19 Mart 2024 itibariyle Covid-19 ile mücadelede aşılanan sayısı kişiye ulaştı.

1xbetbetpasmariobet
a
en iyi rulet siteleri

Oruç tutarak zayıflamaya çalışmayın

İftar yemeklerinde yemek öncesi iftariyelik denilen şarküteri ürünleri (peynir, salam, sucuk, pastırma), ve tatlı (tahin pekmez, reçel, marmelat) tüketmeyiniz.

Her Ramazan ayı geldiğinde aynı sorulara ve sorunlara cevap vermek gereğini duyarım. Değiştirmeye çalışıp da bir türlü başaramadığımız bazı yanlış davranışlar üzerinde ısrarla açıklama yaparım. Pek çok meslektaşımda bunu yaparlar ve yapmayı sürdürüyorlar. Kimler oruç tutmamalı sorunu en başta gelen sorudur. Çocuklar, gebe ve emzikli kadınlar, süreğen hastalığı olan ve ilaç almak zorunda olan kişiler, yaşlıların oruç tutmamaları önerilir. Ek olarak şeker hastaları, metabolik bir hastalığı olanlar, böbrek ve karaciğer hastalığı olanlar, yüksek tansiyonlu kişiler, kalp damar hastalığı sorunu olanlar bu gruba dahildir. Oruç tutmakta ısrar eden ve bunu yapmamayı yaşamın önemli bir eksikliği sayan kişilere ‘’siz bilirsiniz’’ demekten başka çare bırakmazlar. Vücut üzerine binen ekstra susuzluk ve açlık gibi yükün artması istenmeyen sonuçlara yol açabiliyor. Konuyu sağlık bireylere getirmek istiyorum.
Sağlıklı bireyler oruç tutmaları halinde aşağıda sıralayacağımız önerilere kulak vermelerini öneriyorum.

1. Sıvı tüketimi:Gün içinde su içme olanağı olmayacağı için İftarla sahur arasında 2.5 litre su tüketin.
Vücudun su dengesi aynı zamanda asit-baz dengesini de içerir. İyi ayarlanmadığında vücudun susuz kalmasına bağlı metabolik işleyişte sorunlar ortaya çıkabilir. Örneğin kalbin iş yükünde artma, bayılma, kalp krizi ve ölüm gibi sağlık sorunları yaşanabilir. Sıvı tüketiminde gerçek gereksinme bildiğimiz sudur. Çay, kahve, meşrubatlar bunun dışında tutulmalıdır. Bunlarda sıvıdır ama içerdikleri maddeler ile su ile farklılıklar taşır. İçilecek su oda ısısında olmalı ve küçük miktarlarda sık aralıklarla tüketilmesi doğrudur. Susuzluğu tetikleyecek tuzlu, baharatlı besinlerden, asitli, şekerli içeceklerden uzak durmakta fayda vardır.

2. Beslenmenize dikkat edin:
Sahurda tüketilecek besinlerin seçiminde çok dikkatli olunmalıdır. Protein kalitesi yüksek, enerji değeri fazla olmayan, vitamin, mineral, antioksidan içeriği iyi olan besinleri tercih edebilirsiniz. Yumurta, peynir, yoğurt, tam tahıllı ekmek, sebze- meyve içeren bir menü gün içinde tokluk hissi yaratır ve besin dengenizi sağlar. Sıvı alımı esastı. Şeker ve şekerli besinler ile aşırı yağlı, tuzlu ve hamur işlerinden kendinizi koruyun.

İftar yemeklerinde de 5 temel besin grubunu içerecek menülere yönelin. Yoğurt, ayran veya cacık 1. grubu temsil eder. Ekmek veya pide, çorba çeşitleri veya pilav- makarna 2. grubu sağlar. Sebze-et kombinasyonlu yemekler (kıymalı ya da etli sebze yemekleri, dolmalar sarmalar), salatalar 3 ve 4. grubu temin eder. Yağ bu yemekler içinde alınır 5. gruptur. Düşük yağ tüketimi tercih edilmelidir. Kırmızı et ve sakatatlar yerine balık tüketmenin önemini biliyorsunuz. Öte yandan pişirme yöntemlerinde kızartma yerine haşlama, buğulama ve ızgara yönteminin tercih edilmesi sağlık açısından önemlidir.

Ramazan ve iftar sofralarının olmazsa olmazı sayılan hamur işleri, börek, çörek ve hamurlu-şerbetli tatlılardan uzak durulması, tuz tüketiminin en az düzeyde yapılması çok değerlidir.
İftar yemeklerinde yemek öncesi iftariyelik denilen şarküteri ürünleri (peynir, salam, sucuk, pastırma), ve tatlı (tahin pekmez, reçel, marmelat) tüketmeyiniz.

3. Fiziksel aktivitenizi önemseyin:
Oruç tutma sırasında hareketsiz kalmayın ve gün boyu yatak istirahatinde olmayın. Gündelik gerekli işlerinizi yapın. Buna ek olarak hafif yürüyüşler ve açık havada hafif egzersizler yapılması önerilir. Sıvı ve enerji kaybına neden olacak ağır aktivitelerden uzak kalmaya çalışılmalıdır. Yanlış zamanda yapılacak fiziksel aktivite susuz kalmış vücutta organlara olan olumsuz etkiyi artırıp çeşitli sağlık sorunlarına neden olur. Bayılma, halsizlik, uykuya eğilim, asabiyet ve hatta kalp krizlerine neden olabilir.
İftar yemeğinden 2-3 saat sonra 30-40 dakika kadar yürüyüş yapmak öneriler arasındadır. Yemekten hemen sonra üzerinize çöken halsizlik ile yatmanın sakıncalı olduğunu biliyorsunuz. İftardan ve sahurdan sonra böyle bir durumu yaşayabilirsiniz.
Sahur yemekleri de çok ağır olmamalı. Mide patlayıncaya kadar doldurulmamalıdır. Sahur yemeği sonrası yürüyüş yapmak neredeyse olanaksızdır ama iftar sonrası yürüyüş için zaman ayırın.

4. Uyku:
Sahura kalkmak vücudun alışık olduğu bir biyoritm değildir. Bu ritmin bozulması uykusuzluk sorunu olarak da gündeme gelir. Yeterli uyumama, beynin doğru karar alma mekanizması, hafıza, mantıksal düşünme gibi bilişsel fonksiyonlar açısından büyük önem taşımaktadır. Yeterli uyumama, hatalı kararlar almaya, sinirli olmaya, öfke patlamaları yaşamaya, baş ağrılarına ve stres yüklenmelerine neden olacaktır. Bu kişinin yaşam kalitesini etkileyen bir etkendir. İftardan sonra sahura kadar en az 4 saat kesintisiz gece uykusu uyumak, sahurdan sonra birkaç saat daha uyumak, fırsat olursa gün içerisinde 20 dakikalık ufak bir uyku molası önerilmektedir.

Oruç tutmak dini bir görevi yerine getirmek için yapılır ve bir diyet modeli değildir. Oruç tutarak zayıflamaya çalışmak son derece yanlıştır. Sağlıklı beslenme, çeşitli besin gruplarını kullanarak uygun menüler oluşturmak ve öğünlere bölmek esasına dayanır. Oruç tutmanın temel fikrini anlayarak israfa kaçmamak ve var olanı paylaşmak çok değerlidir. Günümüzde Dünya’da ve ülkemizde gıda maddesine erişemeyen binlerce insan olduğunu hatırlayın ve dünya nimetlerini paylaşmayı önce kendinize sonra çevrenizdekilere öğütleyin.
Her şey paylaşınca güzel.

 

YORUMLAR

s

En az 10 karakter gerekli

Sıradaki haber:

MSB’den Fransa’ya terör tepkisi

HIZLI YORUM YAP



Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.