08 Eylül 2024 itibariyle Covid-19 ile mücadelede aşılanan sayısı kişiye ulaştı.

1xbetbetpasmariobet
a
en iyi rulet siteleri

Üç konfederasyondan ortak bildiri “Dayanma gücümüz kalmadı”

İşçi konfederasyonları TÜRK-İŞ, HAK-İŞ ve DİSK, ortak bir bildiriyle taleplerini dile getirdi. Konfederasyonlar; vergide adalet ile asgari ücret ve emekli ücretlerinde ivedilikle düzenleme talep etti. Ortak bildiride, “Asgari ücret artırılmalıdır. Enflasyonu yükselteceği iddia edilerek asgari ücrete zam yapılmamasını işçiler kabul edemez” denildi.

İşçi konfederasyonları TÜRK-İŞ, HAK-İŞ ve DİSK bir araya gelerek, vergi odaklı taleplerini genişlettiler. Ortak bir bildiri hazırlayan üç konfederasyon, vergi düzeninde iyileştirme, asgari ücret ve emekli ücretlerinde ivedilikle düzenleme talep etti. Üç konfederasyon, bölgelerden başlayarak eylem yapmayı da gündeme aldıklarını açıkladı.

Ortak bildiri

TÜRK-İŞ Başkanı Ergün Atalay, HAK-İŞ Başkanı Mahmut Arslan ve DİSK Başkanı Arzu Çerkezoğlu, TÜRK-İŞ Genel Merkezinde basın toplantısı düzenledi. Basın toplantısında hazırlanan ortak bildiri okundu. TÜRK-İŞ Başkanı Ergün Atalay, deprem, kriz ve uluslararası gelişmelerin etkilerini bildiklerini belirterek, “Asgari ücret fazladır, yok asgari ücret 10 sene evvel böyledir, 20 sene evvel böyledir, bunları konuşmak anlamsız ayıp ve günah. Tablo ortada, alınan para ortada, marketlerdeki bakkallardaki raflardaki fiyatlar ortada. Onun için, bu mesele ülkeyle ilgili, bu ülkede beraber yaşıyoruz. Depremin maliyetini 3 sendika başkanı biliyoruz, savaşın, COVID’in maliyetini biliyoruz ama öyle kötü bir ekonomik yönetim oldu ki, onun maliyetini hep beraber burada biz ödüyoruz. İşçiler, emekçiler, işsizler dayanma gücümüz kalmadı” dedi.

Asgari ücretli çalışan sayısı azalmıyor

HAK-İŞ Başkanı Mahmut Arslan da konuşmasında, büyümeye rağmen işçinin GSYH içindeki payının düşmesinin kabul edilemez olduğunu vurgulayarak, “Büyümeye, GSYH artışına rağmen ücretlilerin payı azalıyor. Bu aşamada bakınca asgari ücretli çalışan sayısı azalmıyor, artıyor. Refahın adil paylaşımıyla ilgili tersine gidiş söz konusu. Milli gelirde adaletsiz ülkeler arasında, Türkiye de yer alıyor. AB ülkelerinde asgari ücret istisna iken bizde genel ücret haline geldi. Biz bu gidişatı Türkiye’nin hak etmediğini düşünüyoruz. Burada bir yanlışlık var.” dedi. DİSK Başkanı Arzu Çerkezoğlu da, ekonomik durumun sorumlularının emek kesimi olmadığının altını çizerek, örgütlenmenin engellenmesinin en önemli sorunlardan biri olduğunu anlattı. Çerkezoğlu, bir soru üzerine TÜİK’in madde sepetindeki fiyatları açıklamaması konusunda dava açtıklarını hatırlatarak, kararlara rağmen açıklamanın yapılmamasını eleştirdi ayrıca her defasında açıklamama gerekçesi olarak farklı unsurları sunduklarını belirtti.

“İnsan onuruna yaraşır bir yaşam talep ediyoruz”

Üç konfederasyon tarafından hazırlanan 10 maddelik ortak bildiri Arzu Çerkezoğlu tarafından okundu. Çalışma hayatı sorunları, cinsiyet eşitsizliği, örgütlenme önündeki engeller, gelir ve servet eşitsizliğine dikkat çekilerek, “ücretlileri enflasyonun sebebi gören yaklaşım kabul edilemez, ücretliler neden değil, mağdurdur” denilen bildirideki temel talepler şöyle:

■ Vergide adalet: Gelir vergisinde tarife iyileştirilmeli, matrah yeniden düzenlenmeli. Doğalgaz, elektrik, su, ulaşım ve iletişim hizmetleri tüketimindeki KDV yüzde 1’e indirilmesi, temel tüketim mallarından alınan KDV sıfırlanması. İşverenin sosyal güvenlik primi indirimi desteğinin benzeri işçiye de sağlanmalı.

■ Enflasyonla mücadelede ücret politikası: Enflasyon karşısında ücretlerin eridiği, TÜİK verisine dayalı olarak açıklanan artışlar gerçek durumu yansıtmıyor. Bu nedenle, ücretleri enflasyonunun temel nedeni olarak gören yaklaşımın terk edilmesi.

■ Asgari ücret: Asgari ücret artırılmalıdır. Enflasyonu yükselteceği iddia edilerek asgari ücrete zam yapılmamasını işçiler kabul edemez.

■ Kamudaki ücret dengesizliği giderilmelidir.

■ En düşük emekli aylığı asgari ücrete yükseltilmeli.

■ Sendikal örgütlenmenin önündeki engeller kaldırılmalı.

■ Taşeronların kadroya alınmasında dışarda bırakılan kurum ve kuruluşlarda çalışan taşeron işçiler de kadroya alınmalı.

■ Tasarruf tedbirleri israfı önleme yönünde olumlu olsa da tasarruf adı altında ücret ve sosyal alandaki işçi hakları geri götürülmemeli.

■ İş kazaları ve meslek hastalıklarını önleme için iş koşulları iyileştirilmeli.

■ Çalışma hayatında ayrımcılık sona erdirilmeli, ILO’nun 190 sayılı sözleşmesi onaylanmalı.

“Bizi köle zannediyorlar”

TÜRK-İŞ Başkanı Ergün Atalay, KİT yönetim değişikliği çalışmasını sert sözlerle eleştirdi. Atalay, bu durumun stratejik KİT’leri parça parça satmak, uluslararası tekellere teslim etmek anlamına geldiğini söyledi. Ergün Atalay, “Yıllarca itiraz ettik. Şimdi, bunları gene özelleştirelim deniyor. Enerji silah gibi, gıda silah gibi, kritik. Bu ülkede beraber yaşıyoruz. Ne oluyor, bitiyor biliyoruz. Geçmişte kamu ücretlerde öncüydü, ortalama iyi bir ücret oluyordu. Şimdi ne oluyor? Özel sektörün kazandığı para ortada. Bunlar bizi köle, maraba zannediyor” dedi.

Ekonomik zorlukların maliyetinin ücretlilere yıkılmaması gerektiğini tekrarlayan Ergün Atalay, “Yok vergi yapalım, bahşişten vergi alalım. Bu yetkiyi önceki maliye bakanına verseydiniz o da yapardı. Bizim üzerimizden ellerini çeksinler, bizim üzerimizden ekonomiyi düzeltmenin imkanı yok. Nefes almakta zorlanıyoruz. Evde ekonomik kriz varsa o evde huzur yoktur” dedi.

YORUMLAR

s

En az 10 karakter gerekli

Sıradaki haber:

Kiralık evler için istenen tahliye taahhütnamesinde bu ayrıntıya dikkat

HIZLI YORUM YAP