17 Mayıs 2024 itibariyle Covid-19 ile mücadelede aşılanan sayısı kişiye ulaştı.

1xbetbetpasmariobet
a
en iyi rulet siteleri

ABD’nin en prestijli ödülünü Bursalı Irmak aldı

Uludağ Üniversitesi (BUÜ) Tıp Fakültesi Tıbbi Farmakoloji Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Sinan Çavun'un kızı Irmak Çavun (20), dünyanın en prestijli oyun çizme yarışmasında kazandığı ödülü, pandemi nedeniyle 2 yıl sonra aldı. ABD'nin Los Angeles kentinde düzenlenen Writer & Illustrators Of The Future (Geleceğin İllüstratörleri) isimli bilim kurgu ve fantastik hikaye yarışmasında ödül alan ilk Türk olarak tarihe geçen Irmak Çavun, kendi oyun şirketini kurmak istediğini söyledi.

Bursa’da yaÅŸayan Prof. Dr. Sinan Çavun ile Ebru Çavun’un kızları Irmak, 4 yaşında baÅŸlayan resim çizme yeteneÄŸini zamanla geliÅŸtirdi. Katıldığı birçok resim yarışmasında ödüller kazanan Çavun, oyun karakterleri çizmeye yöneldi. Dijital alanda çizdiÄŸi karakterlerle, 37 yıldır Amerika’da düzenlenen Writer & Illustrators of the Future yarışmasını kazandı. 2019 yılında sonuçları açıklanan yarışmanın ödül töreni ise pandemi nedeniyle 2 yıl sonra ekim ayında ABD’de yapıldı. GeleceÄŸin Oyun Yazarı ve Çizeri tek Türk olan Irmak Çavun, ödülünü Los Angeles’ta, ailesinin de katıldığı törenle aldı.

‘KAZANDIÄžIMI SÖYLEDÄ°LER, Ä°NANAMADIM’

Çizim merakının henüz 4 yaşındayken çizdiği bir köpek resmi ile başladığını söyleyen Irmak Çavun, dünyanın en prestijli yarışmasına uzanan süreci şöyle anlattı:

“Sanat açısından lise sona kadar hiçbir eÄŸitim almadım. Hiçbir zaman spesifik olarak bu ödül için çalışmadım. Daha önceki çalışmalarımın meyvesi oldu bu yarışma. Ben bu sırada daha çok TED’deki IB’ye Uluslararası Bakalorya programına ve portfolyeme çalışıyordum ve bu çalışmalarımın sonucunu da bu yarışmaya gönderdim ve beÄŸendiler. Beni aradıklarında baÅŸvurumun üzerinden aylar geçmiÅŸti. 8 ay sonra aradılar. ‘Amerika’dan bir numara arıyor ‘diye telefonu açmayacaktım. Telefonla arayacaklarını bile bilmiyordum. Ä°lk baÅŸta ‘Kandırmak, dolandırmak için arıyorlar’ diye düşündüm. Telefonu açtıktan sonra bana kazandığımı söylediler, ben bir süre tepki veremedim, inanamadım. Bu kadar büyük bir ÅŸey olduÄŸunun o sırada farkında deÄŸildim. Bir beklenti ile girmemiÅŸtim yarışmaya.”

‘KENDÄ°MÄ°ZÄ° SABOTE EDÄ°YORUZ’

Kazandığı yarışmanın vermek istediÄŸi mesajlar için büyük önem taşıdığını söyleyen Irmak Çavun, “Söylemek ve yaymak istediÄŸim mesajlar var. Bu yarışma bana, bunu yapma ÅŸansını verdi. Bunun için gerçekten minnettarım. Söylemek istediÄŸim ÅŸey de ‘Siz de yapabilirsiniz’. Evet; bahaneler, fırsatsızlıklar ve haksızlıklar var. Ben bunu yapamıyorum, demektense, ‘Ben bunu yapamıyorum ya da ben buna eriÅŸemiyorum. Böyle bir ÅŸansım yok. Bu konuda ne yapabilirim?’ demeliyiz. Ve çoÄŸu kiÅŸinin farkında olmadığı, çoÄŸu kiÅŸinin yapmadığı ÅŸeyin de bu olduÄŸunu düşünüyorum. Tabii ki çok sayıda yetenekli insan var benimle aynı ÅŸeyleri hak eden. Sadece denemeye devam etmek gerekiyor. Bazen kendi kendimizi ‘yapamıyorum, imkanım yok’ diye sabote ediyoruz” diye konuÅŸtu.

‘CÄ°NSÄ°YET EŞİTSÄ°ZLİĞİNÄ°N OLDUÄžU BU ENDÃœSTRÄ°DE BÄ°Z DAHA Ä°YÄ°SÄ°NÄ° HAK EDÄ°YORUZ’

Kaliforniya’da oyun tasarımı eÄŸitimini sürdüren Çavun’un en büyük hayali ise kendi oyun ÅŸirketini kurmak. Çavun, oyun endüstrisinde kadınların da en az erkekler kadar baÅŸarılı olacağını kanıtlamak istediÄŸini belirten Irmak Çavun, “Çünkü ÅŸu an büyük ÅŸirketlerde, cinsiyet eÅŸitsizliÄŸinin bu kadar fazla olduÄŸu bir endüstride biz daha iyisini hak ediyoruz. Daha iyisini yapabiliriz. Ve bu yüzden ben kendi oyun ÅŸirketimi kurmak istiyorum, bunun için çalışıyorum. Fırsat arayacağım, fırsat bulamazsam fırsat yaratacağım. Bunu hepimiz yapabiliriz. Türkiye’de eÄŸitim sistemi sanata önem vermezken, fırsatsızken, fırsat arayacağız. Bulamıyorsak da fırsat yaratacağız” ifadelerini kullandı.

‘ÇOCUK BÄ°R ALANA YETENEKLÄ°YSE O ALANDA DESTEKLENMELÄ°’

Anne-baba olarak kızlarını her zaman desteklediklerini söyleyen Prof. Dr. Sinan Çavun ise şöyle konuştu:

“Türkiye’deki en büyük sıkıntılardan bir tanesi, aileler çocuklarındaki yetenekli kısımların genelde hobi olarak devam etmesini istiyorlar. Akademik alanda baÅŸarılı olmasını istiyorlar. Resim, spor, kültür, ÅŸarkı… Mesela sesi çok güzeldir. Birtakım ekstra yeteneklerinin hobi olarak kalmasını ve devam etmesini istiyorlar. Bence belki de en büyük yanlışımız burada. Bir çocuk bir alana yetenekliyse o alanda o çocuÄŸun desteklenmesi lazım. Bunun yalnızca aileye de bırakılmaması lazım. Türkiye’de maalesef eÄŸitim sistemimiz yalnızca akademik anlamdaki baÅŸarılarla desteklenmeye çalışılıyor. Ama o yan dallar dediÄŸimiz diÄŸer dallarda ailenin üzerine tüm sorumluluk kalıyor. Aile getirip götürmek zorunda, aile masrafları karşılamak zorunda. Bu da mümkün deÄŸil. Benim ekonomik durumum iyi olduÄŸu için Irmak’ın bu alanda geliÅŸmesinde yardımcı oldum. Ama ekonomik yapısı iyi olmayan bir aile durumunda maalesef o yetenekler köreliyor ve belki de kendi alanında kendi yeteneÄŸinde dünya çapında bir kiÅŸi olacakken sevmediÄŸi bir iÅŸi yapan bir insan konumuna gelebiliyor çocuklarımız.”

YORUMLAR

s

En az 10 karakter gerekli

Sıradaki haber:

Tarım ihracatında tüm zamanların rekoru

HIZLI YORUM YAP