Pazardaki tehlikenin farkında mısınız?

0

BEÄžENDÄ°M

ABONE OL

News

Gıda Mühendisleri Derneği Başkanı Abdussamed Boyu, AA muhabirine yaptığı açıklamada, ürün çeşitliliğinin fazla, fiyatların düşük, pazarlık yapabilme şansı ve ürünlerin taze olması, köylüden gelen ürünlerin bulunması gibi unsurların pazarları ön plana çıkardığını söyledi.

Boyu, şunları kaydetti:

“Toplum olarak pazara gidip kendi ellerimizle meyvemizi, sebzemizi seçmeyi çok seviyoruz. Pazarların en güzel yanı, ürünlerin tek tek seçilebiliyor oluÅŸu diye düşünülüyor. Her gelenin dokunmuÅŸ olduÄŸu bir ürün gerçekten güvenli geliyor mu? SaÄŸlıklı olduÄŸunu düşünerek kahvaltılarımızın vazgeçilmezi haline getirdiÄŸimiz pazardan almış olduÄŸumuz etiketsiz köy ürünleri, doÄŸal, organik ürünler diye satılan ürünler gerçekten köy ürünü mü, doÄŸal ya da organik mi ve en önemlisi saÄŸlıklı mı?

Organik yumurta adı altında tüketiciyi kandırmak için hayvan dışkısına hafif bulanmış, altına saman konularak ‘organik yumurta, köy yumurtası’ diye satılan yumurtalar ne kadar güvenilir? Köy ürünlerini organik olarak algılayan ve halk pazarlarında karşısına çıkan bu ürünleri fiyatına bakmaksızın maalesef alan bir kesim var. Bu durum suistimale çok açık. Bu alımlarda bir olumsuzlukla karşılaşıldığında ÅŸikayet mekanizması iÅŸletilemiyor. Çünkü kayıt altında deÄŸil. Mevzuatımız gıda üretim ve satışı için gerekli asgari hijyenik ÅŸartları belirlemiÅŸ durumda. Pazar yerleri bu açıdan, özellikle hayvansal ürünler açısından oldukça yetersiz.”

“Semt pazarlarının birçoÄŸu açık ve fiziki koÅŸulları gıda güvenliÄŸi açısından yetersiz”

Market raflarında görülen etiketli ürünlerde dahi uygunsuzluklarla karşılaşılabilirken açıkta ve hiçbir etiketleme yapılmayarak satılan raf ömrü dolmuÅŸ ürünlerin güvenli olduÄŸunun düşünülmemesi gerektiÄŸini aktaran Boyu, “Özellikle son tüketime açık, tekrar iÅŸlem uygulanmadan tüketilecek ürünler buralarda açıkta, ambalajsız ve etiketsiz bir ÅŸekilde satışa sunuluyor. Pazar tezgahlarında üzeri açık bir ÅŸekilde satılan zeytinler ve peynirler; toz, toprak, öksürme, tıksırma, elle temas gibi birçok riskle karşı karşıya. Özellikle yaÅŸadığımız bu pandemi sürecinde bu durumlar çok büyük bir risk olarak karşımıza çıkmaktadır.” diye konuÅŸtu.

Pazar tezgahlarında soÄŸuk muhafaza olmadan ambalajlı kaÅŸar peynirleri, çeÅŸitli peynirler görmenin de mümkün olduÄŸunu vurgulayan Boyu, “Ancak bu da doÄŸru deÄŸil. Süt ve süt ürünlerini dolapta muhafaza etmek gerekir. Buralarda tavuk satışını bile görmek mümkün. Halkın ihtiyaçlarının önemli bir kısmını temin ettiÄŸi semt pazarlarının birçoÄŸu açık ve fiziki koÅŸulları gıda güvenliÄŸi açısından yetersiz durumda. Buralarda satılan ve izlenebilirliÄŸi saÄŸlanamayan gıdaların mikrobiyolojik ve kimyasal kontaminasyonu tüketici için büyük risk oluÅŸturmaktadır.” ifadelerini kullandı.

“Pazarların denetimlerinin daha iyi kontrol edilmesi çok büyük önem arz etmektedir”

Abdussamed Boyu, pazar esnafının gıda güvenliğini sağlamak için uymak zorunda olduğu bazı temel kurallar bulunduğunu aktararak, bu kuralları şöyle sıraladı:

“Satışa sunulan sebze, meyve gibi ürünlerden bozuk ve çürük olanları satmak yasaktır. Böyle kusurlu ürünler satıldığında ÅŸikayetçinin malını deÄŸiÅŸtirmeyen veya ücretini iade etmeyenler hakkında ayrıca cezai iÅŸlem uygulanır. Pazar yerinde fatura ve üretim izin belgesi ibraz edilen kültür mantarı, yufka gibi ürünler hariç mantar, mantar ürünleri, yufka ve ekmek satmak yasaktır. Semt pazarlarında bisküvi, gofret, ÅŸekerleme, çikolata, kuru pasta, baklava gibi ürünleri orijinal ambalajsız, ambalaj üzerinde menÅŸesi belli olmayacak ÅŸekilde parçalara ayırarak ve pazar yerinde ambalaj yaparak, hijyenik olmayan ÅŸartlarda, gıda mevzuatına aykırı bir ÅŸekilde satmak yasaktır. Semt pazarlarında açıkta pekmez, bal, reçel, marmelat, tereyağı gibi ürünleri orijinal ambalajsız, ambalaj üzerinde menÅŸesi belli olmayacak ÅŸekilde parçalara ayırarak veya pazar yerinde ambalaj yaparak, kutulayarak, ÅŸiÅŸeleyerek hijyenik olmayan ÅŸartlarda gıda mevzuatına aykırı bir ÅŸekilde satmak yasaktır. Tezgahta bozuk ve çürük mal bulundurmak, bu durumu alışkanlık haline getirmek yasaktır.”

Söz konusu kurallara uyulmasının gıda güvenilirliği açısından çok önemli olduğunu vurgulayan Boyu, bazı pazarcıların bu kurallara uymadan yere düşen sebze-meyveyi tekrar tezgaha koyması, eldivensiz ürünlere dokunması, soğuk zincirde muhafaza edilmesi gereken ürünleri (süt, yumurta, et, balık, yufka) açıkta satması, ambalaj kullanmadan ürün satması, satılan yağ, pekmez, reçel, salça gibi ürünlerin ambalajsız olması, ambalajlı olanların da menşesinin belli olmaması, ürünlerin uygun sıcaklık koşullarında satılmaması gibi durumlarla karşılaşılabildiğini anlattı.

Pazar yerlerinin denetiminin gıda güvenilirliği açısından çok önemli olduğuna dikkati çeken Boyu, şunları kaydetti:

“Pazar yerleri, belediyelerce iÅŸletiliyor ve denetleniyor. Gıda satışı yapılan bu alanların denetimi mutlaka etkin bir ÅŸekilde yapılmalıdır. Burada denetim görevinin sadece belediye personeli tarafından yapıldığını görüyoruz. Bazı belediyeler gıda mühendisi istihdam ederek denetimleri gıda mühendisleri eliyle yapıyor olsa da birçok belediyede gıda bilimi ve mevzuatı konusunda yeterli donanıma sahip olmayan zabıta personeli tarafından yapılıyor. Zabıtalar etiket, gramaj, fiyat kontrolü gibi kontrolleri yapar. Gıda güvenliÄŸi açısından bakıldığında bu kontroller yetersiz kalmaktadır. Buradaki denetimlerin Tarım ve Orman Bakanlığına baÄŸlı gıda kontrol görevlilerince yapılması, ayrıca belediyelerin nüfusuyla orantılı olarak daha fazla gıda mühendisi istihdam edilerek pazar denetimlerinin daha iyi kontrol edilmesi gıda güvenliÄŸinin saÄŸlanması açısından çok büyük önem arz etmektedir.”

AA