27 Nisan 2024 itibariyle Covid-19 ile mücadelede aşılanan sayısı kişiye ulaştı.

1xbetbetpasmariobet
a
en iyi rulet siteleri

“Türkiye 2009’daki daralmayı yaÅŸamadı”

"Dünyada ve Türkiye'de zor birkaç yılı geride bıraktık. Türkiye'nin kendine has konjonktürü vardı. S-400, papaz hadisesi, seçimlere rağmen Türkiye, 2009'da yaşadığı ekonomik daralmayı yaşamadı"
"2020'den itibaren katılım bankalarının kredi kanallarının açılacağını rahatlıkla öngörebiliriz. Son birkaç yıldır mevcut dönemi idame ettirme noktasında çalışmalarımız oldu. Önümüzdeki dönem büyüme sürecektir"

Albaraka Türk Genel Müdürü MelikÅŸah Utku, dünyada ve Türkiye’de zor birkaç yılı geride bıraktıklarını belirterek, “Türkiye’nin kendine has bir konjonktürü vardı. S-400, papaz hadisesi (ABD’li papaz Andrew Craig Brunson davası), seçimlere raÄŸmen Türkiye 2009’da yaÅŸadığı mali daralmayı yaÅŸamadı.” dedi. 

Utku, Katılım Bankacılık sektörü ve Türkiye ekonomisine iliÅŸkin AA muhabirinin sorularını yanıtladı.

Utku, 2016 yılından itibaren bankacılık sektörünün, büyük ölçüde ekonomideki kamu politikalarını destekleyen adımlar attığını söyledi.
Son ekonomik bunalımın uzun sürdüÄŸünü belirten Utku, “Eskiden Türkiye’de kriz baÅŸladığında aniden duvara toslar ve akabinde 2 sene içinde aniden yükselme trendi yakalanırdı. 90’lı yıllarda bunu sık sık yaÅŸadık. 2009’da hızla daraldık ve 2010’da hızla büyüdük. Bu dönemin bittiÄŸini söyleyebiliriz. Çok daha yavaÅŸ, içten içe kemiren bir ekonomik bunalım dönemi yaÅŸadık. Bu son bunalımın toparlanması da belli bir süre alacaktır. Türkiye’nin genel sektörel yönelimi, bütçe ve vergiyle ilgili yapısal adımlar atıldı. Bu adımların sürdürülebilir kılınması gerekiyor.” diye konuÅŸtu.

Dünyada ve Türkiye’de zor birkaç yılı geride bıraktıklarını belirten Utku, “Türkiye’nin kendine has bir konjonktürü vardı. S-400, papaz hadisesi (ABD’li papaz Andrew Craig Brunson davası), seçimlere raÄŸmen Türkiye 2009’da yaÅŸadığı mali daralmayı yaÅŸamadı.” yorumunu yaptı.

Utku, Türkiye’nin çok dinamik bir ülke olduÄŸunu vurgulayarak ÅŸunları kaydetti:

“Türkiye’de çok hızlı giriÅŸimcilerimiz var. Pazar çeÅŸitlemesini iyi yapıyoruz. Avrupa 2008’de daraldı hemen Arap dünyasına yöneldik. Arap Baharı baÅŸladı yerine Rusya’yı koyduk. Rusya ile kriz oldu yeniden Avrupa’ya döndük. Tek bir sektöre, tek bir pazara bağımlılığımız yok. Bunu her ülke yapamaz. Bunun dezavantajı ise herhangi bir sektörde tecrübe birikimi ve ölçek ekonomisi oluÅŸmuyor.

Hemen herkes çok kısa sürede sektör deÄŸiÅŸtirebiliyor. Türkiye genç nüfusuyla hizmet sektöründeki dijitalleÅŸmeye adapte olabilecek bir potansiyele sahip. Bu sektörlere yönlendirmeleri yapacak stratejik ve yapısal kararların alınması lazım. Belli sektörlere giriÅŸin kısıtlanması lazım. Herkesin inÅŸaat yapamaması, herkesin baraj yapamaması lazım. Bankaların herkese her iÅŸ için kredi verememesi lazım. Bunu emrivaki ile de yapabilirsiniz ama belli bazı yönlendirici politikalar ile de yapabilirsiniz. Serbest piyasada yönlendirici politikalar ile bunu yapmak daha doÄŸru.”

“Avrupa daralmayı konuÅŸurken mevcut durumu avantaja çevirebiliriz”

Türkiye’nin zengin tabii kaynaklara sahip olduÄŸunu hatırlatan Utku, “Çok sayıda küçük baraj yapmak yerine belli bir plan dahilinde daha büyük projelerin planlaması gerekiyor. Bunları eÄŸer yaparsak önümüzdeki dönem daha güçlü bir ÅŸekilde gireriz. Bizim toparlanmaya baÅŸladığımız dönemde Avrupa daralmayı konuÅŸurken mevcut durumu avantaja çevirebiliriz.” ÅŸeklinde konuÅŸtu.

Katılım bankaları ile ticari bankalar arasında benzerlik olduÄŸuna dair eleÅŸtiriler yapıldığına dikkati çeken Utku ÅŸu ifadeleri kullandı:

“Son ekonomik bunalımda bunun böyle olmadığını çok açık gördük. Kur hareketliliÄŸine, faiz hareketliliÄŸine ticari bankalar ile katılım bankalarının verdiÄŸi tepki aynı olmuyor. Faizlerin yükseldiÄŸi dönemde biz daha az pay verdik. Bir ara ticari bankalar ile katılım bankaları arasında 600 baz puan fark oluÅŸtu. Çünkü biz geçmiÅŸte verdiÄŸimiz kredilerin getirileri dağıtıyorduk. Bankalar ise kendii mevduat faizlerini belirleyebiliyorlar. Åžimdi tam tersi bir sürece girdik. Åžimdi mevduat faizleri aÅŸağıya iniyor biz de geçen yıl kulandırdığımız kredilerin gelirlerini dağıtıyoruz. Ticari bankalar için yapılan düzenlenmeler bize yansımıyor.”

Katılım Bankacılığı sektörünün bankacılık sektöründen fazla büyüdüÄŸünü belirten Utku, “2020’den itibaren katılım bankalarının kredi kanallarının açılacağını rahatlıkla öngörebiliriz. Son birkaç yıldır mevcut dönemi idame ettirme noktasında çalışmalarımız oldu. Önümüzdeki dönem büyüme sürecektir. 2002’den itibaren baktığımızda katılım bankası bankacılık sektörünün iki katı büyüdü. Faizlerin yüksek olduÄŸu dönemde katılım bankalarının fon hacmi büyümüyor. Büyük fonlar nereden getiri fazlaysa oraya yöneliyorlar. Katılım Bankalarının toplam hacimde payı 2023 yılında yüzde 9’a ulaÅŸmamız mümkündür. Arzu ettiÄŸimiz seviyeler ise yüzde 15 noktalarıdır.” ÅŸeklinde konuÅŸtu.

“Ä°stanbul Ä°slami Finans’ta dünyanın en büyük merkezi olabilir”

Ä°slam CoÄŸrafyasından özellikle yakın çevreden çok ciddi bir para giriÅŸi olduÄŸunu ifade eden Utku sözlerini ÅŸöyle tamamladı: 

“VatandaÅŸlık almak isteyenlerin çok ciddi yatırımları var. Fakat kur hareketliliÄŸi bazılarını ürküttü. Avrupalılar kur hareketliliÄŸine alışkın. Ama Körfez ülkeleri alışkın deÄŸiller. PaniÄŸe raÄŸmen Türkiye’ye para giriÅŸi oldu. Önümüzdeki dönem kurun istikrar kazanmasıyla birlikte para giriÅŸi çoÄŸalacaktır. Ä°stanbul Ä°slami Finans’ta dünyanın en büyük merkezi olabilir. Ä°nsanlar Ä°stanbul’u en baÅŸta seviyorlar. Hukuk, teknoloji, personel ve bina altyapısı olarak oldukça geliÅŸmiÅŸ durumdayız. Körfez ülkelerinde hep göçmenler çalışıyor. Altyapı yatırımları bizden iyi deÄŸil. Sermaye piyasalarının Körfez ülkelerinde derinliÄŸi yok.”

AA

YORUMLAR

s

En az 10 karakter gerekli

Sıradaki haber:

Gıda iÅŸletmelerinde “biyomühendis” istihdam edilebilecek

HIZLI YORUM YAP



Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.