Beyaz eşya sektörü yılın ilk yarısında ihracatını korudu

0

BEÄžENDÄ°M

ABONE OL

News

0

Türkiye Beyaz EÅŸya Sanayicileri DerneÄŸi (TÃœRKBESD) BaÅŸkanı Can Dinçer, “Veriler; ham madde ve enerji fiyatlarındaki artış, Rusya ile Ukrayna arasındaki savaÅŸ, en büyük ihracat pazarlarımızda enflasyonun yükselmesi gibi olumsuzluklara raÄŸmen güçlü ihracatımızı koruduÄŸumuzu gösteriyor.” dedi.

TÃœRKBESD’in sektörün ilk yarı sonuçlarına iliÅŸkin düzenlediÄŸi toplantıda verilen bilgiye göre, 2022’de 6 ana üründe beyaz eÅŸya ihracatı adet bazında 2021’in aynı dönemine kıyasla yüzde 1 arttı. TÃœRKBESD’e üye firmaların aynı dönemdeki Türkiye satışları ise yüzde 8 düştü.

Toplantıda konuÅŸan TÃœRKBESD BaÅŸkanı Dinçer, Türkiye’nin, dünya beyaz eÅŸya üretiminin yüzde 7’sini karşıladığını ve son 10 yılda 199 milyon adet üretim gerçekleÅŸtirdiÄŸini belirterek, ÅŸunları kaydetti:

“Beyaz eÅŸya sektörü olarak 2021’de ihracatımızı yüzde 16 artırarak baÅŸarılı sonuçlar aldık. Veriler; ham madde ve enerji fiyatlarındaki artış, Rusya ile Ukrayna arasındaki savaÅŸ, en büyük ihracat pazarlarımızda enflasyonun yükselmesi gibi olumsuzluklara raÄŸmen güçlü ihracatımızı koruduÄŸumuzu gösteriyor.

2022, öngördüğümüz gibi küresel ölçekte zor bir yıl oluyor. Türkiye’nin lokomotif sanayilerinden biri olarak tüm bu olumsuzluklara güçlü bir ÅŸekilde karşı koyduÄŸumuzu söyleyebiliriz. Ãœretiminin yüzde 75’ini ihraç eden beyaz eÅŸya sektörünün rekabet gücünü koruması için atılması gereken adımlar, bu dönemde en önemli gündem maddelerimizin başında geliyor.”

AR-GE ve teknoloji alanında önemli yatırımlar yapıldığını, Beyaz eÅŸyanın Türkiye’nin en fazla patente sahip sektörü olduÄŸunu aktaran Dinçer, beyaz eÅŸya sanayinin yıllık 4,5 milyar dolarlık ihracat ile ülke ekonomisine önemli katkıda bulunduÄŸunu aktardı.

Dinçer, iç pazarda daralmanın yılın başından bu yana devam ettiÄŸini belirterek, “Tüketicilerin alım gücünü desteklemek üzere kredi kartı taksit sayılarının artırılmasının faydalı olacağına inanıyoruz. Ayrıca, ÖTV’nin kaldırılması tüketicilerin ihtiyaçlarını daha rahat karşılamasını saÄŸlayarak talebi artıracak, üretimin de güçlü ÅŸekilde devam etmesini saÄŸlayacaktır.” dedi.

“Yassı çelik ürünlerine yönelik damping önlemleri ihracatta kayıplara neden olabilir”

TÃœRKBESD Yönetim Kurulu Ãœyesi Mehmet Yavuz da yassı çeliÄŸin, beyaz eÅŸya sektörünün maliyet giderlerinin ortalama yüzde 17’sini oluÅŸturduÄŸunu, damping soruÅŸturmasına konu ürünün beyaz eÅŸya sektörünün yanı sıra pek çok imalat sanayinin ana girdilerinden biri olduÄŸunu söyledi.

Türkiye’de üretilen sıcak sac miktarının üretim için gerek duyulan talebi karşılayabilir seviyede olmadığını aktaran Yavuz, şu değerlendirmelerde bulundu:

“Aradaki fark zaruri olarak ithalat yoluyla karşılanıyor. Türkiye’nin sıcak sac ithalatının yüzde 36’sı Rusya’dan, yüzde 22’si ise Ukrayna’dan yapılıyor. Her iki ülkeden de artık ithalat yapılamaması tedarik kaynaklarını hızla çeÅŸitlendirmeyi gerektirmiÅŸtir. SoruÅŸturma kapsamındaki AB ve Güney Kore menÅŸeli ürünlere yönelik anti damping kararı, beyaz eÅŸya dahil olmak üzere ihracat yapan tüm imalat sektörlerinin rekabet gücünü olumsuz etkiliyor. Mart ayında Ticaret Bakanlığımız tarafından yayımlanan Nihai Bildirim Raporu’nda, yüzde 50 seviyelerine dayanan marjlardan, nihai kararda ciddi oranda düşüş olması bir nebze de olsa olumludur. Ancak asıl beklentimiz, tedarik zincirlerinin zorlandığı ve uluslararası konjonktürün giderek sertleÅŸtiÄŸi bir dönemde ihracatımızın belkemiÄŸini oluÅŸturan imalat sektörlerinin rekabetçiliÄŸini de artırması bakımından soruÅŸturmanın önlemsiz bir ÅŸekilde kapatılmasıydı.”

“Sürdürülebilir Ãœrünler için Ekotasarım YönetmeliÄŸi yakından takip edilmeli”

TÃœRKBESD Yönetim Kurulu Ãœyesi Fatih Özkadı ise Türkiye’nin en önemli ihracat pazarı olan AB’de YeÅŸil Mutabakat kapsamındaki geliÅŸmelere deÄŸinerek, bu alandaki geliÅŸmelerin, ürün geliÅŸtirme ve üretim süreçlerini derinden etkileyeceÄŸini söyledi.

Avrupa Komisyonu’nun 14 Temmuz’da 2030 Ä°klim Hedefi ve Avrupa YeÅŸil Mutabakatı hedefleri için kapsamlı bir teklif paketi sunduÄŸunu hatırlatan Özkadı, “Sınırda Karbon Düzenlemesi, Emisyon Ticaret Sistemi (ETS) oluÅŸturulması gibi geliÅŸmelere hızlı bir ÅŸekilde uyum saÄŸlamamız büyük önem taşıyor. AB’de geliÅŸtirilmesi devam eden, Sürdürülebilir Ãœrünler için Ekotasarım YönetmeliÄŸi de (Ecodesign for Sustainable Products Regulation-ESPR) sektörümüzü etkileyecek düzenlemeler öngörüyor. Tasarının AB Komisyonu nezdindeki kamu istiÅŸare süreci 22 Haziran tarihinde tamamlandı. Sürecin yakından takip edilerek ülkemizde gerekli iletiÅŸim ve düzenlemelerin vakitlice yapılmasını hem ihracattaki rekabetçiliÄŸimizin devamı hem de AB ile Gümrük BirliÄŸi’nin verimli bir ÅŸekilde iÅŸlemesi açısından da gerekli görüyoruz. Bu baÄŸlamda Sanayi ve Teknoloji Bakanlığımız ile yürütülen çalışmaların ilgili diÄŸer kamu kurumlarımızın da katkılarıyla ülkemizin yararına sonuçlanacağını umuyoruz.” ifadelerini kullandı.

Özkadı, 2021’de yeni enerji etiketli ürünlerin tüketicilerle buluÅŸmasının piyasada daha fazla verimliliÄŸi yüksek ürün bulunmasına katkı saÄŸladığını belirterek, “Bununla birlikte tüketicilerin bu konudaki farkındalığı da artmış oldu. Ayrıca, elektrik fiyatlarındaki artışın da enerji verimli ürünlere talebi artırması bekleniyor. BilindiÄŸi üzere, enerji verimliliÄŸi hem ülke hem de tüketici ekonomisine önemli katkılar saÄŸlıyor. 2030’a kadar enerji verimli ürünlere geçiÅŸte, beyaz eÅŸya ürünlerinden yüksek miktarlarda elektrik tüketim tasarrufu bekleniyor. Elektrik fiyatları projeksiyonu bakımından bu kazanç ile 2030’a kadar 20,8 milyar TL’lik bir tasarruf oluÅŸabilir. Toplam emisyon oranlarında da 2030’a kadar yaklaşık 2,3 milyon ton karbon eÅŸ deÄŸeri azaltım saÄŸlanabilir.” ÅŸeklinde konuÅŸtu.

AA