15 gün içerisinde iÅŸi bitireceklerini söylüyorlardı. Alamadılar neticeyi. AteÅŸi bölgeye yayacak her türlü adımdan uzak durulmalı.” deÄŸerlendirmesinde bulundu.

“Kendi uçaklarıyla gideceklerini açıkladılar”

CumhurbaÅŸkanı ErdoÄŸan, “Siyasette yumuÅŸama dediÄŸiniz süreçte siz, CHP Genel BaÅŸkanını KKTC’ye birlikte gitmeye davet etmiÅŸtiniz? Resmi bir cevap geldi mi? Onu da CumhurbaÅŸkanlığı uçağına davet eder misiniz? Böyle bir diyalog var mı?” sorusu üzerine, samimi olarak siyasette bir yumuÅŸama saÄŸlanmasını, milletin bu konudaki beklentilerinin karşılanmasını istediklerini söyledi.

Bu konuda samimi bir yaklaşım ortaya koyduklarını bildiren Erdoğan, şöyle devam etti:

“Kendilerine Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’ne birlikte gitme teklifimizi bir kere yaptık. Bizim bu teklifimiz sonrası kendi uçaklarıyla gideceklerini açıkladılar. Biz bu noktada KKTC’ye MHP Genel BaÅŸkanı Devlet Bahçeli ile gideriz. Kıbrıs’a belki bir gün önceden gitme durumumuz olabilir. Malum 20 Temmuz’da Kuzey Kıbrıs’ta kavurucu bir sıcak oluyor. Kavurucu sıcakta Kıbrıs’taki kardeÅŸlerimiz de bir yere kadar tahammül edebiliyorlar. KKTC CumhurbaÅŸkanı Ersin Tatar ‘Bir gün önceden gelinse de geceyi burada geçirseler ve sabah saat 09.00 gibi törenleri yapsak’ diye bir teklifle geldi. Biz de ‘Uygundur.’ dedik. Åžimdi kendimizi ona göre hazırlıyoruz.”

CHP’li belediyelerdeki atamalar

ErdoÄŸan, “CHP’li belediyelerde eÅŸ, dost, akraba ve usulsüzlük iddiaları var. CHP Genel BaÅŸkanı Özgür Özel bir televizyon kanalında böyle bir ÅŸey olmadığını söyledi. CHP’li belediyelerde işçi kıyımı var ve işçilerin maaÅŸlarını almalarında sıkıntı var. Bununla ilgili düşünceleriniz nedir?” sorusunu yanıtlarken, “Hırsız, ‘Ben hırsızım.’ der mi? Veya ‘Ben çaldım.’ der mi? Åžimdi Özgür Özel Bey kalkıp da bu ahbap atamaları için ‘Ne demek canım, biz tabii ki ahbaplarımızı atayacağız’ mı diyecek?” ifadelerini kullandı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Onun geçmiÅŸteki abileri ‘Biz CHP’den atamayacağız da MHP’den mi atayacağız?’ demiÅŸlerdi. Åžu anda da aynı noktaya geldik. DeÄŸiÅŸen bir ÅŸey yok. Ä°ÅŸte daha geçenlerde Manisa’da bir belediyede biliyorsunuz ciddi bir yolsuzluk oldu. Kula, orada bir yolsuzluk oldu ve belediye baÅŸkanı bu yolsuzluk neticesinde alındı. Bunu daha farklı belediyelerin takip etmesi mümkün. Çünkü bunlarda alışkanlık ırsidir. Ahbap, yaran bunlar. Ä°stanbul BüyükÅŸehirden tutun, Ankara’sına Ä°zmir’ine varıncaya kadar bu böyledir. Birçok vatandaÅŸ iÅŸlerinden atıldı. Nice aÄŸlayanları biz belediyenin kapısında gördük. Kimse milletimizden gerçekleri gizleyemez. Kimse PR çalışmalarıyla, reklamlarla, sanal alem oyunlarıyla milletin gözü önüne tozpembe perdeler çekemez. GerçeÄŸin er ya da geç ortaya çıkmak gibi bir huyu vardır. Pırıltılı sözlerin yaldızı çabuk dökülür ve ortada sadece yalın gerçek kalır. Åžu anda olan da budur. CHP’nin bu konuda geçtiÄŸimiz yıllar boyunca, olumsuz anlamda yaptıkları yapacaklarının teminatıdır.”

“Programımız çalışıyor”

CumhurbaÅŸkanı ErdoÄŸan, “Haziran ayı enflasyon rakamları açıklandı. Enflasyon, piyasa beklentilerinin altında gelirken bir yılın en düşük aylık enflasyonu gerçekleÅŸti. Yıllık enflasyon da 8 ayın ardından ilk kez geriledi. Bu tablo, Mayıs 2023 seçimleri sonrasında baÅŸlayan ekonomi programının öngördüğü dezenflasyon sürecinin öngörülen tarihte baÅŸladığına iÅŸaret ediyor. Hem ekonomi programının devamı hem enflasyonun bundan sonraki süreçte nasıl ilerleyeceÄŸi konusunda neler söylersiniz? Temmuz ve aÄŸustos ayı enflasyon rakamlarına göre para politikasında yeni adım atılabilir mi?” sorusu üzerine, geçen sene dezenflasyona geçiÅŸ için bir süre öngördüklerini hatırlattı.

Geçen sene deprem etkisiyle olaÄŸanüstü koÅŸullarla karşı karşıya kalındığını dile getiren ErdoÄŸan, “Para politikasının etkili olması zaman alıyor. Maliye politikasında ilave çaba gerekiyordu. Biz o nedenle ‘Dezenflasyon Mayıs 2024’ten sonra baÅŸlayacak.’ dedik. Nitekim haziran ayında yıllık bazda enflasyonda düşüş baÅŸladı ama temmuzda yani 60’lı rakamlar diyorum ama öngörmek mümkün deÄŸil. Muhtemelen düşük 60’lı rakam olacak. AÄŸustosta yine düşük 50’li bir rakam olacak. Ve muhtemelen büyük ihtimalle eylül enflasyonu açıklandığında 50’nin bir tık altı olabilir. Bizim öngördüğümüz politika bu çerçevede.” deÄŸerlendirmesinde bulundu.

Geçen yıl çok ciddi bir cari açık problemi bulunduÄŸunu dile getiren ErdoÄŸan, bu sene artık cari açığın problem olmaktan çıktığını bildirdi ve “Milli gelire oran olarak yüzde 6’lardan neredeyse bu sene muhtemelen yüzde 2 civarına düşecek.” dedi.

Merkez Bankası rezervleri konusunda da çok önemli mesafe kat ettiklerini belirten ErdoÄŸan, “Brüt rezervimiz yaklaşık 145 milyar dolar. Ve swap hariç rezervlerimiz 10 milyarın üzerine çıktı. Mart seçiminden bu yana swap hariç net rezervlerdeki iyileÅŸme neredeyse 80 milyar dolar civarı.” ifadesini kullandı.

ErdoÄŸan, “eÅŸi benzeri kolay görülmeyen bir iyileÅŸme, bir güven bulunduÄŸunu, dolayısıyla dış dengenin bir endiÅŸe kaynağı olmaktan çıktığını” ifade ederek, şöyle konuÅŸtu:

“Ãœlkemizin risk primi kendisine benzer ülkelere oranla 10 kat daha hızlı düşüyor. Bugün itibariyle 263 baz puan civarında. Türkiye’nin son 3 aydır, yerel seçimlerden sonra bizim 2 yıllık tahvil faiz oranlarımız 1000 baz puan düştü. Özellikle bu son enflasyon rakamlarından sonra faizler düşmeye baÅŸladı. Dün hem 2 yıllık hem 5 yıllık hem 10 yıllık bütün faizlerimiz düştü. Yine bizim yurt dışına ihraç ettiÄŸimiz tahvil faizleri 50 baz puan düştü son yerel seçimden sonra. Yani risk primi düşüyor, faizler düşüyor ve gerçekten notumuz artıyor, cari açık daralıyor, bütçede de dengeyi iyileÅŸtiriyoruz. Dolayısıyla biraz sabra ihtiyacımız var. Enflasyonda düşüş daha yeni baÅŸladı. Hızlanarak devam edecek. Biz inanıyoruz. Bu hedefler baÅŸlangıçta iddialı göründü ama hedefleri baÅŸaracağımıza gerçekten samimi bir ÅŸekilde inanıyoruz. Programımız çalışıyor.

BaÅŸlangıçta ‘Program yok’ dediler, sonra ‘Bu program çalışmaz’ dediler, sonra ‘Para geliyor ama bu sıcak para’ dediler. Sürekli bir kulp, bir hata üzerinde yoÄŸunlaşıyorlar. Tabii ki sorunlarımız var ama bu sorunları çözecek güçlü bir siyasi irade var. En büyük sorunumuz hayat pahalılığı. En adaletsiz vergi enflasyon. O nedenle dar gelirlilerimize, asgari ücretlimize, emeklilerimize yapacağımız en büyük iyilik popülizm yapmadan enflasyonu kalıcı bir ÅŸekilde tekrar tek haneye düşürmek. Vatandaşımızın kalıcı olarak refah seviyesini yükseltmek.
Ä°nÅŸallah son çeyreÄŸe bu iÅŸi çözüme kavuÅŸturmuÅŸ olarak Allah’ın izniyle gireceÄŸiz.”

“Maça gitme kararımızı verdik”

Milli futbolcu Merih Demiral’ın çeyrek final maçındaki bozkurt iÅŸaretine iliÅŸin deÄŸerlendirmesi sorulan ErdoÄŸan, ÅŸunları söyledi:

“Kimse Almanların formalarında kartal var diyor mu? Kimse kalkıp da Fransızların formasında horoz var, niye horozlanıyorsun diyor mu? Orada Merih heyecanını bu görüntüyle verdi. Bunun üzerine de malum DışiÅŸleri Bakanlığımız bunların yetkililerini çağırdılar, gerekli adımlar da buna göre atılıyor. Ä°nÅŸallah bütün mesele cumartesi günü, biz sahadan galibiyetle ayrılarak bir üst tura çıkalım. Fevkalade bir durum olmazsa, maça gitme kararımızı verdik.”

AA