27 Temmuz 2024 itibariyle Covid-19 ile mücadelede aşılanan sayısı kişiye ulaştı.

1xbetbetpasmariobet
a
en iyi rulet siteleri

Barajlarda kuraklık sinyali

Kuraklık nedeniyle Türkiye'nin ana havza barajlarına gelen su miktarı, yılın ilk 5 ayında uzun yıllar ortalamasının yüzde 50 altında gerçekleşti.

Türkiye’nin hidroelektrik kurulu gücü mayıs sonu itibarıyla 31 bin 500 megavat seviyesine yükseldi ve toplam elektrik kurulu gücünün yüzde 32’sini oluÅŸturdu.

Elektrik üretiminde hidroelektrik santrallerin payı önemli artış göstermesine rağmen, geçen yılın son aylarından beri yaşanan kuraklık nedeniyle bu santrallerin üretimdeki payı düşmeye başladı.

Yenilenebilir Enerji Yatırımcıları Derneği (GÜYAD) Başkanı Cem Özkök, AA muhabirine, Meteoroloji Genel Müdürlüğü verilerine göre son 40 yılın en sıcak ve kurak yılının yaşandığını ifade etti.

Mayıs sonu itibarıyla Türkiye’de ana havza barajlarına gelen su miktarının uzun yıllar ortalamasına göre yüzde 65 daha az olduÄŸunu dile getiren Özkök, “Bu yılın ilk 5 ayına baktığımızda ise ana havza barajlarına gelen su miktarının uzun yıllar ortalamasının yüzde 50 altında olduÄŸunu görüyoruz. Su geliÅŸinin normal veya bol olduÄŸu dönemlerde hidroelektrik santrallerinin elektrik üretiminde yüzde 40 pay aldığı oluyordu fakat mayıs ayına baktığımızda bu santrallerin toplam elektrik üretimindeki payının yüzde 23 seviyesinde kaldığını görüyoruz. Yılın ilk 5 aylık döneminde hidroelektrik santrallerinin toplam üretimdeki payı yüzde 21,7.” bilgisini paylaÅŸtı.

“Kuraklık hidroelektrik santrallerini de derinden etkiledi”

Özkök, elektrik üretiminde hidroelektriğin payının azalmasıyla doğal gaz santrallerinin payının arttığını ifade etti.

Bu yılın ilk 5 aylık döneminde doÄŸal gazın elektrik üretimindeki payının yüzde 27’ye çıktığını aktaran Özkök, “Haziranda bu oranın yüzde 40 seviyesine yaklaÅŸtığını görüyoruz.” dedi.

Özkök, kuraklığın en zararlı fakat en az anlaşılan doğal afetlerden biri olduğunu ifade ederek, şöyle konuştu:

“Kamu sözleÅŸmelerinde de mücbir sebep olarak sayılan kuraklığın hidroelektrik santrallerini de derinden etkilediÄŸi bir gerçek. Aslında, sosyo-ekonomik bir kuraklıkla karşı karşıyayız. Bu durum dikkate alındığında, kuraklığın etkilerini azaltmak için hidroelektrik santrallere destek verilmesi gerektiÄŸini düşünüyorum. İçinde bulunduÄŸumuz yıl, ‘kurak yıl’ olarak nitelendirilmeli ve hidroelektrik santraller desteklenmeli. Kuraklık hepimizin sorunu, çözümü kamu ve özel sektör olarak birlikte üretmeliyiz.”

Öte yandan, Türkiye’nin rüzgar ve güneÅŸ baÅŸta olmak üzere yenilenebilir enerji potansiyelinden en yüksek seviyede faydalanmasının hem iklim deÄŸiÅŸikliÄŸi hem de cari açığı azaltmak açısından kritik olduÄŸunu kaydeden Özkök, rüzgar enerjisi kurulu gücünün 10 bin megavata yaklaÅŸtığını anımsattı.

Özkök, güneÅŸ enerjisinde kapasitenin ise ÅŸu anda 7 bin megavatın üzerinde olduÄŸunu belirterek, “Çatı tipi güneÅŸ santrallerinin kurulumunda da istenen hıza ulaşılırsa, 2023’ün ikinci yarısı gibi güneÅŸ enerjisi kapasitesinde 10 bin megavat barajını geçeceÄŸimizi düşünüyorum.” diye konuÅŸtu.

AA

YORUMLAR

s

En az 10 karakter gerekli

Sıradaki haber:

İşçi, memur ve emeklinin gözü enflasyon oranında

HIZLI YORUM YAP



Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.