21 Aralık 2024 itibariyle Covid-19 ile mücadelede aşılanan sayısı kişiye ulaştı.
02 Aralık 2024 Pazartesi
Gümrükten Eşya İthalatında TSE Sonucunu Etkileyecek İşlemler
Ortadoğu'da bahar yaşanacak mı?
Rusya'nın saldırısı meşru mu?
Merkez Bankası'nın Faiz Kararı Ne Olacak?
Gıda atıklarından gübre nasıl üretiliyor?
Enflasyon %20’li Düzeylere İner mi?
Toplumdaki bireylerin büyük bir bölümü nedeni bilinmeyen mide ve bağırsak şikayetine sahiptir. Oysa ikinci beyin diye yorumlanan sindirim sistemi kanalı pek çok sorunun dışa vurulmasında en önemli belirteçtir. Düz bir şekilde gerildiğinde 9 metrelik akıllara durgunluk veren bir uzunluğa sahip olan sindirim sisteminiz, yemeklerinizi, içeceklerinizi ve atıştırmalıklarınızı vücudunuzu besleyen moleküllere dönüştürür. Sindirim ve emilim vücudun temel gereksinmelerinin karşılanmasıdır.
Sindirim sisteminiz sorunsuz çalışırken, bir sağlık sorunu olmadığı sürece, üzerinde pek düşünmeyiz. Sorun bir kez başladığında, bağırsaklarınız gıcırdayan bir tekerlek gibi sesler çıkardığında aniden dikkatinizi o tarafa yönelir. Hassas (Sensitive) bağırsak, sindirim sistemi rahatsızlığının ana kaynağıdır. Hassas bağırsak sendromu, gastrik reflü, mide ağrısı, yanması, ülserasyon, kabızlık, ishal ve aşırı gaz şikayetleri sindirim sisteminde bir sorun olduğunu gösterir. Ayrıca, duygusal stres ve kaygının mide-bağırsak rahatsızlıklarına nasıl yol açabileceğini açıklayan bilimsel çalışmalar vardır.
Miden iyi değil, ekşime, yanma, bulantı var ama yemek yeme ile ilgili. Bazen yemek sırasında bazen yarım saat kadar sonra bu rahatsızlık başlıyorsa, kendinizi şişkin ve tok hissediyorsanız veya yakıcı bir ağrınız olursa hatta bulantı ve kusma oluyorsa, buna “mide rahatsızlığı” veya “hazımsızlık” diyebilirsiniz. Yaygın testler bir nedeni belirleyemediğinde, sorunun fonksiyonel dispepsi (hazımsızlık) olduğu söylenir. Net bir tıbbi çözüm olmadığında diyet, egzersiz, alışkanlıklar, yeterli uyku ve stresi azaltmak sorunu çözmeye yardımcı olabilir.
Bunun için aşağıda sunacağım önerileri göz ardı etmeyin.
Doğru Beslenmeyi amaç haline getirin.
Semptomları tetikleyen yiyeceklerden kaçının. Yaygın suçlular kafein, çikolata, alkol, baharatlı, asidik veya yağlı yiyeceklerdir. Öğleden sonra kafein almaktan kaçının.
Daha küçük miktarlarda, daha sık yemek yiyin, böylece mideniz şişmez ve daha çabuk boşalabilir.
Yiyecekleri ağzınızda iyice, yavaş ve tamamen çiğneyin.
Hızlı yemek yeme, sakız çiğneme, gazlı içecekler içme ve sigara içme gibi fazla havanın yutulmasına neden olan eylemlerden kaçının.
Yemek yedikten sonra iki saat içinde yatmayın.
Kilonuzu kontrol altında tutun. Aşırı kilo gibi aşırı zayıflıkta sorun yaratabilir.
Stresi azaltın. Gevşeme terapileri dahil olmak üzere stres azaltma tekniklerini kullanın.
Egzersiz yapmak, genel sağlığınız için iyi olmasının yanı sıra, kanıtlanmış bir stres azaltma durumudur.
Yorgunluğu azaltın, yeterince vücudunuzu dinlendirin.
Uyku saatlerinizi düzenli tutun. Her gün aynı saatlerde yatın ve kalkın.
Egzersiz yapmak
Seans başına 20 ila 40 dakika boyunca haftada üç ila beş kez aerobik egzersiz yapın. Yürüyüş her zaman yapılabilecek yaşa ve zamana uygun bir egzersizdir. Yürüyün.
Yemekten hemen sonra egzersiz yapmayın. Bir saat sonra yapılan egzersiz kan şekerinin düzenlenmesinde de çok önemlidir.
Sonuç olarak, sağlığın korunması ve yaşamın sürdürülmesi sağlıklı beslenme ve fiziksel aktivite ile dengelenebilir.