03 Mayıs 2024 itibariyle Covid-19 ile mücadelede aşılanan sayısı kişiye ulaştı.

1xbetbetpasmariobet
a
en iyi rulet siteleri

Kültür ve Sanat Büyük Ödülleri sahiplerini buldu

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Cumhurbaşkanlığı Kültür ve Sanat Büyük Ödülü'nü alanlara ödüllerini takdim etti.

CumhurbaÅŸkanı Recep Tayyip ErdoÄŸan, CumhurbaÅŸkanlığı Külliyesi’nde düzenlenen CumhurbaÅŸkanlığı Kültür ve Sanat Büyük Ödülleri Töreni‘nde yaptığı konuÅŸmada, ödüllerin hayırlara vesile olmasını dileyerek, ödüllerini takdim edecekleri ilim, kültür ve sanat erbabını tebrik etti.

Ödül verilecek ilim ve kültür insanları arasında iki hafta önce ebediyeti uÄŸurladıkları Teoman Duralı’nın da bulunduÄŸunu anımsatan ErdoÄŸan, şöyle devam etti:

“Bizim medeniyetimizde ‘Alimin ölümü, alemin ölümü gibidir’ gerçeÄŸi var. Hocamız yerli ve milli duruÅŸuyla, ilim, irfan, hikmet ile harmanladığı üslubuyla ülkemizin son dönemde yetiÅŸtirdiÄŸi en önemli fikir adamları arasında yer alıyordu. Siyaset felsefesinden düşünce tarihine, genetikten biyolojiye kadar geniÅŸ bir ilgi alanı olan merhum Teoman Hoca dünyanın dört bir yanını gezerek elde ettiÄŸi birikimle çağımızı yorumlayan eserlere imza atmıştır. Hayatı öğrenme aÅŸkıyla geçen, inancımız, devletimiz ve dilimiz konusundaki hassasiyetini yakinen bildiÄŸimiz hocamızı bir kez daha rahmetle yad ediyoruz.”

CumhurbaÅŸkanı ErdoÄŸan, “Ä°nÅŸallah hocamızı, Zonguldak Filyos bölgesinde ÅŸu anda gerçekleÅŸtirdiÄŸimiz muhteÅŸem kavÅŸak düzenlemesi, tüneller, onların olduÄŸu bölgeye de bilim sanatın dışında oraya da ismini vermek suretiyle yaÅŸatacağız.” diye konuÅŸtu.

Müzik alanında ödül verecekleri Ä°dil Biret’in henüz iki yaşında kabiliyetini ortaya koymuÅŸ bir sanatçı olduÄŸunu belirten ErdoÄŸan, “Kendisi neredeyse 80 yıllık hayatıyla özdeÅŸ olan müzik kariyerini yurt içinde ve yurt dışında verdiÄŸi sayısız konserle taçlandırmıştır. Ä°dil Hanım’ın eÄŸitiminden icrasına kadar müzik hayatının her bir safhası hayranlık verici baÅŸarılarla doludur. Dünyanın en iyi piyano sanatçısı kabul edilen Ä°dil Biret aldığı ödüllerle bu unvanı ziyadesiyle hak ettiÄŸini göstermiÅŸtir. Kendisini bir kez daha tebrik ediyoruz.” ifadelerini kullandı.

CumhurbaÅŸkanı ErdoÄŸan, güzel sanatlar alanında ödül verecekleri Alev Ebuzziya’nın seramik sanatının en önemli temsilcileri arasında olduÄŸuna iÅŸaret ederek, “Ömrünün yarısını verdiÄŸi seramik sanatında ortaya çıkardığı eserleri, dünyanın dört bir yanındaki seçkin koleksiyonların en nadide parçalarını oluÅŸturmaktadır. Yurt içinde ve yurt dışında açtığı sergileriyle, ödülleriyle ismini sanat tarihine yazdıran Alev Hanım’ı tebrik ediyoruz.” dedi.

“Cüneyt Arkın’ı anlatmaya gerek var mı bilmiyorum.” ifadesini kullanan ErdoÄŸan, “Hepimizin çocukluÄŸunun, gençliÄŸinin, yetiÅŸkinliÄŸinin ve yaÅŸlılığının kahramanı bu sanatçımızın Türk sinemasının bugünlere ulaÅŸmasında çok büyük katkısı vardır. Bizim gençliÄŸimizin kahramanı Cüneyt Arkın’ın sinema ve dizi sektörümüze verdiÄŸi katkıyı hala sürdürmesi ayrıca takdire ÅŸayandır. Özellikle tarihi filmlerdeki baÅŸarısını asla unutmayacağımız Cüneyt Arkın’ı da tebrik ediyoruz.” deÄŸerlendirmesinde bulundu.

Kaligrafinin binlerce yıldır fırça ve mürekkeple ortaya konan bir sanat olarak tarihte özel bir yere sahip olduÄŸunu belirten ErdoÄŸan, “‘Kur’an-ı Kerim Mekke’de nazil oldu, Mısır’da okundu, Ä°stanbul’da yazıldı.’ sözü, ecdadımızın kaligrafi sanatını inancıyla birleÅŸtirerek inÅŸa ettiÄŸi bir medeniyet deÄŸerinin ifadesidir. Hattatlarımız hünerlerinin tüm inceliklerini Kur’an-ı Kerim nüshaları üzerinde göstermiÅŸlerdir.” ÅŸeklinde konuÅŸtu.

Hayatın her alanında kaligrafi sanatının ürünleriyle karşılaÅŸmanın mümkün olduÄŸuna dikkati çeken ErdoÄŸan, “Etem Çalışkan, 70 yıldır verdiÄŸi eserleriyle iÅŸte bu kadim sanatın günümüzdeki en önemli üstatları arasında yer almaktadır. Ahilik kültürü içinde kaligrafi mesleÄŸini icra eden Etem Çalışkan’ı da yine ÅŸahsım, milletim adına tebrik ediyorum.” dedi.

Gürbüz Azak’ın, çocukluÄŸundan beri izlediÄŸi, tanıdığı, bildiÄŸi bir gazeteci, yazar ve çizer olduÄŸunu anlatan ErdoÄŸan, Azak’ın Denizli Acıpayam’da baÅŸladığı çalışmalarını Ä°stanbul’da sürdürmüş bir deÄŸer olduÄŸunu ifade etti.

CumhurbaÅŸkanı ErdoÄŸan, Azak’ın farklı alanlarda verdiÄŸi eserlerinin ortak özelliÄŸinin Türkçeyi kullanma konusundaki hassasiyeti ve ustalığını yansıtması olduÄŸunu dile getirerek, “Kendisinin ‘Bize hep iki kere ikinin kaç ettiÄŸini öğrettiler, çiçeÄŸi sevdiren çıkmadı, aÄŸacı, yeÅŸili, bahçeyi, parkı sevdiren çıkmadı’ sözünü eÄŸitim sistemimize yapılan en esaslı tenkitlerden biri olarak görüyoruz. ‘Ä°yiliklerimle, sevincimle, bitip tükenmez hasretimle geldim efendim’ diyen Gürbüz Azak’a hoÅŸ geldin diyor, kendisini tebrik ediyoruz.” deÄŸerlendirmesini yaptı.

Sahaflığın, kültüre, sanata, hayata dair basılı hemen her türlü malzemeyle olan iliÅŸkisi sebebiyle adeta bir tür kitap sarraflığı olduÄŸunu vurgulayan ErdoÄŸan, “Gerçekten çocukluÄŸumuzun, orta öğretim çaÄŸlarımızın geçtiÄŸi sahaflar çarşısı unutulmaz. Herhalde biraz da fakirliÄŸin, garipliÄŸin olduÄŸu durum sebebiyle bulunmaz kitaplarımızı gider sahaflar çarşısında arar, orada bulurduk. Nitekim ‘Altının kıymetini sarraf, kitabın kıymetini sahaf bilir’ sözü de bu gerçeÄŸe iÅŸaret etmektedir.” dedi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, kütüphanelerden ve kitabevlerinden farklı olarak sahaflığın, yok olma, kaybolma tehdidiyle yüz yüze olan, basılı eserleri korumaya alarak yeniden hayata döndüren güvenli limanlar olduğunu ifade etti.

Türkiye’de sahaflığın yaygın bir meslek olduÄŸunu ve sahaflık denilince ilk akla gelen yerin Ä°stanbul Sahaflar Çarşısı olduÄŸunu dile getiren ErdoÄŸan, “Bu çarşının en önemli simalarından biri de 60 yıldır bu iÅŸe emek veren Ä°brahim Manav’dır. Kendisini tebrik ediyoruz.” ifadesini kullandı.

Sahaflar Çarşısı deyince “Beyaz Saray”ı ifade etmeden geçemeyeceÄŸini belirten ErdoÄŸan, “Orada da bizim Ä°smail abimiz vardı, o da öyle anılırdı. Biz yine kitaplarımızın bir kısmını da hem Ä°smail abinin orada arar, bulur, aynı zamanda da güzel çayını demlerdi, orada çayımızı da içerdik. Mekanı cennet olsun inÅŸallah.” diye konuÅŸtu.

Bu yılki vefa ödülünü yakın tarihin edebiyat ve fikir dünyasını en çok etkileyen isimlerden biri olarak gördükleri Kemal Tahir’e verdiklerini anlatan ErdoÄŸan, “Kendisi hakikati arama konusundaki merakı, cesareti, gayreti ve azmiyle pek çok aydınımıza ilham kaynağı olmuÅŸtur. YaÅŸadığı dönemde Osmanlı’yla, Cumhuriyet Türkiye’siyle, Anadolu’yla, toplumla ve siyasetle ilgili ezber bozan yaklaşımlarını bedel ödemekten çekinmeyerek ortaya koymuÅŸtur. ‘Türkiye’nin ruhunu arayan adam’ denilecek derecede derinlikli çalışmalarıyla bugün de yararlandığımız pek çok tahlile imza atmıştır.” dedi.

Kemal Tahir’i rahmetle yad eden CumhurbaÅŸkanı ErdoÄŸan, ÅŸunları kaydetti:

“Bu yılki CumhurbaÅŸkanlığı Kültür Sanat Büyük Ödüllerini verdiÄŸimiz sanatçılarımızı kısaca selamlarken kullandığımız ifadelerin geçmiÅŸte yapılan güzel iÅŸlere gıpta ve gelecekte daha iyisinin yapılması konusunda temenni içerdiÄŸini herhalde fark etmiÅŸsinizdir. Sözlüklerde kültürün, insanın tabii ve içtimai çevresine hakimiyetinin ölçüsünü gösteren araçlar bütünü olduÄŸu yazar. Bu tanım insandan topluma uzanan o geniÅŸ alanda, kültürde ve sanatta ne kadar güçlüyseniz çevrenizi aynı derecede etki altına alabilir, yönlendirebilir, yönetebilirsiniz demektir. Nitekim geçmiÅŸte büyük medeniyetlerin ortaya çıkışına, yükseliÅŸine ve yıkılışına baktığımızda zahirdeki sebep ne olursa olsun temelde sürecin belirleyicisinin kültür olduÄŸunu görürüz. Günümüzde de küresel sistemi yönetenlerin en güçlü silahlarının müziÄŸiyle, sinemasıyla, edebiyatıyla, modasıyla kültür araçları olduÄŸu açık bir gerçektir. ‘YumuÅŸak güç’ diye tarif ettiÄŸimiz bu araçlar yeri geldiÄŸinde askeri güçten, teknolojik güçten, finansal güçten çok daha etkili operasyon vasıtalarına dönüşmektedir.”

Bunlara bir de teknoloji destekli internet tabanlı enstrümanların eklendiÄŸine iÅŸaret eden ErdoÄŸan, “Öyle ki dünyada internet içeriÄŸini kimlerin yönettiÄŸi, kimlerin elinde atom bombası olduÄŸundan çok daha önemli hale gelmiÅŸtir ancak ne kadar çok kiÅŸiyi bünyesinde eritirse eritsin, ne kadar çok içerik üretimi yaparsa yapsın bu araçlar hala geleneksel kültür ve sanat faaliyetlerinin insan ruhunda bıraktığı etkiyi oluÅŸturmanın çok uzağındadır. Teknolojinin ve internetin sunduÄŸu sınırsız denebilecek imkanlar insanın ruhundan, kalbinden, gönlünden süzülüp gelerek ÅŸekillenen eserlerin yerini dolduramaz, dolduramayacaktır.” deÄŸerlendirmesinde bulundu.

“Ruhu esir bir insanın bedeni özgür olamaz”

Bir bilgisayara gerekli yazılım yüklendiğinde, roman yazdırılabileceğini, resim yaptırılabileceğini, müzik besteletilebileceğini belirten Erdoğan, bunun asla bir insanın ürettiği kültür-sanat eseri olamayacağını söyledi.

Bilgisayarın, bir insanın hayatında edinemeyeceği kadar geniş bir teknikle çalışabileceğini, ancak ortaya çıkan ürünün, yazılımı kodlayan kişinin ve o koda göre çalışan sistemin ufku kadar olacağını kaydeden Erdoğan, insan zihninin ve kalbinin üretebileceklerinin sınırının, bilinen ölçülerle ifade edilemeyecek kadar geniş, derin ve büyük olduğunu vurguladı.

Allah’ın insanı diÄŸer tüm yaratılmışlardan üstün kıldığını ifade eden ErdoÄŸan, insanın, aklı ve kabiliyetleri konusunda mukayese edilebileceÄŸi baÅŸka bir varlığın olmadığını kaydetti.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, teknolojinin, ne kadar ilerlerse ilerlesin, insanın kültür ve sanat eserleri üzerinden ortaya koyduğu derinliği, mahareti, nezaketi, nefaseti, letafeti, rikkati aşamayacağına inandığını dile getirdi.

“Ruhu esir bir insanın bedeni özgür olamaz.” diyen ErdoÄŸan, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Kültür ve sanatta yapacağımız atılımla, ruhumuzu esaretten kurtaracağız ki bedenimizi de özgür kılabilelim. Ä°ÅŸte bunun için medeniyetimizi yeniden yükseltmek istiyorsak, öncelikle bakacağımız, vaktimizi, enerjimizi, kabiliyetimizi teksif edeceÄŸimiz alan, kültür ve sanattır. GeçtiÄŸimiz 19 yılda demokrasi ve kalkınma alanında gerçekleÅŸtirdiÄŸimiz büyük atılım, gerçekten tarihe geçecek bir baÅŸarının ifadesidir. Bundan sonra artık kültür-sanat ve onun nesillerden nesillere aktarıcısı olan eÄŸitim alanlarına yoÄŸunlaÅŸmamız gerekiyor ve yoÄŸunlaşıyoruz. Bunun fiziki mekanlarını, ÅŸu anda inÅŸa, imar ve ihya ettiÄŸimiz gibi, bu fiziki mekanların içini de her yönüyle doldurmamız gerekiyor. Bu, yetiÅŸtireceÄŸimiz insanlarla da bağımlı. Cumhuriyetimizin kuruluÅŸunun 100. yılına atfettiÄŸimiz 2023 hedeflerimiz, daha çok maddi kalkınma unsurlarımızdan müteÅŸekkildi, inÅŸallah 2053 vizyonumuzun ana taşıyıcısı eÄŸitim ve kültür olacaktır.”

“Ä°stanbul’u dünya çapında kültür merkezine kavuÅŸturduk”

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, kültür-sanat insanlarının her birinden 2053 vizyonunu şekillendirecek somut teklifler, projeler beklediklerini dile getirerek, bunun, herkesin ve sonraki nesillerin ortak geleceğinin meselesi olduğuna işaret etti.

Kültür-sanatın da bir maddi altyapısının olduÄŸunu belirten ErdoÄŸan, Türkiye’ye kazandırdıkları hizmetler arasında, bu maddi kültür eserlerinin önemli bir yeri bulunduÄŸunu dile getirdi.

Åžehirleri, kültür-sanat merkezleriyle, kütüphanelerle, özgün mimari eserlerle donatırken sadece inÅŸaat yapmadıklarını, bu altyapıyı da oluÅŸturduklarını ifade eden ErdoÄŸan, Ankara’daki CumhurbaÅŸkanlığı Senfoni Orkestrası Konser Salonu, Ä°stanbul’daki yeni Atatürk Kültür Merkezi gibi nice eseri Türkiye’ye kazandıklarını anımsattı.

Cumhurbaşkanlığı Külliyesi bünyesindeki Millet Kütüphanesi, Kültür ve Kongre Merkezi, Sergi Merkezi gibi eserlerin gelecek nesillere bırakılan en önemli miraslar arasında olduğuna işaret eden Erdoğan, şunları kaydetti:

“Türkiye’nin 81 vilayetinde faaliyete geçirdiÄŸimiz kültür merkezlerini, kütüphaneleri, müzeleri ve daha nice eserleri, medeniyetimizin üzerinde yükseleceÄŸi sütunlar olarak tasarladık. Ä°nÅŸallah çok kısa bir zaman içerisinde, tarihi Rami Kışlası’nı da bu tür eserlerden bir tanesi olarak bitiriyoruz. Aynen Millet Kütüphanesi’nin Ä°stanbul versiyonu olarak, onun da hızla, ÅŸu anda inÅŸaatı devam ediyor. O da bitecek ve tüm gençliÄŸimize orada da bu hizmetler verilecektir. Ãœstelik bunların çoÄŸunu da güya kültür-sanat adına önümüze çıkartılan nice engellere, yürütülen nice kara kampanyalara raÄŸmen hayata geçirdik, hayata geçiriyoruz. Ä°stanbul’daki yeni Atatürk Kültür Merkezi binasının safahatını hatırlayın. O binanın gövdesine, ne tür affedersiniz brandalar asmışlardı. Teröristlerin brandalarını oranın gövdesine asmışlardı ve onları bizler indirdik. Emniyetimiz onların hepsini indirdi, layık olduÄŸu yerlere gönderdi. Åžimdi biz, ne yalanlarla ne iftiralarla boÄŸuÅŸtuÄŸumuzu, bu eserlerle hem ülkemize hem dünyaya ispat ediyoruz. Kararlılıkla yolumuza devam ettik. Hamdolsun Ä°stanbul’u dünya çapında bir kültür merkezine kavuÅŸturduk.”

“ABD’den sonra en fazla dizi ihraç eden Türkiye”

Türkiye’nin, sessiz sedasız ÅŸekilde, dünyanın dört bir yanında sayıları milyarları bulan insanın evine girdiÄŸi kültür faaliyetlerinden birinin de televizyon dizileri olduÄŸunu söyleyen ErdoÄŸan, geçmiÅŸte Türk televizyon kanallarının, her biri, üretildiÄŸi ülkenin kültür-sanat ideolojisiyle gelen yabancı dizilerin iÅŸgali altında olduÄŸunu söyledi.

Åžimdi Türkiye’nin kendi tarihini anlatan, Türkiye’de üretilen televizyon dizilerinin, 150’ye yakın ülkeye ihraç edildiÄŸini belirten ErdoÄŸan, dünyada ABD’den sonra en fazla dizi ihraç eden ülkenin Türkiye olduÄŸunu dile getirdi.

Aynı ÅŸekilde farklı kültür-sanat dallarında pek çok baÅŸarılı vatandaşın dünyanın dört bir yanında Türkiye’yi temsil ettiÄŸini kaydeden ErdoÄŸan, “Ä°nÅŸallah bu güzel iklimi, sürekli güçlendirerek devam ettireceÄŸiz.” dedi.

Notlar

CumhurbaÅŸkanı ErdoÄŸan, konuÅŸmasının ardından, CumhurbaÅŸkanlığı Kültür ve Sanat Büyük Ödülü’nü alanlara ödüllerini takdim etti.

“Edebiyat” alanında ödüle layık görülen Gürbüz Azak ile “Kaligrafi” alanında ödüle layık görülen Etem Çalışkan, ödüllerini CumhurbaÅŸkanı ErdoÄŸan’ın elinden aldı.

“Bilim kültür” alanında ödüle layık görülen ve geçtiÄŸimiz günlerde hayatını kaybeden Teoman Duralı’nın ödülü, oÄŸlu Deniz Duralı’ya verildi.

“Müzik” dalında ödüle layık görülen Ä°dil Biret’in ödülünü, Beyza Ãœntuna Koparal aldı. “Görsel sanatlar” alanında ödüle layık görülen Alev Ebuzziya’nın ödülü, kardeÅŸi Talha Ebuzziya’ya verildi. “Sinema” dalında ödüle layık görülen Türk sinemasının önemli isimlerinden Cüneyt Arkın’ın ödülünü ise eÅŸi Betül Cüreklibatır aldı. “Sahaflık” alanında ödüle layık görülen Ä°brahim Manav’ın ödülü de kızı AyÅŸegül Bardakçı’ya verildi. “Kültür ve Sanat Politikaları Vefa Ödülü”ne layık görülen merhum Kemal Tahir’in ödülünü ise Kemal Tahir Vakfı BaÅŸkanı Cengiz YazoÄŸlu aldı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, ödül takdiminin ardından ödül alanlarla hatıra fotoğrafı çektirdi.

Ödül alan isimlerin biyografi videolarının gösterildiği törene, Adalet Bakanı Abdulhamit Gül, Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Derya Yanık, Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, Milli Eğitim Bakanı Mahmut Özer, Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanı Fahrettin Altun ve Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın da katıldı.

 

AA

YORUMLAR

s

En az 10 karakter gerekli

Sıradaki haber:

Ekonomistler ne diyor? Doların seyri ne olacak?

HIZLI YORUM YAP



Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.