Yerli üreticiden ithalattaki ilave gümrük vergisine destek

0

BEÄžENDÄ°M

ABONE OL

News

0

Kapı tipi metal dedektörü ve satış otomatları konusunda geliÅŸtirdiÄŸi yerli ürünlerle yurt içinde ve dışında çok sayıda kullanıcının ihtiyaçlarını karşılayan Elektral AÅž, salgın sürecinde ürünlerine yenilerini ekledi.

Elektral AÅž Yönetim Kurulu BaÅŸkan Yardımcısı Dr. Erdem Dinçsoy, AA muhabirine yaptığı açıklamada, salgın koÅŸullarında gerekli önlemleri alarak çalışmaları yoÄŸun ÅŸekilde sürdürdüklerini söyledi.

Bu süreçte ekonomi alanında, yerli ürünler üreten, ithalat baskısı altındaki firmaların desteklenmesine yönelik adımlardan memnuniyet duyduklarını vurgulayan Dinçsoy, “Ä°thal birçok ürüne 30 Eylül’e kadar ek yüzde 30’a kadar vergi getirdi. Bu durum ihracat yaparak katma deÄŸer üreten bizim gibi firmalar açısından olumlu bir geliÅŸme. Bu hamle ithalat baskısı altında ezilen ihracatçı firmaları korumaya yönelik. Ä°thalat için getirilen ek vergiler ülke üretimine, ihracatına ve istihdamına büyük katkı saÄŸlayacak.” diye konuÅŸtu.

Dinçsoy, söz konusu uygulamaların Türkiye’nin ve yerli lehine olduÄŸunu belirterek “Ek gümrük vergileriyle, yüksek teknolojili ürünler üretmek, bunları ihraç ederek ülkemize döviz getirmek ve katma deÄŸer yaratmak destekleniyor. Bu süreçte yerli üreticiler güçleniyorlar ve dünyaya Türk malını canhıraÅŸ biçimde satmaya çalışıyor. Kısacası ‘dışarıdan almak basit’ ama ‘üretip dünyaya satmak zor olan’. Türkiye de bu zor yolu seçiyor. Bu hareket bize güç ve ÅŸevk veriyor.” dedi.

Maskematik ailesi geniÅŸliyor

Salgın sürecindeki ihtiyaçlara cevap vermek için mart ayının ortalarında maskematik otomatını kullanıma sunduklarını ifade eden Dinçsoy, pilot olarak ilk çalışmayı Ä°zmir’de metro duraklarında gerçekleÅŸtirdiklerini söyledi.

Dinçsoy, bu sayede yüz binlerce maskenin herhangi bir bulaÅŸ riski olmadan ücretsiz ÅŸekilde dağıtıldığını belirtti.

Otomata daha kolay ulaşılabilmesi için mobil maskematik uygulamasını da baÅŸlattıklarını anlatan Dinçsoy, geliÅŸtirdikleri cihazları Ä°zmir BüyükÅŸehir Belediyesine teslim ettiklerini kaydetti.

Dinçsoy, salgından sonra bu tam otomatik satış makinelerinin, kitap otomatı gibi farklı türlere çevrilebileceÄŸini, hatta millet bahçeleri gibi sosyal alanlarda çeÅŸitli ürün ve hizmetlerin ziyaretçilere sunulmasında kullanılabileceÄŸini söyledi.

Salgınla deÄŸiÅŸen alışkanlıkların yeni geliÅŸmelere kapı araladığına iÅŸaret eden Dinçsoy, “Bu dönemde insanlar birbirine sosyal mesafe koydu, teması azalttı, tüm bu durumlar da adeta ‘otomat iÅŸletmeciliÄŸi’ mesleÄŸini iÅŸaret eder hale geldi. Hijyenik, ekonomik, hızlı, eleman ihtiyacı olmayan, temassız kredi kartlarıyla çalışan, sosyal mesafe kavramının olmadığı, 7/24 açık ve nakit parayla iÅŸleyen bu makinelerin, bu dönemle hayatımızın her alanında iÅŸlerlik kazanacağını öngörüyoruz.” diye konuÅŸtu.

Dinçsoy, ayrıca salgınla mücadele kapsamında 800 farklı noktadan detaylı ölçüm yapan ve belirlenen sıcaklığın üzerinde alarm veren termal tarayıcılı dedektör ürettiklerini aktardı.

Yerli otomatlar milli elektrikli trende

Dinçsoy, Türkiye Vagon Sanayisi Anonim Åžirketinin (TÜVASAÅž) ürettiÄŸi milli elektrikli trenlerde de yerli otomatların kullanılacağını bildirdi.

Trenlerde daha önce yabancı bir otomat çözümünün kullanılmasının planlandığını ifade eden Dinçsoy, ÅŸu deÄŸerlendirmelerde bulundu:

“Bize yetkililer ‘yapılıp, yapılamayacağını’ sordular, biz de ‘Milli trende yer almak bizim için bir onurdur’ dedik. Katkımız olmalıydı ve hiç düÅŸünmeden bu projeye baÅŸladık ve kısa sürede profesyonelce projeyi sonuçlandırdık. Ä°ÅŸi en iyi ÅŸekilde ve en kısa zamanda sonuca ulaÅŸtırdık, teslimini yaptık. Bu açıdan çok mutluyuz. Tamamen yerli otomatlar, milli elektrikli tren projesinde kullanıma giriyor. Umarım baÅŸka milli projelerde yine kendimizi gösterme fırsatını yakalarız. 

Türk mühendisi ve iÅŸçisi imkan verildikten sonra dünya normlarında üretim yapabilir. Konularımız yüksek teknoloji, dünyadaki rekabette büyük avantaja sahibiz. Üretim konularımızın ülkemize katma deÄŸeri yüksek, biz sattıkça, refahımız artacak. Ülke olarak istedikten sonra, hak ettiÄŸimiz yere mutlaka geleceÄŸiz.”

AA