05 Kasım 2024 itibariyle Covid-19 ile mücadelede aşılanan sayısı kişiye ulaştı.

1xbetbetpasmariobet
a
en iyi rulet siteleri

Dövizle ödeme yasağı iş dünyasında sıkıntı yaratacak

Ekonomi yönetiminden yapılan açıklamaya göre bu kararın amacı serbest piyasa koşulları çerçevesinde Türk lirası kullanımını artırarak dolarizasyonu azaltmak.

Geçen hafta ekonomi yönetimi ve TCMB tarafından döviz rezervlerini artırmaya ve kuru düşürmeye yönelik olarak iki önemli karar alındı. İlk karar Türk vatandaşlığına başvuruda satın alınacak gayrimenkul değeri 250 bin dolardan 400 bin dolara yükseltilmesiydi. İkinci karar ise ihracat gelirlerinin %25’inin TCMB tarafından satın alınması uygulamasında oranın %40’a çıkarılmasıydı. Söz konusu bu kararların döviz rezervlerini artırmaya yönelik adımlar olduğu çok açık. Fakat bu hamlelerin rezerv artırıcı etkisinin olmayacağı düşünülüyor. Çünkü şirketlerin ihracat gelirlerinden elde edilen dövizin satılması ilk etapta rezerv artıracağı düşünülüyor olsa da şirketler hem ithalat yapmak için hem de döviz yükümlülükleri yani borçları için yeniden döviz talep edeceklerinden rezerv artırıcı etkisi olmayacağı, aksine şirketlerin döviz satımı ve alımı arasındaki oldukça yüksek marjdan dolayı zarar edecekleri öngörülüyor. Bu konuda bir diğer beklenti de yüksek marj nedeniyle zarar etmemek için ihracatçı firmaların söz konusu düzenlemeden kurtulabilmek için ihracattan elde ettikleri kazançları mümkün olduğunca bankacılık sisteminden uzak tutacakları ve bu nedenle de kayıt dışılığın artabileceği yönünde.

Eylül 2021’de uygulamaya konan Türkiye Ekonomi Modeli’nin önemli ayaklarından biri de liralaşma stratejisi. Bu stratejinin en temel amacı piyasadaki tüm işlemlerin TL ile yapılmasını sağlayarak dolarizasyonu azaltmak. Bu bağlamda Kasım 2021’den bu yana ekonomi yönetiminin çeşitli araç ve kararları uygulamaya koyduğunu görüyoruz. Liralaşma stratejisi kapsamında bu hafta alınan bir karara göre 19 Nisan 2022’den itibaren Türkiye’de yerleşiklerin kendi aralarında yapacakları menkul yani gayrimenkul tanımına girmeyen taşınabilen her türlü mal ve eşya satış sözleşmelerinde ödeme yükümlülüğünün TL cinsinden yapılması zorunlu hale getirildi. Bir diğer deyişle bundan böyle yerleşikler arasında yapılacak menkul satış işlemlerinde ödemeler döviz cinsinden veya dövize endeksli olarak artık yapılamayacak. Bakanlıktan bugün yapılan açıklamaya göre söz konusu değişiklik sadece Türkiye’deki yerleşik kişilerin arasında yapılan sözleşmelerde geçerli olurken yurt dışı yerleşik ve yurt içi yerleşiklerin arasındaki sözleşmeler için geçerli olmayacak.

Peki bu düzenlemenin asıl amacı ne?

Ekonomi yönetiminden yapılan açıklamaya göre bu kararın amacı serbest piyasa koşulları çerçevesinde Türk lirası kullanımını artırarak dolarizasyonu azaltmak. Bir diğer deyişle uygulamada asıl amaçlanan işlemlerin TL ile yapılmasını sağlayarak bir yandan TL’ye olan talebi artırmak öbür yandan da döviz kullanımını yasaklayarak dövize olan talebi azaltmak. Haliyle bu yolla da aslında asıl hedef döviz kurunun yükselmesini önlemek.

Söz konusu bu uygulamanın serbest piyasa sistemine müdahale olduğu yönünde eleştiriler geldi. Bu eleştiriler üzerine bugün Hazine ve Maliye Bakanlığı iki gün önce açıkladığı mevzuata ek açıklama getirme ihtiyacı hissetti.

Tabi burada şu soru önemli hale geliyor; bu gibi uygulamalar kurun yükselmesini ve dolarizasyonu önlemede etkili olur mu?

Bildiğimiz gibi Aralık 2021’den bu yana kuru dizginlemek için Kur Korumalı TL Mevduat (KKM) uygulamaya koyuldu. 18.40’ı gören dolar/TL KKM sonrası en düşük 10,25 seviyesini gördükten sonra şu an 14.60’lı seviyelerden işlem görüyor. Yani kurda uzunca bir süredir sakinlik var. Fakat bu sakinliğin asıl nedeni KKM mi yoksa kamu bankaları aracılığıyla bir müdahale mi bu noktada piyasanın şüpheleri olduğu açık. Kaldı ki tüm başarı KKM’nin olsa bile bundan sonra KKM’nin vade bitişleri geldiğinden ve aynı zamanda hem iç hem de dış koşullar kur için yukarı yönü işaret ettiğinden bundan sonra kuru dizginlemede KKM’nin eskisi gibi başarılı olmayacağı düşünülüyor. İşte bu nedenle yukarıda bahsettiğim uygulamalar gibi KKM’yi tamamlayıcı önlemler devreye giriyor. Bu noktada şunu söylemek çok yanlış olmayacaktır, bu gibi önlemlerle belirli süre sonra kuru baskılamak mümkün olmayabilir. Özellikle yaz aylarının sonuna kadar kurda kademeli küçük artışlar dışında ciddi bir yükseliş beklenmiyor. Ama yaz ayları bittikten sonra kurdaki şu anki sakinliği sağlamak çok daha zorlaşabilir ve kur yükselişe geçebilir.

YORUMLAR

s

En az 10 karakter gerekli

Sıradaki haber:

Altında fiyat ne olacak?

HIZLI YORUM YAP