Net ihracatımızın büyümeye katkısı devam edecek

0

BEÄžENDÄ°M

ABONE OL

News

0

Ticaret Bakanı Ruhsar Pekcan, Milletlerarası Ticaret Odası (ICC) Türkiye Milli Komitesi tarafından organize edilen “Ticaret SavaÅŸları, Brexit ve Çok Taraflı Ticaret Sisteminin GeleceÄŸi” baÅŸlıklı toplantıya katıldı.

Türkiye’nin belli hedefleri olan dinamik bir ülke olduÄŸuna iÅŸaret eden Pekcan, ÅŸunları kaydetti:

“Hedefimiz, bir an önce Türkiye’yi yüksek gelirli, müreffeh, kalkınmış ülkeler statüsüne taşımak. Bu konuda kararlıyız, adımlarımızı da bu doÄŸrultuda atıyoruz. Hükümet olarak 2019 yılını dengelenme yılı olarak görüyoruz. Küresel ve bölgesel bazdaki konjonktürel faktörler, bizim ana hedefimizi deÄŸiÅŸtirmeyecek. Potansiyelimiz olan sürdürülebilir büyümeyi saÄŸlamakta kararlıyız. Ä°lk 9 ay itibarıyla ihracatın ithalatı karşılama oranı yüzde 71’lerden yüzde 86’lara ulaÅŸmış durumda. Önümüzdeki dönemde de net ihracatımızın büyümeye katkısının devam edeceÄŸini öngörüyoruz.”

“Küresel ticareti olumsuz etkileyen pek çok korumacı önlemle karşı karşıyayız”

Ruhsar Pekcan, küresel ekonominin gündemine taşınan ticaret savaÅŸlarının söylem olmaktan çıkıp “yaralayan bir eylem” haline dönüÅŸtüÄŸünü söyledi.

ABD, Çin ve Avrupa BirliÄŸi’nin (AB) aldığı korumacı önlemlerin, küresel ekonomiyi kıskaca aldığını belirten Pekcan, “Esasen baktığımızda, ‘ticaret savaÅŸları’ olgusunun çağımızın ekonomik koÅŸulları ve gerçeklikleri ile çeliÅŸtiÄŸini görüyoruz. Küresel ekonomi, beraberinde küresel tedarik zincirlerini oluÅŸturdu. Ülkelerin, firmaların ekonomileri birbiri ile baÄŸlantılı.” diye konuÅŸtu.

Bilgi iletiÅŸim teknolojilerindeki yeniliklerin, e-ticaretin pek çok alanda konvansiyonel ticaretin yerini almasının konuÅŸulduÄŸunu ifade eden Pekcan, iletiÅŸimin bu denli ileri olduÄŸu çaÄŸda “ticaret savaÅŸları” olgusunun, üzerinde tartışılması gereken bir olgu olduÄŸunu vurguladı.

Pekcan, “Bugün yaÅŸadığımız ticaret savaÅŸlarının, daha çok ülkelerin konjonktürel politika tercihlerinin bir sonucu olduÄŸunu görüyoruz ama öngörebildiÄŸimiz gelecekte de bu realite ile, küresel ticareti olumsuz etkileyen pek çok korumacı önlemle karşı karşıyayız. Türkiye olarak bugüne kadar kendi uluslararası rekabet gücümüze güvendik, güvenmeye devam edeceÄŸiz. Adil rekabet ÅŸartlarında, çok taraflı ticaret sisteminin korunması ve geliÅŸtirilmesinden yana olduk ve bu görüÅŸümüzü devam ettireceÄŸiz.” ifadelerini kullandı. 

“Türkiye de her ülke gibi Çin realitesi ile karşı karşıya”

Ticaret Bakanı Pekcan, Türkiye’nin, Gümrük BirliÄŸi içerisinde AB ülkeleri ile rekabet içinde iÅŸ birliÄŸini sürdürdüÄŸüne iÅŸaret ederek, bu iÅŸ birliÄŸinin daha da geliÅŸmesinden yana olduklarını söyledi.

Türkiye’nin de her ülke gibi Çin realitesi ile karşı karşıya olduÄŸuna dikkati çeken Pekcan, ÅŸu deÄŸerlendirmelerde bulundu:

“Özellikle tekstil ve hazır giyim alanında tüm dünyada Çin’le beraber rekabet halindeyiz. Uluslararası rekabetin, kurallara ve adil ÅŸartlara dayalı bir düzende iÅŸletilmesinden yanayız. Türkiye ile ABD arasında geniÅŸ bir yelpazede mal ticareti söz konusu. Ancak Türkiye’nin GenelleÅŸtirilmiÅŸ Tercihler Sistemi’nden (GSP) çıkarılması, Section 232 önlemleri, anti-damping veya telafi edici vergi gibi çeÅŸitli önlemler, elbette ikili ticaretimizi etkilemekte. Biz her platformda bu olumsuzlukların giderilmesi ve ticaretin önündeki engellerin kaldırılması konusunda görüÅŸlerimizi bildirdik ve bildirmeye devam edeceÄŸiz.”

Pekcan, ABD’nin ÅŸu an kendi politikası gereÄŸi korumacılık önlem ve söylemlerini sürdürdüÄŸünü, bunun tüm dünyayı da etkilediÄŸini kaydetti.

“Ä°ngiltere’de 31 Ekim’de ne olacağını hala bilmiyoruz”

Ruhsar Pekcan, AB-Türkiye iliÅŸkilerine bakıldığında, diyalogların ve görüÅŸlerin sürdüÄŸünü, ticari hukuktan gelen haklar olmasına raÄŸmen diyalogla sürdürülmesinden yana olduklarını söyledi. Gümrük BirliÄŸi’nin güncellenmesinin her iki tarafın da yararına olacağını ifade eden Pekcan, bu yönde görüÅŸ bildirdiklerini aktardı.

Katılımcılarla özel sektörden beklentilerini paylaÅŸan Pekcan, Brexit konusuna deÄŸinirken, ÅŸunları kaydetti:

“Ä°ngiltere’de, AB’de dahil ÅŸu an 31 Ekim’de ne olacağını hala hiçbirimiz bilmiyoruz ama bildiÄŸimiz bir ÅŸey var; Ä°ngiltere, bizim en çok ticaret yaptığımız ülkelerden biri, en çok ihracat yaptığımız ikinci ülke. Hard Brexit olması halinde AB’den sonra en çok etkilenen ülke Türkiye. Bununla ilgili proaktif çalışmaya gayret ediyoruz. ‘Türkiye en az nasıl etkilenir’ konusunda çalışmalarımızı da sürdürüyoruz.”

Türkiye’nin yüksek gelirli ülkeler statüsüne yükselmek, refah seviyesini artırmak gibi hedefleri bulunduÄŸunu ifade eden Pekcan, Türkiye’nin genç ve eÄŸitimli nüfusu, sahip olduÄŸu teknolojik altyapı, sanayi deneyimi, kaliteli üretimi ve yetiÅŸmiÅŸ insan gücü ile yüksek büyüme potansiyeline sahip dinamik bir ülke olduÄŸunu vurguladı.

Pekcan, “Gönül ister ki korumacılık önlemleri yeni bir atalete sürüklenmesin, daha da derinleÅŸmeden vazgeçilsin. Bu tür eÄŸilimler, çağımızın ekonomik gerçekleri ile örtüÅŸmüyor.” dedi.

AA