29 Mart 2024 itibariyle Covid-19 ile mücadelede aşılanan sayısı kişiye ulaştı.

1xbetbetpasmariobet
a
en iyi rulet siteleri

Türk bilim insanları Kovid-19’a karşı çalışıyor

Bilkent Üniversitesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Şeker, yeni tip koronavirüsün insan hücrelerine tutunmasını sağlayan proteini bloke etmeye yönelik protein geliştirmek amacıyla proje yürüttüklerini belirtti.

Bilkent Üniversitesi ÖÄŸretim Üyesi Doç. Dr. Urartu Åžeker, yeni tip koronavirüsün (Kovid-19) insan hücrelerine tutunmasını saÄŸlayan proteini bloke etmeye yönelik protein geliÅŸtirmek amacıyla proje yürüttüklerini belirterek, “Ä°ki farklı proteinin tasarımı tamamlandı, ÅŸimdi deneysel üretim aÅŸamasına geçmek üzereyiz. Çalışmanın 6-9 ay içinde preklinik aÅŸamaları da dahil tamamlanmasını planlıyoruz. Böylelikle enfekte hastalara verilebilecek etkili bir yeni nesil ilacın elimizde olacağını öngörüyoruz.” dedi.

Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank, TÜBÄ°TAK Marmara AraÅŸtırma Merkezine baÄŸlı Gen MühendisliÄŸi ve Biyoteknoloji Enstitüsünün koordinasyonunda, Kovid-19’a karşı aşı ve ilaç geliÅŸtirme projelerini desteklemek için bir alt platform oluÅŸturduklarını açıklamıştı.

Bu kapsamda, Türkiye’de devam eden projelerden spesifik olarak bu virüse karşı dönüÅŸtürülebilecek olanlar ya da yenilikçi bir anlayışla çok hızlı ÅŸekilde netice alınabilecek projeler belirlendi ve destek süreçleri baÅŸladı.

“Deneysel üretim aÅŸamasına geçmek üzereyiz”

Bilkent Üniversitesi Ulusal Nanoteknoloji AraÅŸtırma Merkezinde (UNAM) bu çerçevede proje yürüten Doç. Dr. Urartu Åžeker, AA muhabirine, Kovid-19’a yönelik çalışmalara iliÅŸkin deÄŸerlendirmede bulundu.

Åžeker, salgının ciddiyetinin anlaşılmasına paralel olarak ÅŸubat başında araÅŸtırma grupları içinde Kovid-19 özelinde bir alt çalışma grubu oluÅŸturduklarını ve araÅŸtırma planıyla hazırlıkları tartışmaya baÅŸladıklarını söyledi.

Kırım-Kongo kanamalı ateÅŸi hastalığı etmeni olan virüse karşı kullanmak üzere tasarladıkları ve üretimini gerçekleÅŸtirdikleri bir proteinin Kovid-19’a karşı ilaç olarak kullanılmasını amaçladıklarını belirten Åžeker, çalışmalarının Ankara Üniversitesi Biyoteknoloji Enstitüsü Direktörü Prof. Dr. Aykut Özkul ile iÅŸ birliÄŸi içinde devam ettiÄŸini bildirdi.

Åžeker, çalışmada gelinen aÅŸamaya iliÅŸkin ÅŸu bilgileri verdi:

“Koronavirüsün hücreye tutunmasını engelleyecek proteinler üzerinde çalışma yürütüyoruz. Üretmeyi hedeflediÄŸimiz proteini, Kovid-19’a neden olan virüsün insan hücrelerinin yüzeylerine tutunabilmesini saÄŸlayan proteini bloke etmesi için kullanmayı planlıyoruz. Böylelikle hastalarda virüs parçacıklarının yayılması engellenmiÅŸ olacak. Bu baÄŸlamda iki farklı proteinin tasarımı araÅŸtırma grubumuzun sahip olduÄŸu genetik mühendisliÄŸi ve sentetik biyoloji deneyimi sayesinde hızlıca tamamlandı, ÅŸimdi deneysel üretim aÅŸamasına geçmek üzereyiz. Bu aÅŸama tamamlandıktan sonra, Prof. Dr. Özkul ve ekibi, Kovid-19’a neden olan virüse karşı üretilecek proteinin testlerine baÅŸlayacak. Klinik öncesi tüm ön çalışmalar sonrasında insanda faz çalışmalarına geçilmesini hedefliyoruz.”

“Çalışmayı 6-9 ayda tamamlamayı hedefliyoruz”

Süreçleri kısaltmak için aralıksız çalıştıklarını vurgulayan Åžeker, ÅŸöyle konuÅŸtu:

“Çalışmanın 6-9 ay içinde preklinik aÅŸamaları da dahil tamamlanmasını planlıyoruz. Tabii ki süreçleri kısaltmak ve daha hızlı ilerlemek için gece gündüz çalışılıyoruz. Böylelikle enfekte hastalara verilebilecek etkili bir yeni nesil ilacın elimizde olacağını öngörüyoruz. Kovid-19’un devam etmesi beklenen bir süreç olduÄŸu düÅŸünüldüÄŸünde sürekli bir ilaca ihtiyacımız olacağı açık. Bu sebeple orta ve uzun vadede hastalığa karşı bir ilaç geliÅŸtirmiÅŸ olmayı istiyoruz.”

Mevcut durumda Kovid-19’a karşı çalışan bir aşı ya da ilacın olmadığına dikkati çeken Åžeker, devam eden ilaç denemelerinin ise çok erken aÅŸamada ve daha önce baÅŸka etmenlere karşı geliÅŸtirilen ilaçların Kovid-19’a karşı tekrar denenmesiyle yapıldığını anlattı.

Åžeker, sıtma ilacı gibi ilaçların Kovid-19’a yönelik etkinliklerinin test edildiÄŸini ve henüz belirgin bilimsel bir sonuca ulaşılamadığını belirterek, “Burada elde edilen ön sonuçlar, kullanımını destekleyecek yeterli kanıt sunmuyor. Ä°lacın pek çok yan etkisi de detaylı biçimde uzmanlar tarafından açıklandı. Bu nedenle, sadece doktor kontrolünde bazı hasta gruplarına veriliyor. Daha önce baÅŸka viral etmenlere karşı kullanılmış ilaçlar da deneysel olarak kullanılmaya devam ediliyor.” deÄŸerlendirmesinde bulundu.

“Sosyal izolasyon için daha fazla test yapmamız gerekiyor”

Deneysel olarak kullanılmasının ilacın genel bir etkinliÄŸi olduÄŸu anlamına gelmeyeceÄŸini vurgulayan Åžeker, sadece bazı hasta gruplarında çalıştığına dair verilerin kesin çözüm gibi sunulmasının hatalı ve zararlı olduÄŸunu söyledi. Åžeker, bilimsel araÅŸtırma süreçlerinin dikkatli ve temkinli ilerlemesi gerektiÄŸine dikkati çekerek, uzmanlara kulak verilmesi uyarısında bulundu.

Kovid-19 salgınının etkilerini azaltmanın diÄŸer insanlarla etkileÅŸimi minimuma indirmekten geçtiÄŸine dikkati çeken Åžeker, ÅŸunları kaydetti:

“Sosyal izolasyonun saÄŸlanması için daha fazla test yapmamız gerekiyor. Yürütülmekte olan RT-PCR testlerine ek olarak virüse karşı üretilen antikorların tespit edildiÄŸi serolojik testlerin de yaygınlaÅŸtırılması gerekli. Bu sayede semptom göstermeyen hastaların da toplumdan izolasyonu saÄŸlanabilir.”

AA

YORUMLAR

s

En az 10 karakter gerekli

Sıradaki haber:

Ziyaretçi yasağı uzatıldı!

HIZLI YORUM YAP



Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.